ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Serbest Forum (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=151)
-   -   Nutuk > 2.Bölüm > İstanbul'da Hükümet Değişikliği Ve Gelişen Olaylar > İstanbul'da Kuvayi Milliye'ye Karşı Kışkırtmalar > (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=564361)

Prof. Dr. Sinsi 08-24-2012 04:02 PM

Nutuk > 2.Bölüm > İstanbul'da Hükümet Değişikliği Ve Gelişen Olaylar > İstanbul'da Kuvayi Milliye'ye Karşı Kışkırtmalar >
 




Bu konuda ilk duyarlığı ve
girişimi gösteren Ankara oldu. Ankara Vali Vekili Yahya Galip Bey'in Sivas'a
çektiği 15 Ekim 1919 günlü bir şifresini, rahmetli Hayati Bey'in imzasıyla gelen
başka bir şifre içinde 22 Ekimde Amasya'da aldım. O tel şudur:
Mustafa Kemal Paşa
Hazretleri'ne
Paşa Hazretleri; biz
yazgımızı ne böyle ulusun kaderini bilmeyen bir hükümete ve ne de gelişigüzel
gönderilecek valilere bırakamayız. Birçok kez yüksek kişiliğinizin bilgisine
sunduğumuz düşünceler dikkate alınmadığı için İstanbul Hükümeti, Ferit Paşa
Hükümetinin atayıp da gönderemediği Bitlis eski Valisi Ziya Paşa'yı buraya ve
yaptığı bütün görevlerde hiçbir varlık gösterememiş olan Suphi Bey'i de Konya'ya
vali atayarak ilk adımını atmaya başladı. İşte bu gibi düşüncelere dayanarak,
Meclisi Mebusan kurulmadan önce hiçbir göreve dışardan hiç kimsenin
getirilmemesini geçende rica etmiştik. İstanbul Hükümetinin buraya yeniden vali
göndermeye kalkıştığına bakılırsa, buradaki ulusal eylemlerin söndürülmesi
isteniyor, demektir. Nasıl siz askerlikten çekilerek halktan bir kişi gibi
çalışmaya karar verdinizse, ben de bu görevden çekilerek sizin yaptığınız gibi
ulusal ödevimi yapmaya karar verdim. Vali gelinceye değin vekilliği kime
vereceğimi bildirmek iyiliğinde bulununuz efendim. 15 Ekim 1919.
Ankara Vali Vekili

Yahya Galip
Bir gün sonra da 23 Ekimde
Cemal Paşa'nın, 21 Ekim günlü şu telyazısını aldım:
Sayı

419
Kadıköy, 21.10.1919

Amasya'da Mustafa Kemal Paşa
Hazretleri'ne
Ankara'daki Belediye Başkanı
ve Müftü Efendi, dışardan gelecek valiyi kabul etmeyeceklerini, Ankara'ya
Ankara'dan vali atanması gerektiğini kendi yetkilerine dayanarak ileri
sürüyorlar. Böylece her yandan ayrı ayrı istekler ileri sürülmesi, hükümeti güç
duruma sokmaktadır. Kötücüller ve başka azınlıklar bu gibi olayları türlü türlü
yorumluyor. (...) Hükümete yardım için verilen söz gereğince bu gibi olayların
önlenmesini rica ederim. Atanması Padişahça onaylanan valinin yola çıkması
gerekeceğini elbette kabul buyurursunuz.
Harbiye Nazırı Cemal
Gerçekten, başta Müftü Efendi
olduğu halde (şimdi Diyanet İşleri Başkanı bulunan sayın Rifat Efendi Hazretleri
idi) Ankaralılar, protesto niteliğinde olarak İstanbul Hükümetine
başvurmuşlardı.
Ankara'yı yatıştırarak, hükümet
erkini kırmamak için, telgraf başında birçok öğütlemelerde bulundum. Fakat,
Ankara'nın haklı olduğunu kabul etmemek elde değildi. Sonunda, Cemal Paşa
aracılığı ile hükümete yazdığım telyazısından söz ederek, alınacak yanıta değin
durumun iyi idare edilmesini Ankara'da Kolordu Komutanı vekili Mahmut Bey'e
yazdım.
Burada, yeri gelmişken bir
gerçeği bilginize sunmak uygun olur. Biz, Heyeti Temsiliye, hükümetin durumunu
ve içyüzünü pek güzel anlamıştık. Hükümet üyelerinden kimilerinin hükümete
girmekten pişman olduklarını ve bu gibilerin çekilmek için neden aradıklarını da
anlıyorduk. Bundan başka, iç ve dış düşmanların ve Padişahın, birlik olarak, Ali
Rıza Paşa Hükümeti yerine kendi görüşlerini açıktan açığa ve çabucak uygulayacak
başka bir hükümeti iş başına getirmeye kararlı bulunduklarını da bilmiyor
değildik. Bunun için de, Ali Rıza Paşa Hükümetini daha katlanılabilir (ehven-i
şer) buluyorduk. Bir de, Ferit Paşa'nın düşmesinden sonra yeni hükümetle
anlaşmak için geçen dört beş gün içinde bazı kişilerin, elden geldiğince çabuk
uyuşmamız yolunda yaptıkları öğütlemeler de dikkate alınacak anlam ve nitelikte
idi. Bundan dolayı, amaca güvenle ulaşıncaya değin, gerekirse kimi
isteklerimizden vazgeçmek zorunluğunu duyuyorduk.
Mahmut Bey'e yazdığım şifrede bunlar da
sezdirilmişti. (belge: 173)
Cemal Paşa'ya verdiğim yanıtı olduğu gibi
bilginize sunacağım:
Şifre Özeldir, ivedidir.
Amasya, 24.10.1919

