ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   İslami Genel Konular (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=324)
-   -   4 Kutsal Kitap Ve Hadisler (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=523859)

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 10:59 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

Arkadaşlar , gördükki =) bazıları çeşitli yerlerden alıntılar yapıyor ediyor. Bende size bir link vereceğim.Artık kendi araştırmanızı kendiniz rahatça yapabilin diye.

http://rapidshare.com/files/33141886...itap_Meali.rar

8 mb lık bir program.

İçindekiler;

Kuranı Kerim Meali
İncil Meali
Tevrat Meali
Zebur Meali
Hadisler (Kütübü sitte)
Tefsir (Elmalılı)

Üstelik ortak arama yapabileceğiniz bir arama motoru da var.

Sadece Türkçe. Malum Türkiye'de yaşıyoruz hepimiz.

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 10:59 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

bir örnek yaptım bile ; arama motoruna tüm kitaplarda "farkında" kelimesini arattırdım.

farkında için Kuran'da 11 adet sonuç bulunmuştur.

Diyanet Meali - el-BAKARA : 9. Onlar (kendi akıllarınca) güya Allah'ı ve müminleri aldatırlar. Halbuki onlar ancak kendilerini aldatırlar ve bunun farkında değillerdir.

Diyanet Meali - el-EN'ÂM : 26. Onlar, hem insanları Peygamber'e yaklaşmaktan vazgeçirmeye çalışırlar, hem de kendileri ondan uzaklaşırlar. Oysa onlar farkında olmadan ancak kendilerini helak ederler.

Diyanet Meali - el-EN'ÂM : 109. Kendilerine bir mucize gelirse ona mutlaka inanacaklarına dair kuvvetli bir şekilde Allah'a andiçtiler. De ki: Mucizeler ancak Allah katındandır. Ama mucize geldiğinde de inanmayacaklarının farkında mısınız?

Diyanet Meali - el-EN'ÂM : 123. Böylece biz, her kasabada, oralarda bozgunculuk yapmaları için, günahkârlarını liderler yaptık. Onlar yalnız kendilerini aldatırlar, ama farkında olmazlar.

Diyanet Meali - YÛSUF : 107. Allah tarafından kuşatıcı bir felâket gelmesi veya farkında olmadan kıyametin ansızın kopması karşısında kendilerini emîn mi gördüler?

Diyanet Meali - en-NÛR : 31. Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.

Diyanet Meali - eş-ŞUARÂ : 202. İşte bu (azap) onlara, kendileri farkında olmadan, ansızın geliverecektir.

Diyanet Meali - en-NEML : 50. Onlar böyle bir tuzak kurdular. Biz de kendileri farkında olmadan, onların planlarını altüst ettik.

Diyanet Meali - el-ANKEBÛT : 53. Senden, azabı çarçabuk (getirmeni) istiyorlar. Eğer önceden tayin edilmiş bir vade olmasaydı, azap elbette onlara gelip çatmıştı. Fakat onlar farkında değilken, o ansızın kendilerine geliverecektir.

Diyanet Meali - ez-ZÜMER : 55. Siz farkında olmadan, ansızın başınıza azap gelmezden önce, Rabbinizden size indirilenin en güzeline (Kur'an'a) tâbi olun.

Diyanet Meali - ez-ZUHRUF : 66. Onlar farkında değillerken kıyamet gününün kendilerine ansızın gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

farkında için İncil'de 4 adet sonuç bulunmuştur.

Matta - BÖLÜM 16 : Mat.16: 8 Bunun farkında olan İsa şöyle dedi: "Ey kıt imanlılar! Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?

Markos - BÖLÜM 8 : Mar.8: 17 Bunun farkında olan İsa, "Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?" dedi. "Hâlâ akıl erdiremiyor, anlamıyor musunuz? Zihniniz köreldi mi?

Luka - BÖLÜM 9 : Luk.9: 33 Bunlar İsa'nın yanından ayrılırken Petrus İsa'ya, "Efendimiz" dedi, "Burada bulunmamız ne iyi oldu! Üç çardak kuralım: Biri sana, biri Musa'ya, biri de İlyas'a." Aslında ne söylediğinin farkında değildi.

Luka - BÖLÜM 11 : Luk.11: 44 Vay halinize! İnsanların, farkında olmadan üzerlerinde gezindiği belirsiz mezarlara benziyorsunuz."

farkında için Tevrat'ta 7 adet sonuç bulunmuştur.

Tevrat - YARATILIŞ KİTABI : Yar.19: 33 O gece babalarına şarap içirdiler. Büyük kız gidipbabasıyla yattı. Ancak Lut yatıp kalktığının farkında değildi.

Tevrat - YARATILIŞ KİTABI : Yar.19: 35 O gece de babalarına şarap içirdiler ve küçük kız babasıylayattı. Ama Lut yatıp kalktığının farkında değildi.

Tevrat - MISIRDAN ÇIKIŞ : Çık.34: 29 Musa elinde iki antlaşma levhasıyla Sina Dağı'ndan indi. RAB'le konuştuğu için yüzü ışıldıyordu, ama kendisi bunun farkında değildi.

Tevrat - 1.SAMUEL : 1.Sa.3: 13 Çünkü farkında olduğu günahtan ötürü ailesini sonsuza dek yargılayacağımı Eli'ye bildirdim. Oğulları Tanrı'ya saygısızlık ettiler*fg*. Eli de onlara engel olmadı.D Not 3:13 Septuaginta ve bazı eski İbrani din bilginlerine göre "Tanrı'ya saygısızlık ettiler", Masoretik metin "Başlarına lanet getirdiler".

Tevrat - ÖZDEYİŞLER : Özd.5: 6 Yaşama giden yolu hiç düşünmez, Yolları dolaşıktır, ama farkında değil.

Tevrat - VAİZ : Vai.5: 1 Tanrı'nın evine gittiğinde davranışına dikkat et. Yaptıklarıkötülüğün farkında olmayan akılsızlar gibi kurban sunmak içindeğil, dinlemek için yaklaş.

Tevrat - YEŞAYA : Yşa.57: 1 Doğru kişi ölüp gidiyor, Kimsenin umurunda değil. Sadık adamlar da göçüp gidiyor; Kimse doğru kişinin göçüp gitmekle Kötülükten kurtulduğunun farkında değil.

farkında için Hadislerde 5 adet sonuç bulunmuştur.

Kütüb-ü Sitte - Hadisler 1 : 84 - Huzeyfetu'bnu'l-Yemân (radıyallahu anh) anlatıyor: Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm), bize iki hadis irad buyurmuştu. Ben bunlardan birini gördüm, diğerini de bekliyorum. Buyurmuştu ki: Emanet (din, adalet duyguları) insanların kalplerinin derinliklerine (yaratılışlarında, fıtrî meyiller olarak) konmuştur. Sonradan Kur'ân-ı Kerîm indi. (İnsanlar kalplerine konmuş olan bu fıtrî temâyüllerin) Kur'ân ve hadiste te'yîdini buldular. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bize bu emanetin kalplerden kalkmasından da bahsetti ve buyurdu ki: "Kişi uykuda imiş gibi farkında olmadan kalbinden emanet alınır. Geride, benek izi gibi bir iz kalır. Sonra ikinci sefer, yine uykuda imişcesine, kişi farkında olmadan kalbindeki emânet duygusundan bir miktar daha alınır. Bunun da, kalpte bir kabarcık izi gibi bir izi kalır, yâni şöyle ki, ayağın üzerinden bir kor parçasını yuvarlayacak olsan değdiği yerleri kabarmış görürsün. Ne var ki, içinde işe yarar bir şey yoktur. Sonra Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) bir çakıl tanesi aldı, onu ayağının üzerinde yuvarladı. (Ve sözüne devam etti

Kütüb-ü Sitte - Hadisler 2700 : 2724 - Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdularki: "Sizden biri namaz kılarken uyuklayacak olursa, uykusu gidinceye kadar hemen yatsın. Zira, uyuklayarak namaz kılanınız, istiğfar ederken kendi nefsine sebbetmeye kalkar da farkında olmaz."

Kütüb-ü Sitte - Hadisler 3700 : 3771 - İbnu Ömer ve Ebu Hüreyre radıyallahu anhüm anlatıyor: "Cuma günü, Ömer İbnu'l-Hattab hutbe verirken, Osman İbnu Affan mescide girdi. Ömer radıyallahu anh minberden ona seslendi: "Vaktin farkında mısın, (niye cumaya geciktin!)"

