![]() |
Anlam Sanatları Nelerdir?-Anlam Sanatları Kaça Ayrılır?
Anlam Sanatları Nelerdir?-Anlam Sanatları Kaça Ayrılır? 1. İham Sözcük anlamı : Vehme düşürme. Terim anlamı : İki ve daha fazla anlamı olan bir sözcüğü tüm anlamlarıyla birlikte kullanma sanatıdır. Örnek : Şemîm-i kâkülün almış nesîm gülşende Demiş ki sünbüle sende emânet olsun bu Figânî (Sabah esen hafif tatlı rüzgâr. gül bahçesinde senin kâkülünün güzel kokusunu al- mış ve sünbüle demiş ki. sende emanet olsun bu -koku-.) Bu beyitte "bu" sözcüğü. hem koku hem de işaret sıfatıanlamlarıyla birlikte kullanıl- mıştır. 1.1. İham-ı Tenasüp Sözün söylenmemişanlamıyla mısra ya da beyitteki öteki sözcükler arasında anlam ilgisi kurulan ihamdır. Örnek : Sür sâkiyâ kümeyt-i sebük-seyr-i sâgarı Gezdirmedir ilâcı su inmiş ayağına Emrî (Ey saki. kadehteki çabuk içiliveren şarabıortaya sür; ayağına su inmiş. ilacıgezdir- medir.) Bu beyitte "ayak" sözcüğünün hem organ ismi. hem de kadeh anlamıvardır. Birinci anlamı vurgulanmış. ikinci anlamı olan "kadeh" in "kümeyt". "sakî" ve "sâgar" söz- cükleriyle ilgisi kurulmuştur. 1.2. İham-ı Tezat Birden fazla anlamıolan bir sözcüğünün mısra ya da beyit içinde söylenmeyen anla- mıyla karşıt anlamıolan bir sözcük arasında ilgi kurularak yapılan iham sanatıdır. Örnek : Vakt-i iftâr kühen sözlere karnım toktur Vehbiyâ aç elini hayr duâ eyle hemân Seyyid Vehbî (İftar vakti modası geçmiş sözlere karnım toktur. Ey Vehbi. elini aç ve hemen hayır dua eyle.) "Aç" sözcüğü hem "açmak" eyleminin emir şeklidir; hem de karnıacıkmış. yeme ih- tiyacıduyan kimse anlamındadır. Burada sözcüğün ilk anlamıkullanılmış. kullanıl- mayan ikinci anlam ise "toktur" sözcüğüyle karşıtlık oluşturmuştur. 2. Tevriye Sözcük anlamı : Meramını gizlemek. bir şeyi örtmek. arkaya gizlemek. Terim anla- mı: Birden fazla anlamıolan bir sözcüğün yakın anlamınıvurgulayıp. uzak anlamı- nı kastetmektir. Örnek : Bir bûse mi bir gül mü verirsin dedi gönlüm Bir nîm tebessümle o âfet gülü verdi Zâtî (Gönlüm [o güzele] bir öpücük mü. bir gül mü verirsin diye sordu. O âfet sevgili ise yarım bir tebessümle gülü verdi) Burada "gülü verdi" sözcükleriyle "gül çiçeğini verdi" anlamı söylenmiş; fakat sev- gilinin tebessüm ettiği. bu teklif karşısında hafifçe gülümsediği anlatılmak isten- miştir. 3. İstihdam Sözcük anlamı: Kullanma. hizmete kabul etme. Terim anlamı: Bir sözcük veya deyi- mi gerçek ve mecazlı anlamlarının tümünü kastederek. işaret ettiği anlamları ayrı ayrı kullanmak sanatıdır. Sözcüğün her anlamı için ayrı işaretler bulunmaktadır. Örnek : Zâhidâ sâgarı çekmek eğer olduysa günâh Sen sevâb içre bulun biz bu günâhı çekelim Hayâlî (Ey Zahit. kadeh çekmek eğer günah olduysa. sen sevap içinde bulun. biz bu günahı çekelim.) "Çekmek" sözcüğünün gerçek anlamı tahammül etmek. katlanmak. üstlenmek. ka- bullenmektir. Mecazî anlamı ise içki içmektir. Birinci mısrada içki içmek anlamına işaret eden sözcük "sagar". ikinci mısrada üstlenmek anlamına işaret eden sözcük ise "günah"tır. 4. Tenasüp Sözcük anlamı: