![]() |
Renklerin Etkisi.
Kırmızı Bu renk kendinizi daha enerjk ve harekete hazır hissetmenizi sağlar. Heyecanı ve hareketi sevenler bu rengi seçerler. Bu rengin etkisinde yaş faktörü önemlidir. Turuncu : Bu renk de kırmızı kadar olmasa da enerji ve heyecan veren bir renktir. Turuncu rengi seviyorsanız cesur ve maceracı bir kişiliğe sahipsiniz demektir. Bu rengin insanları gülmeyi ve güldürmeyi severler. Turuncu, diyalog ve mizah yeteneğini artırır. Sarı : Entelektüel kişilğe sahip insanların rengidir. Yönetmeye ve hükmetmeye olan ilgiyi gösterir. Bu renk zihni açar ve dikkti artırır. Güneşin rengi olduğu için insanlara pozitif duygular aşılar. Yeşil : Bu renk dinlendirici, yatıştırıcı ve dengeleyici bir atmosfer yaratır. Denge ve uyum sembolüdür. Giysilerinizde yeşili kullanmanız örf ve adetlere bağlılığınızı gösterir. Bu rengi sevenler aynı zamanda doğayı ve huzuru da severler. Yeşile ilgisi olanların kalbi duygu düzeyleri yüksek olur. Turkuaz : Dikkatlerin size yönelmesini sağlar. Genellikle insanlara açık bir dünyanız vardır. Bu renkten hoşlananların duygu ve düşüncelerinin saf ve açık olduğu görülür. Giysilerinizde turkuazı kullanırsanız genç ve dinamik kalırsınız. Lacivert : Düzenin ve ruhsallığın ifadesidir. Bu rengin insanları huzur, barış ve sadelikten hoşlanırlar. Giysilerinizde laciverde ağırlık verirseniz, sadık ve dürüst, araştırıcı ve başarılı birisiniz demektir. Mor : Kendine güven ve özgürlük duygularını harekete geçirir. Yaratıcı ve ruhsal özellikler taşıdığından ilahidir ve sanatın rengidir. Siyah : Tabiatta olmayan bir renktir. Ölüm ve kederi sembolize eder. Bu renk ışığı reddeder. Bu rengin insanları ruhlarındaki ışığı söndürmeye çalışırlar ve ışık enerjisini vücutlarına sokmazlar. Siyah renk canlılığın ve diğer renklerin reddini ifade eder. Kişiliğin karanlık yönlerini ifade eder. ınsanlar bu rengi saklanmak ve birtakım şeyleri saklamak için giyinirler. Beyaz : Temizliğin, sağlığın ve masumiyetin ifadesidir. Tarafsızlığın rengidir. Kahverengi : Bu renk toprak ve bağlılıkla ilgili nitelikleri taşır. Kahverengi kırmızı ve siyah renklerden elde edildiği için her iki rengin özelliklerini taşır. |
Renklerin Etkisi.
Psikoloji Sözlüğü A - ADRENALİN(epinefrin):Böbreküstü bezlerinde üretilerek korku veya öfke gibi stres ortamlarında kan dolaşımına giren ve vücudun tamamında, kaçma veya kavga tepkisini başlatan özel alıcıları harekete geçiren bir madde. AKUT STRESS BOZUKLUĞU: Ağır bir fiziksel ya da ruhsal örselenmeye karşı gelişen, geçici bir bozukluktur. Halk arasında “çılgınlık geçirme” diye bilinen durumdur. ALZHEİMER: Zihinsel faaliyette kötüleşme, beyin hücrelerinde bozulma, ağır hafıza kaybı, kafa karışıklığı, davranış bozuklukları ve kişilik değişmeleri ile belirginleşen ve hastanın işlev kaybı sonucu başkalarına bağımlı hale gelmesine yol açan, genellikle 40 yaşından sonra ortaya çıkan kronik, ilerlemeli, geri dönüşümsüz, ölümcül bir organik hastalık. ANKSİYETE: En genel anlamıyla tehlike veya talihsizlik korkusunun ya da beklentisinin yarattığı bunaltı veya tedirginlik; mantıkdışı korku. ANTİDEPRESAN: Genellikle depresyon tedavisinde kullanılan ilaçların ortak adı. ANTİSOSYAL DAVRANIŞ: Geleneklere, toplumda kabul gören standartlara ve ahlaki ilkelere ters düşen davranışlar. Başkalarının kişiliğine veya malına kayıtsızlık, suç davranışları, sahtekarlık veya istismar buna birkaç örnektir. -- B -- BENZODİAZEPİNLER: Kaygı, depresyon, gerilim gibi semptomların tedavisinde kullanılan ilaçların ortak adı. BETABLOKERİ: Psikiyatride, saldırganlık, kaygı, sosyal fobi, panik durumları gibi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılmaktadır. BİLİŞSEL-DAVRANIŞSAL