ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   İç Anadolu Bölgesi (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=628)
-   -   Aksaray İlimizde Halıcılık... (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=915440)

Prof. Dr. Sinsi 10-14-2012 09:16 AM

Aksaray İlimizde Halıcılık...
 

Aksaray ilimizde halıcılık...

HALlCILlK

Çatal Hö­yük'te ortaya çıka­rılan duvar resimle­rinde; av, ölü tö­renleri yanında ge­ometrik dokuma kumaş motiflerine rastlanmıştır.

Doğal ihtiyaç­lardan doğan doku­macılık, çok eski çağlardan beri Ak­saray'da sürdürü­len bir uğraştır. Ak­saray Acemhöyük (Sarıkaya Sarayı’nda) de yapılan kazılarda taban üzerinde küçük parçalar halinde ele geçen beyaz renkli keten bezin bir yüzüne altın iplikle koyu ve açık mavi fayans boncuklar işlenmiştir. Bez yangının etkisiyle bir curuf görünümünü almasına karşın M.Ö 1800’lü yıllarda Aksaray’daki dokumacılığı göstermesi açısından son derece önemli bir buluntudur.

Geleneksel Türk el sanatları içerisinde halı dokumacılığının ayrı bir yeri vardır. Orta Asya’da başlamış Türk-halı dostluğunun bugün Anadolu’da halen devam ettirildiği pek çok noktadan birisi de Aksaray yöresidir. Aksaray, Selçuklu devrinden beri ünlü bir halı merkezidir. Bu gelenek Osmanlılar devrinde de sürmüştür.

Geleneksel Aksaray halı tarihi gelişimine ışık tu­tan müzemizde dört halı vardır. Bunlardan birisi 17. yüzyılda dokunmuştur. İkincisi 18. yüzyıldan kal­madır. Üçüncüsü Aksaray yöresinin "Yatak Halıla­rı”nı andıran modeldir ve yine 18. yüzyılda doku­muştur. Aksaray geleneklerini taşıyan dördüncü halı ise 19. yüzyıl eseri olarak tarihlendirilmiştir.

Günümüz halıları adını verdiğimiz 1950 yılların­dan beri devam eden Aksaray yöresi halıları ilimize bağlı "Ova Köyleri" (Armutlu, Yenikent, Eskil, Eşme­kaya, Kutlu Köyü, Sultanhanı, Yeşilova) "Bayıraltı Köyleri" (Altınkaya, Ulukışla, Yeşiltepe) "Hasandağı Köyleri" Elmacık, Koçpınar, incesu, Karataş, Gözlü­kuyu, Taşpınar Kasabalarında dokunmaktadır. Do­kunan bu halıların hammadesi yündür. Taşpı­nar halılarının atkı, çözgü ve düğüm iplerinin yün olması geleneği günümüze kadar titizlikle korun­muştur. Yün ipler doğal kök boyalarla, yenilerde de kısmen sentetik boyalarla boyanmaktadır.

Aksaray yöresi halılarında günümüze kadar ge­len en eski nakış "Üç Göbekli Halı" bezemesidir. Günümüz Taşpınar halısı desenleri özgün bir karak­tere sahiptir. Desenlerin büyük bir bölümünün nasıl ortaya çıktığı bilinmemektedir. Aksaray halıları "Taş­pınar Halısı" ismiyle tanınmaktadır. Halılarımızda kaliteyi belirleyen bir öğe de düğüm sayılarıdır. Eski Taşpınar’larda 1OX1O cm2'lik alanda 40X45 düğüm vardır. Günümüzde elle eğrilmiş iple dokunan bir halıda 1OX1O cm2’de 30X35 düğüm görülmektedir.

Halılarımızda ana renkler koyu kırmızı ve koyu mavi (Iacivert)'dir. Bu renkler dışında yerel deyişle kırbız (al), yavşan yeşili (kına rengi), tetir (tarçın rengi), pisi tüyü (gri mavi), erikipi (krem) ve siyah da ana renk olarak kullanılır.

Taşpınar halıları taban, kelle, çift somya, minder, namazlık, yastık, heybe ve eğerlik örtüsü adı verilen çeşitlerde dokunmuştur.

