![]() |
Organ Aktarımında Bağışıklıkla İlgili Sorunlar
Organ Aktarımında Bağışıklıkla İlgili Sorunlar Aşağı yukarı 1945′e kadar, aktarılan bir organ ya da doku parçasının neden kabul ya da reddedildiği anlaşılamıyordu. Ameliyat yöntemi, hastanın ya da aktarılan organın durumu, enfeksiyon v.b. suçlandırılıyordu. Bağışıklık olaylarının rolünü Medawar kanıtladı; 1952′den sonra da Dausset, mekanizmayı giderek daha kesin biçimde açıkladı. Alıcının bedenindeki bir yamanın geleceği özellikle, alıcı-yama arasında bulunabilecek çelişkinin sonucuna bağlıdır. Sonucu, alıcı ve vericinin bağışıklık niteliklerinin benzerlikleri ya da farklılıkları belirler. Bu bağışıklık nitelikleri de, kalıtımın genlerle ilgili etmenlerine bağımlıdır. Sonuçlarsak, aktarımın başarı ya da başarısızlığını, alıcı ve vericinin kromozomları belirleyecektir. Organ aktarımının bağışıklık tepkileri Başlıcası, alıcının yamaya karşı tepkisidir. Yamanın reddi ya da kabulü buna bağlıdır. Yamanın alıcıya karşı tepkisine daha ender raslanır ve daha geç ortaya çıkar. İkincil organ aktarımı sendromuna yolaçar. Bağışıklık bastırıcı tedavi sırasında, mikroptan arındırılmış hasta odası. Alıcının yamaya karşı tepkisi Antijenler yama tarafından taşınırlar, dokuyla ilgilidirler. «Doku uyuşurluğu antijenleri» diye adlandırılırlar. Bu, dokuyla ya da hücreyle ilgili uyuşurluk anlamına gelir. Bütün hücrelerin üstünde (alyuvarlar dışında) bulunurlar; ama özellikle akyuvarların ve kan pulcuklarmın (trombositler) üstünde boldurlar. HLA sistemine (akyuvar kan pulcukları grubu) bağlı olduklarını görmüştük. Belirli bir kişide bütün hücrelerde aynıdırlar. Ama her kişide, türünün bütün bireylerinden farklı bir HLA sistemi vardır. Dolayısıyle, kuramsal olarak, ancak gerçek ikizler arasında doku uyuşurluğu görülür; öteki insanlar arasında ise doku uyuşmazlığı vardır. Uygulamada olaylar bu kadar katı değildir ve tam uyuşurlukla tam uyuşmazlık arasındaki bütün ara evreler görülür. En iyi vericinin aranması da bu olaya dayanır. Gerçekten en güçlü antijenler (verici-alıcı arasında benzerliğin tam olmasını gerektirirler) ve çok daha az tehlikeli olan güçsüz antijenler tanınmaktadır. Alıcıda yamanın antijenlerine karşı duyarlık kazanmayla, ortalama 15 günde antikorlar oluşur. Bu antikorlar dolaşmazlar ve kanda bulunmazlar. Antijen-antikor tepkimesi dokuyla (hücreyle) ilgilidir. Antikor bir lenfosittir. Yamanın başka antijenleri, dolaşan antikorlar, imünoglobülinler de oluşturur. Bunların rolleri geç, karmaşık ve değişkendir. Bazen yamanın reddi olayına katılırlar, bazen yamanın tutmasını kolaylaştırırlar. Bu, kanser bölümünde yeniden inceleyeceğimiz bağışıklık kolaylaştırma olayıdır. Yamanın reddi nasıl gerçekleşir? Antikorlar, antijeni taşıyan hücre için zehirlidirler (sitotoksik). Yamanın hücrelerini yıkarlar. Yamanın ölümü kan damarlarında başlar. Daraar-sızlaşır, iltihaplı ve ödemli bir tepkiyle çevrilidir. Sonunda doku bölümü gerçekleşir. Organ aktarımı yapılmış hasta neden ölür? Çoğunlukla, yaşam için mutlak gerekli bir organ olduğunda (kalp, karaciğer, böbrek), aktarılmış organın ölümü nedeniyle ölür. Hasta ve yama aynı zamanda ölürler. Ayrıca hastalar çoğunlukla, bağışıklık bastırıcı tedavinin kolaylaştırdığı enfeksiyon eklenmesinden ölürler. Bazen, aktarılan organın ölmüş artıklarının zehirleyici etkisiyle ölürler; ameliyat sırasındaki ya da ameliyat şoku nedeniyle olan ölümleri, bağışıklık olaylarıyla ilgili olmadıkları için burada incelemeyeceğiz. Yamanın alıcıya karşı tepkisi Çok daha ender rastlanır; daha geç ve önceden kestirilemeyen biçimde ortaya çıkar. Özellikle kemik iliği aktarımlarında raslanan ikincil organ aktarımı sendromuna neden olur. Belirtiler 3 evrede gelişirler. İlk evre sindirimle ilgilidir; İştah yitimi; bulantı; kusma; ishal; büyük karaciğer. İkinci evrenin belirtileri deriyle ilgilidir: Deride pullanma ve kızarma. Deride, soyulan büyük, kırmızı plakalar oluşur. Üçüncü evrede ağır ihtilatlar ortaya çıkar; Alyuvar yıkımlı kansızlık; kemik iliğinin ve lenf düğümlerinin körelmesi. Önleme Olanaklı durumlarda, ameliyattan hemen önce damardan kortizon türevleri ya da lenfositlere karşı serum verilerek, aktarılacak organın bağışıklık tepkileri yok edilir (bağışıklık bastırma). Aktarımdan sonra orta derecede bir bağışıklık tedavisini çok uzun süre sürdürmek, alıcıdan çok yamaya (aktarılan organ ya da doku) zarar verir. Kemik iliği aktarımlarında, aktarımdan önce 2 saat süreyle yamanın 37°C’ta tutulmasının, ikincil sendrom tehlikesini önemli ölçüde azalttığı kanıtlanmıştır. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.