Sahih-i Buhari - Bölüm 8 : HİBE BAHSİ Hediye;Köle âzad etmek HİBEDEN RÜCÛUN AHLÂKÎ VAZİYETİ VE ZEMMİ HAKKINDA İBN-İ ABBÂS HADÎSİ Ümmü'l-Mü'minîn Meymûne b. el-Hâris Rivâyet olunduğuna göre, müşârün-ileyhâ (mâlik olduğu siyah) bir câriyeyi âzâd etmiş ve Nebî salla'llahu aleyhi ve sellem'den istîzân etmemişti. Resûlullah'ın Meymûne'ye gelmesi mu'tâd olan gün gelince Meymûne: - Yâ Resûla'llah! Farkında mısın? Ben câriyemi âzâdladım, dedi. Resûlullah: - Sahih âzâdladın mı? diye istiknah buyurunca Meymûne: - Evet, âzâdladım, dedi. Bunun üzerine Resûlullah: - Eğer câriyeyi (Benî Hilâl'den) dayılarına hediye etseydin ecrin daha büyük olurdu, buyurmuştur. 1135

Sahih-i Buhari - Bölüm 9 : BED'ÜL-HALK BAHSİ Cennet ehli CENNET'TE ENBİYÂ MENZİLLER Ebû Saîd-i Hudrî Rivâyet olunduğuna göre, Nebî salla'llahu aleyhi ve sellem: - Ehl-i Cennet Cennet'de kendilerinden yükseklerdeki (ehl-i guref denilen) bir takım köşklerin sâhiblerini (aralarındaki mesâfe farkında n dolayı) güçlükle görebilirler. Nasılki (gündüz) şark veya garp ufkunda zıyâdâr kalan parlak yıldızı aradaki mesâfe uzunluğundan dolayı dikkatle bakanlar seçebilir! buyurmuş. Ashâb: - Yâ Resûla'llah! O âlî köşkler Enbiyâ menzilleri midir?. Başkaları onlara erişemez mi? diye sordular. Resûlullah: - Evet, o köşkler Enbiyâ menzilleridir. Fakat (Allah başkalarına da ihsân edebilir) hayâtım yed-i kudretinde bulunan Allah'a yemîn ederim ki: (Enbîya'dan başkaları) o erlerdir ki, onlar Allah'a îmân ve Peygamberleri tasdîk etmişlerdir, buyurdu. 1348

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 10:59 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

Kur'an da rastladığım incil hakkında bir kaç ayet,sure var.
Sure 5:68 De ki: "Ey kitap ehli! Tevrat'ı, İncil'i ve Rabbinizden size indirileni uygulamadıkça bir esas üzerinde değilsiniz. (Sure 2:41 ile karşılaştır.)
Kur’an’a göre Musa’nın Şeriat’ı (Tora) ve İncil Muhammed’ten önce ve değiştirilemeyen Tanrı’nın esinlemeleri olarak vardı. (Sureler 10:94/ 3:71-93/ 4:4/ 29:46/21:7)

Kutsal kitabı okumak için bir alternatif daha var indirmenize vs gerek yok. ;
http://kutsal-kitap.net/index.html
Selamlar.

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:00 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

elbette verdiğiniz site hristiyan inancındakiler ve araştırıcılar için iyi bir kaynak olabilir.Benim verdiğim programda ise bütün kitaplar vardır ve hadisler de varır.Ortak arama oturu kullanılabilir.Ayrıca ben yalnızca islamiyeti içeren bir program vermedim.Fakat siz hristiyanlığı anlatan bir siteyi öneriyorsunuz.

ayrıca;

http://www.barnabas-incili.com/

sitesinden barnabas incilini okuyabilirsiniz.

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:00 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 








Onuris Nickli Üyeden Alıntı



Kur'an da rastladığım incil hakkında bir kaç ayet,sure var.
Sure 5:68 De ki: "Ey kitap ehli! Tevrat'ı, İncil'i ve Rabbinizden size indirileni uygulamadıkça bir esas üzerinde değilsiniz. (Sure 2:41 ile karşılaştır.)
Kur’an’a göre Musa’nın Şeriat’ı (Tora) ve İncil Muhammed’ten önce ve değiştirilemeyen Tanrı’nın esinlemeleri olarak vardı. (Sureler 10:94/ 3:71-93/ 4:4/ 29:46/21:7)

Kutsal kitabı okumak için bir alternatif daha var indirmenize vs gerek yok. ;
http://kutsal-kitap.net/index.html
Selamlar.






size incilden cevap vereyim.İsa peygamberin kendi cümlelerinden;

İsa cevap verdi: "Musa'nın kitabına uyan her şeyi gerçek diye alırsınız. Biliyorsunuz, Rabb birdir, gerçek birdir; buradan giderek deriz ki, akide birdir ve akidenin anlamı birdir ve dolayısıyla din birdir. Bakın, size diyorum ki, eğer gerçek Musa'nın kitabından silinip çıkarılmamış olsaydı, Rabb, babamız Davud'a ikinciyi vermeyecekti. Ve, Davud'un kitabı tahrif edilmemiş olsaydı, Rabb İncil'i bana emanet etmeyecekti; çünkü Rabb değişmez ve tüm insanlara tek bir mesajla konuşmuştur. Bu bakımdan, Allah'ın elçisi geleceği zaman, dinsizlerin benim kitabımda yaptıkları tahrifatın tümünü temizlemek için gelecektir." (Barnabas , 122)

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:00 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 








wishdropper Nickli Üyeden Alıntı



size incilden cevap vereyim.İsa peygamberin kendi cümlelerinden;

İsa cevap verdi: "Musa'nın kitabına uyan her şeyi gerçek diye alırsınız. Biliyorsunuz, Rabb birdir, gerçek birdir; buradan giderek deriz ki, akide birdir ve akidenin anlamı birdir ve dolayısıyla din birdir. Bakın, size diyorum ki, eğer gerçek Musa'nın kitabından silinip çıkarılmamış olsaydı, Rabb, babamız Davud'a ikinciyi vermeyecekti. Ve, Davud'un kitabı tahrif edilmemiş olsaydı, Rabb İncil'i bana emanet etmeyecekti; çünkü Rabb değişmez ve tüm insanlara tek bir mesajla konuşmuştur. Bu bakımdan, Allah'ın elçisi geleceği zaman, dinsizlerin benim kitabımda yaptıkları tahrifatın tümünü temizlemek için gelecektir." (Barnabas , 122)






İncilde böyle birşey geçmez sanırım alıntı yaptığınız incil ''Barnabas'' incili ve o incilin kabul görmediğini bütün dünya biliyor siz müslümanlar hariç. Gerçi sizde biliyorsunuzda kabul etmiyorsunuz her nedense. O incilin yalan olduğunu biliyoruz ve kanıtlanmıştır eğer kanıtlanmadı diyorsanız şöyle anlatayım; Barnabas incilinde isanın mesih olmadığını ve bundan sonra gelecek kişinin muhammed olduğunu söyler ancak kuran dahi söyler isanın mesih olduğunu.
Selamlar.

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:00 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

Ben bütün dünyanın söyledikleriyle yaşamam.Bakarım bu incil kaç yılında yazılmış.Orjinalindeki karbon testine bakarım.Bakınca en eski incil olduğunu görürüm ve bunuda kabul ederim.Barnabas ta isanın bir havarisidir.Yuhannada.Birisi yalancı birisi doğrucumudur.Elebette sizin düşünceniz sizindir.Benim neye inandığım kimseyi ilgilendirmez.Sizin de neye inandığınız beni ilgilendirmez.Ben kiliseden gelen emirlerle birşeye inanmam.Camiden gelenlerle de inanmam.Ararştırır ve okurum.Kabul görmeyenler de beni bağlamaz.Ayrıca isanın mesih olduğunu barnabas oraya yazmamış olabilir.o yazmamıştır yuhanna yazmıştır.Sonuçta incil yaşanılanları anlatan bir kitaptır.İsa'nın sözlerini anlatır büyük bir kısmında.Kuran daha farklı bir kitaptır.İncildeki hikayeleri okuyup ibret alırım bu benim sevdiğim birşeydir.Bu tüm inciller için geçerlidir.

