Kemeraltı'nı Bir Alman Turizme Kazandıracak
 

Kemeraltı'nı bir Alman turizme kazandıracak
Adı İzmir ile birlikte anılan Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nın geleceği bir Alman'a emanet.

Türkiye'ye gelip İzmir'in bir köyüne yerleşen proje yöneticisi Holger Heymann, çarşıda bakımsızlıktan yıkılmak üzere olan çok sayıda han ve sinagog için Avrupa Birliği (AB) projesi hazırlıyor. Heymann, yaptığı çalışmalarla bir yabancıdan çok 'yerli' sayılmayı hak ediyor.

Almanya'da Duisburg Üniversitesi'nde dil, felsefe, ekonomi ve yahudi araştırmaları konularında eğitim alan Heymann, çarşıyı hem mimari hem de tarihi boyutu ile inceliyor. Sahibi olduğu Tepro (Trans European Project) ile tarihi hanları restore ederek çarşıda butik otel kurmak isteyen esnafa danışmanlık yapan Heymann, '2,5 yıldır Kemeraltı ile ilgileniyorum. Kimi zaman burada 24 saatim geçiyor. Çarşıda kültürel miras listesinde olması gereken 24 han, 13 sinagog, 2 kilise, camiler ve 200'e yakın restore edilebilir yapı var. Ama bunlara kimse sahip çıkmıyor. Tarihi binalar depo olarak kullanılıyor. Henüz 3 han ve bir sinagog restore edildi. İyi korunduğu için camilerde sorun yok. Abacıoğlu Hanı'nın onarım maliyeti yaklaşık 1.5 milyon YTL oldu. Çarşıdaki restorasyon çalışmasının toplam maliyetinin 150-200 milyon YTL olacağını tahmin ediyorum' dedi.

Turistlerin arayıpta bulamadığı değerler
Kemeraltı sürekli değiştiği için projesinin de değiştiğini belirten Heymann, proje belirli aşamaya gelince buradaki esnafın da butik otel yatırımı için harekete geçeceğini söyledi. İlk etapta 2 hanın butik otele dönüşeceğini ifade eden Heymann, 'İzmir kaynak açısından zengin ama para açısından fakir. Zeytin, zeytinyağı, üzüm, incir, baharat, halı gibi bölgesel ürünlerin satıldığı dükkanlar açılmalı. Tarihi doku içinde seçkin kahvehaneler, birahaneler kurulmalı. Bu yapılırsa Kemeraltı otantik karakterini yakalayacak, yöredeki çiftçiler de para kazanacak' dedi.

Holger Heymann, 'Yabancılar da burayla ilgilenmiyor. Çünkü içindeki tarihi eserlerden haberleri yok. Ünlü mistik Sabetay Sevi'nin oturduğu ev bile burada. Dışarıdan baktım, yıkılmıştı. Turistlere biraz Sevi'nin hayatından bahsedince kendilerini Binbir Gece Masalları'nda sanıyorlar. Burada mutlaka bir müze kurulmalı. Turistlerin arayıp da bulamadığı oryantal değerler Kemeraltı'nda var. Burayla ilgili yüzlerce film çekebilir, hikaye yazabilirsiniz' dedi.