![]() |
Çanakkale Ruhu
Bize düşen görev; tarihî hadiselerden ibret alarak uyanık olmak,vatanımızı,milletimizi bölmeye,parçalamaya çalışanların hain oyunlarına gelmemektir.
Çanakkale Ruhu Toplumların geleceği tarihe dayanır. Sağlam tarihi temellerden yoksun olan toplumlar siyasal, ekonomik ve kültürel alanda büyük gelişmelere yol açabilecek güçlü adımlar atamazlar. Tarihin verileri geçmişin yorumlanması, günün değerlendirilmesi ve geleceğin tahmin edilmesinde vazgeçilmez bir yer tutar. Tarihin önemli dönüm noktalarını bütün ayrıntılarıyla güncelleştirmeden, bugünü anlamak ve yarını yönlendirmek mümkün değildir. Anadolu insanının yakın tarihindeki önemli dönüm noktalarından biri de Çanakkale Savaşı’dır. Bu savaşta elde edilen muhteşem zaferin tarihimizde çok özel ve önemli bir yeri vardır. Bu zafer, kahraman ecdadımızın, dünyaya parmak ısırtan bir iman ve kahramanlık destanıdır. Milletimizin, iman ve azminin, metanet ve gücünün, vatan sevgisinin açık bir göstergesidir. Ecdadımız bu savaşta gösterdiği kahramanlıkla tek vücut haline gelmiş bir milletin, vatanı istilâ etmek isteyen düşmana karşı bağımsızlığını, onurunu ve bayrağını korumak için neler yapabileceğini bütün dünyaya göstermiştir. Çanakkale Savaşı, aradan 91 yıl geçmiş olmasına rağmen hâlâ tazeliğini korumaktadır. Hemen hemen her üç evden biri Çanakkale’ye evlâdını göndermiş, nice yiğitler bu savaşta şehit ya da gazi olmuş, analar evlâtsız, kadınlar dul, çocuklar yetim kalmıştır. Nice sevdalılar da, kavuşmak mahşere kaldı diyerek, sevdalarını yüreklerinin derinliklerine gömmüşlerdir. “Çanakkale Zaferi, yokluk ve yoksulluk döneminin başarısıdır. Maddî ve siyasî açıdan devletin tıkandığı bir dönemde meydana gelmiştir Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedî serhaddi; "O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme" dedi. Âsım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek: İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmeyecek. Şûhedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar... O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar... Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor! Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker! Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer. Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i... Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi. Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? "Gömelim gel seni tarihe" desem, sığmazsın. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.