Yörede bordürlere "ayak", dikdörtgen çerçeveye "sandık", sütunceye "sallama", köşe bağlantılarına "tug", üçgen köşelerdeki dar sulara "sızı" kompozis­yonun merkezine yerleştirilen madalyona "göbek" adı verilir.

. Bir yüzey süslemesi olan halıda Taşpınar desen­leri, motif/eri ve renkleri derinlik hissi uyandırarak sonsuzluk çağrısı yapar. Bu özelliğiyle engin Türk halı sanatından kopmadığını gösterir.

Geleneksel el sanatlarından bahsederken Aksa­ray'ımızda da bir zamanlar meşhur olup da şimdi­lerde kaybolmaya yüz tutmuş kimi sanatlardan bah­setmek yerinde olur.



Prof. Dr. Sinsi 10-14-2012 09:16 AM

Aksaray İlimizde Halıcılık...
 

SULTANHANI HALICILIĞI VE HALI TAMİRİ

Aksaray da halıcılık günümüzde modern anlamda devam ederken Sultanhanı Kasabası halı dokuma ve tamiri özelliklede eski halıların tamiri konusunda ülkemizdeki en önemli merkez konumuna gelmiştir Sultanhanı ile bilinen ve bu yönü ile pek tanımayan halı tamircileri çeşitli sebeplerle yıpranmış, bozulmuş, yanmış ve kelleşmiş halıları büyük ustalıkla tamir etmekte ve halılara orijinal görünümünü kazandırmaktadırlar Tamir konusunda yurt dışında bilinen ve geçmişten gelen bu mahareti halı dokuma ve tamir sektörüne dönüştüren belde adeta Sultanhanındaki taş işçiliğinin ustalığını halı üzerinde taşımışlardır

Ulusumuzun geçmişini günümüze yansıtan halı sanatı, Aksaray'da günümüzde de tüm canlılığı ile devam etmekte, yöreye ve ülkeye sanatsal olduğu kadar ekonomik yararlar sağlamaktadır


Prof. Dr. Sinsi 10-14-2012 09:16 AM

Aksaray İlimizde Halıcılık...
 

TARİH ÇİZGİSİNDE TAŞPINAR HALICILIĞI'NIN KÖKENİ:

Taşpınar Kasabası'nın bulunduğu yörenin; ilk­ çağdan başlayarak bir yerleşim birimi olduğu Sar­des-Ninova tarihi ticaret yolunun kalıntılarından anlaşılmaktadır. Taşpınar'ı oluşturan tepeler ta­mamen insan eliyle oyulmuş mağaralarla dolu­dur. Halk, Taşpınar adının "Taş Mağara"dan boz­ma olduğunu söylüyorsa da, tarihi devirlerin hiç­birinde adını gösteren bir belgeye rastlanmamış­tır. Taşpınar adının Yavuz Sultan Selim Devri'ndeki iskan sırasında oluştuğu düşünülmektedir.

Roma-Bizans-Selçuk paralarının bulunması bölgenin bu dönemlerde canlı bir yerleşim ve ti­caret merkezi olduğuna işaret etmektedir.

Taşpınar ile ilgili daha sonraki somut bulgular Osmanlı yükseliş döneminin başlangıcına denk düşmektedir. Yavuz Sultan Selim 1514 İran sefe­rinden dönerken Azerbaycan' dan Anadolu'ya göç eden bir Türk aşiretini bugünkü Taşpınar yö­resine yerleştirmiştir. Azerbaycanlılar birkaç asır yaşadıktan sonra Taşpınar'ı rüzgar erozyonu, ku­raklık ve kıtlık nedeniyle terk edip Karapınar'ın Hotamış Bucağı'na sığınarak burada Taşpınar Mahallesi'ni kurmuşlardır. Bu göç nedeniyle ıssız kalan yöreye Hasandağı’nın eteğinde Tokarız (Bugünkü Dikmen) Köyü'nde yaşayan günümüz Taşpınarlılar gelip yerleşmişlerdir. Bu yerleşme­nin 19.y.y ortalarında olduğu bilinmektedir. Taş­pınar Halıcılığı da bulunan örneklerin ışığında bu yüzyıldan itibaren başlatılmakla birlikte halının Anadolu'daki varlığı çok daha eskidir. Halı, Türklerin dünyaya bir armağanıdır. Bilinen en eski halı Türk düğümü olarak da bilinen "Gördes Düğümü" ile dokunmuş ve 1947-49 yılları arasında Altay Dağları'nda Pazırık Bölgesi'nde, arkeolog Ru­denko tarafından V. Pazırık kurganında yapılan ka­zılarda ortaya çıkarılmıştır. M.Ö. V-III. Yüzyıllara tarihlendirilen bu halı, bugün Rusya'daki Hermita­ge Müzesi'nde sergilenmektedir.

