ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Pratik Bilgiler (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=650)
-   -   Türlerine Göre Bina Ve Yapılar - Cezaevi (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=888603)

Prof. Dr. Sinsi 10-10-2012 07:50 PM

Türlerine Göre Bina Ve Yapılar - Cezaevi
 


Cezaevi
Temel Britannica

Cezaevi, yargılama sonucu suçlu oldukları kanıtlanan kimselerin cezalandırılmak ama*cıyla hapsedildikleri kurumdur. Cezaevinde geçirilen süre suçun ağırlığına göre değişir. Çok ağır suçlarda suçlu ömür boyu hapsedi*lebilir. Hapis cezasının ilk aşaması olarak da uygulanan gözetimde sanık cezaevine kon*maz, ama özgürlüğünü kısıtlayan bir sürece girer. Kimi kez ağır bir suçtan yargılanan sanığın yargılama süresin*ce özgür olması sakınca yaratabilir. Bu du*rumda sanık tutuklanır ve cezaevine gönde*rilir.
Yaşı küçük olan suçlulara normal olarak hapis cezası verilmez. Küçük suçluların ge*rektiğinde konuldukları kurumlara "ıslah*evi" denir. Islahevi ya ayrı bir kurum ya da cezaevinin bir bölümü olarak düzenlenir.


Sinop Cezaevi
Eski Cezaevleri
Batı dünyasında 19. yüzyılın ortalarından önce birçok suçun, hatta para çalmanın bile cezası ölümdü. Bazı suçlular da sömürgelerdeki ceza kamplarına gönderiliyordu. Ceza*evleri yargılanmayı, ceza kamplarına gönde*rilmeyi ya da ölümü bekleyen suçlular için kullanılıyordu. İlk cezaevleri genellikle kale burçlarıydı.
Cezaevine kapatılmak zamanla, asıl ceza*nın beklendiği süredeki bir uygulama olmak*tan çıktı ve kendisi bir cezaya dönüştü. Eski cezaevleri suçluların korkunç koşullar altın*da bir. araya dolduruldukları yerlerdi ve ceza*evi humması denen bir tür tifüs hastalığı her yıl buralara kapatılan binlerce insanın ölümü*ne yol açıyordu.
Avrupa'da ilk cezaevi 16. yüzyılda Hollan*da'da açıldı; 18. ve 19. yüzyıllarda cezaevi yapımı yaygınlaştı ve yeni düzenlemeler geliş*tirildi. Bazı cezaevlerinde tutuklular sürekli olarak birbirinden ayrı tutuluyordu. Hücrede tek başına yaşayan tutuklu, ancak ziyaretçisiyle ve cezaevi görevlileriyle görüşebiliyor*du. Başka cezaevlerinde tutukluların birlikte çalışmalarına izin veriliyor, ama konuşmaları yasaklanıyor ve geceleri ayrı hücrelerde yatırılıyorlardı. Bazı ülkelerde tutukluların olum*lu ve olumsuz davranışlarına puan veriliyor ve saptanan belirli bir puana ulaşınca salıverili*yorlardı. Bu uygulama suçlulara birer birey olarak davranılmasının, koşullu salıverme sis*temlerinin başlangıcıydı. 1900'lere gelindiğin*de hücre cezası artık yalnızca bir disiplin önlemi olarak kullanılmaya başlandı.
Günümüzde cezaevlerinin tutukluları in*sanca koşullarda barındırması ve dışarı çıktık*larında dürüst bir yaşam sürmek için hazırla*ması amaçlanır. Ne var ki, bu amaca her zaman ulaşılamaz.

Günümüzde Cezaevleri
Tutukluların durumlarına ve cezalarına uy*gun çeşitli cezaevi tipleri geliştirilmiştir. Ağır suç işlemiş kişiler çok sıkı güvenlik önlemleri*nin bulunduğu cezaevlerine gönderilir.
Akli durumu cezalandırılmasına uygun ol*mayan ya da ceza verildikten sonra özel tedavi görmesi gereken suçlular ya bir psiki*yatri kliniğine ya da sıkı güvenlikli özel bir hastaneye gönderilir.
Yargılanmayı bekleyen sanıklar henüz hü*küm giymemiş olduklarından, onlara öbür tutuklulara uygulanan yönetmelikler uygu*lanmaz.
Açık cezaevleri tutuklulara aşırı kısıtlama getirmeyen cezaevleridir. Bu tür cezaevleri, kaçmayacağına güvenilen ve hapisten çıktık*tan sonraki yaşama hazırlayıcı bir eğitim ya da tedaviden yararlanabilecek durumdaki tutuk*lular içindir.
Kimi cezaevlerinde tutukluların belirli beceriler kazanacağı atölyeler, eğitim olanağı sağlayan kütüphaneler vardır. Ne var ki, gerek cezaevlerindeki tutuklu sayısının çoklu*ğu, gerek çağdaş ceza anlayışının yeterince benimsenmemiş olması nedeniyle, birçok ce*zaevinde bu tür olanaklardan yararlanılamaz.
Günümüz cezaevi yönetmeliklerinde ko*şullu salıverme ve cezanın belli oranda indiril*mesi vardır. Koşullu salıverme tutuklunun iyi davranışı nedeniyle cezanın bir bölümünün uygulanmaması anlamına gelir. Böylece, iyi davranış gösteren bir tutuklu, örneğin üç yıl hüküm giymiş olsa bile cezası belli oranda indirilerek, yalnızca iki yıl hapis yatarak çıkabilir. Koşullu salıverme cezanın son dö*neminde uygulanır. Tutuklu düzenli aralarla bir gözetimciye rapor vermek ve bazı koşulla*ra uymak kaydıyla erken salıverilir. Bu koşul*lara uymayan tutuklu yeniden cezaevine ko*nacağı gibi ek ceza da alabilir.

haydarpasa_cezaevi_
Türkiye'de Cezaevleri
Osmanlı İmparatorluğu'nda cezaevlerine "sı*kıntı ve dehşet verici hapishane" anlamına gelen "zindan" denirdi. Cezaevleri olarak kullanılan kale burçları karanlık, havasız ve nemliydi. Burada ceza çeken kişilerin gereksi*nimleri genellikle iyiliksever kimselerce karşı*lanırdı. Bu durum 1831'e kadar böyle sürdü. İlk kez 1831'de Sultanahmet'te Hapishane-i Umumi (genel cezaevi) adında bir cezaevi kuruldu. 1858'de yürürlüğe giren yeni bir yasayla da suçlar ve cezalar sınıflandırıldı. Bu yasada özgürlüğü bağlayıcı ceza olarak iki ağır ceza, kürek cezası ve kalebentlik cezalan vardı. Kürek cezası eskiden, gemilerde (kal*yonlarda) kürek çekme yoluyla uygulanan bir cezaydı. Daha sonra yalnızca "ağır ceza" anlamında kullanıldı. Kalebentlik ise, hap*sedilen kişinin kalenin dışına çıkmadan çektiği cezaydı. Hafif cezalarda ise, hüküm giyilen süre normal cezaevlerinde geçiriliyordu.
1926'da çıkan yeni Türk Ceza Kanunu suçları ikiye ayırdı: Cürümlüler ve kabahatli*ler. Cürümlüler ağır suçlular, kabahatliler ise hafif suç işleyenlerdi. 1929'da cezaevleri Adalet Bakanlığı'na bağlandı. Resmi verilere göre günümüzde yaklaşık 640 cezaevinde 46 bin (1985) hükümlü bulunmaktadır. Çocuk ıs*lahevi sayısı ise beştir.


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.