![]() |
Yahudiler’in Güneydoğu Anadolu’ya Bakışları
http://turksiyer.com/images/stories/...lbozkurkp3.jpg
Güneydoğu hadiselerinin derinine inildiğinde kamuoyunun bildiğinden çok farklı şeyler gözlenmektedir. ‘’Barzani yandaşlarına İsrailliler tarafından yardım edildiği artık kimse için bir sır değil.Onlardan sadece silah ve malzeme almıyorlar,aynı zamanda bilgi de alıyorlar.’’(Les Murailles d’İsrael,Larleguy,sf.92) Hulusi Turgut,Barzani Dosyası adlı kitabında Yahudilerin Güneydoğu’da Kürtleri kışkırtma hareketini şu şekilde anlatıyor; ‘’Irakta’ki Barzani hareketine yardım eden Yahudiler,Türkiye’deki Kürtçülük hareketinde de tahrikçilik ve kışkırtıcılık yapmaktadırlar.’’(Barzani Dosyası,Hulusi Turgut,sf.126) Aynı kitapta şu ilginç bilgilere yer verilmekte; ‘’Nitekim,Paris’teki,Kürt ihtilaline Yardım Komitesi üyelerinden çoğunun Yahudi olması da dikkati çekiyordu.Hollanda’nın Amsterdam şehrinde kurulmuş olan Kürt Cemiyeti,Başkanı Silvio Van Roy başta olmak üzere büyük kısmı Yahudi olan üyelerden oluşuyordu.’’(Barzani Dosyası,Hulusi Turgut,sf.41-42) İsrailli General Rafael Eitian’ın bir süre önce yayınlanan anıları,İsrail-Barzani işbirliğinin boyutlarını bütün çıplaklığıyla ortaya koyan bilgiler sağlıyor. ‘’Anılarda yazıldığına göre Rafael Eitan,Mustafa Barzani’nin talebi üzerine,1969 yılında Kuzay Irak’a giderek ayaklanmayı yakından görmüş ve ayaklanmanın lideri Barzani ile mücadeleyi daha yaygın bir savaş haline dönüştürme konusunu görüşmüş.Eitian ziyaretinden sonra,İsrail Savunma Bakanlığı’na Kürtlerin çok iyi savaşmakla beraber gelişmiş savaş araçları ve silahlarından mahrum olduklarını,kendilerine yardım edilmesi gerektiğini bildiren rapor yazdığını anlatıyor.’’(Terör ve Güneydoğu Sorunu,Fehmi Koru) İsrail’in Barzani güçlerine yardımı bu raporla başlamış. ‘’Eitian’ın anılarının yayınlanmasından sonra,İsrail basınında İsrail-Barzani ilişkileri konusunda başka bilgiler de çıkmaya başladı.Kahire’de yayınlanan haftalık Ruz el Yusuf dergisinin 4 Eylül 1989 tarihli sayısında öğrendiğimize göre,Barzani de İsrail’i iki kere ziyaret etmiş.1968 yılında gerçekleşen birinci ziyaretinde de,1973 yılındaki ikincisinde de,Mustafa Barzani 1950 ortalarında İsrail’e göç etmiş Kürt Musevi David Gobay’ın evinde kalmış.İkinci ziyarette,yanında getirdiği altın kolyenin Moşe Dayan’ın eşi için yeterli bir hediye olup olmayacağını arkadaşıda sormuş.Bu ifşaatlardan,Gobay ile Barzani’nin babalarının çok yakın olduğu ortaya çıkıyor.’’A.g.e.,sf.111) ‘’İsrail’in bölgeyle ilgili çok daha geniş kapsamlı planları var,bugün Amerika’da Türkiye üzerine yayınlanan eserlerin ve gazete makalelerin çoğu İsrailli veya Musevi asıllı Amerikalı yazarların imzasını taşıyor.Konuyu kurcalayan,PKK’yı bir kurtarıcı hareket gibi göstermeye çalışanlar hep onlar.Devletin zaaflarını,rejimin saplantılarını kullanarak,yarayı kangrene dönüştürecek tarzda kaşıyanın da İsrail (ve tabi Amerika) olduğundan kuşku duyulmasın.’’(Terör ve Güneydoğu Sorunu,Fehmi Koru,sf.111) ‘’Bizim korkumuz,insanlarımızdan bir bölümünün,ABD ve İsrail’in başka hesapları için kullandıktan ve bölücülük hisleri okşanarak meydana sürüldükten sonra amaca ulaşılınca ortada bırakılmalarıdır.’’