Ben irademle düşünürüm.Ön kabullerim yoktur.Bir başkası bu yanlış dedi diye ona yanlış veya doğru demem.


ayrıca "siz demişsin"

ben bir bütünün parçası değilim.ben benim.benden bir tane daha yok.senden de.Allah hepimizde düşünelim diye kitaplar vermiş zihin vermiş.Siz dediğin kişiler beni bağlamaz.Fethullah gülende bağlamaz said nurside bağlamaz cübbeli bilmemne hocada bağlamaz diyanet işleri de bağlamaz.

Çünkü Allah 4 duvar arasında değildir.Engizisyon yüzlerce yıl zevkine insan öldürmüş halen insanların incili okuması bile şaşırtıcı.Ona rağmen okuyorlarsa bu ne güzeldir.Bağlılıktır sadakattir.Halen kiliseye gidebiiyorlarsa bu ne güzeldir.Ama hiçbir camide toplu katliamlar olmadı.Ben sana islamiyeti savunmuyorum.Ama sen bana hristiyanlığı savunuyorsun.

Benim dinim benim senin dinin senin olsun.

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:00 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 








wishdropper Nickli Üyeden Alıntı



Ben bütün dünyanın söyledikleriyle yaşamam.Bakarım bu incil kaç yılında yazılmış.Orjinalindeki karbon testine bakarım.Bakınca en eski incil olduğunu görürüm ve bunuda kabul ederim.Barnabas ta isanın bir havarisidir.Yuhannada.Birisi yalancı birisi doğrucumudur.Elebette sizin düşünceniz sizindir.Benim neye inandığım kimseyi ilgilendirmez.Sizin de neye inandığınız beni ilgilendirmez.Ben kiliseden gelen emirlerle birşeye inanmam.Camiden gelenlerle de inanmam.Ararştırır ve okurum.Kabul görmeyenler de beni bağlamaz.Ayrıca isanın mesih olduğunu barnabas oraya yazmamış olabilir.o yazmamıştır yuhanna yazmıştır.Sonuçta incil yaşanılanları anlatan bir kitaptır.İsa'nın sözlerini anlatır büyük bir kısmında.Kuran daha farklı bir kitaptır.İncildeki hikayeleri okuyup ibret alırım bu benim sevdiğim birşeydir.Bu tüm inciller için geçerlidir.

Ben irademle düşünürüm.Ön kabullerim yoktur.Bir başkası bu yanlış dedi diye ona yanlış veya doğru demem.






Önce bir barnabas incilinin ne zaman kim tarafından yazıldığını bir öğreninde ondan sonra yorum yapın bunun yanında daha isanın havarilerinin kim olduğunu bilmiyorsunuz. Çok komiksiniz gerçekten. Bari insanların akıllarını bulandırmayın. Bu forumdada bilmeden ne kadar çok konuşan var. Kiliseden gelen emirlerle iman etmiyor kimse. Bilip bilmeden konuşmayalım lütfen. Araştırmalarınıza devam edin fakat doğru şekilde araştırın.

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:00 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

Soru: Barnabas İncil'i ile ilgili serüven nasıl başladı?
Cevap: Hikmet Yayınevi'nde çalıştığım dönemdi. 80'lerin başıydı. Bir gün dönemin Malatya Milletvekili İsmail Hakkı Şengüler'in ricasıyla bana, Süryanice papirüsle yazılmış iki sayfa geldi.
Bu sayfalar, bana gelene kadar birçok papaza götürülmüş ancak papazlar, metnin ne olduğunu anlamamışlar. Yaptığım tercüme sonucunda, metnin, Arami dilinde ve Süryani alfabesinde olduğunu ve bunun, Barnabas İncili'nin nüshaları olduğunu tespit ettim.
Soru: Kitap nasıl başlıyordu?
Cevap: Kitabın giriş kısmında; "Alemlerin Rabbi olan Allah tarafından, Mesih'e vahyedileni, ondan duyduğum gibi 48 yıl sonra, aynen duyduğum gibi, Demir Nüsha olarak yazıyorum. Ben Kıbrıslı Barnabas'ım" ifadeleri vardı.
Soru: Peki, nasıl bulunmuş bu İncil, anlatır mısınız?
Cevap: İncil, 1981 kışında, köylülerin avdan döndükleri bir sırada, şimdi Şırnak sınırları içinde kalan, o vakitler Hakkari sınırları içinde olan Uludere yakınlarında bir mağaraya girmeleriyle bulunuyor. Köpekleri mağarada kayboluyor. Ancak sesinin çok derinden duyulması üzerine, köpeği kurtarmak için ertesi gün uzun urgan sarkıtarak 150 metre aşağıya iniyorlar. Burada taştan yontma bir oda içerisinde, bir lahit ve bazı eşyalarla karşılaşıyorlar.

Önce Hz. İsa Aleyhisselam'a ait bir madalyonu çıkarıyorlar. Bu madalyonun, Paris'te bir müzede saklandığını öğrendim sonra. Lahitin kapağının açılmasının ardından, cesedin üzerinde İncil bulunuyor. İncil, köylülerin üzerinden, o sırada Babat Aşireti Lideri Korucu başı Hazım Babat'ın Babası Ferhan Babat'ın eline geçiyor önce.

Ferhan Babat'ın, İncil'in tarihi değerini anlaması uzun sürmüyor ve İncil'i satmak için girişimlerde bulunuyor. Babat'ın İncil için istediği rakam, 280 bin dolardı. Bu parayı dönemin Malatya milletvekili İsmail Hakkı Şengüler Bey, ödemeyi kabul etmişti. Ferhan Babat'la anlaşmaya varılmıştı. Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan'ın babası Mehmet Ali Arslan ile birlikte, İncil'i teslim almaya gittik. Ancak o sırada beklenmedik bir şey oldu. İncil bize teslim edilemeden Jandarmanın eline geçti. 2 yıl boyunca Jandarma karargahında saklı tutuldu. Ardından o sırada Kemal Başer Paşa'dan alınarak Genelkurmay Özel Harp Dairesi'nin eline geçti.

Soru: Peki, bu İncil'in tercümesi çalışmasına dahil olmanız nasıl haşladı?

Cevap: Ben Malatyalıyım. Turgut Özal, 1983 yılında Başbakan olunca kendisine ulaştım. Özal ile tanışırdık. 1986 yılında konuyu kendisine anlattıktan sonra, beni Özel Harpçi Orgeneral Sami Karamısır Paşa'ya gönderdi. Önce beni epey sorguladılar. Amacımın ne olduğunu anlamak istiyorlardı. Ben, kitabın sadece tercüme boyutuyla ilgilendiğimi söyledim. Ardından İstanbul Balmumcu'da bulunan Özel Harp Karargahı'nda, Sami Karamısır Paşa ve MİT Müsteşarlığı da yapmış olan ve halen hayatta olan Hayri Ündül Paşa'nın görevlendirmesiyle, tercüme çalışmasına başladım.

Soru: Eser size ilk önce nerede gösterildi?

Cevap: Önce Ankara'da bulunan o zamanki adıyla Özel Harp Dairesi Başkanlığı'na gittim. Kitabı ilk orada gördüm. Birkaç demir kapıyı aştıktan sonra ulaşılan bir yerdeydi Kitap. Kitap, 1987 yılında Sami Karamısır Paşa ve Hayri Ündül Paşa'nın bilgisi dahilinde, İstanbul Balmumcu'da bulunan Özel Harp Karargahı'nda tercüme etmem için bana verildi. Ben burada her gün tercüme çalışmalarını yapıyordum. Tercüme parası da bana, Harp Akademileri Komutan Nahit Şenoğul Paşa, tarafından veriliyordu. Nahit Paşa daha sonra bana Harp Akademilerinde Koruyucu Envanter dersleri de verdirtti. Bu süre içerisinde, İncil'in 19 sayfasını da tercüme ettim.

Soru: Kitabın bu bölümüne kadar içeriğinden bahsedebilir misiniz?

