![]() |
Dağcılığın Gelişimi
Dağcılığın Gelişimi
19. yüzyıldan önce dağ doruklarından çok azına tırmanılmıştı. İngiliz Edward Whymper gibi serüven meraklıları spor amacıyla dağcılık yapmaya başladılar. Alpler başlangıçta çok sayıda dağcıyı çekti. Alpler'de dünyanın en yüksek dorukları bulunmasa da bazı kesimlerine tırmanmak oldukça güçtü (bak. ALP DAĞLARI). Dağcılar Alpler'in ardından Kafkas Dağları'na, And Dağlan'na, Kuzey Amerika'daki sıradağlara ve Himalayalar'a yöneldiler. Ne var ki, dağcılar için en çekicisi dünyanın en yüksek dağı olan Everest'ti. Birçok denemeden sonra Everest'in 8.848 metre olan doruğuna ilk kez 1953'te çıkıldı; bu tırmanış 1923 sonrasında yapılan sekizinci denemeydi (bak. EverestDaGi). Yüksek kesimlerde havadaki oksijen oranı azaldığından bu tırmanışta oksijen maskeleri kullanıldı. Everest'e daha sonraları maske kullanmadan tırmananlar da oldu. Dünyanın pek çok ülkesinde dağcılık kulüpleri vardır. Bunların en eskisi 1857'de İngiltere'de kurulan Dağcılık Kulübü'dür. Ülkemizde dağcılık sporu 1800'lerde Alman dağcıların önderliğinde başlatıldı. i. Dünya Savaşı'ndan sonra askeri amaçlı bazı tırmanışlar bu spora olan ilginin artmasına neden oldu. 1928'de Türk Dağcılık Cemiyeti adıyla ilk dağcılık örgütü; 1939'da ise Dağcılık ve Kış Sporları Federasyonu kuruldu. Latif Osman Çıkıgil, Asım Kurt ve Bozkurt Ergör dağcılık sporunun gelişmesine önemli katkılarda bulundular. Türk dağcıları ilk önemli tırmanışları 1970'lerde gerçekleştirdiler. Bozkurt Ergör Ağrı Dağı'nın doruğuna (5.137 metre) ulaşmayı başaran ilk Türk dağcısı oldu. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.