![]() |
Bartın (il)
Bartın (il)
http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Bartın ili Türkiye Cumhuriyeti'nin Karadeniz Bölgesi'nde Batı Karadeniz Bölümünde küçük bir ildir Bartın, Karadeniz Bölgesi’nin Batı Karadeniz Bölümü’nde 32° 22' dakika doğu boylamı, 41° 37’ kuzey enlemi üzerinde, 2143 km2 ‘lik yüzölçümüne sahip bir ilimizdir.Doğuda Kastamonu, güneyde Karabük, batıda Zonguldak ve Kuzeyde ise Karadeniz ile çevrilidir.59 km.lik sahil seridine sahip olan İl, denizden 12 km içeride kurulmus ve içerisinden geçen Bartın Çayı ile çevrilmistir. Bartın Çayı; Ulus İlçesinden gelen Gökırmak, Kozcağız Beldesinden gelen Kozcağız derelerinden olusan su yolu ulasım olanağı olan bir akarsudur.Doğusundan ve batısından dağlarla çevrili olan Bartın’da dağlar oldukça dik, sahiller ise sarp ve kayalıktır. Bununla birlikte İl merkezine inildikçe düz ovalar dikkati çekmektedir. Bartın, Batı Karadeniz’in verimli ovalarına sahip bulunmaktadır. Yeraltı Zenginlikleri SU İlin toplam su potansiyeli 1248.38 hm3/yıl’ dır. TAŞ KÖMÜRÜ Türkiye’ de taskömürü üretiminin yapıldığı ikinci İl olan Bartın’da; TTK Kurumunca isletme faaliyetinin sürdürüldüğü ve Amasra A bölgesi olarak ifade edilen 13.3 km2’lik bölge ile, TTK isletme sınırlarından Bartın’a kadar uzanan ve –900 kodunda tevsii projesinin uygulandığı ve toplam 409.717.908 ton rezervi bulunmaktadır.Bu rezerv miktarı, TTK rezervlerinin %35’ini teskil etmektedir. Bunun yanında rödevans usulle isletmeye açılan Kurucasile Pelitovası’nda da kömür üretimi yapılmaktadır. Mineral Kaynaklar Kuvarsit 1. Bartın Arıt Ellez Kuvarsit Yatağı : SiO2 % 93 Fe2O3 % 0.3 2. Bartın Đnkumu Karasu Kuvarsit Yatağı : SiO2 % 97 Fe2O3 % 0.7 Rezerv 10 milyon ton. 3. Bartın Kozcağız Nebioğlu Kuvarsit Ocağı : SiO2 % 93 Fe2O3 % 0.7 Rezerv 183 bin ton. 4. Bartın Kurucasile Đlyasgeçidi Kuvarsit Ocağı : SiO2 % 96 Fe2O3 % 0.2 Rezerv 15 milyon ton. 5. Bartın Kurucasile Kömeç Kuvarsit Ocağı : SiO2 % 97 Fe2O3 % 0.22 Rezerv 2.5 milyon ton. Siferton Amasra Tarlaağzı mevkiinde siferton yatağı mevcuttur. Taskömürü havzasında Westfalien-C nin tabanında siferton bulunmaktadır ve bahsi geçen yatak bu sifertonu içermektedir. Westfaliyen-C ‘yi kesen kömür sondajları sifertonda kesmektedir. Tarlaağzı ‘nda 1975-1984 yılları arasında sifertona yönelik 33 lokasyonda toplam 4326.40 m sondaj yapılmıstır. Sonuçta 9900000 ton görünür + muhtemel rezerv hesaplanmıstır. Kazpınar sahasında kömür sondajlarından elde edilen verilere göre 12.060.000 ton muhtemel rezerv hesaplanmıstır. 