ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   ForumSinsi Ansiklopedisi (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=476)
-   -   Dokuz Işık (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=465819)

Prof. Dr. Sinsi 08-17-2012 02:51 AM

Dokuz İşık
 


Bagimsiz son Türk devletini koruyabilmek için, milli bir görüs etrafinda birlesmek zorundayiz. Bu görüs Dokuz Isik görüsüdür. Dokuz Isikçilar, Türk milletine,

tarih ve kültürüne dayanan, ona inanan bir doktrindir. Bunun nasyonal sosyalizim ile hiç bir ilgisi yoktur.

Türkiyemizin hizla kalkindirilmasi, çaglar üzerinden siçrayarak Türk milletinin atom ve uzay çagina sokulmasi ile mümkündür. Bu da herseyden önce dünya

çapinda çok üstün kaliteli ilim adamlari ve yüksek teknisyenler kadrosu meydana getirmeye bagli bulunmaktadir.

Bizim inancimiza göre, yabanci memleketlerin sartlari altinda meydana getirilmis bulunan yabanci doktrinler ve yönetim sistemleri taklit edilerek Türkiye´nin

kalkindirilmasi saglanamaz. Ne kapitalizm ve liberalizm, ne de komünizm. Türkiye için yararli olamaz. Türkiye´yi kalkindiracak sistem ve görüs ancak Türk

milletinin özelliklerine uygun, müslüman Türk milleti realitesini göz önünde bulunduran ve modern ilim ve teknigi yol gösterici kabul eden milli bir görüs

olmalidir.

Bunun kisaca formülü Türk emek potansiyelinin, milli üretim faktörlerine rasyonel bir sekilde baglanmasi, devletin vatandaslara üretim yollarini açarak

bütün tedbirleri almasi ve kolayliklari temin etmesi ve milli gelirin artmasinda kendisine düsen esas rolü oynamasidir.

Iste biz böyle milli bir doktrin sahibi bulundugumuz iddia eden bir kadroyuz. Milli görüsümüzün adi<< Dokuz Isik Doktrini >>dir. Bu görüs dokuz ana ilkeye

dayanmaktadir. Bu ilkeler sirasiyla sunlardir:


MİLLİYETÇİLİK

Her sey Türk milleti için, Türk milleti ile beraber ve Türk milletine göre sözleriyle özetlenebilecek, Türk milletine baglilik, sevgi ve Türkiye devletine

sadakat ve hizmettir.


ÜLKÜCÜLÜK

Türk milletini en ileri, en medeni, en kuvvetli bir varlik haline getirme ülküsüdür.


AHLAKÇILIK

Türk milletinin ruhuna, örf ve adetlerine uygun yüksek varligini korumayi ve gelistirmeyi ön gören esaslara dayanir.


ÍLÍMCİLİK

Olaylari ve varligi ön yargilardan ve art düsüncelerden siyirarak ilim mentalitesi ile incelemek ve girisilecek her çesit faaliyette ilmi önder yapmak

prensibidir.


TOPLUMCULUK

Her çesit faalietin toplumun yararina olacak sekilde yürütülmesi görüsüdür. Içtimai ve iktisadi olmak üzere iki ayri bölüme kapsamaktadir. Iktisadi görüs

olarak mülkiyeti esas kabul eder, fakat mülkiyetin millet zararina kötüye kullanilmasina karsi olan bir görüsü belirtir. Karma ekonomiyi ve ana stratejik

iktisadi faaliyetlerin devlet kontrolunda bulunmasini öngörür. Sosyal görüs olarak sosyal adalet düzeni, firsat esitligi, sosyal güvenlik ve sosyal yardimlasma

teskilati kurulmasini kabul eder.


KÖYCÜLÜK

Köyleri tarim kentleri haline birlestirerek kalkindirmayi öngörür. Köylünün tefecilerin elinden kurtarilmasi ve ihtiyaci olan kiredi ve diger yardimlarin

saglanmasi için kooperatiflesmeyi hedef alir. Bilhassa orman bölgesinde yasayan köylüleri öncelikle ve hizla refaha kavusturmak amacini güder.


HÜRRİYETÇİLİK VE ŞAHSİYETÇİLİK

Birlesmis Milletler Anayasasinda yazili bütün hürriyetlerin saglanmasini gaye edinmisdir. Insanlarin sahsiyet olarak gelistirilmesini toplumun kalkinmasi

için yararli bir yol olarak kabul eder.


GELÍŞMECİLİK VE HALKÇILIK

Insanlar ve medeniyetler daima daha iyi, daha güzeli, daha mükemmeli istemek ve aramakla gelisir. Elde edinenle yetinmemek ve daima daha ilerisini istemek

ve bunu elde etmek için gayret göstermek suurudur. Ancak bu gayret ve çabalarda Türk milletinin tarihinden, milli benliginden ve kökünden kopmadan yükselmek

ve ilerlemek gayedir. Yapilacak her iste halka dogru, halkla beraber olmayi ilerlemenin, yükselmenin vazgeçilmez bir prensibi olarak kabul ederiz.


ENDÜSTRİCİLİK VE TEKNIKÇİLİK

Türk milletinin kalkinmasi için acele sanayilesmesi lazimdir. Dokuz Isik görüsümüzün esaslari gayet özet olarak bunlardir.