Uyma. uygunluk. birbirini tutma. yakışma. Terim anlamı: İçki ve iç- ki âlemi. peygamber ve mucizeleri. din ve ibadet. mitoloji. tarih ve mesnevi kahra- manları. dil ve edebiyat. müzik. kimya. tabiat gibi belli bir konuyla ilgili olarak ara- larında bazı bakımlardan ilgiler bulunan birden fazla sözcük. terim veya deyimi mısra ya da beyit içinde bir arada kullanmaktır. Örnek : Sensin bizi muhlis yine gark-âb-ı fenâdan Ne zevrak u ne Nûh u ne tûfân biliriz biz Nâilî-i Kadîm (Fânilik. yok olup gitme suyunda boğulmuşolan bizleri kurtaracak yine sensin. Biz ne kayık. ne Nuh. ne de tufan biliriz.) Bu beyitte Nuh peygamber. onun hayatı ve mucizeleriyle ilgili olarak "gark-âb". "zevrak". "Nuh". "tufan" sözcükleri tenasüplü olarak bir arada kullanılmıştır. 5. Leff ü Neşr Sözcük anlamı : Dürüp sarma ve yayıp dağıtma. toplama ve yayma. Terim anlamı : Beyit içerisinde birinci mısrada bulunan birden fazla unsurla ikinci mısrada benzer- lik ya da karşıtlık kurmaktır. Örnek : Yanağın u dudağın u teninle sûretin olmuş Biri rengîn biri şîrîn biri nâzük biri ra'nâ Ahmedî (Yanağın. dudağın ve teninle yüzün; biri renkli. biri tatlı. biri nazik. biri güzel olmuş.) "Yanağın" - "rengîn". "dudağın" - "şîrîn". "tenin" - "nâzük". suretin" - "ra'nâ" sözcük- leri birbiriyle ilintili ve paralel bir şekilde düzenli olarak verilmiş. 6. Tecahül-i Arif Arif "bilen". tecahül "cahil gibi. bilmez gibi görünme" demektir. Terim anlamı. kişinin bir durumu. gerçeği bildiği hâlde. nükte yaparak bilmezlikten gelmesi. bil- miyormuş gibi davranmasıdır. Örnek : Göz gördü gönül sevdi seni ey yüzü mâhım Kurbânın olam var mı benim bunda günâhım Nahîfî (Göz gördü. gönül sevdi seni ey ay yüzlüm. Senin kurbanın olayım. bunda benim bir günahım var mı ? ) 7. Hüsn-i Talil Sözcük anlamı: Güzel yorumlamak. güzel bir sebebe bağlamak. Terim anlamı: Ger- çek bir olayın meydana gelişini. gerçek sebepleriyle değil de söze güzellik katmak için. şairin kendince bulduğu hayalî nitelikli güzel bir sebebe bağlamasıdır. Örnek : Seni seyr etmek için reh-güzer-i gülşende İki cânibde durur serv-i hırâman saf saf Bâkî (Nazla salınan serviler. gül bahçesinin yolunda seni seyretmek için iki yanda saf saf durur.) Yolun iki yanında servilerin dikili duruşlarıtabiî bir olaydır. Bunun başka bir sebebi yoktur. Ancak şair güzel bir hayal meydana getirmek için. onların sıra sıra duruşla- rını gelen sevgiliyi seyretmek için bekledikleri şeklinde yorumlamaktadır. 8. Sihr-i Helâl Sözcük anlamı : Helâl olan büyücülük. Terim anlamı : Bir beytin birinci mısraının sonunda yer alan bir sözcük ya da sözcük grubunun. hem birinci mısraın sonuna hem de ikinci mısraın başına getirildiğinde anlamlıolacak şekilde kullanılmasıdır. Örnek : Âkil isen vahş u tayrın şâhı ol Mecnûn gibi Başına mürg âşiyanından külâh-ı devlet al Hayâlî (Akıllıisen Mecnun gibi vahşi hayvan ve kuşların şahı. padişahıol. Başına kuşyuva- sından devlet külâhı al. ) Birinci mısraın sonundaki "Mecnun gibi" ifadesi. hem birinci mısraın sonunda. hem de ikinci mısraın başına getirildiğinde anlamlıdır. 