![]() |
Heykel Sanatı - Konu
KONU. İnsan figürü, eskiden beri heykel sanatının temel konusu olmuştur. Dinsel figürler (örn. Buda Ve Hindu tannları, İsa, Meryem, azizler, Yunan tanrıları; Siyah Afrika, Yakındoğu ya da Kolomb öncesi Amerika gibi kültürlerde tannlar, ruhlar yada mitolojik varlıklar), efsaneler, kahramanlıklar ve dinsel öyküler de heykel sanatının başlıca konulanndandır. Özellikle Roma heykel sanatında önemli bir yer tutan portrecilik (tam boy portreler, portre büstler, sikke ve madalyonlann üstündeki portreler), Rönesans'tan bu yana Batı heykel sanatının önemli bir dalıdır. Heykel sanatında aynca hayvanlar, insan ve hayvan figürlerine dayanan düşsel yaratıklar, bitkiler, manzaralar yaygınlıkla işlenmiş, mimari arka planlara da yer verilmiştir. Betimsel olmayan heykelin iki türü vardır. Bunlardan ilkinde, doğa betimlenecek bir nesne gibi değil, yeni biçimlere ulaşmak için bir kaynak olarak kullanılır. Rönesans "Yeniden doğuş" anlamına gelen bir süreçtir. 15. yüzyılda başlayan bir süreç, aynı yüzyıl içinde bütün Avrupa'ya yayıldı. Bu yenilikte, Roma ve Grek başarılarının yeniden cezalandırılması istemi vardır. Rönesans şu temel anlayışlara dayanıyordu. 1)Yeryüzü ilgi çekici ve araştırılmaya değer bir yerdir, 2)İnsan güçlüdür ve bu gücüyle büyük başarılar elde edebilir, 3)İnsanın sürekli faal olması şerefli birşeydir ve 4)Gerçek güzeldir. i Brancusi, Raymond Duchamp-Villon, Henri Laurens, Umberto Boccioni, Jacques Lipchitz gibi öncü çağdaş heykelcilerin yapıtlan bu türe girer. Salt soyut heykel olarak da bilinen öteki tür ise, heykelcinin mekân, hacim, çizgi, renk, doku gibi öğeler konusundaki soyut düşüncelerine dayanır. Jean Arp, Hans Arp olarak da bilinir. (d. 16 Eylül 1887, Strasburg, Almanya - ö. 7 Haziran 1966, Basel, İsviçre) Antoine Pevsner, Naum Gabo ve daha sonra Robert Morris, Donald Judd, Phillip King gibi heykelcilerin yapıtlan bu türe örnek gösterilebilir. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.