Harbiye Nazırı Cemal Paşa
Hazretleri'ne
Y: 21.10.1919 gün ve 419
sayılı şifreye: Ankara'dan, Vali için yapılan başvurunun ve ileri sürülen
dileğin, aşağıdaki nedenlerden doğduğu anlaşılmıştır.
Şöyle ki: İstanbul'dan
alınan güvenilir haberlerde İngilizler ile İngiliz Muhipler Cemiyeti, İtilâf ve
Hürriyet ve Nigehbancıların Hıristiyan azınlıklarla işbirliği yaptıkları ve
Anadolu'ya birçok bozguncular göndererek ulusal örgütleri bozmaya ve İstanbul
Hükümetini düşürmeye giriştikleri; bu karıştırıcı kişilerin Adapazarı ve
Bursa'dan yola çıktıkları bildirildiği gibi, Adapazarı'nda da son günlerde bazı
eylemler döndüğünün görülmesi kaygı doğurmuştur. Konya'ya gönderilen Vali Suphi
Bey'in, İngiliz Muhipler Cemiyeti İstanbul Yönetim Kurulu üyelerinden olduğunu
Konya'da Refet Bey'e söylemiş bulunduğunun yayılmış bulunması, uyanan kuşkuyu
artırmıştır. Ankara Valiliğine atanan Ziya Paşa'nın tutumu ve doğruluğu üzeri ne
bir şey denemezse de, kendisinin iş başarma gücü ve yeterliğine
güvenilmediğinden, Ankara ili gibi ulusal örgütlerin ve ulusal eylemin en önemli
merkezlerinden biri olan yerde daha durum aydınlanıp dirlik ve tam güven
sağlanmadan, buradaki önemli işlerin başına hiç denenmemiş, yetersiz bir valinin
atanması duraksama yaratmıştır. Ankara'da bulunan Vali Vekili ve Komutan ve
Heyeti Temsiliye arasında yapılan yazışmalarda şimdiki hükümetin, nasıl olursa
olsun, emirlerine ve yürütümüne uymak gerektiği üzerinde durulmuş ve o yolda
davranılmış ise de; doğrudan doğruya halk, sezdikleri tehlikeye karşı verilen
inancayı yetersiz görerek, tam güven sağlanıncaya değin, ulusal isteklere uygun
iş gördüğü kendilerince deneme ile anlaşılmış bulunan Vali Vekilinin görevinde
bırakılmasını gerekli sayıp hükümete başvurmuşlardır. Son bildiriminiz üzerine,
Ankara'da gerekenlerle yeniden görüşüldü; sakıncaları olsa bile, hükümet erkini
kırmamak için, Ziya Paşa'nın iyi karşılanmasını sağlamaya çalıştık. Ancak,
tehlikelerden ve geçmekte olan karıştırıcı olaylardan çok korkmuş bulunan halkı
inandıramadık.
Dahiliye Nazırı Paşa
Hazretlerinin, içinde bulunduğumuz durumun ağırlığını ve önemini düşmanlarımızın
da ne denli şeytanca ve sıkı çalışmakta olduklarını anlamış bulunduğu kuşku
götürmez; ancak, nazırlık görevine yeni başladıklarından, çalıştırılmaya değer
memurları daha tanıyamamış olacakları da bir gerçektir. Üstelik, Ã?dil Bey'in de
müsteşarlığını yapmış olan Keşfi Bey'in şimdi gene müsteşarlık görevinde
bulunduğu göz önüne alınınca, özellikle büyük görevlilerin atanmasında ne ölçüde
sağgörüye uygun iş yapılacağı ortaya çıkar. Bundan dolayı, Ziya Paşa'nın
şimdilik gönderilmemesinin sağlanmasına aracı olmanızı ve sonucunun
bildirilmesini çok rica ederim.
Mustafa Kemal
Baylar, Ali Fuat Paşa, 28 Ekim
1919 günlü bir şifre ile İstanbul'daki örgütümüzden benim adıma gelen bir teli
bildirdi. Bu telde verilen bilgiler önemli idi.
Çerkez Bekir'in çıkardığı,
bilinen olay, Adapazarı ve çevresinde Kuvayi Milliye'ye karşı ayaklanma
başlangıcı sayılmış. Bundan ne yolda yararlanılacağını görüşmek üzere Padişah,
Ferit Paşa, Ã?dil Bey ve Sait Molla ile Ali Kemal Bey'den meydana gelen bir
kurul, birtakım tasarlamalarda bulunmuşlar.
Bu telyazısında, yukarda adı
geçen Hikmet üzerine de bilgi veriliyordu. Bu Hikmet, iki ay önce Amasya'dan
Adapazarı'na gelmiş. O çevrede öteden beri kendisine ve ailesine karşı olanların
ulusal örgüte girdiklerini anlamış. Hikmet Bey, Amasya'dan geldiğini ve beni
tanıdığını, ulusal örgüt kurma izninin ancak kendisine verilmiş olduğunu ileri
sürerek, Sivas'la haberleşmeye girişmek ister. Karşı taraf engel olur. Hikmet,
karşıt örgüt kurar. Bunu sezen Sait Molla, Hikmet'i elde edecek çareyi bulur.
Kendisini Hıristiyanlara karşı bir ayaklanmaya kışkırtır.
Baylar, Hikmet üzerine ve
düşmanlarımızın Hıristiyanlara karşı kurdukları düzenler üzerine verdiğim bilgi,
daha sonra dokunacağımız bazı durumların kolaylıkla anlaşılmasına yarayacağından
gereksiz sayılmamasını rica ederim. (belge: 174, 175)
Baylar, bu bilgiler üzerine
Cemal Paşa'ya çektiğim teli, olduğu gibi görmenizi isterim:
Şifre
Sivas, 31.10.1919

