![]() |
Yoksa Bizans İstanbul’u Geri Mi Aldı?
Bu sene acâip bir tevafuk var. İstanbul’un fethedildiği gün ile, Ayasofya’da ilk namazın kılındığı gün aynı. İstanbul, tam 554 yıl evvel, 29 Mayıs 1453 SALI günü fethedilmiş; Ayasofya’da ilk namaz da 1 Haziran 1453 CUMA günü kılınmıştı. Bu sene de 29 Mayıs 2007 SALI gününe, 1 Haziran 2007 tarihi ise CUMA gününe tekâbül ediyor.
Günler aynı. Ama ya fetihten geriye kalanlar?.. Onu ne siz sorun, ne de biz söyleyelim. Fatih Sultan Mehmed bugün mezarından kalkıp gelse, İstanbul’u tanıyamaz. “Bre benim fethettiğim, memâlik-i İslâmiye haline getirdiğim belde bu mu?” diye kükreyiverir. Bazan işim icabı, Sultanahmet taraflarına gitmekteyim. Gördüğüm manzarayı nakletmekten haya ediyorum. Avrupa ülkelerini de gördüm. İnanın o ülkelerde böylesine manzaralara rastlamadım. Hicapsızlığın yanı sıra iffetsizlik, hayâsızlık almış başını gitmiş. İşin tuhafı, bu ahlaksızlığa ve rezalete “dur diyecek” ne bir mevzuat var, ne de bir merci... Fatih Sultan Mehmed bir SALI günü İstanbul’u fethetmiş ve bir CUMA günü Ayasofya’da namaz kılmıştı. Bugün Ayasofya’da namaz kılmak yasak! Size daha da tuhafını söyliyeyim mi, bugün, yüksek sesle “Müslümanım!” demek bile sakıncalı!.. Adamlar şehrin göbeğinde bangır bangır, “Hepimiz Ermeniyiz!” diye bağırıyorlar, ama bugün aynı şekilde, “Hepimiz Müslümanız!” diye bağıramazsınız. Bakınız, Yunanistan’da yapılan bir ankette, ankete katılanların % 37,9’u İstanbul’u “Kurtarılamamış Yunan toprağı” olarak görmekte. Hâkeza bu ülkede ankete katılanların % 36,2’si, Ege kıyılarını, %31,2’si Karadeniz kıyılarını, % 59,9’u Kıbrıs’ı “Kurtarılamamış Yunan toprağı” olarak görmekte ve o şekilde değerlendirmekte. AB’si, Amerika’sı, şunu, bunu, “İstanbul Müslümanların elinde kalamaz. Burası beynelmilel bir statüye kavuşturulmalı, İslam kimliği bütünüyle silinmeli. Fener Fatrikhanesi Vatikan misali bir yapıya büründürülmeli ve orası özerk bölge olmalı!” diyor. Peki bu dedikleri ne zaman gerçekleşecek, ya da gerçekleşti mi? Bu soruyu burada dondurup, bir İslâm âliminin yıllar önce söylediklerini nakletmek istiyorum. Bediüzzaman Hazretleri yaklaşık, 80 yıl önce şöyle diyor: “... Merkez-i Hilâfet olan İstanbul’u beş yüz elli sene evvel bütün âlem-i Hıristiyâniyenin karşısında muhafaza ettiren, İstanbul’da beş yüz yerde fışkıran envâr-ı Tevhid ve o merkez-i İslâmiyedeki ehl-i îmanın mühim bir nokta-i istinadı [dayanak noktası] o büyük câmilerin arkalarındaki tekyelerde ‘Allah Allah’ diyenlerin kuvve-i îmâniyeleri ve mârifet-i İlâhiyeden gelen bir muhabbet-i rûhâniye ile cûş u huruşlarıdır.” (Mektubat, 29. Mektup, 9. Kısım, s. 430) Burada “550 sene” ifadesine dikkat etmeli. Bu da tam 2003 tarihine tekabül etmektedir. Yani AKP’nin iktidar olduğu tarihe. (Tuhaftır, Amerika 11 Eylül hâdisesinden sonra beklemiş, beklemiş, RTE’nin Başbakanlığındaki AKP iktidarının işbaşına geçmesinden tam 6 gün sonra Irak’a karadan, denizden ve havadan saldırmıştı. Bu bir “tesadüf” müydü?..) İstanbul, 554 sene evvel Peygamber Efendimizin (asm) medhine mazhar olan Fatih Sultan Mehmed kumandasındaki “İSLAM” ordusu tarafından fethedilmiş ve ismi, İSLAMBOL” olmuştu. Bugün şöyle çevremize ve gelişmelere bakıyoruz ve iri iri puntolarla ve altını çizerek soruyoruz: İstanbul bizim mi?.. Burhan Bozgeyik/ 01.06.2007 |
Cevap : Yoksa Bizans İstanbul’u Geri Mi Aldı?
Eeee nede olsa medenileştik,özgürleştik,isteyen istediği gibi yaşıyor dinini layıkıyla yaşamak isteyenler hariç tabii ki,ne imiş bağımsız bir devletmişiz,bu hikayeyi okuyan kendini savunmak için amerikadan izin alma mecburiyetini nasıl karşılıyor acaba,pkk yı dağda değil ankarada arayın diyenler neden bu sözü söylüyorlar,ekonomik alanda ımf ne diyorsa yapmak zorundayız,emperyalist bir gücün temel taşı olan bir kurum,kendileri haricindeki devletlerin güçlenip kendilerine her alanda rakip olmasına göz yumar mı sizce,ama biz yine inatla ımf yle yola devam ediyoruz,bizi aslımıza döndürecek tek şey millet olarak geçmişte olduğu gibi yine fedakerlık ederek kimisi arabasını kimisi parasını vererek dış ülkelere olan borcu kapatıp boynumuzdaki tasmayı çıkarmak olacaktır.:Bunun oluru var mı?Yok tabiiki,böyle gittiği sürece dün şehit kanlarıyla cami yaptığımız ayasofya yarın kilise olur,bugünde doğuyu bizden koparmak isteyenlere karşı,karşı koyamaz nihai sonuca katlanmak zorunda kalırız.Yıllarca devlet eliyle tarihimiz kötülendi bize,aslından uzak kalan nesil de günümüzdeki gibi oluyor,yan sanayi tıpkı benim gibi...
İslam ahlakını tekrar geri kazanamadığımız sürece durum sadece daha kötüye gider... |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.