Cevap: Tevhit'ten başka bir şey yoktu. Zikrullah vardı. İbadet etmenin önemi, Allah'a eş koşmama. Komşulara yardımcı olma. Lut Kavmi ile ilgili bazı uyarıcı bilgiler ve ibret alınmasını öğütleyen bir kıssa vardı. Dikkatimi çeken bir şey daha vardı. Bir peygamber gelecek, ona tabi olanlar, dolgun başaklar gibi olacaklar!" ayeti vardı.

Soru: Sonra ne oldu peki? Neden yarım kaldı tercüme işi?
Cevap: O sırada Zaman Gazetesi'nden gazeteci Ahmet Ersöz Bey konuyla ilgili beni aradı. Bu konuyla ilgili benimle röportaj yapmak istiyordu. Sonra Ahmet Bey, bu İncil'i almak istediklerini söyledi. Ben de Nahit Şenoğul Paşa'ya bunu ilettim. Şenoğul Paşa da, kitabın mikrofilmleri için 60 bin dolar istendiğini bana iletti. Ben de Zaman gazetesine giderek, Ahmet Ersöz'e konu ile ilgili tüm bilgileri verdim.

Yanılmıyorsam 1992 ya da 1993'tü. Ahmet Bey, paranın sorun olmadığını ancak mikrofilmlerin nereden çıktığının da belgeli olmasını istedi. Ben de bunu Nahit Paşa'ya ilettim. Bu olayın ardından askerler bir daha beni aramadı. Ben de bir süre sonra Nahit Şenoğul Paşa'ya giderek İncil'in son sayfalarını istedim. Burası son derece önemli. Zira Aziz Barnabas, bu İncil'i 4. nüsha olarak yazmıştı.
Ve İncil'in son sayfalarında, diğer 3 nüshanın nerede olduğunu da ayrıntılı olarak göstermişti. Bu vesileyle İncil'in son bölümlerini de tercüme ettim. Bu bölümleri adeta Fatiha gibi ezberlemiştim. Bu bölümde Hz. İsa'nın, Zaho taraflarında bir Hıristiyan köyüne geldiği de anlatılıyordu.
http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg
Soru: Peki, İncil'e Karbon testi yapıldı mı?

Cevap: İncil'in hem kapağına hem de sayfalardaki mürekkebe Karbon testi, İsmail Hakkı Şengüler beyin girişimleriyle, Zürich'te özel bir kurumda yaptırıldı. Test sonucunda, malzemenin 2000 yılın üzerinde olduğu ortaya çıktı. Malzemenin yapımında; nişasta ve pamuk hamuru kullanıldığı da tespit edildi. İncil'in son sayfalarında da diğer nüshaların nerede olduğu açıkça yazıyordu.

Soru: Bu İnciller neredeydi peki?

Cevap: Biri Davut Aleyhisselam'ın sarayında, Golan Tepeleri'nin batısında, Taberiyye Gölü'nün doğu yamacında bulundu. Bu İncil de Arami dilinde ve İbrani alfabesiyle yazılmıştı.

Soru: Nasıl bulundu bu İncil?
Cevap: Bu İncil, 2002 senesinde bizzat benim girişimlerimle bulundu. Bir Alman firmasının sponsorluğunda yaptık kazı çalışmalarını. Bu çalışmaya İsrail eski Cumhurbaşkanı İzhak Rabin'in torunu Viktoria Rabin'in çok büyük katkısı oldu. Viktoria Hanım, o sırada Boğaziçi Üniversitesi'nde Arkeometri Bölümü'ndeydi. Kedisiyle oradan tanışıyorduk. Dedesinin forsuyla, İncil'i rahat bir şekilde çıkardık. Orada en az bu İncil kadar başka değerli şeyler de bulduk.

Soru: Diğerleri nerede bulundu?

Cevap: Diğer İnciller'den biri, Suudi Arabistan'ın kuzeyinde, Tur Mağarası'nda bulundu. Bu İncil'i de Almanya'da çalışırken bir istihkam Binbaşısı olarak tanıdığım, şimdilerde emekli olmuş bir general olan Cemal El Ammari buldu. Bundan bir süre önce de bana iki sayfasını getirdi. Bu İncil de, Barnabas'ın yazdığı İncil'di. Arami dilinde, Rumi alfabeyle yazılmıştı.

Soru: Ya diğeri?
Cevap: O daha bulunmadı. Süleymaniye, Zaho taraflarında bir yerde.

Soru: Peki Otantik Barnabas İncil'i, hala Özel Harp Dairesinin elinde mi?

Cevap: 2000 yılına kadar orada olduğunu biliyorum. Eşref Bitlis Paşa'nın oğlu Selahaddin, liseden sınıf arkadaşımdı. Bu vasıtayla Eşref Paşa'ya da ulaşmıştım. Daha sonra Hayri Ündül Paşa ve HBB'den bir kameramanın da olduğu bir sırada, hep beraber mağarada incelemelerde bulunmuştuk. Tanıdığım generallerden edindiğim bilgilere göre; İncil, 2000 tarihine kadar hala Özel Harp Dairesi'ndeydi. Nahit Şenoğul Paşa, Harp Akademileri Komutanı olduğu sırada, 1997-1998 yıllarında, bana İncil'in son sayfalarını da verdi. O sayfalarda:

"O ağzını açtı konuştu. Bir daha aranızda bulunmayacağım. Sen altını biriktirme. Onlar savaşta ölen şehitlerin; yetimlerinin ve dullarının malıdır. Sen, herkes için gönderilmiş bir peygambersin." ayeti vardı.
Orgeneral Nahit Şenoğul Paşa'nın verdiği Barnabas İncili'nin son sayfalarında; bu demir levhaların nasıl yapıldığı ve Davut Aleyhisselam'ın kendi eliyle yazdığı Aramice Zebur ve Harun Aleyhisselam'ın bakır levhalara yazdığı, On Emir'in nerede olduğuna ilişkin bilgiler de vardı.

Bu son sayfalarda bulunan bölümlerde, Barnabas'ın, 4. nüshayı Davut Aleyhisselam'ın sarayında yazdığını anladım. İsrail eski Cumhurbaşkanı İzhak Rabin'in torunu Viktoria Hanım ile birlikte; Davut Aleyhisselam'ın sarayında, bir Alman şirketinin sponsorluğunda kazı yaptık.

Bu kazı sırasında hem II. İncil'i hem de On Emir'i bulduk. Bu İncil de, Arami dilinde yazılmıştı. Victoria Hanım, Etiyopya'dan getirilen bir Yahudi tarafından öldürüldü. Bu olayda İsrail Gizli Servisi'nin etkisi oldu. Victoria Hanım öldürüldüğünde, 27 yaşındaydı. Yaptığım tercümeyi okuduktan sonra, Müslüman olmuştu.

Soru: Peki siz tehdit edildiniz mi bu olayla ilgili olarak?

Cevap: 2003 yılında hastanede geçirdiğim kanser ameliyatı sonrasında, İsrail Büyükelçisi tarafından tehdit edildim. Büyükelçi ve yardımcıları tarafından, bana artık hiçbir şekilde bu konuyla uğraşmamam gerektiği söylendi. "İncil'i tercüme etmeyeceksin" dediler. "Aksi takdirde ilkokul diplomamı, Malatya'daki nüfus kaydını, lise kayıt defterini, üniversite kayıtlarını, yani hayatınla ilgili tüm hayati belgelerini sileriz" dediler.
http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg
Soru: Ama yine de tercümeyi yaptınız öyle mi?
Cevap: Evet.
Soru: Kimin için yaptınız bu tercümeyi?
Cevap: Bu tercümeyi Almanca ve İngilizce olarak yaptım. Yunanistan'da, Markos Yayıncılık için yaptım.

Soru: Bu İncil, Genelkurmay için tercümesini yaptığınız İncil'le aynı mıydı?

Cevap: Evet. Genelkurmaydaki İncil'in tek farkı, tefsirli oluşuydu. Barnabas, Hakkari'de bulunan İncil'e bazı şerhler düşmüştü.

Soru: Peki Yunanistan'da bulunan Yayınevine bu İncil satıldı mı?

Cevap: Evet. Hem de son derece düşük bir fiyat karşısında. 60 bin dolar kadar. Bana 15 bin dolar tercüme parası verilecekti. Ama paramı vermediler.

Soru: Kim aracı olmuştu bu alışverişte?

