ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Psikoloji / Sosyoloji / Felsefe (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=595)
-   -   Rasyonalizm (Akılcılık, Usçuluk) (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=881695)

Prof. Dr. Sinsi 10-09-2012 10:56 PM

Rasyonalizm (Akılcılık, Usçuluk)
 
  • Duyularımız bize “şimdi” ve “burada”nın bilgisini verir. Bilimsel veya felsefi bilgi için bu yeterli midir?
  • Hayvanlar da bizimle aynı duyumları paylaştıkları halde onlar neden bilim veya felsefe yapamazlar?
  • Her zaman ve her yerde olanın bilgisini vermekte, başka deyişle genel-geçer olanın bilgisini vermekte duyularımız yeterli midir?(bilimsel yasalar genel-geçer olma iddiasını taşır)
  • “Her olayın bir nedeni vardır.” Gibi bir bilgiyi duyularımızdan elde edebilir miyiz? Bu türden bilgiler zihne ait, zihnin kendisine dayanarak çıkardığı türden bilgiler midir?
  • Platon’un Akedemia’sının kapısında “Buraya geometri bilmeyen giremez” yazıyor olmasını nasıl yorumlarsınız?
  • Platon’u “matematiksel kesinlikte bilgi” arayışına götüren ne olabilir?
  • Platon “Bilgi hatırlamaktır.” Derken ne demek ister?

“Şimdi, her türlü eylem ve her türlü meydana getirme, bireysel olanı konu alır. Çünkü, tedavi eden hekimin iyileştirdiği “insan” değil, Callias veya Sokrates’tir. O halde deney olmaksızın kavrama sahip olan ve tümeli bilen, ancak onda içerilmiş olan bireyseli bilmeyen bir insan sık sık tedavi yanlışları yapacaktır. Çünkü iyileştirilmesi gereken bireydir. Ancak şurası bir gerçektir ki biz sanat erbabının deney sahibi kişilereden daha üstün olduğunu kabul ederiz. Gerçekten deney sahibi kişiler bir şeyin olduğunu bilirler, ama neden olduğunu bilmezler.....Sonra bize bireysel şeylere ilişkin en güvenilir bilgileri sağladıkları halde duyumlarımızdan hiçbirine genel olarak, bir bilgelik gözüyle bakmayız. Çünkü onlar bize hiçbir şeyin nedenini, örneğin ateşin neden sıcak olduğunu, söylemezler. Onlar sadece onun sıcak olduğunu saptamakla yetinirler.”
ARİSTOTELES Metafizik Çev: A. Aslan


Prof. Dr. Sinsi 10-09-2012 10:56 PM

Rasyonalizm (Akılcılık, Usçuluk)
 
Bilgide ana etken olarak akıl yürütme ve düşünce üzerinde duran görüşe akılcılık diyoruz. Filozofların bilginin kaynağının ne olduğu konusunda ortaya koydukları farklı görüşlerden biridir akılcılık.
Soruyu şöyle sorarsak: Acaba zihin, deney ortaya çıkmadan önce, herhangi bir biçimde bazı yetilerle donatılmış mıdır?
Bilginin kaynağının akıl olduğunu veya gerçek bilginin ancak akılla elde edilebileceğini öne süren akılcıların bu soruya olumlu yanıt verecekleri açıktır.
Akılcı Gerekçeler
  • En eski zamanlardan bu yana duyularımızın bizi aldatıyor olmasını bilmemiz, bu konuda bizi daha güvenilir bir bilgi kaynağı arayışına götürür ki bu akıldır.
  • Duyularımız bize ancak bireysel varlıklar ve olayların bilgisini verirler. Üstelik bu bireysel varlıklar da sürekli bir değişme halindedirler. Gerçek bilgi ise her zaman ve her yerde geçerli olanın bilgisidir. Duyularımız bize hiçbir zaman “bütün taşlar düşer” türünden bir bilgi vermez.
  • Matematiğin önermeleri bize kesin ve değişmez bilgiyi verirler. Matematik, tamamen akla dayalı bir bilimdir.
Akılcı Görüşler

“ Zihin, doğuştan sahip olduğu gücü ile kendi kendine zihinsel araçlarını yaratır. Bununla, diğer zihinsel işlemlerini gerçekleştirme gücünü elde eder. Bu işlemlerin kendilerinden tekrar yeni araçlar veya araştırmalarını daha ileri götürme gücünü kazanır ve bu bilgeliğin doruğuna erişinceye kadar böylece devam edip gider.” Spinoza (1632-1767) “Anlığın İyileştirilmesi Üzerine” çev: Ahmet Arslan

Akılcılar hiç kuşkusuz, duyularımızın bazı bilgiler verdiğinin farkındadırlar. Akılcıların çoğu ayrıca, deneyin bilginin hareket noktası olduğunu da kabul eder. Onlara göre duyusal algılar, zihne harekete geçmesi için ilk kıvılcımı çakmaktan ileriye gitmezler. Bilgi, duyumdan ilk uyarımını alır. Akılcılığın çeşitli derece ve türleri olmakla beraber hemen hemen bütün akılcılarda ortak olan görüşleri özetleyebiliriz.
  • Duyularımıza bir bilgi kaynağı olarak güvenemeyiz
  • Duyularımız bize genel- geçer olanın bilgisini vermez
  • Zihin, doğuştan getirdiği bilgilere sahiptir.
  • Bilgi, sağlam ve sarsılmaz bir temele dayanmalıdır. Bu yüzden de matematikteki gibi kesin, sağlam ve inandırıcı olmalıdır.
  • Böyle bir bilgi ancak ve ancak matematiğin de yöntemi olan sezgi ve tümdengelim yoluyla elde edilebilir.
"İnsan için ne bildiği şey üzerinde araştırmada bulunmak mümkündür, ne bilmediği şey üzerinde. Bilinen şey üzerinde araştırma lüzumsuzdur, çünkü zaten bilinir. Bilinmeyen şeye gelince, ne araştırılacağı bilinmediği için araştırma başlayamaz." Platon (Menon) Tartışma: Platon’un yukardaki görüşleriyle, akılcılık arasında bir ilişki kurulabilir mi? Platon ne demek ister?
“...yanlışa düşmemek için aklımızın hiçbir yanılmadan korkmaksızın bizi eşyanın bilgisine götürebilen bütün işlerini burada sıra ile sayacağız. Bunlar da ancak ikidir: sezgi ve tümdengelim.
Bence sezgi ne duyuların tanıklığı, ne de yalancı bir imgelemin aldatıcı yargısıdır. O, saf ve dikkatli bir zihin kavrayışıdır. Öyle kolay ve seçik bir kavrayış ki anladığımız şey üzerinde hiçbir kuşkuya yer bırakmaz. Yahut da aynı şey olan, saf ve dikkatli bir zihinde yalnız aklın ışığı ile meydana gelen ve tümdengelimden daha basit olduğundan ondan emin olan sağlam bir kavrayıştır... Böylece herkes sezgiyle, kendisinin var olduğunu, düşündüğünü, üçgenin yalnız üç kenarla sınırlı olduğunu, kürenin yalnız bir düzeyle çevrildiğini ve diğerlerini.... görebilir.” Descartes / Aklın İdaresi İçin Kurallar / Çev. Mehmet Karasan


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.