![]() |
R...İle Baslayan Deyimler Ve Anlamlari
Rafa kaldırmak (koymak): Bir iş üzerinde artık durmamak. o işi kenara itmek. ihmal etmek."Bizim dosyayı yine rafa kaldırmışlar." Rahat durmamak: Yaramazlık etmek. kımıldayıp durmak."Rahat durmadın. beni zor durumda bıraktın." Rahatına bakmak: Hiçbir şeye aldırış etmeden rahatını sağlamaya çalışmak."Boş ver. rahatına bak. sen mi düzelteceksin diyenlerden nefret ederim." Rahatlık (rahat) batmak: Rahat. iyi bir yerdeyken o yeri olmayacak nedenlerden ötürü terkeden insanlar için sitem biçiminde söylenir. Rahat yüzü görmemek: Huzur. bolluk. hiç rahatlık görmemek; sürekli sıkıntı. darlık içinde bulunmak."Şu yaşıma geldim. hiç rahat yüzü görmedim desem yeridir." Rahmetli olmak: Vefat etmek. ölmek. Ramak kalmak: "Bir şeyin olmasına çok az kalmak" anlamında kullanılır."Makinenin elime değmesine ramak kalmıştı ki güçlükle kendimi geri attım." Rast gelmek: 1. Düşünmediği. beklemediği bir anda biriyle karşılaşmak. 2. Düşünmediği veya düşünülmediği hâlde payına düşmek."Desenli parça bana rast geldi." 3. Hedefi bulmak. 4. Bulmak."Pazarda kardeşimi çok aradım ama rast gelmedim." Rast gitmek: Bir iş istenilen biçimde gelişmek. Rayına oturmak: Bozulmuş. düzensiz hâle gelmiş bir işi yoluna koymak. iyi duruma getirmek. Bilgicik.Com. Türkçe. Edebiyat. Roman Özetleri. Duvar Yazıları. Atasözleri. Hızlı Okuma. Özlü Sözler. Türk Rekor kırmak: Eski rekoru aşıp yeni. üstün bir sonuç elde etmek."Koşuda yeni bir rekor kırılması bekleniyor." Rengi atmak: 1. Solmak. 2. Korku. heyecan sebebiyle benzi sararmak."Kumaşın rengi bir yıkamadan sonra attı." Renkten renge girmek: Heyecan. korku ve utanmadan dolayı yüzünün rengi değişmek. sıkılmak. Renk vermemek: Bir konu ile ilgili duygularını. düşüncelerini belli etmemek; bildiği hâlde bilmez gibi görünmek. Resmiyete dökmek: Bir iş veya duruma resmiyet kazandırmak. onu resmî kanallardan halletme yolunu seçmek. Rest çekmek: 1. Kesin tavır almak. herhangi bir konuda son sözü söylemek. 2. Bir oyunda önündeki paranın tümünü ortaya koymak."Öyle bir rest çekti ki görmeliydiniz." Rol oynamak: 1. Bir oyunda rol almak. 2. Bir işte önemli katkısı olmak. etkisi bulunmak."Bu işin gerçekleşmesinde onun da önemli rolü oldu." Rota değiştirmek: 1. Takip edilen yoldan ayrılmak. 2. Tutumunu. tavrını değiştirmek. izlediği yoldan kopmak."Hava muhalefeti sebebiyle uçak rota değiştirmek zorunda kaldı." Ruhu bile duymamak: Anlamamak; hiçbir bilgisi. haberi bulunmamak; olan biteni sezememek."Göreceksin ruhu bile duymayacak. onu bir güzel ıslayacağız." Ruhunu teslim etmek: Ölmek."İhtiyar ninem sabaha karşı ruhunu teslim etmişti." Rüyasında bile görememek: Olacağını hiç aklına getirmemek. ihtimal vermemek."Bunu bana aldın ha! Rüyamda bile görsem inanmazdım!" Rüzgâr gelecek delikleri tıkamak: İstenmeyen bir duruma veya zarar gelebilecek bir gelişmeye karşı her türlü önlemi almak. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.