1. Tarlaağzı Yatağı Tenör : ( A kalite siferton) SK 35, (C kalite siferton) SK 30 Rezerv : 9.900.000 ton görünür + muhtemel 2. Kazpınar Yatağı Tenör : ( A kalite siferton) SK 35, (C kalite siferton) SK 30 Rezerv : 12.060.000 ton görünür + muhtemel 3. Bartın Kurucasile Pelitovası Yatağı SK 27-35 Rezerv 500 bin ton. Yapı Tasları 1. Bartın Kurucasile Basköy Sarıdere bileği taşı, 2. Bartın Kurucasile Karaman Hisarköy ekmek taşı Gezilecek Yerler] Amasra Kalesi Kale Roma Döneminde yapılmış, Bizanslılar, Cenevizliler ve Osmanlılar zamanında büyük onarımlar görmüştür. Sormagir ve Zindan Kalesi adında iki ana kütleden oluşmaktadır. Boztepe’deki Sormagir kalesi “Kemere” denilen bir köprüyle Amasra’ya bağlanır. Kalenin Kuzeydoğu kesiminde Büyükliman Kapısı, batısında Küçükliman Kapısı, güneyinde Zindan Kapısı bulunmaktadır. Sormagir Kalesine, Kemere Köprüsüne bitişik “Karanlık Yer” olarak bilinen tonozlu ana kapıdan girildikten sonra Küçükliman ve Hacıdenizi yönlerinde iki katlı kapıdan çıkılır. Amasra Kalesi’nin kuzeydoğu- güneydoğu arasındaki doğu surlarının uzunluğu 65m, üzerinde 8 adet burç bulunan güney surlarının uzunluğu ise 300m ve Kemere Köprüden itibaren de büyük bölümü yıkılan kuzey surlarının uzunluğu 200 m.dir. Sormagir Kalesinin kapıdan batıya doğru uzanan surları ile doğu ve kuzeydoğusunu çevreleyen surların birçoğu yıkılmış, kapıya bitişik batı surlarının 50 m’lik bir kısmı ise hala ayaktadır. Adanın en yüksek yerinde denizciler için yapılmış bir fener bulunmaktadır. Müzeler ve Örenyerleri Amasra Müzesi Antik Tiyatro Roma dönemine aittir. Amasra’da Aya Yorgi Tepesi’nin güney yamacındadır. Sahne binası ve oturma sıralarının bulunduğu bölümler tahrip olmuştur. Halen mezarlık olarak kullanılmakta olup, sadece giriş kapısına ait kalıntılar görülebilmektedir. Roma Dönemi Kalıntıları Halk arasında “Bedesten” olarak adlandırılan kalıntılar Amasra’ya yaklaşık 3 km. uzaklıktadır. Roma dönemine aittir. Büyük bir yapıttır. Kalıntıların, gymnasion veya Roma hamamı olabileceği de tartışılmaktadır. Geç dönemde ticari amaçlarla da kullanıldığı ve “Bedesten” adını da buradan aldığı sanılmaktadır. Akropol: Amasra’da Bedesten’in güneybatısındadır. Surlardan çok az bir kısmı ayaktadır. Burada bulunan bazı sütunlar Amasra Müzesi’nde sergilenmektedir Diğer Tarihi Yerler http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Camiler ve Kiliseler Arıt Zoni Yaylası Ulukaya Şelalesi İlçeler Bartın ili 4 ilçeden oluşur :
|
Cevap : Bartın (il)
Eskiden Zonguldak ilinin bir ilçesi olan Bartın Ağustos 1991'de, Amasra, Kurucaşile ve Ulus ilçeleriyle birleştirilerek il yapılmıştır. Bartın ili doğuda Kastamonu, güney ve batıda Zonguldak illeri, kuzeyde de Karadeniz ile çevrilidir.