TERAPİ: Esas itibariyle davranış değiştirme ilkelerine dayanan, ancak buna ilave olarak, davranışın doğrudan düzenlenmesi ve kontrolü için, hayal kurma, fantazi, düşünme, vb. gibi bilişsel süreçlere de yer veren bir psikoterapi türü. BİLİŞSEL: Algı, akıl yürütme, sezgi ve bellek de dahil olmak üzere düşünme ve bilgi kazanma süreçleriyle ilgili. BİPOLAR BOZUKLUK (Çift kutuplu rahatsızlık/Manik depresif bozukluk): Aynı insanda birbirine karşıt iki aşırı ruh halinin dönüşümlü olarak ortaya çıkmasıyla tanımlanan ağır bir duygusal rahatsızlık. BULİMİA NEVROZA: Önce kontrolsüz bir şekilde ve aşırı miktarda yeme, daha sonra da ya boğazına parmak sokmak, ya da çeşitli ilaçlar kullanmak suretiyle kusarak yediklerini çıkarma, aşırı egzersiz, aşırı diyet, vb. yöntemlerle yediklerini vücudundan dışarı atma veya yakma çabalarıyla tanımlanan kronik bir yeme bozukluğu. -- D -- DEMANS (BUNAMA): Birden fazla zihinsel faaliyet alanında ortaya çıkan, derin, ilerlemeli, bazen kişilik, duygu ve davranış değişmelerini de içeren ve kişinin normal yaşayışını etkileyen organik bir zihinsel işlev kaybı. DEPRESYON: Karamsarlık, kendine güvensizlik, çaresizlik, değersizlik duygusu, önemsiz nedenlerden ötürü suçluluk duyma ve kendini suçlama, sosyal yaşamdan çekilme, iştahsızlık veya aşırı yeme, uykusuzluk veya aşırı uyku, fiziksel hareketlerde yavaşlama, yoğunlaşamama, unutkanlık, kararsızlık, neşesizlik, halsizlik, baş ağrısı gibi fiziksel şikayetler, normalde hoşlandığı etkinliklere veya yaşama karşı genel ilgisizlik, zevk alamama, aşırı durumlarda ölüm ve intihar düşünceleri, vb. ile tanımlanan ve belirlenebilir bir olaya bağlı olarak ortaya çıkan ruhsal bir çökkünlük. DOPAMİN: Merkezi sinir sisteminde hareket kontrolü, algı, duygu, motivasyon ve haz duygusu g,b, çeşitli süreçlerde rol aldığı sanılan bir nörotransmitter. DUYGUDURUM BOZUKLUĞU: Fiziksel veya zihinsel başka bir rahatsızlıktan kaynaklanmayan,abartılı duygusal tepkilerle ve kişinin çevresindeki değişikliklerle ilgisi olmayan, yoğun coşkudan derin depresyona dek değişen ruh hali salınımlarıyla tanımlanan rahatsızlıklar. -- H -- HEZEYAN: Belli bir çağ ve toplum içinde gerçeğe uymayan, mantıklı tartışma ile değiştirilemeyen düşünce. HİPERAKTİVİTE: Sürekli, aşırı hareketle tanımlanan düzensiz, aşırı hareketlilik. HİPOKAMPÜS: Beynin, öğrenme, bellek ve duygu süreçlerinde önemli bir rol oynayan kısmı. -- K -- KAYGI BOZUKLUĞU: Belirlenebilir bir olayla, nesneyle, vb. orantılı olmayan tedirginlik, kaygı, korku vb. gibi olumsuz duygularla tanımlanan ve kişinin sosyal ve iş hayatında bozulmalara yol açan bir ruhsal rahatsızlık kategorisi. -- M -- MAJÖR DEPRESİF BOZUKLUK: Dışarıdan tetikleyici bir olay olmaksızın, kalıcı bir üzüntü veya etkinliklere, toplumsal yaşama yönelik ilgi kaybı, belirgin iştah veya kilo değişikliği, yorgunluk, güçsüzlük, değersizlik duyguları, yoğunlaşmama ve düşünme yetisinin azalması, kararsızlık, ölüm veya intihar düşüncelerine kapılma gibi belirtilerle tanımlanan bozukluk. MANİ: Abartılı heyecan, abartılı iyimserlik, abartılı bir mutluluk duygusu, önemlilik duyguları, fiziksel aşırı etkinlik, dürtüsellik, savurganlık, yoğunlaşamama, dikkatsizlik, konuşma baskısı (uzun uzadıya, kontrolsüz, yüksek sesle, hızlı ve kesilmesi zor veya imkansız konuşma) , düşünce uçuşu vb. belirtilerle tanımlanan duygusal rahatsızlık. MANİK: Mani evresini yaşayan kişi veya bu evreyle ilişkili MELANKOLİ: Hüzün duyguları, ilgi ve inisiyatif kaybı, haz alamama, öz-saygının azalması, öz suçlamalara ve pişmanlıklara gark olma gibi belirtilerle kendini gösteren bir depresyon durumu. MENTAL: Zihinsel |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.