Konu
:
İnatçılığın Psikolojisi
Yalnız Mesajı Göster
İnatçılığın Psikolojisi
09-06-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
İnatçılığın Psikolojisi
Arnavut/keçi/eşek/katır/gavur inadı
La der lo demez
Atla inat olmaz
İnadım inat adım kör murat
Bir inat bin murat
Ölümüne inat
İnat iradenin eşekliğidir
Zengini hayırsız evlat, memuru boyalı avrat, çiftçiyi kuru inat batırır
Osmanlı’yı at yıkar, Türk’ü inat
Yukarıdaki deyim ve atasözleri dilimizde oldukça kullanılan deyimlerdir
Ve hepsinin işaret ettiği ortak bir nokta var: inat
Ve hepimiz hayatımızda çok inatçı insanlarla bir defa da olsa karşılaşmış durumdayız
Belki de kendimiz inatçı keçinin biriyiz
Şunu biliyoruz ki, aşırı inat sakıncalı bir durumdur
Fransız düşünür Bernard Barton der ki: Düşüncelerinde inat ve şiddet, aptallığın en açık belirtileridir
Gerçekten de bazen bizler bir dakika inat etmeye değmeyecek şeye bir sene inat edebiliyoruz
Özellikle evlilikte sudan sebepler yüzünden birbiriyle inatlaşan ve barışmamak için direnen eşlerin sayısı oldukça fazla
Peki, kimler neden inat ediyorlar?
Değişime Direnenler
Bazı insanlar vardır ki değişimi pek sevmezler
Bu kişiler statükocu olarak da adlandırılırlar
Var olan konumlarını korumak isterler
Çünkü değişim, taşların yerinden oynaması demektir ve bazı belirsizlikleri de beraberinde getirir
İşte bu değişime karşı direnç gösteren insanlar inatçı olarak bilinirler
Var olan durumun değişmemesi için ellerinden geleni yaparlar
Bir odanın düzeninden tutun masaüstündeki eşyalarının yerinin değiştirilmesine bile karşı çıkarlar
Aşırı Benmerkezciler
Dediğim dedik insanlar hepimizi çevresinde var
Bu insanlara bir şeyi kabul ettirmek çok güçtür
Onlara göre hep kendi fikirleri doğrudur
Başkasının fikrini kabul etmek istemezler
Hatta doğru olduğunu bilseler bile inat uğruna kendi bildiklerinde ısrar ederler
Ve bizler bu kişileri inatçı kişiler olarak tanımlarız
Bu kişilerde gizli veya açık bir enaniyet ve benmerkezcilik vardır
Dünyaya hep kendi pencerelerinden bakarlar
Bu sebeple hep kendi bildiklerini savunurlar
İşte bu kişiler de inatçı kimseler olarak bilinirler
Üzerine Toz Kondurmak İstemeyenler
Bir kısım insanlar da hatalarını kabullenmekte zorlanırlar
Kendi kusurlarını ve eksiklerini bir kişi açığa çıkarmak istediklerinde buna direnirler
Kendilerini kusursuz olarak gördükleri için karşı tarafın eleştirileri gerçek bile olsa kabullenmekte zorlanırlar ve inat ederler
Çünkü eğer söylenenleri kabul etseler hatalı oldukları ortaya çıkacak ve bu da kendi karizmalarına zarar verecektir
Bu kişiler kişilikleri ile davranışlarının farklı olduğunun farkında değillerdir
Bizlerin bazı davranışları hatalı olabilir
Ve hata her insanın karşılaştığı bir durumdur
Davranışlarımızda görülen bu hatalar bizim kişiliğimizde problem olduğu anlamanı gelmez
Bu gerçeğin farkında olmayan kişiler davranışlarındaki hataları bile kabul edemezler ve inat ederek direnirler
Karşı Gelme Bozukluğu ve İnat
Psikolojide daha çok dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ile birlikte görülen bir rahatsızlık da karşı gelme bozukluğudur
Bu bozukluğun en önemli unsuru çocuğun isteyerek ve bilerek ebeveynlerini kızdıracak davranış içine girmesi ve onların dediklerinin tam tersini yapmadır
Burada karşı gelmedeki amaç karşı gelmiş olmaktır
Bu çocuklar da inatçı çocuk olarak bilinirler
Çocuk ve İnat
Çocuklar yürümeye başladıktan sonra etrafı karıştırmaya başlarlar
Bunları yaparken bazen kendilerine zarar verecek şeylere de el atarlar
Bu durumda anne devreye girer ve telaşla çocuğa “yapma” der
Çocuk annenin panik olmuş ve bu halinden eğlence çıkarır ve aynı şeyi yapmak ister
Bu durumda anne ve çocuk inatlaşmaya başlar
Anne kızdıkça çocuk daha çok hırçınlaşır ve ağlar
Bu durumda anneler çocuklarını hemen “inatçının teki diye niteler
Bu durumda aileye düşen görev çocuklarla inatlaşmak değil çocuğun ilgisini soru ile başka yöne çekmektir
İlla da dolabı karıştırmak isteyen oğlunuza “Oğlum topun nerede? Hadi getir de oynayalım
” demek daha makul bir yoldur
Evet, şöyle ya da böyle inat hepimizin hayatında bir parça var
Bazılarımız ise biraz daha fazla inatçıyız
Ve bu durum büyük olasılıkla ailemizin bizi yetiştirme tarzından kaynaklanıyor
Başkalarının da fikirlerinin değerli olabileceğine inanmak, önyargılı olmamak ve davranışlarımdaki hatalarımızın kişiliğimizdeki bir kusur anlamına gelmediğini bilmek inadımızı bir nebze kırabilir
Ve şu soruyu kendimize sormak ok faydalı olacaktır: Gerçekten inat ettiğimi bu şey inat etmeye değer mi?
-alıntı-
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul