ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Doğu Anadolu Bölgesi (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=626)
-   -   Bingöl Şiirleri - Bingöl İle İlgili Şiirler (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=490482)

Prof. Dr. Sinsi 08-19-2012 03:48 PM

Bingöl Şiirleri - Bingöl İle İlgili Şiirler
 
Bingöl şiiri
Bingöl hakkında şiirler
Bingölle ilgili şiirler

BİNGÖL'DE OLMALI ŞİMDİ

Şeytan dağlarını mesken tutmalı

Ya da Şerafeddin dağlarında çoban olmalı köyümün sürüsüne

Kavala üflemeli türkü tadında

Stresten uzak sade bir hayat

Ekmek elde su gölde yaşamalı

Yüzlerce kez yüz sürmeli toprağına

Şimdi Adaklı / ya da köylerinde olmalı





Doruğuna çıkmalı Akça kara dağının

Darahênê'nin alnındaki onuru okumalı

Oradan seyretmeli Murat nehrini

Buğday / soğan ekmeli ovasına

Cücüğüyle beslenmeli soğanın

Mandıralarda süt ürünleri üretmeli

Başkent’inde yaşamalı bir eyaletin

Şimdi Genç / ya da köylerinde olmalı





Arıcılık yapmalı papatya çiçekleri arasında

Güneşin doğuşunu seyretmeli Kale tepe’de

Bu doğa harikasındaki hazzı tatmalı

Çadır kurmalı doyulmaz yaylalarında

Deliksiz rüya gibi bir yaşam sürmeli

Şimdi Karlıova / ya da köylerinde olmalı





Sarp ve yüksek bir kayaya tırmanmalı

Kiğı kalesine ulaşmalı zoru başarıp

Nostaljik bir hayat sürmeli eski merkezde

Asaletli tarihini araştırmalı ilçenin

Ve bir hayata demir atmalı oralarda

Şimdi Kiğı / ya da köylerinde olmalı





Kurulmalı heybetli bir dağın yamacına

Keke’yi dinlemeli Servet Kocakaya'dan

Bir hayat adamalı Yüzen ada’nın güzelliğine

Bir çocuğu sever gibi sevmeli oraları

Kana kana yaşamalı her halini coşkuyla

Belki de turizm cenneti olabilecek bir yer

Şimdi Solhan / ya da köylerinde olmalı





Görkemli dağların arasında yer edinmeli

Gölgesinde saklanmalı meşe ağaçlarının

Kışı kış gibi ve serin karşılamalı yazı

Özlüce barajına akmalı Peri suyuna kapılıp

Hayvancılıkla sağlamalı ailenin azığını

Şimdi Yayladere / ya da köylerinde olmalı





Erzurum / Erzincan / Tunceli illerinin havasını

Aynı anda solumalı / Çat / Pülümür / Tercan ilçesiyle

Sert bir arazide arkadaş edinmeli kayalıkları

Omzuna yaslanmalı Çavuşlu ve Koşan dağlarının

Bir ülkenin yolu bulunmayan yegâne ilçesi

Şimdi Yedisu / ya da köylerinde olmalı





Seyretmeli folklor oyunlarını

Kurbanlık kuzu olmalı Kartal oyununda

Arkadaşlık etmeli şehrin delileriyle

Dörtyol'da her hangi bir çay bahçesinde

Tahta bir iskemlede kıtlama çay içmeli

Yaşlı bir amcanın tabakasından cıgara sarmalı

En derinlerine dağıtmalı dumanı ciğerlerimin

Tandırda pişen sıcak ekmekten yemeli

Afatlar da vurulmalı vahşi bir güzele

Olmalı şimdi ab-ı hayat başında

Yüz sürmeli toprağına şimdi Bingöl'de olmalı

Abdulsemet Telimen


Bingöl Çobanları

Daha deniz görmemiş bir çoban çocuğuyum.
Bu dağların en eski âşinasıdır soyum,
Bekçileri gibiyiz ebenced buraların.
Bu tenha derelerin, bu vahşi kayaların
Görmediği gün yoktur sürü peşinde bizi,
Her gün aynı pınardan doldurur destimizi
Kırlara açılırız çıngıraklarımızla...

Okuma yok, yazma yok, bilmeyiz eski, yeni;
Kuzular bize söyler yılların geçtiğini.
Arzu, başlarımızdan yıldızlar gibi yüksek;
Önümüzde bir sürü, yanımızda bir köpek,
Dolaştırıp dururuz aynı daüssılayı;
Her adım uyandırır ayrı bir hatırayı:

Anam bir yaz gecesi doğurmuş beni burda,
Bu çamlıkta söylemiş son sözlerini babam;
Şu karşıki bayırda verdim kuzuyu kurda,
"Suna"mın başka köye gelin gittiği akşam.