Doğal Yapı http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Genellikle dalgalı düzlüklerden oluşan il topraklarını Küre (İsfendiyar) Dağları'nın batı uzantilan engebelendirir. Ulus ilçesindeki Sarıçiçek Tepesi (1.726 metre) ilin en yüksek noktasıdır. İldeki başlıca düzlük ve tarım alanı, Bartın Çayı'nın taşıdığı alüvyonların yığılmasıyla oluşan ve ortalama yüksekliği 50 metre dolayında olan Bartın Ovası'dır. Güneybatıkuzeydoğu doğrultusunda uzanan kıyı şeridi boyunca birçok doğal kumsal bulunur. Bunlardan turizm açısından en tanınmış olanlar Çakraz, İnkumu, Güzelcehisar ve Büyükkızılkum'dur. İl topraklarından kaynakların suların tümü Karadeniz'e dökülür. İlin en önemli akarsuyu olan Bartın Çayı'nı, başta Ulus Çayı ile Kocanaz ve Kozlu dereleri olmak üzere çeşitli kollar besler. Orta boy tekneler Bartın Çayı'nı kullanılarak 10 km içerideki Bartın kentine kadar gidebilmektedir. Bartın ili Karadeniz kıyısında görülen ılıman ve nemli iklimin etkisi altındadır. Bu nedenle doğal bitki örtüsü oldukça zengindir. Dağlık alanların hemen tümü ormanlarla kaplıdır. Tarih http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 İlkçağda Parthenios adıyla anılan Bartın Çayı'nın çevresindeki topraklar Paflagonya'nın kıyı kesiminde yer alıyordu. Yörenin varlığı bilinen ilk yerleşmeleri İÖ 7.İÖ 6. yüzyılda kuruldu. YÜZÖLÇÜMÜ: 2.140 km2. NÜFUSU (1990): 205.834. İL TRAFİK NO: 74. İL MERKEZİ: Bartın. İLÇELER VE NÜFUSLARI (1990): Merkez ilçe (133.942), Amasra (19.857), Kurucaşile (11.435), Ulus (40.600). BAŞLICA KENT VE NÜFUSU (1990): Bartın (30.142). BAŞLICA YÜKSELTİLER: Sarıçiçek Tepesi (1.726 m). İLGİÇEKİCİ YERLER: Çakraz, İnkumu, Güzelcehisar, Büyükkızılkum plajları; Amastris kenti kalıntilan; Amasra kalesi. Bu dönemde Karadeniz kıyısındaki bir dizi küçük iskele Kuzey Karadeniz'den Ege Denizi kıyılarındaki limanlara giden gemilerin uğrak yeriydi. İÖ 4. yüzyıl sonlarında Pers kökenli Prenses Amastris, yöredeki bazı yerleşmeleri ele geçirerek yönetimi altında birleştirdi. Yönetim yeri olarak seçtiği Sesamos daha sonra kendi adıyla Amastris olarak anılmaya başladı. Güney kesimi bir süre Pontus Kralhğı'nın yönetiminde kalan yöre, İÖ 70'te Roma egemenliği altına girdi. Amastris zamanla önemini yitirdi ve İS 9. yüzyılda Karadeniz'in kuzeyinden gelen korsanlarca yağmalandı. Trabzon'daki Komnenos hanedanı ile İznik'teki Laskaris hanedanı arasında birkaç kez el değiştirdikten sonra, Amastris 1270'te Bizanslılar tarafından Cenevizliler'e kiralandı. Amastris ve yöresi 1460'ta Osmanlı topraklarına katıldı. Amastris'teki Hıristiyanların büyük bölümü İstanbul'un Galata kesimine taşınırken, Eflarıi yöresindeki Türkmenler'in bir bölümü Amastris'e yerleştirildi. Amastris adı zamanla Amasra'ya dönüştü. 18. yüzyıldan sonra Amasra gerilerken, eski bir pazaryeri olan Bartın gelişmeye başladı. Ekonomi Bartın ilinde halkın yüzde 85'i kasaba ve köylerde yaşar. İlin ekonomisi tarım, ormancılık, madencilik ve sanayiye dayanır. Başlıca bitkisel ürünler mısır, buğday ve patatestir. Bartın Ovası 'nda önemli miktarda sebze ve meyve yetiştirilir. Sığır besiciliği ve tavukçuluk ilin en önemli hayvancılık etkinliğidir. Bartın kıyılarında balıkçılık da önem taşır, daha çok hamsi avlanır. Sık ormanlarla kaplı Bartın ve Ulus yörelerinde gelişen ilk sanayi dalı keresteciliktir. Amasra ilçesindeki taşkömürü yataklarında uzun bir süredir üretim yapılmaktadır. İlde sanayi Başlangıçta kereste fabrikalan ve un değirmenleri ile sınırlıydı. 