Harbiye Nazırı Cemal Paşa
Hazretleri'ne
Adapazarı dolaylarında
hükümete ve ulusal örgütlere karşı meydana gelen olayı biliyorsunuz. Bu olay,
ulusal birliğin dayancı ve yüce hükümetin kesin ve yerinde önlemleri ile
bastırılmış ise de daha oralarda bozgunculuk tohumu vardır. Ulusun birliği
karşısında, büsbütün ortadan kalkacağına kuşku yoktur. Ancak, bu bozgunculuk
olaylarını Damat Ferit Paşa, eski Dahiliye Nazırı Ã?dil ve daha önceki Dahiliye
Nazırı Ali Kemal Beylerle Sait Molla'nın kışkırttıkları ve düzenledikleri
anlaşılmıştır, Adları bildirilen bu kişiler, kendi vatan hainliklerinden başka,
çok büyük ve tehlikeli bir yanlış iş daha yapmışlardır. O da bu haince
işlerinden sanki yüce Padişahımızın da bilgisi olduğu söylentisini yaymak gibi
bir büyük alçaklıktır. Sayın hükümet üyelerinden tam bir yürek temizliği ile
rica ederiz. Zamanında durumu, uygun bir yolla yüce Padişaha bildirsinler.
Ulusun ve örgütlerinin bu gibi uydurma ve yalan sözlere önem vermeyeceği açık
bir gerçektir. Bozguncuların, yalanlarla ulusal birliği bozmak istedikleri ileri
sürülerek, olayın geçtiği yerlerde söylentilerin hükümetçe resmi olarak
yalanlanmasını; böylece her türlü yanlış anlaşılmanın ortadan kaldırılmasını ve
bu dokuncalı kişiler üzerinde gereken inceleme yapılarak yasa yoluyla
kovuşturmaya girişilmesini çok önemli bir sorun saymaktayız efendim.

Heyeti Temsiliye adına

Mustafa Kemal


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.