ForumSinsi - 2006 Yılından Beri - Aşkın Canı Cehenneme

Hani birini seversin ve o sevdiğin uğruna nelerini feda etmezsin değil mi? O ise tüm bu yaptıklarına rağmen, senden bir tutam tebessümü ve de bir avuç sevgiyi esirger bir de yüzsüzlük edip senden sevgini arttırmanı bekler.

Sen o kadar çok seviyorsundur ki, tüm bunları yüreğin sana göstermez. Her şey sana göre güzeldir ve öyle de gidecektir. Her ne kadar seni üzse de bunlar sana göre geçici şeylerdir. İyi bilirim ki candan seviyorsan sana bağırdığı anlar bile normaldir ve aşk ya bu acı sözü bile tatlı gelir Evet, seversin sever çıkarsızca ve hesapsızca...Gözlerin kör olmuştur hatta o seni ne aldatıyordur, ne etini seviyordur ne de gözü senden başkasını görüyordur. Sen öylesin ya, şu aptal yüreğin onu da öyle biliyordur. Ama ne acı ki, bir gün ayrılma haberiyle dünyan kararıyordur. Ne yediğin yemeğin tadını alıyorsundur, ne gezdiğin yerler sana anlam katıyordur ne de onu anlattığın odanın duvarları sana teselli veriyordur. Sonra hiç bir şey umrunda olmaz ve sen her gördüğün insanın gözlerine kusarsın yüreğinle ve süslü sözlerle anlatırsın bitmiş bir aşkın acı öyküsünü... Bitmez geceler, geçmez günler ve sen yüreğini okşarsın mızrakla atılan okun yarası iyileşsin diye... Aklın almaz ayrıldığınızı ve sebepsizse ayrılığın işte o seni hep çıkmaza iter sürüklenmek pahası da olsa ucunda... Aşkın cenazesini kaldırırsın titreyen ellerinle ve kanayan tırnaklarınla kazarsın ölü toprakları...Kazarsın kazmasına ya her çıkan toprak da görürsün yaşadığın en güzel yanları, işte o an vazgeçme yoluna girersin. Ta ki çakılana kadar aklının sen yanlarına ayrılığın acı sözleri...Koyarsın aşkı usulca eşelediğin çukura ve örtersin üzerini ölü topraklarla... Ardından gözyaşlarını katarak yediverenler dikersin ve büyümesini beklemeden daha bir çırpıda gidersin. Bazen uzanırsın gecenin o soluksuz boşluğuna ve dalarsın ardından karalar giymiş görünümüne...Ama bilirsin ki ne beklediğin kişi gelecektir, ne de bekleyen beklenmeyi hak etmektedir. İşte o zaman ağlamak istersinde, gözlerinden yaş gelmez ve bulunduğun girdaptan çıkmak istersin de buna yüreğin izin vermez.Canın acır, yumrukların oluşur da avuçlarını terletir, ruhun daralır ve yüreğin sancılanır.Sonra, sonra saçların savrulur çığlıklarınla ama sen hariç kimse duymaz. Çünkü gerçek sevenlerin çığlıkları sessizdir ve kendinden başka kimseye zarar vermemektedir.

Hayatın acımasız kamçısını sende sonunda yemişsindir ve canın acısıyla ölümün senin olmasını istemişsindir. Beklediğin kişinin ruhları odanda gezinmektedir ve sen anılarla dolu odanı temizlensin diye derin bir temizlikten geçirmektesindir. Fotografları sen yakarsın, gözyaşların söndürür. Sen yakarsın, gözyaşların söndürür ve sen göz pınarlarını sıkarak yanmasını izlersin. Anılarını anlattığın duvarların hepsini boyalarla kaplarsın. Ve tüm bunlardan sonra kendi kendine şunu dersin; 'aşk meğer sevipte kaybetmekmiş'...

Aşkmış peh, aşkın canı cehenneme şimdiler de...