Cevap: Veli Küçük'ün yaveri olduğu söylenen Adem Taşdemir adında bir arkadaş.
Soru: Peki bu İncil, İsrail'de bulunmadı mı?
Cevap: Evet.
Soru: Türkiye'ye nasıl sokuldu peki?

Cevap: Bunu Türkiye'ye sokan emekli bir üst düzey askerdi. Kendisini, Tuğgeneralliği sırasında tanımıştım. Viktoria Hanım kendisinden yardım istedi. Babasıyla Amerika'da beraber okumuşlar bir dönem. Tanışıyorlardı yani. Komutan, eseri, önce İtalya'ya götürdü.

Soru: Vatikan'a mı verilecekti?
Cevap: Evet. 350 bin Avro karşılığında, Vatikan bu İncil'i almak istedi. Ama Viktorya Hanım buna razı olmadı ve bunu engelledi. Bu arada Kardinal Mario'nun şöyle dediğini hatırlıyorum:
"Gökten İsa gelse bile, biz sistemimizi değiştirmeyiz. Biz bu kitabı, kütüphanemize koymak için almak istiyoruz."
Soru: Sonra ne oldu?

Cevap: Kitabı iade ettiler. Sonra bu Kitap, Yunanistan'da bulunan bir yayınevine satıldı. Ben bu İncil'in mikrofilmlerini almayı başardım.

Yaklaşansaat, 24/09/2008
Kaynak: Aydoğan Vatandaş, Apokrifal, Timaş Yy., s: 36-43, İstanbul, 2008

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:01 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

Bazı insanlar? Bu forumda en fazla 5 tane hristiyan vardır.geriye kalan 1000 kişi müslüman.Merak etme kimsenin aklı bulanmaz.İncilin koruyucu hristiyanlığın savunucusu sen misin?

Ben neyin ne olduğunu biliyorum.Ayrıca senin bana öğretecek düzeyde olduğunuda sanmıyorum.Kilise kabul etmedimi barnabas incilinin okunmamasını.Ben sen daha ilkokuldayken incili okuyordum.Bana tavsiye verebilmen için daha mantıklı cümleler kurman gerekir.Bu kadar sıradan olmasın cümleler.

Bu forumda konuşanları beğenmediysen sağ üst köşede çıkış var orayı tıklayabilirsin.

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:01 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

Yahu bırakın kardeşim bu boş kopyala-yapıştır işlerini. Daha demin diyordunuz ben onun bunun söylediğine inanmam oku kendim karar veririm. Bir karar verin yani cidden Siz barnabas incilini okuduysanız orada İSA MESİH DEĞİLDİR yazdığını göreceksiniz. LAKİN KURANDA İSADAN MESİH DİYE BAHSEDER ! NE YAMAN ÇELİŞKİ DEĞİLMİ ?

AL BUYUR ;
Barnabas İncîl’i Nedir?

“Örneğin, Kıbrıs doğumlu bir Levili olan ve elçilerin
Barnaba, yani “Cesaret Verici” diye adlandırdıkları
Yusuf, sahip olduğu bir tarlayı sattı, parasını getirip
elçilerin buyruğuna verdi. (Elçilerin İşleri 4:36-37)

Bu konuya girmeden önce şunu belirtmemiz lazım. Barnaba adlı edebiyat ile ilgili iki tane eski eser vardır. Birincisi M.S. 100 civarına aittir. Bu eser 21 bölümünden oluşan bir mektup (ancak 13 sayfa) ve Roma İmparatorları Trajan (M.S. 97-117) ve Hadriyan (M.S. 117-138) dönemlerinde yazılmıştır.1 Barnaba mektubunun 16. bölümü Kudüs’ün M.S. 70 yılında harap edilmesinden bahsetmektedir. Bu mektuba bakmak isteyen bu kitaba başvurabilir: Coxe, The Ante-Nicene Fathers, 1 Cilt, “The Epistle of Barnabs”, ss. 137-149.

Bu Barnaba mektubu Kutsal Kitab’ın ayetleri hemen hemen 110 kez aktarıldı. Eski Ahit’ten hemen hemen 95 aktarma, İncîl’den 15 aktarma bulunmaktadır. Eski Ahit’ten kullanılan aktarmalar şu kısımlara aittir: Tekvin, Çıkış, Levililer, Sayılar, Tesniye, Mezmur, Süleyman’ın Meselleri, İşaya, Yeremya, Hezekiel, Daniel, Habakkuk, Tsefanya, Haggay, ve Zekerya. İncîl’den aktarılan kısımlar ise: Matta, Markos, Luka, Yuhanna, Elçilerin İşleri, Romalılar, Efesliler, 2. Korintliler, 1. Timoteyus, İbraniler, Yakub, ve 2. Petrus’dur. Barnaba’nın mektubu içinde bulunan aktarmalarda ilk dönem Hıristiyanlarının doktrinleri ile ilgili birçok terim bulunmaktadır:2

Baba (Tanrı olarak): 3 kez
Tanrı’nın Oğlu ifadesi: 10 kez
Tanrı’nın Ruh ve Kutsal Ruh ifadesi: 12 kez
İsa: 15 kez
Mesih: 3 kez
Rab İsa Mesih: 2 kez
İsa Mesih’in çarmıha gerilmesi bir kefaret olarak: 11 kez
İsa Mesih’in ölümden dirilişi: 2 kez
Rab: 67 kez
Tanrı: 31 kez
Rab Tanrı: 7 kez
____________________
1. Coxe, The Ante-Nicene Fathers, 1. Cilt, s. 133.
2. İbid, 1. Cilt, “The Epistle of Barnabs”, ss. 137-149.


Son yıllarda birçok Müslümanın iddia ettiği şey şudur: “Kur’ân’da bugünkü Hıristiyanlarca kullanılan İncîl’den değil Barnabas İncîl’inden söz ediliyor”. Halbuki, Müslümanların iddia ettiği Barnabas İncîl’i, kendisinin Tanrı’nın Sözü olduğunu iddia etmiyor; tam tersine bir ayrım yapıyor. Sahte Barnabas ise 366 sayfa ve 222 Bölüm’den oluşan bir kitaptır.3 Bu ikinci ortaya atılan Barnabas İncîli orta çağa ait tamamen sahte bir üründür.4 Barnabas İncîli adı ile basılmış olan bu kitap incelenirse, yazarının İsâ Mesih’in havarisi değil, İsrail’i hiç görmemiş birisi olduğu ortaya çıkar. Büyük bir olasılıkla keşiş Fra Marino olarak yetiştirilmişti.5 Barnabas İncîl’ini yazan kişi, kendini “Mesih denilen Nasıralı İsâ’nın havarisi Barnabas” olarak tanıtıyor.6 Ancak İsâ Mesih’in 12 havarisi arasında “Barnabas” adında biri yoktur. (Bkz: Matta 10:2-4; Markos 3:16-19; Luka 6:14-16; Elçilerin İşleri 1:12-13 & 26)

“Barnaba İncîl’i”, İncîl’deki bahsedilen Barnaba tarafından değil, orta çağda Hıristiyanlığı bırakıp Müslüman olan ve Müslümanlığın doğruluğunu kanıtlamaya çalışan biri tarafından yazılmıştır. “Barnaba İncîl’i”nde kullanılan sözcükler ve terimleri incelemiş olan dil uzmanları, bu eserin M.S. 15 yüzyıla ait olduğunu kanıtlamışlardır. İsâ Mesih’ten 15. yüzyıl sonra yazılan “Barnabas İncîl’i”nin tamamen sahte ve tarihsel açıdan değersiz olduğu anlaşılmıştır.

Barnabas İncîli’nin elimizde bulunan en eski nüshası İtalyanca’dır. 1709 yılında Hollanda’nın Amsterdam şehrinde bulunan bu nüsha, J.F. Cramer adında bir bilginin eline geçti. 1550-1590 yıllarını gösteren yalnız bir tek İtalyanca el yazması olup, 1713’den beri Viyana, Avusturya “Hofbibliothek” Kütüphanesinde muhafaza edilmektedir. Bu İncîl’in İspanyolca yazılmış bir nüsha daha var. Bu nüshanın ilk sayfasında İtalyanca’dan çevrildiği belirtiliyor. İtalyanca el yazma, Bay Lonsdale ve Bayan Ragg tarafından İngilizce’ye çevirilerek, 1907 Oxford Üniversitesi Basımevi tarafından basılıp yayınlandı. Daha sonra Mehmet Yıldız tarafından İngilizceden Türkçe’ye çevirildi.7
____________________
3. Yıldız, Barnabas İncîli, ss. 366.
4. Bkz: Gilchrist, Origins and Sources of the Gospel of
Barnabas, 1980.
5. Benson, İncîl-i Barnaba: Bilimsel Bir Araştırma, s. 64.
6. Yıldız, Barnabas İncîli, s. 55.
7. İbid, ss. 53-54.