1950 sonrasında konserve, çimento, un, bisküvi, tuğla ve kiremit fabrikalannın kurulmasıyla sanayi gelişti. Özel yatırımların arttığı son yıllarda kâğıt torba ve kireç üreten, orman ürünlerini işleyen fabrikalarla tekne yapım yerleri de açılmıştır. Amasra'da yaygın olan, şimşirden hediyelik eşya yapımı yörenin ilginç el sanatları arasındadır. İl ekonomisine katkıda bulunan etkinliklerden biri de turizmdir. Zengin doğal ve tarihsel değerleriyle Amasra ilin turizm merkezlerinden biridir. Karadeniz kıyısındaki İnkumu gibi doğal plajlı, turistik tesisleri olan yerler de turizm açısından önem taşır. Ulus yöresindeki ormanlarda yaşayan geyikler ile karacalar için bir av koruma ve üretme alanı kurulmuştur. İl Merkezi: Bartın Kerestecilik ve ağaç işçiliğinin yaygın olduğu yörenin merkezi durumunda olan Bartın, eskiden aynı zamanda bir pazaryeriydi. Bartın Çayı'mn ağız kesiminde bulunan ve Güzelce adıyla anılan liman 19. yüzyılda oldukç işlekti. Bartın'daki tersanede 400 tona kadar yük taşıyabilen, fırtınaya dayanıklı gemiler yapılırdı. 20. yüzyılda buharlı gemi kullanımının yaygınlaşmasıyla Bartın'da tekne yapımcılığı geriledi. Zamanla küçük bir kasabaya dönüşen Bartın, Cumhuriyet'ten sonra da bu görünümünü korudu. 1950'de 10 bini bulmayan nüfusu 1960'ta 11 bine ve 1980'de 20 bine ulaştıktan sonra 1990'da 30 bini aştı. İlin en önemli sanayi ve ticaret merkezi olan Bartın kentinde Amasra, Karabük, Çaycuma ve Zonguldak'tan gelen yollar kesişir. Önemli bir tarihsel yapının bulunmadığı kentteki başlıca sağlık kuruluşları Bartın Devlet Hastanesi ile Bartın Göğüs Hastalıkları Hastanesi'dir. |
Cevap : Bartın (il)
7 Eklenti(ler)
http://bartinfen.com/Welcome%20to%20...veryschool.gif
http://bartinfen.com/Welcome%20to%20...files/odot.gif BARTIN: YÜZÖLÇÜMÜ: 2.140 km² NÜFUS: 205.834 (1990) İL TRAFİK KODU:74 İLÇELER: Bartın (merkez), Amasra, Kurucaşile, Ulus. http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Bartın'ın antik çağlardaki adı "PARTHENİA" dır. Bartın, "PARTHENİOUS" ırmağının kenarında kurulduğundan, ırmağın adını almıştır. PARTHENİOUS, "sular ilahı" veya "muhteşem akan su" anlamlarına gelir. Bir başka anlamı da Tanrıça Athena'nın sıfatlarından olan "Genç Bakire" veya "Genç kızlar için Koro Türküleri"... Gerçekten de Bartın hala genç ve bakir: ırmak ise, Türküler gibidir. O muhteşem akışıyla... Bartın, 1991 yılında il satatüsüne kavuşan genç ve şirin bir ilimiz. Bir dönemin tersaneler diyarı; sonra geniş bir bölgenin pazaryeri; Karaelmas'ın yani kömürün anayurdu; 1940'lı yıllarda ülkemizin ilk turizm beldelerinden. Bu gün de, binlerce ilginç doğal değerleri ve dinamik ekonomik yapısıyla her zaman olduğu gibi önemli bir cazibe merkezi. Düşündüğünüz, gönlünüzce ve dolu dolu bir tatil ise; tercihinizde güven en önemli etken olacaktır. Sonuçta yılın en değerli ve özel olması gereken bir zamanın seçimi söz konusudur. Tatil seçiminde doğru tercih yapmanın verdiği rahatlık, bu değerli zaman