![]() |
Dengeli Yaşamada Bedenimiz
Yürümeye yeni başlayan bir bebeğin veya çocuğun emeklemek ve ayakta durabilmek için yaptığı hareketleri gözünüzün önüne getiriniz. Onun ilk adımını attığında yüzünde okunan sevinci ve hâl lisanıyla, "Evet başardım, başardım, ilk adımlarımı attım!" deyişindeki hazzı ve başarma hissini anlamaya çalışınız. Arkasından da bu küçücük bedenin ne kadar hızlı şekilde öğrendiğini, her gün, her hafta başarılarına başarı katışını izleyin. Kalkarken veya merdivenden çıkarken annesinin ayaklarına tutunarak dengesini korumaya çalışmasını hatırlayın. Onun, yürümeye başladığı ilk günlerde bütün aile fertlerinin alâka merkezi olmasındaki ve başarılarını herkese izlettirmesindeki heyecanı, aşk ve şevki de şöyle bir zihninizden geçirin. İlk adımı atmanın bebeğin gözündeki büyüklüğü ile erişkinlerin nazarındaki basitliğini şöyle bir karşılaştırın. Aslında bir bebeğin ilk adımını attığı anları kare kare incelersek şunları görürüz: İlk adımı atma, sendeleme, duraklama, sendeleme, dengeye gelme ve derin nefes alma, sonra tekrar ikinci adımı atma. Arkasından çömelme, zemine dokunmamaya çalışma, ayağa kalkma ve hareketleri yeni baştan tekrar etme. Dengenin mahiyetini anlama ve kavrama hususunda bedenimizin herbir organının kendine ait vazifeleri ve davranış kalıpları vardır. İnsan olarak bizler hem çok karmaşık hem de çok mükemmel ve sırlarla dolu duyu sistemlerine sahibiz. Öncelikle maddî dünya ile ilgili hâdiselerde kendilerini açıkça ortaya koyan beş duyuya daha çok aşinayız. Ancak bunun dışında mânevî dünyamıza ait kalbî ve ruhî lâtifelerimiz, denge gibi diğer duyularımıza ait iç sesler de vardır. Bunların çoğu, şuurlu şekilde istenirse farkedilir. Aynadan Yansıyan Görüntüler Biyolojik bedeninizin şekil ve görünüm bakımından denge hâlini anlamak ve keşfetmek için aynanın karşısında kendinizi müşahede ediniz. Şekil ve görünüm itibarıyla kendinizi incelediğinizde dengeli bir tasarıma sahip olduğunuz görülecektir. Sol ve sağ simetrisi yüzümüzde, kollarımızda, göğsümüzde, bacaklarda, ayaklarda ve parmaklarda çok açıkça görülmektedir. Önden veya arkadan, sağdan veya soldan, üstten veya alttan hangi yönden bakarsanız bakınız, bu mükemmel simetriyi göreceksiniz. Bütün bu yapılar bir arada örgülenerek ve denge hâlinde bütünleşerek, insan vücudunu meydana getirir. Hattâ beynin sol ve sağ yarım kürelerindeki loblar bize hem şekil hem de fonksiyon bakımından simetrinin vücudun bütünlüğü için gerekliliğini açıkça gösterir. Bedenin fonksiyonlarını gözlemlemeye devam ettiğimizde, dengenin varlığı, zamana bağımlı olarak gerçekleşen düzenli faaliyetlerde ve ritmlerde de açıkça gözlenir. Soluk alma-durma-soluk verme, hareket-dinlenme-hareket, uyuma-uyanma, açlık-yeme-boşaltım, susama-su içme, gençlik-zindelik-ihtiyarlık, sağlıklı olma-hastalık, doğum-ölüm... İnsanla alâkalı bu faaliyetlerin hepsi düzenli, dairevî, belli ritmlerde tekrarlanan hareketlerdir. Bu çevrimlerdeki veya ritmlerdeki aksaklık, sağlığın ve bütünlüğün bozulduğuna işaret eder. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.