Bu kitap aslında 15. yüzyılda İtalya’da yazılmıştır ve yazarının İslâmiyete geçmiş birisi olduğu bilinmektedir. Barnabas İncîli, Hıristiyanlığı kötülemek ve Müslümanlığı yüceltmek için M.S. 15. yüzyılda yazılan sahte bir eserdir. 17. yüzyıla kadar, Hıristiyan olsun Müslüman olsun, hiçbir yazar bu eserden aktarma yapmamış, adından bile söz etmemiştir! Bu eserin sahteliği inkâr edilmeyecek şekilde ispatlanmıştır.

Barnabas İncîli’nin
Tarih ve Coğrafya ile ilgili Çelişkileri:

İncîl’deki gerçek Barnaba aslen Kıbrıslı olup asıl adı Yusuf’tu ve Yahudilerin çok eğitimli kavmi olan Levililerdendi. İsâ’nın havarileri onu Barnaba “Yureklendirme oğlu” diye adlandırmışlardı. (Elçilerin İşleri 4:36-37) Barnaba, ait olduğu milletin ülkesini ve yaşadığı 1. yüzyılı çok iyi biliyordu. Barnabas İncîl’inin yazarı da bunları bildiği iddiasındadır. Ama, buna karşın eser, 1. yüzyıl Filistininde yaşayan Barnaba gibi tahsilli bir Yahudinin yapamayacağı tarih ve coğrafya hataları ile doludur. Bu eserin 1. yüzyıl Filistin’inin değil, Ortaçağ Avrupa’sının toplumunu anlattığını anlamak çok kolaydır. Bir kaç örnek vermek gerekirse:

1.
Barnabas’ın bizi hayrete düşüren ilk hatası, Nasıra ve Kudüs şehirlerinin bir göl ya da deniz kıyısında bulunduğunu sanmasıdır. Bilindiği gibi Hz. İsâ’nın büyüdüğü Nasıra kenti, en yakın göl olan Celile gölünden 25 kilometre kadar uzaklıkta ve 600 metre kadar yükseklikte bulunmaktadır. Kudüs ise, en yakın göle (Ölü Denizinden) 23 kilometre kadar uzaklıkta, ve 811 metre yükseklikte bulunmaktadır. Ama Barnabas’ın 20. bölümüne göre, “İsâ Galile denizine gitti ve bir gemiye binerek Nasıra’ya doğru yola çıktı... Nasıra kentine gelince denizciler, İsâ ne yaptıysa hepsini yaydılar.”8 Dahası var. 151. bölüme göre Hz. İsâ’nın bindiği gemi Nasıra “limanından” (!) çıkıp uzaklaşıyormuş. Bu gemi yolculuğu nerede son buluyormuş? Kudüs’te!! Bölüm 152’de şunları okuyoruz, “İsâ Kudüs’e gelip de...”9 Anlaşılan, Barnabas’a göre Nasıra’dan Kudüs’e gemiyle gidilebilir! Bir gemiye binip Ankara’dan Adana’ya gittim” demesi gibi... Barnabas kitabında bu aynı problem mevcuttur.
____________________
8. İbid, 20. bölüm, s. 79.
9. İbid, s. 275.


2.
Barnabas İncil’in 119. bölümünde İsâ’nın şekerden söz ettiği yazılıdır.10 Ama Encyclopedia Britannica’ya göre şeker Akdeniz yöresine ancak M.S. 7. yüzyılda, Müslüman Araplar sayesinde girmeye başladı. Şeker sanayiini Araplar İranlılardan, İranlılar ise M.S. 6. yüzyılda Hintlilerden öğrenmişlerdi. Avrupalılar şeker sanayiini Müslüman Araplardan öğrendiler. Şeker 1. Yüzyıl da Filistin’de bilinmeyen bir maddeydi. Okuyucu şunu anlamalıdır ki, Hz. İsâ’nın şekerden söz etmesi, otomobilden söz etmesi kadar gülünç olur. Barnabas İncîl’inde şekerden söz edilmesi yazarın son derece bilgisiz olduğunu açığa vurmaktadır.

3.
Barnabas İncil’in 54. bölümünde “60 minuti”ye bölünen bir altın dinardan söz ediliyor.11 Hz. İsâ’nın zamanında ise, Roma İmparatorluğunda dinar altından değil, gümüşten yapılırdı. Her Roma dinarı 16 as’a, her as da 4 quadrans’a eşitti. “Minuti” diye bir para birimi yoktu. “Minuti” denilen para birimi yüzlerce yıl sonra ortaya çıkmış ve Roma İmparatorluğunda değil, İspanya’nın Vizigot döneminde (M.S. 575) kullanılmıştır. Barnabas İncîl’inin yazarı hiç bilinmeyen bir parayı kullanmakta ve uydurma kitabında para birimi olarak bunu göstermektedir. Herhangi bir sahte eser, alınan tüm tedbirlere rağmen kendini ele verir. Barnabas İncîl’i de bu konuda bir istisna değildir.

4.
Barnabas İncîl’inin 121. bölümünde anlatılan mahkeme işlemi ancak yüzyıllar sonra orta çağda kullanılan usuldedir.12 Sanık yargıç tarafından sorguya çekilirken noter onun tanıklığını özetleyip kaydeder. Hz. İsâ’nın yaşadığı 1. yüzyılda böyle bir usul yoktu.

5.
Barnabas İncîl’inin 152. bölümünde “tahta fıçılar”dan söz ediliyor, ancak 1 yüzyılda şarabı korumak için tahta fıçıları kullanmak hiç bilinmeyen bir teknikti.13 O dönemdeki insanlar deriden tulumlar kullanırlardı. (Bkz. Matta 9:17)
____________________
10. İbid, s. 227.
11. İbid, s. 137.
12. İbid, s. 228.
13. İbid, s. 278.


6.
Barnabas İncîl’inin anlatım tarzı bile dikkate değer. 222 bölümden oluşan bu eserin İtalyan’ca metni, Toskanya’lı ve Venedik’li Diatessaron’ları örnek almıştır.14 M.S. 13. ve 14. yüzyıllarda hazırlanan bu Diatessaron’lar (yani, İncîl’in dört anlatımını özetleyip tek cilt haline getiren eserler) İtalya’da çok rağbet görmüştü. Bu ebatta Diatessaron’lar ilk olarak 13. yüzyılda yazıldığına göre Barnabas İncîl’i de ortaçağda yazılmış olsa gerek. Sahte Barnabas sık sık büyük Hıristiyan bilgini Jerom’un M.S. 385 yılında yaptığı Tevrât, Zebûr ve İncîl’in Latince Vulgata çevirisinden aktarmalar yapıyor.15

Ayrıca, Barnabas İncîl’inde Dante’nin (M.S. 1265 - 1321) şiirlerinden bir sürü aktarmanın bulunması, bu eserin ortaçağda yazıldığına ilişkin başka bir kanıt oluşturur.16 Barnabas 78. bölümünün sözleri, Dante’nın, Inferno adlı kitabından (1.23) aktarmadır.