diliminin daha iyi geçmesini sağlayacak önemli bir etkendir. Bartın'da tatilin farklılığı, daha yollarda hissedilir. Tercih edilen yolların her birinde bir başka güzellik yaşanır. Ufka kadar dolu bitki deseni ve orman tünellerinin büyüsü; mevsim baharsa, yeşil rengin çoskusu; yada sonbaharda yaprakların hüznü; o farklılığın sadece bir kaçı... Bartın'a ulaştığınızda, şehri boydan boya kateden Parthenious'a teslimiyet başlar. Onun gür suları çoban mitolojisindeki aşkı ima eder. Sitemizi ziyaret eden herkesi, yeşilin cennet imajına büründüğü, binlerce yıllık antik varlıkların, turkuaz renkli muhteşem plajların bulunduğu, hayat sevinci ve misafirperverliğin dostca paylaşıldığı Bartın ili ile tanıştırmak istiyoruz. Safranbolu yönündeki Ulus kavşağından sonra, Parthenious'a (Bartın Irmağı) teslimiyet başlar. Onun gür suları çoban mitolojisindeki aşkı ima eder. İşte bu duygu, düşünce ve manzaralarla Bartın'a ulaşılır. http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Bartın şehir merkezinde antik varlıklar ve Bartın evleri yıllar öncesine götürür sizi... 19. yy. Tanzimat Fermanıyla gelen mimari yenilikleri sergileyen sokaklar ve Sıcak yüzlerinde Art Nouveau ve Barok sanatlarını yansıtan Bartın Evleri Türkiye'de tek örnek olmanın gururunu yaşar. Anadolu mimarisinde görünmeyen, kadına sokağa kadar varan bir özgürlük verme anlayışını yansıtır. Şehir planında arasta vardır. Sokaklar nehre ya dik yada paralel vaziyettedir. Palthenious'u şehir merkezinde de görürüz. Şehri boydan boya kateder. Hatta denizde yaşadığını bildiğimiz barbunya, kefal ve hamsi balıkları da, Parthenious'un garip dünyasında boy gösterir. Bartın'ın kuzey batısında İnkumu, kuzey doğusunda da Amasra yer alır. Onlar 59 km'lik sahil şeridiyle tanışma noktalarından sadece ikisidir. Çakraz da dahil deniz turizminin en iyi icra edildiği yer olarak bilinir. Buraların haricinde bol ve derin kumlu, doğa ile bütünleşmiş 8 plaj daha vardır. Adaların denize, denizinde karaya sığınmasıyla oluşmuş İnkumu ve yöresi egzotik bir köşedir. Başka bir cazibe noktası ise Baştanrı Zeus ve Prenses Amastris'in gizemleri ile dolu Amasra'dır. Yedi tepe, beş yarımada, iki koy ve iki ada Amasra'nın Coğrafi yapısını oluşturur. I. zamanın Karbon döneminde meydana gelmiştir. Esrarengiz görünümle bazı şekillere benzetilir. Kimileri Amasra bir "Üzüm Salıkımı" dır derken, Bizans tarihçisi Niketas, "Uyuyan Prenses"e, Türk Müziği sanatçısı sanat güneşimiz Zeki Müren "Küçük Kapri"ye benzetmişler. Dahası, Fatih Sultan Mehmed danışmanına dönerek , "Lala La, Çeşm-i Cihan buramı ola" diyerek hayretini gizleyememiş. Amasra, stratejik ve güzellik gizemi ile tarihte onbir medeniyete beşiklik etmiş antik bir kent olup diğer bölümleri toprak altındadır. Gerek antik değerlerin varlığı ve panoramik güzellikler; gerekse deniz olanakları Amas ra'yı 1940 yılında Türkiye'nin ilk turizm beldesi yapmıştır. Kuşkayası Yol Anıtı gibi dünyada tek olan bir eser yine burada bulunmaktadır. Şimdi ise Amasra büyüsünden kurtulup, dağların suya değdiği ve dünyada yüzdürülebilen ilk teknenin yapıldığı Kurucaşile'ye uzanalım. Burası Kromna Medeniyetinin yaşandığı yer olarak da bilinir. Kurucaşile-Tekkeönü Köyünde geleneksel işçilikle