(A.g.e.,sf.112) ‘’Olaya biraz nüfuz edilirse,Doğu Anadolu’da karşı karşıya bulunulan sıkıntılara sebep olan saç ayağının üçüncü ve en güçlü ayağı da keşfedilecektir;İsrail’’(A.g.e.,sf.149) ‘’Ermeni terörü sanki farklı mıydı?Bugüne kadar üzerinde hiç durulmadığı için Ermeni terör örgütü ASALA ile İsrail istihbaratının MOSSAD ilişkisinden Türk kamuoyu fazla haberdar olamadı.’’(A.g.e.,sf.149) ‘’1975 öncesi Irak yönetimini köşeye sıkıştıran Barzani İsyanı’nı destekleyen İsrail’di.Molla Mustafa Barzani,1964-74 yılları arasında birkaç defa İsrail’e gitmiş,birkaç defa da İsrailli uzmanları Irak’ta ağırlamıştı.Bu olaylarda da İsrail’in parmağı pekala olabilir.’’(A.g.e.,sf.167) Daha sonra Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Yahudi Eric Rouleau da bölgeye Muş,Van ve Diyarbakır’daki mülteci kamplarını gezmeye gitmişti.’’(A.g.e.,sf.190) ‘’Bu bölgedeki karışıklıkların arkasında İsrail’in bulunduğu bilindiği halde,Amerika’dan çok İsrail’e bağlılığıyla tanınan bir kişi (Abromowitz) ABD tarafından Ankara’ya büyükelçi olarak gönderilip,beş-altı yıl Türkiye’de bulunmadı mı?Fransa ve Paris’te kurduğu Kürt Enstitüsü ile ısrarla aynı temayı işleyip duruyor.Türkiye’ye her halde maharetini bu konuda göstermesi umularak,Yahudi asıllı istihbaratçı bir büyükelçi (Rouleau) atanmıştı.’’A.g.e.,sf.193) 7 Ocak 1993 tarihli Cumhuriyet gazetesinde Uğur mumcu,Mossad-Barzani bağlantısını şöyle anlatıyor; ‘’Ortadoğu’nun karanlık bir kuyu olduğu,hergün biraz daha anlaşılıyor.Kanıtlanan son ilişki,Mossad-Barzani ilişkisidir.Mossad,İsrail Devletiin gizli istihbarat örgütüdür.Bu örgütn,Kürt Lideri Molla Mustafa Barzani ile ilişkileri olduğu söylense daha önce kim inanırdı?Barzani’nin CIA ilişkisi artık belgelendi.Kimse bu ilişkiye,’Hayır Olmadı’ diyemiyor.CIA-Barzani ilişkileri biliniyordu da Mossad-Barzani ilişkileri bilinmiyordu.’’ Uğur Mumcu cinayeti ile alakalı pek çok şey yazılıp söylendi.Uçak kazasında şehit olan merhum Eşref Bitlis’in oğlu Tarık Bitlis’le yapılan bir ropörtajın bir bölümünde enteresan bir yaklaşım var; ‘’Türkiye’de bugüne kadar çok olay olmuştur.Bunlardan iki tanesi Uğur Mumcu olayı ve Eşref Bitlis olayı ise çok önemlidir.İki olayda,Türkiye’nin bağımsızlığını hedef almıştır.Uğur Mumcu’nun doğrultusu ile babamın doğrultusu aynı yerde kesişiyordu.Oda bir takım karanlık ilişkileri sorguluyordu.İkisi de hedefe çok yaklaşmıştı.İki olay arasında bağlantı olduğunu düşünüyorum.Biri çözümlendiğinde diğeride çözümleneceğine inanıyorum.’’(Erdoğan Vatandaş-Armagedon Savaşı) ‘’Mossad’ın Barzani ile ilişkileri Londra ve Sidney’de yayınlanan ‘Israel’s Secret Wars-A History of Israel’s İntelligence Services’ adlı kitapta sergileniyor.Kitap,İngiliz The Guardian gazetesinde 1984 yılından bu yana Tel-Aviv muhabirliğini yapan İan Black ve Washington’daki Brooking Enstitüsü’nde çalışan öğretim üyesi Benn Borris tarafından yazılmış.Kitapta Mossad-Barzani ilişkileri,İsrail Dışişleri Bakanlı ve Mossas yazışmalarına dayanılarak açıklanıyor.Önsözde,kitabın yayından önce İsrail ordu yetkilileri tarafından da incelendiği yazılıyor. Kitapta,1967 Arap-israil savaşı’ndan sonra Mossad’ın Kürtlerle ilişki kurduğu (A.g.e.,sf.327) belirtilmektedir. Mısırlı ünlü gazeteci Hasan el Heykel’in İsrailli subayların Kürtler aracılığıyla Irak’tan radyo bağlantıları kurduğunu 1971 yılında açıkladığı anlatılıyor. 