ForumSinsi - 2006 Yılından Beri - Kasko Yaptırırken Dikkat Edilecek Hususlar Teknik Bilgiler

Araç kasko

Aracın satılması halinde, kasko bedelinin eksiksiz geri alınabilmesi için satış sözleşmesinin sigorta şirketine de gönderilmesi gerekiyor. Aksi taktirde, sigorta şirketi, kasko bedelini sigortalıya eksik ödeyebiliyor. Okuyucularımızdan Şevket Özer de, İnterbank'tan kredi kullanarak araç satın aldı. Sigortası'nı da İnterbank'ın yan kuruluşu olan İnter Sigorta şirketine yaptırdı. Daha sonra otomobilini satarak, bankaya olan borcunu kapattı. Kasko sigortasını da iptal ettirdi. Otomobili 168 milyon liraya sigorta ettiren Özer, 55 günlük sigorta bedeli olarak 67 milyon lira ödemek zorunda kaldı. Oysa Özer'in 55 gün için ödemesi gereken bedel sadece 25 milyon liraydı. Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz İnter Sigorta yetkilileri, aradaki farkın satış sözleşmesinin sigorta şirketine gönderilmemesinden kaynaklandığını söylediler. Yetkililer, ‘‘Kaskosigorta poliçesi sigorta yaptıran kişinin değişmesi halinde fesh olur. Fesh edildikten sonra da geçen sürenin pirimi gün esasına göre hesaplanarak aradaki fark, sigortalıya geri ödenir. Bu işleminin yapılması için de sigorta ettirenin resmi noter satış sözleşmesini sigorta şirketine ulaştırması gerekiyor. Özer'den de satış sözleşmesi istendi. Ancak, satış sözleşmesi yerine aracın satılması için verdiği vekaletnameyi gönderdi. Satış sözleşmesi tarafımıza ulaşmadı. Gelen belgenin de satış sözleşmesi olmaması nedeniyle gün esasına göre iptalin yapılamayacağı kendisine bildirildi. Bu nedenle, iptal işlemi kısa müddet esasına göre gerçekleştirildi. Bu uygulamada da, yıllık primin yüzde 40'ı tahsil edilerek, geri kalan yüzde 60 sigortalıya iade ediliyor’’ dediler. Satış sözleşmesini fakslamasının ardından da sigorta şirketi, aradaki farkı Özer'e iade etti.

Kasko enflasyon farkını nasıl ödüyor?

Enflasyona endeksli kasko sigortalarında kaza sonrasında araç piyasadaki nakit değeri ile değiştirilirse enflasyon nedeniyle oluşan fark ödenmiyor. Celal Baydi'de bu uygulamadan nasibini alan okuyucularımızdan... Baydi, Tempra marka otomobilini Güneş Sigorta'dan enflasyona endeksli kasko sigortası yaptırdı. Elektrik arızası nedeniyle aracı yandı. Baydi, hurdaya ayrılan aracının enflasyondan kaynaklanan farkını sigorta şirketinden talep etti. Ancak bu talebi, karşılanmadı.

Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Güneş Sigorta yetkilileri, kasko poliçelerinde kullanılmış araçların piyasadaki nakit değerinde değişme sözkonusu olduğunda enflasyon farkının ödenmediğini söylediler. Yetkililer, ‘‘Müşterimizin aracı kaza sonrasında hurdaya çıkarıldı. Aracın hurda kısmı satılarak kendisine ödendi. Kasko poliçelerinde kullanılmış araçların piyasa nakit değerlerinde değişme sözkonusu olursa enflasyondan kaynaklanan fark ödenmiyor’’ dediler.

Kasko saatli bomba

Hür Sigorta Genel Müdürü Okan Utkueri, kasko branşında rekabetten kaynaklanan fiyat kırma politikası nedeniyle prim girdisinde yaşanan düşüş ve enflasyonun çok üzerinde artan hasar maliyetlerini göz önüne alarak 2002 yılında teknik karlılığı göz ardı eden şirketlerin durumunu, her an patlayabilecek bir saatli bombaya benzetti.

Yılın son ayında, sigorta sektörü açısından 2001 yılını değerlendiren Hür Sigorta Genel Müdürü Okan Utkueri, 2000 yılında hayat dışı branşlardaki üretim artışının 2001'de düştüğünü açıkladı. Ekonominin genelinde görülen kötü gidişten sigorta sektörünün de nasibini aldığına dikkat çeken Utkueri şöyle konuştu:

"Ülkedeki ticari aktivite azaldığı için 2001 yılında şirketlerin üretim hacmi geriledi. Özellikle otomobil satışlarının azalması üretim düşüren etkenlerin başında geliyor. Geçtiğimiz yıl yüzde 100 civarında olan üretim artışı bu yıl yüzde 40-45 arasında seyrediyor.

Enflasyon oranı düşünülürse, bu yıl artış enflasyonun gerisinde. Yani reel anlamda üretim düştü. Buna paralel olarak tahsilat zorlaştı ve şirketlerin nakit girişleri azaldı. Enflasyondaki ve dolar kurundaki artış nedeniyle genel giderler artarken özellikle piyasadaki ithal araç sayısının çokluğu nedeniyle, hasar maliyetlerinin ciddi anlamda artması dikkat çekici.

Hasardaki artış, yüzde 80-100 gibi yüksek bir oran. Sektörde nakit girişleri azalırken nakit çıkışlarında artış yaşayan şirketlerin, sıkıntı yaşamaya başladıklarını görüyoruz.

Aynı şekilde mali gelirlerde de şirketlerin aleyhine bir tablo var. Faiz oranları yılın sonuna doğru gerilediği için şirketlerin reel anlamda mali gelir elde etme şansı kalmadı.

Üretim artışı zayıfladı. Tahsilat zorlaştı. Hasar maliyetleri ve genel giderler arttı. Reel mali gelir elde etme imkanı çok sınırlı. Böyle bir ortamda sigorta şirketleri artık karlı olabilmek için teknik karlılığı öne çıkartmak zorundalar.

Hür Sigorta Genel Müdürü 2002 yılıyla ilgili beklentilerini açıklarken bu yıl uygulanan yanlış fiyat politikalarının önümüzdeki yıl şirketleri zora sokabileceğini belirtti.

"2001 yılında, özellikle kasko branşında, ciddi bir fiyat rekabeti yaşandı. Bunun temel nedeni, şirketlerin düşen üretimlerini telafi edebilmek için uyguladıkları fiyat kırma politikası. Bu politika, şirketlere 2002 yılında büyük yük getirecek.

Şu anda yapılan poliçelerin yüksek meblağ tutan hasarları gelecek yıl ortaya çıktığında, aşağı fiyat kıran şirketlerin çok olumsuz sonuçlara katlanmak zorunda kalacağına hep birlikte şahit olacağız" diyen Okan Utkueri sözlerini "Şu anda bir arabanın tampon fiyatına yapılan kasko poliçesi var. Bu saatli bomba gibi bir durum" diyerek bitirdi.