Güçlü Balina
 

Balina, özel bir yerde incelenmesi gereken ilginç bir hayvandır. Başlangıçta tüm memeliler karada yaşamıştır. Vücutlarını saran post-larıyla ısınmış, dört ayakları üzerinde yürüyüp koşmuş, burun deliklerinden ciğerlerine dolan havayla yaşamışlardır. Balina ilk bakışta bu özelliklere öylesine aykırı görünür ki, balık olduğu sanılabilir. Gerçekten de eski balinacılar bu hayvanı, "büyük balık" olarak tanımlardı. Oysa, yakından incelendiğinde, balinanın memeliler sınıfından olduğu anlaşılır. Ama farklı olarak, denizde yaşamaya uyum sağlamış bir örnektir. Balinanın bıyığa benzer birkaç kılından başka, vücudu çıplaktır. Ama diğer memeliler gibi bir postla kaplı olmasıjjereksizdir, çün-ğişimler göstermek zorundadır. Hayvan üretirken, bitki yetiştirirken bu uyumu bizler sağlarız, istediğimiz özellikteki hayvan ya da bitkiyi seçerken, belli bir türü kendi gereksinmelerimize göre değişimlere uğratırız. Koyun, yün ve et, gül, renk ve koku, tazı, hızlı koşan bir av hayvanı özellikleri için yetiştirilir. Çok uzun yıllar önce, insanoğlu yabani olarak yetişen hayvan ve bitkileri alarak kendi kullanımı için üretmiştir. Oysa doğa, bu işlemi sürekli olarak uygular.

Doğal olarak adlandırabileceğimiz bu işleme bir örnek verelim şimdi: Ağaçlık alanlarda sayısız salyangoz yaşar. Çeşitli renk ve özellikteki bu hayvanlar, ardıç kuşları tarafından avlanır. Doğa içinde çeşitli biçimlerde gizlenmiş salyangozlar gözden kaçabilir, ama korunmasız olanlar ardıtç kuşunun elinden kurtulamaz. Böylelikle salyangoz turu doğal biçimde ayıklanmış olur. Varlığını sürdürebilenler, ölü yapraklar arasında ya da ağaç gövdelerinde gizlenen koyu renkli türlerden olabildiği gibi, kurumuş yapraklar arasında görünmeyen açık renkli türler de olabilir. Ya da çalılar arasında gizle-nebilen, çizgili kabukları olan salyangozlardır. Buna göre, salyangoz toplumları birbirlerinden ayrı gruplara dağılmıştır. Daha başka hayvanların ayrı ve uzak alanlarda, ayrı gruplar oluşturduğu görülür. Deniz ya da dağ sıralarıyla bir diğerinden ayrılan bu türlerden birinden, er geç iki ayrı tür gelişecektir. Doğanın seçimi böylelikle gerçekleşir ve varlığını sürdürebilecek en uyumlu türe bağlı olarak yenileri gelişir.