Ecel
 

Ecel



İslam'da her şeyin bir başı ve sonu olduğuna inanılır. Her varlığa yaşamı için belli bir süre tanınmıştır. Yani her varlık eceli geldiğinde son bulacaktır. Bu da fâni deyimi ile dile getirilir. Kalıcılık yani Bâk olmak ise sadece Allah'a mahsustur, Kur'an da ecelin daha önceden saptamış olduğu belirtilir.

Bazı ibadetlerde ise peygamber sözleri olduğu ileri sürülen yaşamın uzatılacağı vaatleri vardır. Ar'af sûresinin 34. ayetinde şöyle denir: "Her ümmetin bir sonu vardır. Bu son gelince onlar ne geri kalır ne de ileri giderler. Hicr sûresinin 5. ayetinde de "Hiçbir ümmet ne ecelini geçer, nede ondan geri kalır." denir

. Ankebut sûresinin 53. ayeti de şöyle der: "Onlar senden acele azap isterler, eğer ecelin belli bir vakti olmasaydı azap ecele gelirdi ama zamanı gelince ansızın gelir." Bütün bu ayetlerde ve daha birçoklarında ecelin Tamı tarafından takdir edilip önceden saptandığı anlatılır.

Çeşitli islam mezheplerinde ecel çeşitli görüş ayrılıklarına sebep olmuş bunlardan birinde örneğin Mûteziciler bir başkası tarafından öldürülen kişiyi eceli ile ölmüş saymazlarmış buna karşılık Sünniler bunu da ecelden sayarlardı. Ve bir insanın bir başkası tarafından öldürüleceğinin bile Tanrı tarafından saptanmış olduğu kabul edilmiştir.

Nuh sûresinin 4. âyeti şöyle der: "Allah günahlarım bağışlasın, sizi belli bir zamana kadar hayatta bıraksın. Allah'ın takdir ettiği o belli zaman gelince geriye kalınmaz". Münâfîkûn sûresinin 11. âyeti şöyle der: "Allah belli zamanı gelince hiç kimseyi geriye bırakmaz". Zümer sûresinin 42. âyeti şöyle der: "Allah ölüm vakti geldiğinde canlan alır, vakti gelmeyenin de canını uyutarak alır, üzerine ölüm hükmettiğinin canını iade etmez, kimisini de eceli gelinceye kadar salıverir.

İşte bunda düşünenler için ibretler vardır", Mü'min sûresinin 67-68. âyetleri şöyle der: "Sizi önce topraktan, sonra bir damla sudan, sonra kan pıhtısından yaratan, daha sonra da sizi çocuk olarak çıkaran O'dur. Soma yiğitlik çağma varasımz, daha sonra da kocayasımz diye sizi büyütür. Kiminiz kocayamadan ölür. Bunları o belli zamana erişip tevhid kanıtlarına akıl erdiresiniz diye yapar. Diriten de O'dur, öldüren de O'dur".