Felsefe Gerçek Olanı Kavrar.
 

Felsefe gerçek olanı kavrar. Gerçek Varlığa — evrensel güzellik, evrensel sevgi, evrensel bilgi — erişmek her bir bireysel bilincin yeteneği içindedir. Kendini insan doğası, insan özü olan bu sonsuz tinsellik boyutlarında açındırmak her bir bireyin ona ussal varoluş tarafından verilen saltık hakkıdır. Ya da, Gerçeklik Bilinci Dünya-Tini için Erektir, ve bu bilinç o denli de Gerçeklik İstencidir: Eylem bilgidir, ve bilgi eylem. Kuram ve Kılgı ayrılmaz birlik içindedir: Gerçekliğin bilgisi gerçekliğin eylemidir. Buna göre, nihilist biçimlerinde değersiz ve anlamsız olduğunu itiraf eden sonlu modern bilincin gerçeklik bilincine tepkisi anlaşılabilir birşeydir. Modern Toplum insanın güç istenci, varsıllık istenci ve seks istenci gibi değersiz belirlenimlerine, giderek saldırgan bilinçaltı özlemlerinin doyumuna ayarlanmıştır. Bu düzeye dek, Felsefenin bu aynı toplumsal dizgenin dokusuna uyarlanması, kuşkucu-görgücü ‘felsefelere’ indirgenmesi, göreci bir türlülük içinde birliğini ve gerçekliğini yitirmesi de anlaşılabilir birşeydir. Usun bastırılması olarak, Nihilizm insanlığın belirlenimi değildir. Tersine, insanlığın yazgısı varoluşunu bir güzellik, iyilik ve gerçeklik Tini olarak biçimlendirmektir. Bu ereğe hiç kuşkusuz bilgi yoluyla ulaşılır. Us — her insana özünde eksiksiz olarak ve eşit olarak verili olan bu yeti — ne denli bastırılmış, bozulmuş, durdurulmuş olsa da, doğası gereği açınma, gelişme ve kendini bilme yeteneğindedir.