9. Mübalağa (Abartma) Sözcük anlamı : Abartma. aşırı büyütme. Terim anlamı : Bir durumu. özelliği oldu- ğundan ya çok fazla ya çok az göstermek. bir olayıolamayacak şekilde zarif ve nük- teli bir şekilde abartarak anlatma. Örnek : Donar soğuktan efendi semender âteşte Bir iki gün dahi böyle eserse bu sarsar Nedim (Efendi. bu kasırga böyle bir iki gün daha eserse. ateşte yaşayan masal hayvanıolan semender soğuktan donar.) Rüzgârın aşırısoğukluğunu vurgulamak için hiç olmayacak olan bir şeyi. ateşte ya- şayan bir hayvan olan semenderin bile donacağını söylüyor. 10. Tezat (Karşıtlık) Sözcük anlamı: Birbirine zıt olma. karşıt olma. Terim anlamı: Birbirine zıt özellikle- rin. duygu. düşünce ve hayallerin bir arada söylenmesidir. Örnek : Ne efsûnkâr imişsin âh ey dîdâr-ı hürriyyet Esîr-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esâretten Namık Kemâl (Ah ey hürriyetin güzel yüzü. sen ne büyücü imişsin. Esaretten kurtulduk. ancak bu kez de senin aşkının esiri olduk ) "Hürriyet" ve "esaret" kavramları arasında tezat (karşıtlık) vardır. 11. İstidrak Sözcük anlamı: Yetişme. erişme. nail olmadır. Terim anlamı: Birisini övüyormuşgi- bi yapıp yermek. yeriyormuş gibi yapıp övmektir. Örnek : Öyle nâzik ki eğer şapkalı bir kunduracı Evine gelse eder tâ kapudan istikbâl Ziyâ Paşa (Öyle nazik ki eğer şapkalı bir kunduracı evine gelse. onu tâ kapıdan karşılar.) Şair burada sözünü ettiği kişiyi över gibi görünüyor. ancak yermektedir. 12. Tekrir Sözcük anlamı : Tekrarlama. Terim anlamı : Anlamı güçlendirmek için aynı sözcük veya sözcük gruplarını tekrarlamaktır. Örnek : Her zulmü. kahrı boğmağa bir parça kan yeter Ey şark uyan yeter. ey şark uyan yeter Ali Canip 13. Nidâ Sözcük anlamı : Çağırma. bağırma. seslenme. Terim anlamı : Şairin aşırı bir şekilde heyecanlanması ve duygulanması sonucunda"'ey". "hey". "eyvah" gibi ünlemlerle seslenmesidir. Örnek : Eyvâh !... Beş on kâfirin îmânına kandık Bir uykuya daldık ki cehennemde uyandık! Mehmet Akif Ersoy 14. İstifham Sözcük anlamı : Sorma. Terim anlamı : Yanıt alma amacı gütmeden sözün anlamını güçlendirmek için soru sormadır. Örnek : Nerde olsam çıkıyor karşıma bir kanlı ova Sen misin. yoksa hayâlin mi. vefâsız Kosova Mehmet Akif Ersoy 15. Rücu Sözcük anlamı : Dönme. geri dönme. Terim anlamı : Söylenen bir sözden vazgeçer gibi yapıp. ondan daha güzel ve güçlü bir düşünceyi ifade etmektir. Örnek : Erbâb-ı teşâür çoğalıp şâir azaldı Yok öyle değil şâirin ancak adı kaldı Muallim Nâcî (Şairlik taslayanlar çoğalıp gerçek şairler azaldı. Yok öyle değil. şairin ancak adıkal- dı.) Burada rücu. "Yok öyle değil" ifadesiyle yapılmıştır. 16. Tefrik Sözcük anlamı: Ayırma. Terim anlamı: İki unsurdan birinin üstünlüğünü vurgula- mak için. aralarındaki farkları belirtmektir. Örnek : Seni Kisrâ'ya adâlette muâdil tutsam Fazladır sende olan devlet ü dîn ü îmân Bâkî (Seni adalet konusunda Kisra'ya denk. eşit tutsam; sendeki devlet. din ve iman fazla gelir.) Şair "sen" dediği kişiyle "Kisra"yıkarşılaştırır ve onun Kisra'dan üstün olan özellik- lerini vurgular. 