ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Biyografiler (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=661)
-   -   Louis De Broglie (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=79991)

Şengül Şirin 05-29-2009 11:53 AM

Louis De Broglie
 
2 Eklenti(ler)
Işığın ikili doğası ile tanışan okumuşlar, bu kavramı kabullenmekte zorlanırlar.. Fakat atom ve atom altı dünyada, fotonlar ve elektronlar dünyasında böyle ayırımlar yapma olanağınız kalmaz. Belli koşullar altında elektron gibi parçacıkların dalga özellikleri göstermesi ve elektromanyetik dalgaların da foton özellikleri göstermesi maddenin çok şaşırtıcı bir özelliğidir. Bu konulardaki ilk cesur atılımı Fransız fizikçi Louis Victor de Broglie (1892-1987) attı. Çevremizdeki maddeleri incelerken onların dalga özelliği göstermesi gibi bir şeyin saçmalığını ileri sürmekte bir sorun yoktur

Elektronların dalga doğasını keşfettiği için 1929'da Fizik Nobel Ödülünü aldı.

Atomik sistemlerin yeni mekaniğine doğru ilk cesur adım, 1923' te Louis Victor de Broglie tarafından atıldı. Broglie, ne yaptı?

Birincisi 1900'de ikincisi de 1905'te ortaya atılan iki denklemi yorumladı.

E= hf ve E= mc2

Eşitlenen denklemler bunlar. Bilindiği gibi h, Planc sabiti; f, frekans; m, kütle c de ışık hızı.

Dalga boyu = h/p = h/mv

Frekans, f = E/h dir.

Maddenin ikili doğası bu iki eşitlikte açıkça ortaya çıkar. Yani her bir eşitlik hem parçacık kavramlarını (mv ve E), hem de dalga kavramlarını (dalga boyu ve frekansı) içerir. Şöyle demişti:

" Kuantum kuramının temel düşüncesinin,ayrık bir enerji miktarını, ona belli bir frekans bağlamadan düşünmenin olanaksız görülmesidir."

De Broglie'nin çalışması, bilim tarihinde Albert Einstein'ın çalışmasının bir devamı anlamında çok önemlidir. De bRdoglie bağıntılarının fotonlar ve elektronlar için deneysel olarak doğrulanması önerisinin kolayca kabul görmesini sağladı.

Şengül Şirin 01-03-2011 04:39 PM

Cevap : Louis De Broglie
 
Paris Sorbon’da tarih eğitimi aldı.18 yaşındayken fiziğe başladı.Tarih ile ilgili bir konuda araştırma yapması istenmesine rağmen fizikte karar kıldı.Daha çok,maddenin hem parçacık hemde dalga özelliği taşıdığını söylediği parçacık-dalga ikilemi teorisi ile tanınır.1924′teki doktora tezinde bu teorisini elektron dalgaları ile (Einstein ve Planck’ın çalışmalarına dayanarak) ortaya koydu.Elektronun dalga doğası 1927 yılında Amerika’da C.J. Davisson , C.H. Kunsman ve L.H. Germer ile İskoçya’da G.P. Thomson tarafından deneysel olarak teyit edildi. 1963 yılında verdiği bir görüşmesinde keşiflerini nasıl yaptığını şu sözlerle anlattı :


“Kardeşimle x-ışınları üzerine yaptığımız konuşmalarda hep aynı noktaya geliyorduk hem dalga hem de partiküler sonuç. 1923 yazında birden bu ikilemi materyal parçacıklar üzerine genişletmek fikri aklıma geldi, özellikle elektronlar üzerine.Hamilton-Jacobi teorisinin zaten bu yönde birdereceye kadar anlamlı olduğu (yani parçacıklar üzerine uygulanabilir olduğu) ile aynı zamanda da geometrik optik özellik sergilediğini düşündüm.Diğer taraftan , dalga olayında çok sık ama mekanikte ender rastlanan kuantum sayıları ise zaten kuantum penomeninden elde edilebiliyordu.”


Doktorasından sonra Sorbon’da kaldı ve 1928 yılında Henri POINCARE Enstitüsünde teorik fizik profesörü oldu. Emekli olduğu 1962 yılına kadar burada ders verdi.1945 yılında Fransız Atom Enerjisi Komiserliği danışmanı oldu. Schrödinger dalga mekaniğini geliştirirken O’nun teorisini kullandı.Nobel fizik ödülünü 1929 yılında kazanan De BROGLIE kendisini şöyle anlatmıştı ;


“Deneyci yada mühendisinkinden çok daha fazla düzeyde bir safkan teorisyen düşünce şekline sahip ve özellikle de felsefi yaklaşımlara aşık biriyim.”
De BROGLIE’nin , modern fiziğe felsefi açıdan olan bakışını sergilediği bir çok popüler yayını oldu ;
The New Physics -1939 , The Revolution in Physics – 1953 , Physics and Microphysics – 1960 ve
New Perspectives in Physics – 1962.
Hayatının sorusu şuydu ; Atom fiziğinin istatistik yapısı , birikmiş mevcut teorinin eksiklerini mi yansıtmaktadır yoksa istatistik , bilinebilecek olan herşeyin kendisi midir?
Hayatı boyunca istatistiğin , cehaleti (eksiklerimizi) gizlediğine inandı.Yaşamının sonlarına doğru şöyle söylemişti;
“İstatistiğe dayanan teoriler , deneysel teknik ve yöntemlerimiz içinde gözden kaçırdıklarımızın arkasındaki araştırıldığında anlaşılabilir olan gerçekliği gizler.”


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.