Yalın hal

Zaman, bir mefhumdur incelerin incesi ruhumda.
Her doğan güneşin döndüğü yerde,
Yıllara yıl ekleyen,
Bir zümrüdü ankanın gözbebeğinde,
Rakik hislerin tercümanı romantik bir devin avuçlarında,
Çırpınan sahte mesihlerin yortusuyum ben.
Başların vücuduna ağır geldiği omuzlar
Ve şerefine kadehlerin kaldırıldığı arenalarda
En ince bedenli çocukların kalbine giden kurşunların
Fiyatına değer biçen şarapların yıllanmışı
Milat milenyumlarının başı
Yılbaşı’yım ben.

Yükleme hali

Kimi ayna tutar gül çağına
Kimi gül çağını aynaya
Ufkumun güneşini kaplayan buluta bak
Bu bir yortu güzellemesidir ey gladyatör
Filistinli çocuklara inat
Fon değişti, iyice bak maveraya.
Yoksa kalmadı mı İslam’a itimat.
Bir yıl daha çıkardı kendini pazara,
Sonraki yılbaşına kadar.
Mülkü devren satılık.
Ve ruhum izm’lere rağmen
Şimdi olmasın mı hakka mat?
Ve sevinenlere hayret,
Bunca yılın cürmünü yükledik yine yılın başına.

Yönelme hali

Hayatım mahşere taş taşır
Bu gece ılıman iklimdir ey duvar ustası!
Olmak ya da olmamak nerdesin içi boş kafatası?
Sevin Noel’e ki şimdi ruhum
Mahşerdeki zindanına kadehte karanlık aşırır
Kendimde miyim yoksa dipte miyim?
Hele bir tane daha şimdi fondipteyim
Söyle bana yılbaşı
“İnsan” olarak nerdeyim?

Bulunma hali

Önümden uçar yıllar takvimlerinden cüda
Bir kuş misali helezonik kıvrımlarında
Ya ben
Peki ama ben...
İnsan denilen can
Ruhuyla kadehinde pinekleyen zavallı
Söyler misin nerdeyim?
İtiraf-ı zünûbumdur
En dipteyim.
Neredeyim, kiminleyim, hangi haldeyim?
Boşuna arama beni sevgilim, zümrüdüankam
Elverir ki şimdi Noel’deyim.

Ayrılma hali

Dinmiş diyanetmiş, şimdi bunlar
Hikaye diyorlar.
Ayarı bozuk bir ruhun şehadetine bakın
Yaşadığın asra uyacakmışsın
Zaman sana uymazsa sen uyacakmışsın zamana
Tokat sarması bulamazsan bu Noel gecesine
Ne güne duruyor kara lahana
Aman yavrum iyice hatırlat babana
Unutmasın kuruyemişi, piyango bileti
Yine gecemizi zehir edecek babaannenin illeti
Çekemem ben bu gece zilleti
Kızım, Müslüm amcan çıkacak az sonra
Uzak tut benden şu jileti
İki bin yedi bitecek, saat yirmi üç elli dokuz
Biletin son iki rakamı kaldı
O da çıkarsa otuz...
Bundan sonra fakirlikte biz yokuz.
Saat yirmi dört, balkonlardan silah sesleri
Mutlu yıllaaaaar sizeeee mutlu yıllaaaaar bizeee
“Kızım Volkan nerde?”
“Bilmem anne.”
Balkona çıkınca yavrucak
Mutlu bir yılın mutlu kurşununa oldu hedef
Hoş geldin yılbaşı,
Gitti Volkan’ın başı.
Ah be Noel Dayı, oldu mu şimdi?
Bu ne biçim yılbaşı?!