17. Kat Sözcük anlamı : Kesme. kesilme. biçme. Terim anlamı : Sözü. ifadeyi tamamlanma- dan bir noktada kesme. Bunun sonunun. arkasının okuyucu tarafından getirilmesi ya da söylenmese de anlaşılması beklenir. Geri kalan kısmın söylenmemesinin. sö- zün etkisini artıracağı için söylenmesinden daha iyi olacağı düşünülür. Örnek : Ey kimsesiz âvâre çocuklar... Hele sizler. Hele sizler... Tevfik Fikret Burada kat sanatı. ikinci mısradaki "Hele sizler" ifadesinde yapılmıştır. 18. Terdit Sözcük anlamı : Reddetme. geri çevirme. Terim anlamı : Sözün. muhatabı önce me- rakta bırakıp. sonunun ne olacağınıhissettirmeden sürdürüp. daha sonra hiç umul- mayan çarpıcı bir sonla noktalanmasıdır. Örnek : Lades Vaktiyle yazdığım gibi: Uzayacağa benzer Tutuştuğumuz lades. Bak. kaç sene geçti: Aldatamadın beni Ölüm kardeş ! Behçet Necatigil Şairin son mısraya kadar kiminle konuştuğu belli değildir. Son mısrada bunun"ö- lüm" olduğu çarpıcı bir şekilde belirtilir. 19. İltifat Sözcük anlamı : Dönüp bakma. dikkat. hatır sorma. sözü başka bir kişiye çevirme. Terim anlamı : Bir konu devam ederken. anîden bir duygunun ortaya çıkışıyla sö- zün muhatabının değişmesi. Örnek : Aradan yıllar geçti. işte o günden beri Ne zaman yolda bir hana rastlasam irkilirim. Çünkü sizde gizlenen dertleri ben bilirim Ey köyleri hududa bağlayan yaslı yollar. Dönmeyen yolculara ağlayan yaslı yollar. Ey garip çizgilerle dolu han duvarları. Ey hanların gönlümü sızlatan duvarları ! Faruk Nafiz Çamlıbel Şairin muhatabı önceleri "yollar" iken. daha sonra "han duvarları"dır. 20. Telmih (Anıştırma) Sözcük anlamı: Söz sırasında kastedilen bir şeyi imalıolarak belirtme. açık söyleme- me. Terim anlamı : Herkesin bildiği geçmiş önemli olaylara. meşhur kimselere. hikâyelere. efsanelere. inançlara. atasözlerine. ayet ve hadislere doğrudan doğruya değil. dolaylı olarak değinmek. işaret etmektir. Örnek : Tûtî-i mu'cize-gûyem ne desem lâf değil Çerh ile söyleşemem âyînesi sâf değil Nef'î (Mucize söyleyen papağanım. ne desem lâf değil. Felek ile söyleşemem. onun ayna- sı saf değil.) Burada papağana ayna karşısına geçip konuşma öğretilmesi olayına bir telmih bu- lunmaktadır. 21. İrsal-i Mesel Sözcük anlamı : Atasözü getirme. Terim anlamı : Konuyu pekiştirmek amacıyla bir atasözü ya da atasözü değerini taşıyan bir ifade kullanmak. Örnek : Kirpikleri uzundur yârin hayâle sığmaz Meşhûr bir meseldir mızrak çuvala sığmaz Hevâî (Sevgilinin kirpikleri hayale sığmayacak kadar uzundur. Şöyle meşhur bir atasözü vardır : Mızrak çuvala sığmaz.) 22. İktibas Sözcük anlamı : Ödünç alma. Terim anlamı : Konuyu ve anlamı pekiştirmek için ayet. hadis ya da bunlardan birer parça almaktır. Örnek : Zâlimlere bir gün dedirir kudret-i Mevlâ Tallâhi lekad âserekellâhü aleynâ Ziya Paşa (Allah'ın gücü kudreti zalimlere bir gün "Allah'a andolsun. hakikaten Allah seni bi- ze üstün kılmış" dedirir.) Beytin ikinci mısraı Yusuf Suresinin 91. ayetinden alınmıştır |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.