teknoloji birleştirilerek Türkiye'nin en muhteşem guletleri inşa edilir. Öylesine derin bir gelenek ki, tarihçesi II. Mahmut dönemine kadar uzanıyor. Adını Bozulus Türkleri'nden alan ve yeşil doku ile örtülü ilçesi Ulus'tur. Ulukaya Şelalesi Kanyonu, Uluyayla, Ardıç ve Kalkanlı yaylaları alternatif turizm için çekim alanlarıdır. Aynı zamanda Bartın El sanatları yönüyle de zengindir. El emeği göz nuru Tel Kırma, Çekicilik Sanatı ve Gemi Maketi yapımcılığı bir çok kişiye istihdam sağlamaktadır. Kısaca Bartın, hayal ile gerçek arasındaki bir çizgide yer alır. Başka deyişle turizm olgusu içinde yer alan bütün değerleri görmek yada yaşamak mümkündür. Bu bir senfoni ise, "Kavşak Suyu" içilmesi ile gelen ikamet tutkusu, bu senfoniden ayrılamamanın gerekçesi olamaz mı? İLGİ ÇEKİCİ YERLER: Kızılkum, Mogada, Güzelcehisar, İnkumu, Bozköy, Çakraz, Delikli Şile, Göçgün, Çambu, Tekkeönü plajları; Uluyayla, Ardıç, Kalkanlı, Zoni yaylaları; Orduyeri, Gökyar, Dip, http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Gölderesi, Ulukaya, İğneciler,Aksu Çayı Çağlayanları; Gürcüoluk ve Sipahiler Mağaraları; Bartın-Kastamonu Küre Dağları Milli Parkı; Amasra Müzesi, Amasra Kalesi, Tekkeönü Kalesi, Güzelcehisar Kalesi, Şarköy ve Fırınlı Kaleleri;Halilbey (Yukarı Cami), İbrahimpaşa (Orta Cami), Şadırvan (Aşağı Cami),Fatih Camileri; İçkale Mescidi, Yılık Kilise, Aya Nikolas Kilisesi, Ebu Derda Türbesi, Taşhan, Dervişoğlu Hanı,Bedesten, Bartın Şehir Hamamı, Somaklıoğlu Hamamı, Osmanlı Hamamı, Kemerköprü, Asma Köprü, Orduyeri (Kışla) Köprüsü,Kemerdere Köprüsü,Amasra Kuşkayası Yol Anıtı, Antik Tiyatro, Akropol, Necropol, Amasra Toprakaltı Galerileri, Horhor (Dere Tüneli), Rıhtımlar ve Dalgakıranlar, Büyüktepe Mağarası, Çeştepe Höyüğü, Kurucaşile Hisarkale Mahzeni, Şadırvan. DAĞLARI: Bartın; doğu, batı ve kuzeyden yüksekliği 2000 m .yi geçmeyen dağlarla çevrilidir. Dağlar, yüksek olmamakla birlikte oldukça dik, sahillere doğru sarp ve kayalıktır.. En önemli dağları; Aladağ, Kocadağ, Karadağ, Kayaardı, Karasu ve Arıt dağlarıdır. Kent merkezini batıdan Aladağ, kuzeyden Karasu dağları ve doğudan Arıt dağları kuşatmaktadır. Halatçıyaması, Orduyeri, Kırtepe ve Ömertepesi kentin üzerine kurulduğu dört önemli tepedir. http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 OVALARI VE YAYLALARI: Bartın Irmağı ve kolları tarafından derin bir biçimde parçalanan arazi çok engebeli bir görünümdedir. Irmağın genişlediği alanlarda ve dağların oldukça dik yamaçları arasında dar ve derin vadiler yer alır. Kent merkezlerine inildikçe düz ovalar artmaktadır. Önemli yaylaları; Uluyayla, Arıt (Zoni) ve Ardıç yaylasıdır. AHŞAP BARTIN EVLERİ: http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 1839 Tanzimat Fermanı'nın ilanından sonra uygulanan reformlar kent dokusunu da ilgilendirmiştir. Kenti daha eli yüzü düzgün kılma, kente düzen verme yada kenti yeniden yapılandırma isteği egemen olmuştur. Bartın şehir merkezinin en çarpıcı özelliklerinden biri, cadde yada sokakların, Bartın Nehri'ne dik veya paralel şekilde tanzim edilmiş olmasıdır. Bartın'da sahil yolu yapımı, sokak dokusuna getirilen yeni düzenlemeler, çıkmaz sokakların kaldırılması, ada ve sokak tanzimleri, yol ve