Halı, Anadolu'ya Selçuklu Türkleri ile gelmiştir. XIII. Yüzyılda tarihi kaynaklar, saydıkları önemli halıcılık merkezleri arasında Konya ve Aksaray'ı kaydetmektedirler. 1274 yılında ölmüş olan ibn-i Said'e atfen Ebül-Fida'nın verdiği bilgiler de “..Her memlekete ihraç edilen Türkoman Halıları orada yapılırdı.” diyerek imal merkezi olarak özellikle Ak­saray'ı belirtmektedir.(2)

İbn-i Batuta H. 732, M. 1331 yıllarında Aksa­ray'a uğramış ve kenti, gelişmiş, verimli ve canlı bir kent olarak anlattıktan sonra “... beldeye nispetle koyun yününden imal olunan Kaliçeler bir yerde naziri yoktur. Bunlar Şam, Mısır, Hint, Çin ve Türk Beldeleri'ne gönderilir.” diyerek Aksaray'da gördü­ğü halıları överek anlatmıştır.(3)

Kılıçarslan Devri'nden itibaren Türkleşerek gelişen ticaret ve kervan yollarının kesiştiği ve han­ların odaklaştığı noktada yer alan Aksaray, Kon­ya'dan sonra Selçuklu Devletinin en önemli kentle­rinden biri olmuştur.

Aksaray'ın bu parlak döneminde ibn-i Said ve ibn-i Batuta'nın 13. ve 14. Yüzyıllarda gördüğü ve kaynaklarda sözü edilen “Aksaray halıları” içinde Taşpınar halılarının payının ne olduğunu bugün için somut verilere dayanarak ortaya koyabilme olanağına sahip değiliz. Ancak Aksaray'ın pazarla­ma merkezi olarak yörede dokunan tüm halılara adını vermiş olabileceği düşünülmektedir.

Tarih içinde Taşpınar'ın yerini ararken Kanuni Devrine ilişkin tarihsiz “il Yazıcı Defteri”nin 571. Sayfasından 642. Sayfasına kadar olan kısmında Aksaray anlatılırken, Taşpınar adının bir köy yerle­şimi birimi olarak geçtiği görülür.

Halı olarak Taşpınar adının geçtiği ilk yazılı kay­nak 1869-70 tarihli II. Konya Salnamesi'dir. Sal­name'de Aksaray hakkında geniş bilgiler verilirken kilim ve seccadelerden söz edilerek Taşpınar'da dokunan halıların da iyi halıların başında geldiği kaydedilir

Günümüz Taşpınar Halılarının değerlendirmesi­ni yapabilmek için bugünkü örneklerden giderek geçmişle bağlarını kurmak istediğimizde Eskil Ulu Camisi'nde bulunan 19.yy sonu olarak tarihlendi­rilmiş bir namazlığı en eski ve tek örnek olarak gösterebilmekte idik. Ancak 1986'da yapılan araştırmalarda bu halı bulunamamıştır. 1983 yılın­da camiden çalındığı söylenen 3 halıdan biri olma olasılığı vardır.

Anadolu’da halıcılık köklü geçmişin ilmek ilmek dokunduğu, atılan her düğümde günümüze geleneklerin taşındığı özgün bir el sanatıdır. Çözgü denilen birbirine koşut dikey gergin ipliklerle doldurulmuş tezgah denilen araçlarda düğüm bağlamak ve bunları sıkıştırmak için aralarından atkı adı verilen ipliğin geçirilmesi ile yapılan yüzü havlı ve çeşitli motiflerle bezeli dokuma demek olan halının Türk tarihi içinde yerini alması pek erken (M.Ö. V-III.yy) dönemlerine dayanır. Orta Asya’da başlamış bu Türk-halı dostluğunun bugün Anadolu’da hala devam ettirildiği pek çok noktadan biri de Aksaray yöresindeki Taşpınar kasabasıdır.