“dei falsi e lugiardi” Latince
“sahte ve yalancı tanrılara” Türkçe
“false and lying Gods” İngilizce

Barnabas İncîl’inin
Kutsal Kitap ile Çelişkileri:

7.
Sahte Barnabas’a göre Pontiyus Pilatus, Hz. İsâ’nın hem doğumunda hem de ölümünde Yahudiye (Filistin) ilinin Romalı valisiydi.17 Oysa İncîl’e (Luka 3:1), M.S. 1 Yüzyılda yaşayan Yahudi tarihçisi Yosefus’a ve diğer 1. yüzyıl Roma tarih kayıtlarına göre Pilatus, M.S. 26 yılında, Roma İmparatoru Tiberyus’un döneminde vali atandı.
____________________
14. İbid, 222. Bölüm, s. 366.
15. Bkz. 74. Bölüm ve Mezmur 84:6; 12. Bölüm ve Mezmur 110:3;
118. Bölüm ve Yeremya’nın Mersiyeleri 3:51;
4. Bölüm ve Luka 2:15
16. Bölümler 60, 78, 106, 135, ve 217; Bkz. Dante, Inferno, 1:23,
72, 78, & 217. Ayrıca Bkz. Gilchrist, Origins and Sources of
the Gospel of Barnabas, s. 18. Dante’dan daha çok
aktarma görmek isterseniz, Bkz. Gairdner, The Gospel of
Barnabas - An Essay and Enquiry, ss. 19-21; ve Ragg, The
Gospel of Barnabas, ss. 40-41.
17. Yıldız, Barnabas İncîli, Bölüm 3 ve 217, s. 58 ve 355-360.


8.
Sahte Barnabas 93. bölümde diyor ki, Yahudi başkahini (en yüksek din görevlisi), kral Hirodes ve vali Pilatus’la birlikte “İsâ’nın önünde rükuya varıp tapınmak istiyordu”!18 Ama başkahin ile diğer Yahudi din adamları Hz. İsâ’nın can düşmanlarıydı. İkiyüzlülüklerini açığa vurduğu için O’nu yakalayıp ölüme mahkum etmek istiyorlardı. Doğal olarak, kesinlikle O’na tapınmak istemezlerdi!19

9.
İncîl’e göre Hz. İsâ, “Mesih” (Tanrı’nın atadığı kral ve Kurtarıcı) olduğunu defalarca belirtiyor.20 Ama sahte Barnabas’a göre bunu inkâr ediyor.21 Kur’ân dahi en azından 7 kez Hz. İsâ’nın “Mesih” olduğunu açıkca belirtiyor.22 Barnabas’ın orijinal mektubunda söyle yazmaktadır: “Günahlarımızın affedilmesi ve kanı ile arınmak suretiyle kutsallaşabilmemiz için Rab, bedenini ölüme teslim etmeyi kabul etti. Nitekim O’nun için şunlar yazıldı: “Günahlarımızdan ötürü yaralandı; fesatlarımızdan ötürü zedelendi; yaraları ile biz sağlığa kavuştuk; kuzu gibi boğazlanmaya götürüldü; kırkıcılar önünde dilsiz kuzu gibi durdu.”23 (bkz. İşaya 53:5-7)

İncîl

“İsa onlara, “Ya siz” dedi, “ben kimim dersiniz?” Simun
Petrus, “Sen yaşayan Tanrı’nın Oğlu Mesih’sin” cevabını
verdi. İsa ona, “Ne mutlu sana, Yunus oğlu Simun!” dedi.
“Bu sırrı sana açan insan değil, göklerdeki Babamdır.”
(Matta 16:15-17)
____________________
18. İbid, s. 190.
19. Luka 22:47-54 & 66-71, Luka 23:1-23.
20. Daniel 9:24-26, Matta 16:13-17, Yuhanna 1:41, Yuhanna
4:25-26.
21. Yıldız, Barnabas İncîli, Bölümler: 42, 70, 82, 93 & 96,
ss. 115 & 194.
22. Al-i İmrân 3:45, Nisâ 4:157 & 172, Mâide 5:17 & 72, ve Tevbe
9:30 & 31. “Kur’an’da, İsa için Kitab-ı Mukaddes’in
kullandığı “Mesih” unvanı kabul edilir ve kullanılır, ancak
bunun asıl öneminin yeterince anlaşılmadığı görülmektedir.
Kur’an, İsa’nın kefaretinden veya kurtarıcılık görevinden hiç
sözetmez.” Watt, Kur’an’a Giriş, s. 180.
23. İannitto, Kilise Babalarından ve Yazarlarından Alıntılar,
s. 57; Barnaba’nın Mektubu, 5, 2.


“Kadın İsa’ya, “Mesih denilen meshedilmiş Olan’ın geleceğini
biliyorum” dedi, “O gelince bize her şeyi bildirecektir.”
İsa, “Seninle konuşan ben, O’yum” dedi.” (Yuhanna 4:25-26)

“Başkâhin ise O’na, “Yaşayan Tanrı hakkı için sana yemin
ettiriyorum, söyle bize, Tanrı’nın Oğlu Mesih sen misin?
dedi. İsa, “Söylediğin gibidir” karşılığını verdi.”
(Matta 26:63-64)

Kur’ân-ı Kerîm

“Ey Meryem, Allah seni, kendisinden bir kelime ile
müjdeliyor: Adı Meryem oğlu İsâ Mesih’dir; dünyâda da,
âhirette de yüzde (şerefli) ve (Allâh’a) yakın
olanlardandır.” (Al-i İmrân 3:45)

Barnabas İncîl’i

“İsa itirafta bulunup, gerçeği söyledi: ‘Ben Mesih
değilim.’” (Barnabas 42)

“İsa...ben yeryüzünün tüm kabilelerinin beklediği Mesih
değilim.” (Barnabas 96)

Görüldüğü gibi eğer bir Müslüman Barnabas İncîl’inin Tanrı’nın gerçek sözü olduğunu düşünüyorsa o zaman Kur’ân-ı Kerîmi yalancı çıkarmış ve reddetmiş olur. Hem Kutsal Kitab’a göre hem de Kur’ân-ı Kerîme göre İsa “Mesih”tir. Bu konuda Barnabas İncîl’i bu kitapları tamamen inkâr etmektedir.

10.
İncîl’in Elçilerin İşleri bölümü, gerçek Barnaba’nın bir elçi (aziz) olduğunu kabul etmektedir. O kendisini Hıristiyanlık davasına adamış, her şeyini bu uğurda harcamış, varını yoğunu elçilerin önüne dökerek Müjde’yi yaymak için diledikleri gibi harcamalarını istemiştir.24 Keza İncîl’e göre Barnaba Pavlus’un imanına şehadet etti ve kilise Barnaba’yla Saul’u (Pavlus’u) Müjde’yi yaymak üzere birlikte yolcu ettiler.
____________________
24. Bkz. Elçilerin İşleri 4:36, 9:27, 11:22-25 & 30, 12:25,
13:1-4, 13:42-43, 13:46 & 13:50-51, 14:1, 3, 6, 12, 14,
20-21; 15:2, 12, 22, 25, 35-37 & 39. Ayrıca Bkz. 1
Korintliler 9:6, Galatyalılar 2:1, 9 & 13, Koloseliler 4:10.


“Antakya’daki inanlılar topluluğu içinde bazı peygamberler
ve öğreticiler vardı. Barnaba, Niger denilen Simon,
Kireneli Lukyus, bölge kralı Hirodes’le birlikte büyümüş
olan Menahem ve Saul. Bunlar Rab’be tapınıp oruç tutarken
Kutsal Ruh kendilerine şöyle dedi: “Barnaba’yla Saul’u,
kendilerini çağırmış olduğum görev için bana ayırın.”
Böylece oruç tutup dua ettikten sonra, Barnaba’yla Saul’un
üzerine ellerini koyup onları yolcu ettiler.”
(Elçilerin İşleri 13:1-3)

“Pavlus’la Barnaba havradan çıkarken halk onları, bir
sonraki Sept günü aynı konular üzerinde konuşmaya çağırdı.”
(Elçilerin İşleri 13:42)

Barnaba, ittifakla kabul edilmektedir ki, Hıristiyanlarca sayılan bir elçidir. İlk Hıristiyan propagandasının dayandığı esaslardan birisidir.25 Yani, Barnaba ve Pavlus Müjdeyi yaymak için ortak olarak çalıştılar. Onlar aynı cemattan olarak Mesih İnanlılara birlikte bu inancın yayılmasına çalışıyorlardı.

Pavlus İncîl’de, büyük yer tutan mektupların yazarıdır. (Bkz. Romalılar, 1. & 2. Korintliler, Galatyalılar, Efesliler, Filipililer, Koloseliler, 1. ve 2. Selanikliler, 1 ve 2. Timoteyus, Titus, ve Filimun) Oysa sahte Barnabas, Pavlus’un aldatılmış biri olduğunu söylemektedir.26 Bunun gibi sözler, sahte Barnabas’ın bu kitabı tamamen Hıristiyanlık karşıtı propaganda maksatlı olarak yazdığını gösterir. Orijinal Barnaba ve Pavlus tam olarak aynı Hıristiyan doktrinlerini savunuyorlardı. Hep beraber bu aynı Müjde’yi vaaz ediyorlardı.