kaldırım taşlarının döşenmesi gibi düzenlemeler reformların etkisidir. Bartın'daki değişim izlerini konutlarda da görmek mümkündür. Bu dönüşümün üç farklı boyutu vardır. Birincisi, ahşap konutlardan kagir konutlara geçiş olup, ikincisi, konut alanlarında sıraevlerin, ikizevlerin ortaya çıkmasıdır. Kentin yeni alanlara yayılması ve yaygın yerlerin düzenlenmesi dönüşümün son boyutudur. Modernleşme süreci kent dokusu ölçeğinde kalmamış, bina yapım yöntemleri, cephe tasarımı, plan şeması ve süsleme ölçeğinde batılı düşünceleri yansıtarak devam etmiştir. Yarı kırsal nitelikteki evler, daraba denilen ağaç çitlerle çevrili bahçe içerisinde yapılandırılmıştır. Bahçede mutlaka su kuyusu vardır. Gulluk-sokat irtibatı ve gezinti için, Kayrak taş döşemeli yollara yer verilmiştir. İkizev, sıraev plan şemalı konutlar, sokak bağlantısını direkt sağlamaktadır. http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Evler genelde üç kattan oluşur. Ana giriş kapısı iki kanatlı sağır kapıdır. Hemen üzerinde bol ışık temini için aydınlatma pencereleri vardır. Odalar (içer), sofalar da (dışar) olarak isimlendirilir. İçer yüksek tavanları sayesinde son derece ferahtır. Bu bölüme ait tavanlar adeta birer süsleme öğesidir. Oda içerisinde gömme olarak yapılmış yük ve hamam dolabı gibi önem arz eden kısımlar bulunur. Isınmayı temin için ocak yapılmıştır. Ocaklar bir katta bazen bir odada, bazen de tüm odalarda yer alır. Hergil dolabı ise gulluk veya mutfakta yapılandırılmıştır. Bartın Evleri ahşap karkas olarak yapılmış olup, çıkmalar payanda desteklidir. Çatılar, dört eğimli ve topuz niteliğindedir. Saçaklar 50- 70 cm . çıkıntılıdır. http://frmsinsi.net/attachment.php?a...1&d=1267532370 Yapı malzemesi olarak zemin katta kayrak taşı kullanılmıştır. Meşe, gürgen, çam ve abanoz diğer katlarda kullanılan ahşap türlerindedir. Evlerin en önemli özelliği, sokak yada ön cephe yönünde Art Nouveau ve Barok sanatlarını yansıtmalarıdır. Plan şemasında, Anadolu Türk Mimarisinin bir özelliği olan kadını eve kapatma yerine sokağa kadar varan bir özgürlük verme betimlenmiştir. 1979 yılında 529 Bartın Evi Yüksek Anıtlar Kurulu tarafından koruma altına alınmıştır. Günümüze ise 230 tanesi ulaşmış ve 10'a yakın ev restore edilmiştir. GELENEKSEL GİYSİLER: 200 yıllık Bartın Mahalli kıyafetlerinin geleneksel özellikleri erkek giyimde tamamen kaybolmasına rağmen bayan giyiminde ve takılarda nispeten yaşatılmaktadır. Erkek Giyimi: Şehirde bol ağlı ve Süvari Yamalı pantolon, keten yada şayak ceket, yakasız mintan, yelek ve kuşaktan ibarettir. Ayaklara ise yemeni veya çapula giyilirdi. Kırsal kesimde zıpka pantolon ile ayaklara çarık tercih edilirdi. Bayan Giyimi: Şehirdeki kadınlar göynek, şalvar, eski desenli yazma giyerken, genç kızlar, Uskufa veya Kutnu Yelek, İpek Göynek, Şalvar, Tombaklı Kemer, özel bir teknikle yapılmış Çatku Tel Kırma yazma ve Taç kuşanırdı. Kırsalda yaşayan kadınlar; etek dışındaki bölümü çiçek desenleriyle süslü "Şilityan" isimli şalvar, basma ve pazenden yapılmış entari giyip, ince bezden ve yine çiçek desenli başlık ile bu başlığı da örtüp yarı bele uzanan "örtme" tercih ederlerdi. Vücudun alt tarafı için, Şilityanı kapatmak üzere bele düğümlenen, pamuk yada