Gün biter, sürü yatar ve sararan bir ayla,
Çoban hicranlarını basar bağrına yayla.
-Kuru bir yaprak gibi kalbini eline al,
Diye hıçkırır kaval:
Bir çoban parçasısın olmasan bile koyun,
Daima eğeceksin, başkalarına boyun;
Hülyana karışmasın ne şehir, ne de çarşı,
Yamaçlarda her akşam batan güneşe karşı
Uçan kuşları düşün, geçen kervanları an!
Mademki kara bahtın adını koydu: Çoban!

Nasıl yaşadığından, ne içip yediğinden,
Çıngırak seslerinin dağlara dediğinden
Anlattı uzun uzun.
Şehrin uğultusundan usanmış ruhumuzun
Nadir duyabildiği taze bir heyecanla...
Karıştım o gün bugün bu zavallı çobanla
Bingöl yaylarının mavi dumanlarına,
Gönlümü yayla yaptım Bingöl çobanlarına!

Kemalettin Kamu

Prof. Dr. Sinsi 08-19-2012 03:48 PM

Bingöl Şiirleri - Bingöl İle İlgili Şiirler
 
BİNGÖL İNSANI

İlk gözlerini açmış bu topraklarda,
Birlikte yaşamaya başlamış yeşil yapraklarla,
İlk terbiyesini almış Osman Dede’ den,
Büyük annesi edeplendirmiş anlattığı ninilerden,

Zamanla pişmiş büyük ailesi içinde,
Aklını çelen olmamış, daima kalmış zinde,
Kurnazlığı tilkiden öğrenmiş dağda gezerken,
Mutiliği de öğrenmiş koyun güderken,

Gün gelmiş köyü orman köyü seçilmiş,
Köylülere de “Bu köyde hayvan besleyemezsiniz” denilmiş,
Böylece zorunlu olarak göç etmiş şehir’ e,
İhtiyar dedesi ile ninesinden başka bir şeyi kalmamış geride,

Gelip yerleşmiş Çapakçur deresine,
Okula gitmek istediğini söylemiş annesine,
Annesi ile babası anlaşarak göndermişler mektebe,
Daha iyi yetişmesi için de bırakmışlar katibe,

Katip kendisine şehirdeki kültürü aşılamış,
Müspet ilimleri de yavaş yavaş okulda almış,
Böylece hem bedenen hem de ruhen olgunluğa erişmiş.
Kıskançlığın, hasımlığın, bencilliğin üstüne çıkabilmiş.

İşte bütün insani yönlerini böylece tamamlamış,
Vücut uzuvları üzerindeki kontrolü de sağlamış,
Artık kendisinden sudur edemez olmuş kötülük,
Hayır işlerinde kullanmak için göremez olmuş mal mülk.

Kalbindeki tüm hayırlar çiçek gibi açılmış,
Bütün kötülüklerin üzerini de set gibi kapatmış,
Bu güzel ve iyi şeylerin kazanımı için gösterilen dirayet,
Bu bölgede yaşayan tüm insanlara etmiş sirayet.

Yunus’ un, Mevlana’ nın sevgisi burada da kendini göstermiş,
Buraya uğrayan yabancıların hepsi bunu hissetmiş,
Onun için burada daima yabancı haklıdır.
Her çeşit dokunulmazlığı da aynen saklıdır.

Buradaki halk kime bağrını açarsa,
Siper eder kendini, yedirmez onu kurda kuşa,
Çünkü onun için misafir Allah’ tan emanettir,
O’ na kötülük şöyle dursun, düşünülmesi dahi hıyanettir.

Gelir kaynaklarının başında hayvancılık gelir,
Bu mesleği de en iyi Karlıova’ lılar bilir,
Köylülerin yüzde doksanı burada rencber,
Maişetleri için bütün aile fertleri olur seferber,

Büyük-küçük birbirlerine karşı etmezler kusur,
Küçükler büyüklerine karşı saygıdan el pençe durur.
Burada insanlar birbirlerine kendir ipi ile bağlı,
Herkeste bir sevgi, herkes birbirine sevdalı,

Bu topraklarda mayasını bulmuş mertlik,
Buradaki insanlarla yoğrulmuş cömertlik,
Kanaatkardır insanları bulmasalar da metelik,
Buradaki insanlara işlememiş, işleyemez nicelik.

Bu topraklarda yaşayan insanlar herkese kucak açar,
Bir daha bırakmamak üzere bağrına basar,
Küçükleri korurken, yaşlıları da en az babaları kadar sayar,
İşte BİNGÖL’ lüler analarından bu duygularla doğar


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.