“Kardeşler, size bildirdiğim, sizin de kabul edip bağlı
kaldığınız müjdeyi hatırlatmak istiyorum. Size müjdelediğim
söze sımsıkı sarılırsanız, bunu aracılığıyla da
kurtulursunuz. Aksi, halde boşuna iman etmiş olursunuz.
Aldığım bilgiyi size öncelikle ilettim. Şöyle ki, Kutsal
Yazılar uyarınca Mesih, günahlarımıza karşılık öldü, gömüldü
ve Kutsal Yazılar uyarınca ücüncü gün ölümden dirildi.”
(1 Korintliler 15:1-4)

Barnabas İncîl’inin
Kur’ân ile Çelişkileri:
____________________
25. Zehre, Hristiyanlık Üzerine Konferanslar, s. 99.
26. Yıldız, Barnabas İncîli, 222. Bölüm, s. 366.


11.
Kur’ân’a göre (Bakara 2:29) yedi gök vardır. Oysa sahte Barnabas’a göre göklerin sayısı dokuzdur. Burada, tekrar Dante’nin eserlerinden birini aktardığı belli oluyor.27

12.
Kur’ân’a göre (Meryem 19:23) doğum sancısı Meryemi, bir hurma dalı(nın altı)na getirdi: “Keşke dedi, bundan önce ölseydim, unutulup gitseydim!” Ama sahte Barnabas’a göre “Bakire (Hz. Meryem) sancısız çocuğunu doğurdu.”28

13.
Sahte Barnabas, kitabının 44. bölümünde Yahudi din bilginlerini Tevrât metnini tahrif etmekle şuçluyor.29 Bu suçlama herhalde Hz. İsâ’nın zamanında veya daha önce yaşayan din bilginlerine yöneliyor. Ama o zamanki din bilginlerinin Tevrât metnini değiştirdiklerini iddia eden hiçbir tarihsel kayıt yoktur. Kur’ân da bu iddiada bulunmuyor. Gerçeği Yahudileri Tevrât’ı kasıtlı olarak yanlış yorumlamak ve yanlış aktarmakla suçluyor, ama bu kitapçıkta daha önce gördüğümüz gibi, İslâm peygamberi kendi zamanında okunan Tevrât’la İncîl’in gerçek olduğunu biliyordu.30

Bu tür hatalar o kadar çoktur ki, tarafsız Müslümanlar Barnabas İncîl’inin 16. yüzyıla ait sahte bir eser olduğunu açıkça itiraf etmişlerdir. Örneğin, Pakistanlı Dr. Gulam Cilani Bark, Ağustos 1975’te Lucknow şehrinde basılan “Al-Furkan” dergisinin 48. sayfasında şunları yazmıştır: “Hıristiyanlar eldeki İncîl-i Barnaba’nın hakiki olma iddiasını çürütmüşlerdir. Buna göre eserin hakiki olma iddiası ancak Hz. Muhammed’in zamanından önce yazılmış bir kopyası ortaya çıkınca doğrulanabilir. Bu ise şimdiye kadar mümkün olmamıştır.”31 Barnabas İncîl’inin sahte olduğunu kabul eden başka Müslüman bilginler de vardır.32
____________________
27. İbid, 178. Bölüm, s. 309; Bkz. Dante, Empyean, bölüm 178.
28. Yıldız, Barnabas İncîli, 3. Bölüm, s. 58.
29. İbid, ss. 121-122.
30. Bakara 2:113, Bakara 2:136, Al-i İmrân 3:3-4, Al-i İmrân
3:23, Al-i İmrân 3:84, ve Mâide 5:44. Bkz. 12. bölümü.
31. Bark, “Al-Furkan”, Ağustos, 1975, s. 48.
32. Abbas Mahmud el-Akkad, “News Bulletin of the Near Christian
Council” Easter 1961, sayfa 9-11; Süleyman Şahid, İslâm
dergisi “İmpact”, Londra, 1 Ocak 1974. Prof. E.R. Hambye
“İslâm and the Modern Age”, New Delhi, Hindistan, Mayıs 1975;
Prof. Muhammed Yahya el-Haşimi “Etudes Arabes” no. 48; vs.


Bazı eski Müslüman yazarlar, Kur’ân ile Tevrât, Zebûr ve İncîl arasında bir sürü çelişki bulduklarını ileri sürdüler. Ama işin en tuhafı şudur ki, bu eski Müslüman yazarların hiç biri “İncîl-i’ Barnabas”dan söz etmiyorlar! Oysa Hıristiyanların kullandığı İncîl’i acımasızca eleştiren İbn Hazm Fisal fil-milal vel-nihal gibi eski Müslüman yazarlar nasıl oluyor da bu eleştirileri her şeyden çok doğrulayacak bir eserden hiç söz etmiyorlar? Ebü’l-Fadl es-Suudi ile Ebü’l-Beka Salih el-Caferi de eserlerinde İncîl’in dört anlatımını (Matta, Markos, Luka ve Yuhanna’yı) konu ediyorlar. Bu iki Müslüman yazar, Hıristiyanların kullandığı İncîl’i hakiki sayıyor, ancak Hıristiyanlarca yanlış yorumlandığını ileri sürüyorlar. Ama eserlerinde “İncîl-i Barnabas”dan hiç söz etmiyorlar.

“Şurası muhakkakki Barnabas İncîl’i eskiden de, şimdi de,
Müslümanlar tarafından bilinmiş değildir. Müslümanlarla
Hıristiyanlar arasında eskidenberi bir çekişme var. Buna
rağmen hiçbir Müslüman Hıristiyan’a karşı Hz. Peygamberin
geleceğine dair çok açık ve kesin hükümler taşımasına rağmen
bu İncîli delil ve dayanak olarak almamıştır.”33

Kara haber tez duyulur. Kuşkusuz “İncîl-i Barnabas”ın varlığından haberleri olsaydı, ellerinde Hıristiyanlığa karşı mükemmel bir silah olurdu. Günümüzde bu eser bazı Müslüman çevrelerinde ne kadar sevinçle karşılanmıştır! Halbuki Müslümanların elindeki Barnabas İncîl’i ortaçağa ait bir eserdir.34

Kitabımızın bu bölümündeki bilgiler R. Benson’un İncîl-i Barnaba, Bilimsel Bir Araştırma adlı kitabından özetlenmiştir. Eğer Barnabas İncîl’i hakkında daha geniş bilgi edinmek isterseniz bu kitabı okumanızı tavsiye ederiz. Ayrıca bazı İslâmcı yazarların Barnabas İncîl’i konusundaki yanılgılarını görmek isterseniz, İsa Karataş’ın Gerçekleri Saptıranlar: Hıristiyanlık ile ilgili Gerçek Dışı İddialara Yanıt adlı kitabının “Barnabas İncîli ve Gerçekler” adlı bölümünü (Sayfalar 143-167) okumanızı tavsiye ederiz.
____________________
33. Zehre, Hristiyanlık Üzerine Konferanslar, s. 104.
34. Benson, İncîl-i Barnaba, Bilimsel Bir Araştırma, ss. 48-49

Yazar: Daniel Wickwire

Prof. Dr. Sinsi 08-20-2012 11:01 PM

4 Kutsal Kitap Ve Hadisler
 

Sen anlamıyorsun sanırım senin bu yazdığın barnabas başka.Bu söylendiği gibi 15. yüzyılda yazılmış doğru.Ama yeni bulunan öyle değil.Bu yazdığın şey 1983 e kadar doğruydu.Uydurmaydı ama yeni bulunan değil.Karbon testi yapıldı şu an saklanıyor genel kurmayda.

SENCE HAFTALARDIR KOZMİK ODADA NE ARIYOR HAKİMLER?

Ben kopyala yapıştır yaptım çünkü hikaye başkasına ait.Ama sen bir yorumu kopyala yapıştır yaptın.Ben başkasının yorumunu kopyalamam.


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.