ipekten dokunmuş ve Rize'de yapılanı tercih nedeni olan" Peştamal" kullanılırdı. Ayakkabı olarak alçak topuklu yemeniler tercih nedeniydi. HALK OYUNLARI: Bartın Halk Oyunları genellikle 4'lü veya 6'lı gruplar halinde oynanır. En belirginleri; Dıv Dıv, Mavili, Kavşak Suyuna Giderken, Bahçelerde Patlıcan, Elma Aldım Bartın'dandır. MUTFAK (YÖRESEL YEMEKLER): Bartın'ın mutfak geleneğini belirleyen unsurlar arasında, halkın hayata bakış tarzı, gelenek ve görenekleri, ortak karakter, pişirme teknikleri, iklim ve ekolojik dengelerin büyük payı vardır. Çok çeşitli ve lezzetli Bartın yemekleri etli, sebzeli, sütlü, hamur işli ve zeytinyağlı yemekler ile pilav, çorba ve tatlı çeşitlerinden oluşur. Dikkati çeken başka bir husus ise aynı türe ait yiyeceklerden pek çok çeşidin olmasıdır. Örneğin 10'dan fazla dolma ve pilav çeşidine rastlanır. Bartın mutfağı ile ilgili yapılan araştırmalarda, 100'den fazla çeşide rastlanmış ve bu durum açıkça yöre mutfağının zenginliğini ortaya koymaktadır. ULAŞIM: Bartın'ın şehirlerarası ulaşımını sağlayan karayolu; batıda Çaycuma-Devrek (Zonguldak) - Mengen-Yeniçağa (Bolu), güneyde de Safranbolu (Karabük)-Gerede (Bolu) üzerinden E-80 Otoyolu ile E-5 Devlet yoluna ulaşmaktadır. Doğuda Cide (Kastamonu), güneyde de yine Safranbolu (Karabük) üzerinden Orta ve Doğu Karadeniz ve İç Anadolu'ya açılmaktadır. HAVA VE DEMİR YOLU: İlimize en yakın Havalimanı, 38 km uzaklıktaki Saltukova (Zonguldak) bucağındadır. Ankara-Zonguldak demiryolu hattı da yine Saltukova'da bulunmaktadır. BARTIN'IN İLÇELERİNE VE ÇEVRE İLÇELERE OLAN KARAYOLU UZAKLIĞI (KM): AMASRA 17 KURUCAŞİLE 62 ULUS 37 SAFRANBOLU(KARABÜK) 74 CİDE(KASTAMONU) 90 ÇAYCUMA(ZONGULDAK) 43 BARTIN'IN ÇEVRE İLLERİMİZE OLAN KARAYOLU UZAKLIĞI (KM): ISTANBUL 441 BOLU 170 ZONGULDAK 84 ANKARA 278 KARABÜK 83 KASTAMONU 181 DENİZ YOLU: Sahil kenti olan Bartın'da uluslararası liman olarak hizmet veren Bartın limanı aynı zamanda yolcu giriş-çıkış kapısıdır. İlimizde Bartın limanı ile birlikte Amasra ve Kurucaşile limanları ulusal ticari limanlar olarak hizmet vermektedir. OSMANLI DÖNEMİNDE BARTIN: Bartın, Osmanlı Döneminin 1460-1692 yılları arasında Anadolu Beylerbeyliği'ne bağlı Bolu Sancağı sınırları içinde yer aldı. Bolu Sancağı'nın kaldırılmasıyla 1692-1811 yılları arasında Voyvodalıkla yönetilen Bartın 1811 yılında da Kastamonu Vilayetine bağlı olarak yeniden kurulan Bolu Sancağı'na bağlandı. Bu dönemde ticari potansiyeliyle bölgenin pazar yeri olan ve On iki Divan adını alan Bartın, 1867 yılında ilçe oldu. 1876 yılında da Belediye Teşkilatı kuruldu. CUMHURİYET DÖNEMİNDE BARTIN: Bartın, 1920 yılında Mutasarrıflık ve 1924 yılında da il olan Zonguldak'a bağlanmış, 07 Eylül 1991 tarihinde de 28.08.1991 tarih ve 3760 sayılı yasayla il statüsüne kavuşmuştur. Bartın İli'ne bağlı ilçelerden Osmanlı Döneminde ilçe iken Cumhuriyetle birlikte bucak statüsüne düşürülen Amasra; 1987 yılında yeniden , Ulus; 1944 yılında, Kurucaşile; 1957 yılında İlçe olmuştur. Bartın'ın Merkez, Amasra, Ulus ve Kurucaşile olmak üzere 4 ilçesi, Arıt, Kozcağız, Kumluca ve Abdipaşa beldeleriyle birlikte 268 köyü vardır. Kaynak Bartın Valiliği internet sitesi |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.