Taşpınar halılarının günümüze değin titizlikle koruduğu özelliklerden bir tanesi atkı, çözgü ve düğüm iplerinin tamamen yün olmasıdır. "Yoz" denilen Karaman cinsi kısır koyundan elde edilen yünün özel bir yeri vardır. Bu halılarda atkı ipliğinin geçirilişi dokuma kalitesini etkilenmesi bakımından ayrıca önem taşır. Alt atkı ipleri düzgün ve gergin olarak, üst atkı ise ön çözgü arkaya arka çözgü öne geçmek suretiyle çaprazlık oluşturarak ve dökümlü bir biçimde yerleştirilir. Böylece dokuma kalitesi yükseltilmiş olur. Kaliteyi belirleyen diğer bir öğe de düğüm sayılarıdır. Eski Taşpınarlarda 10x10 cm2lik alanda 40x45 düğüm vardır. Günümüzde iyi cins sayılan elde eğrilmiş iple dokunan bir halıda 10x10 cm2 de 30x35, satılmak için dokunan normal bir halı üzerindeki 10x10 cm2'lik alanda ise ancak 30x30 düğüm görülebilmektedir.

Bugün Taşpınar halılarında kalite belirlenmesi tezgaha gerilen ip sayısına göre hesaplanmaktadır. 6 m2 lik alanda ise ancak 30x30 düğüm görülebilmektedir.

Bugün Taşpınar halılarında kalite belirlenmesi tezgaha gerilen ip sayısına göre hesaplanmaktadır. 6 m2lik bir halıda 13 veya 15 çile ip (15x40=600) 8-9 m2'lik bir halıda 18-20 çile ip (20x40=800) gerilir. Türk Standartları Enstitüsü'nün raporlarında Taşpınar Halıları ince sınıf halılar olarak nitelendirilmiştir. İplerin renklendirilmesinde doğal boyanın yeri giderek azalmaktadır. Taşpınar halılarına karakteristiğini veren renklerin elde edilmesinde kök boya ve cehri gibi boyacılık tarihinde çok önemli yeri olan bitkiler eski halılar üzerinde kullanılmıştır. Taşpınarı’da ana renklerin koyu kırmızı ve koyu mavi olması bir geleneğe bağlılığı gösterdiği kadar, halıda bir çerçeve oluşturan bordürlerle ana motif olan madalyon düzeni arasında gözü dinlendiren boşlukların ağırbaşlı, dekoratif bir etki yapmasını da sağlar. Ara renkler ise yerel değişle kırbız(al), yavşan şeyili (kına rengi), tetir(tarçın rengi), pisi tüyü (gri mavi), erikipi rengi (krem beyaz) ve siyahtır.

Taşpınar halıları taban, kelle, çift somya, minder, namazlağı, yastık, heybe ve eğerlik örtüsü adı verilen çeşitlerde dokunmuştur. Son yıllarda en çok yastık ve yan halısı denilen

“çifthalı” dokunmaktadır. Taşpınar dokuyucuları örneklik denilen 4/1 oranında dokunmuş desenleri kapsayan modellik halılardan yararlanırlar.

Taşpınar halılarının tüm çeşitleri geometrik düzende yerleştirilmiş bitkisel kökenli motiflerle bezelidir. Eski Taşpınar motiflerinde baroklaşmış natüralist bir üslup varken günümüz, de desenler giderek primitif bir görünüm almaktadır. Figüre, kuvvetle üsluplaştırılmış olmasına karşın, pek az yer verilmiştir. Örneğin boynuzlu ayak, boynuzlu sandık komposizyonlarını oluşturan ana motif, geyik boynuzlarının derin tırtıllı yapraklara dönüştürülmüş şeklidir. Zeminin ana motifi olan madalyonların salbeklere benzeyen bölümlerinin kanatlarını açmış kartal figürü olduğunda tüm dokuyucular birleşmektedir. Taşpınar halılarında yüzey, bordür zemin ve köşelerden oluşan bir şemaya göre doldurulur. Halının çeşidi değişse de desenlerin yerleştiriliş düzenleri değiştirilemez.







Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.