Dokuz Isik, nasil kapitalizmi, marksist sosyalizmi retediyorsa, nasyonal-sosyalizmi ve fasizmi de rededer.Nasyonal-sosyalizim ve fasizim, kapitalizmin dejenere

bir sapmasi olup, insan hak ve hürriyetlerine inanmayan gerici diktatörlüklerdir. Dokuz Isik ise, insan sevgi ve saygisina dayanir, ferdi ve iktisadi hürriyetleri

bir bütün olarak gerceklestirmek isteyen demokratik bir görüsdür. Ilahlastirilmis fasist devletçilige, putlastirilmis nazist irkçiliga inanmiroruz. Fosillesmis

söhretlerin yaptigi gibi siyasi kariyerinin belirli bir dönemde fasist, belirli bir döneminde kapitalist, diger bir döneminde sosyalist olmak, bizim politika

ahlakimizda yokdur. Biz, Türk´e asik, Türk vatanina asik Dokuz Isikçilariz. Amacimiz bu kutsal vatan üzerinde Büyük Türk milletinin ebediyyen bagimsiz

yasamasini saglayacak milli görüsü çizmek, bunu savunmaktir.


Dokuz Isik ilkelerinin basinda yer alan milliyetçilik, diger ilkelerin arasinda bulunan toplumculuk ilkesinin kavramindan daha genis bir kavramdir. Milliyetçilik

kavrami içinde toplumculuk da vardir. Fakat, iktisadi ve sosyal kalkinma görüslerimizi belirtmek için düsüncelerimizi ayri bir toplumculuk ilkesi altinda

ifade etmek yararli görülmüsdür. Toplumculuk derken, milletin varligini, toplum menfaatinin ,fertlerin üzerinde olduguna isaret etmek isteriz. Bu arada

su noktayi tekrar önemle belirtelimki Nasyonal – sosyalizm, kapitalizmle, laboratuvar (Antropolojik)irkciliga ve antidemokratik bir siyasi espiye sahipken,

Dokuz Isikçilik, Türk toplumculuguna, sosyal-psikolojik (manevi) bir soyculuga ve gerçek demokrasiye inanmaktadir. Türk milletinin gönül ve tasvibinden,

tercih ve oyundan geçmeyen iktidar yollarina inanmiyoruz. Iktidar olduktan sonra da, demokratik yollarin gercek bir sekilde islemesine inaniyor, bunu savunuyoruz.

Türk milliyetçilginden devamli sekilde korkanlar, Türk´ü hiç bir zaman benimsemeyen enternasyonalistler, milli olan her görüse daima karsi çikmislardir.

Bunu asla, bir an için dahi unutmamaliyiz.


Bugün Anadolu yaylasinda yanliz Türk milletinin degil, tüm insanligin kaderi yogrulmaktadir. Bu bakimdan Türkiye´deki milliyetçiligi, köklü moral gelismeleri,

içte ve dista desteklemek gerekir.On alti büyük imparatorluk kurmus bulunan ve insanliga örnek bir ahlak sunan üstün manevi degerlere ve dünyada emsali

az, zengin bir ülkeye sahip bulunan Türk milleti, iktisaden geri kalmis basamakda olamaz. Bugünkü sonuçda hiç bir iktidar bu hatayi bulup ortaya koymus

degildir. Daima keramet anayasada görülmüs, devrimlerin ruhu, sekillere mahkum olmus, muhtevaya inilmemistir. Demokrasi anlayisi havada kalmistir. Demokrasi

insan varligina sevgi ve insan iradesine sayginin bir ifadesidir. Taklit ve kopyacilik ise milli sahsiyetimizin zedelenmesine sebep olmus, Türk aydini

dis dünyadan kendi toplumumuza ilim, teknik getirmek yerine Batinin batil ve kokmus itikat ve itiyatlarini getirmistir.


Ülkeyi, devlet varligini ve millet hayatini büyük belalardan kurtaran Kuvay-i Milliye ruhu cepheden tarlaya, tarladan laboratuara ve dengeli iktisadi kalkinma

alanlarina intikal ettirilmis oldugundan ötürü milletçe büyük firsat kaçirilmis ve büyük bir zaman kaybedilmistir.


Türkiye´nin bugün basta insan varligi ve insan gücü olmak üzere bütün imkanlari ilim, ahlak ve adalet suuru içinde seferber edilmelidir. Bu hareket var

olmak, yok olmak endisesi ve korkusuna dayanmamali, büyük devlet olmak azim ve karari iradesinden dogmalidir. Türk milleti elbet bu hedefe ulasacak, insanligi

hayira çagirmak, kötülükden meneylemek ve iyiligi emretmek gibi tarihi ve manevi görevini yerine bir kere daha getirecektir. Tarih buna ait ispatlarla

doludur.


Türk milletinin yükselisi için bu büyük hamleleri yapmak zorundayiz. Millete hizmet yolunda ne kadar büyük güçlükler ve tehlikelerle karsi karsiya oldugumuzu

bilmekdeyiz; fakat güclükler bizim azmimizi ve mücadele gücümüzü bir kat daha arttirmaktadir. Muvaffak olacagimiza emin bulunuyoruz.


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.