ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Kişisel Gelişim (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=611)
-   -   Albert Einstein Ve Profesör Psikolojik Hikayeler (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=938829)

Prof. Dr. Sinsi 10-15-2012 06:10 PM

Albert Einstein Ve Profesör Psikolojik Hikayeler
 

Albert Einstein ve Profesör Psikolojik Hikayeler

Bir universite profesoru ogrencilerine su soruyu sorar;

Kaynak : yorumla.net - Albert Einstein - Profesör

"Var olan herseyi

Tanri mi yaratti?"

Cesur bir ogrenci ayaga kalkar ve yanitlar:

"Evet herseyi Tanri yaratti!"

Profesor sorusunu yineler ve ogrenci yine:

"Evet efendim!" diye yanitlar.

Profesor devam eder;

"Eger herseyi yaratan Tanri ise ve seytan var olduguna

gore seytani da Tanri yaratmis olur ve calismalarimizda uyguladigimiz

´Kesinlestirme´ ilkesine gore de Tanri seytandir.

Ogrenci boyle bir onermekarsisinda sasirir ve yerine oturur.

Profesor ise ogrencilerine bir kez daha Tanri´nin icindeki kaderin birefsane oldugunu kanitlamaktan oturu oldukca mutludur. Bu arada baska bir ögrenci ayaga kalkar ve:

- Bir soru sorabilir miyim hocam? der.

Profesor sorabilecegini söyler.

Ogrenci ayaga kalkar ve:

"Soguk var midir?" diye sorar.

Profesor;

"Nasil bir soru bu boyle tabiiki vardir!" diye yanitlar.

"Sen hicsoguktan usumedin mi?" der.Ögrenci

"Aslinda fizik yasalarina gore soguk yoktur. Yasamda gercekte biz sogugu sicakligin yoklugu olarak dusunuruz.

Herkes veya nesneler o enerji

oradaysa veya bir sekilde enerji iletiyorsa onu

deneyimler. Ornegin Mutlak sogukluk ( sifir derece) (- 273 C. / - 460 F) sicakligin kesin yoklugudur

(hic olmadigi seviyedir). Tum maddelerin bu seviyede tepkime verme

ozellikleri bozulur ve degisir. Soguk yoktur o yalnizca sicakligin

yoklugunda duyumsadiklarimizi tarif etmek icin yarattigimiz bir

sozcuktur!"der ve devam eder...

- Hocam karanlik var midir?

- Profesor; -

"Tabii ki vardir!"

Ogrenci yanitlar; -

"Korkarim yine yaniliyorsunuz hocam!" der

"Cunku

karanlik da yoktur!" Yasamda / gercekte karanlik isigin yoklugudur. Biz isik

uzerinde calisabiliriz ama karanligi calisamayiz /

inceleyemeyiz. Gercekte biz Newton´un prizmasini kullanarak beyaz isigi

kirar ve renklerin cesitli

dalga uzunluklari uzerinde calisabiliriz. Ama karanligi olcemeyiz. Bir basit

isik isini karanlik bir mekani

aydinlatarak karanligi kirmis olur yani karanligi gecersiz kilar. Siz belli

bir mekanin / uzayin ne kadar

karanlik oldugundan nasil emin olursunuz? Isigin miktarini olcersiniz!

Bu dogrudur degil mi? Karanlik insanlik tarafindan isigin olmadigi yer /

mekan icin kullanilan bir sozcuktur.

Son olarak ogrenci profesore yine sorar;

- Hocam seytan var midir? Bu kez profesor pek emin olamamakla birlikte

yanitlar;

- Tabiiki acikladigim gibi biz onu her gun her yerde onu goruruz. Seytan

/ kotuluk bir kisinin baska bir kisiye her gun sergiledigi insan disiliginin

ornegidir. O dunyadaki islenmis tum suclarda siddette yer alir. Bunlarin

tumu seytanin kendisinden baska bir seyde degildir!" der.

Ogrenci devam eder;

- "Seytan yoktur efendim. Yani o kendi basina yoktur."

"Seytan basit olarak Tanri´nin yoklugudur. O aynen karanlik ve sogukta

oldugu gibi insanin tanrinin yoklugunu tarif etmek uzere yarattigi bir

kelimeden ibarettir. Tanri seytani yaratmadi. Seytan/kotuluk insanin

tanrisal sevgiyi yureginde duyumsamadigi zaman deneyimlediklerinin bir

sonucudur. O aynen sicakligin olmadigi yere gelen soguk ya da isigin

olmadigi yere gelen karanlik gibidir."

Profesore dünyayi dar eden yerden yere vuran sasirtan afallatan bu

ogrencinin adi Albert Einstein´dir.




Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.