1969 yılı Mart ayında Kerkük petrollerine yapılan saldırının da İsrail tarafından yapıldığı açıklanıyor. 1972 yılında İmzalanan Sovyet-Irak dostluk anlaşmasından sonra İran Şah’ı ABD başkanı Nixon ile gizli görüşme yapıyor;bu gizli görüşmeden sonra CIA tarafından ‘Kürdistan Demokratik Parti’ye üç yıl içinde 24 milyon dolar gönderiliyor. Barzani’nin Irak rejimine karşı ayaklandığı yıllarda,ABD-İsrail üçlüsü bu ayaklanmayı destekliyor. Barzani-ABD ilişkileri,ABD eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger eliyle yürütülüyor. Mossad-Barzani ilişkileri de İsrail’in Tahran’daki askeri ateşesi Yaakof Nimrodi (Mossad ajanı) aracılığıyla gerçekleşiyor.Nimrodi’in üstlendiği görev ilginç;Nimrodi Sovyet silahlarının Barzani’nin eline geçmesinde rol oynuyor.’’(A.g.e.,sf.328-329) Kitapta Mossad’dan Kürtlere 50 bin dolar para verildiği,ABD kaynaklarına dayanarak açıklanıyor.(A.g.e.sf.328) ‘’70’li yıllardaki bu ilişkiler bugün sürüyor mu?Kitaba göre sürüyor.’Körfez savaşı’ sırasında Irak’ın attığı Scud füzelerinin Tel-Aviv’e düşmasi üzerine bu ilişkiler yeniden başladı.’’(A.g.e.sf.521) Baba Molla Mustafa Barzani ile kurulan ilişkiler,şimdi de oğul Mesut Barzani ile sürüyor. Mossad,Barzani’ye Avrupa kahvelerinde çekler vererek bu desteği sürdürüyor. Bu ilişkiler sürüyor ve anlaşılıyor ki daha da sürecek.Gizli yollarla sürecek,açık yollarla sürecek,ilgi belli ilişki de belli. İsrail’de Kürtlerin de yaşadığı ‘Berliner Institut’ tarafından yayımlanan ‘Kurden im Exil’ adlı kitapta Birgit Amman’ın ‘Kurdische Juden in İsrail’ başlıklı yazısından öğreniyoruz. ‘’Ortadoğu çok uluslu çıkarların şaşırtıcı ittifaklara yol açtığı kaygan bir ortamdır.Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarda ne işi var CIA ile Mossad’ın Kürtler arasında?Yoksa CIA ve Mossad,anti-emperyalis savaş yapıyorlar da dünya bu savaşın farkına mı değil?(Cumhuriyet,7 Ocak 1993,Uğur Mumcu) Uğur mumcu,Mossad-Barzani bağlantısını anlatan bu yazısından 17 gün sonra,bir fail-i meçhul patlamada kurban gitti. Bu hususta bir başka iktibas; ‘’Irak’taki ayaklanmaları yakından izleyen Ankara,Kürtler’in ve Şiiler’in israil tarafından desteklendiklerini belirledi ve dikkatini Tel Aviv’deki gelişmelere de kaydırdı.Kuzey Irak’taki iç savaşın arkasında İsrail Gizli Örgütü Mossad’ın da parmağının bulunduğu,İsrail’in Kürt Devleti’ni desteklediği belirlendi.Edinilen bilgilere göre askeri istihbarat,israil’in Kürt Devleti’nin kurulmasını fiilen desteklediğini gösteren verileri hükümete sundu.İsrail’i Kuzey Irak’ta bir Kürt Devleti kurulması konusuyla Mossad kanalıyla öteden beri ilgilendiği belirtildi.’’(Tercüman Gazetesi-1980’li yıllar) TürkSiyer |
Cevap : Yahudiler’in Güneydoğu Anadolu’ya Bakışları
‘’Bizim korkumuz,insanlarımızdan bir bölümünün,ABD ve İsrail’in başka hesapları için kullandıktan ve bölücülük hisleri okşanarak meydana sürüldükten sonra amaca ulaşılınca ortada bırakılmalarıdır.’’(A.g.e.,sf.112)
Herkes bunun farkında ama işinlerine gelmeyince farklı davranıyorlar. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.