![]() |
Diş Bölümü
Şiddetli gece ağrısı ; Genellikle en sık rastlanan ve şikayetçi olunan durumdur. Şiddetli ağrının nedeni ; ileri derecede çürümüş bir dişin iltihaplanmaya başlamasıdır . Yeni oluşan iltihabın , dişin sinirini öldürmeye başlaması ve dişin dışına doğru yayılmaya çalışması dokularda basınç ve dolayısıyla ağrı oluşturur. Bu durum diş hekimliğindeki en şiddetli ağrıdır. Şiddetli ağrının özellikle gece oluşmasının nedeni ;gece saatlerinde hormonal değişiklikler nedeniyle damarlarımızın genişlemesidir. Bunun bir sonucu olarak dokulara daha çok sıvı gider. Dolayısıyla dişin içine giren damarlardan daha çok sıvı gelir. Fakat iltihap nedeniyle bozulan diş içerisindeki damarlardan sıvı yeterince çıkamaz ve bu durum içerideki sıvı miktarını arttırır. Diş içerisindeki bu dolaşım bozukluğu basınca sebep olur ve diş içerisindeki sinirler üzerinde etkili oluşturarak ağrı oluşturur. Ağrı kesiciler ;bu durumda kısa bir süre etki gösterdikten sonra yetersiz kalır. Çok sayıda ağrı kesici alınması , ağrı için bir çözüm olamamaktadır ( Sadece mideye zarar vermektedir) . Dişin üzerine bir takım malzemelerin direkt olarak uygulanması gereksiz hatta zararlı bir davranıştır. Çözüm ; bu durumdaki bir hastanın dişe müdahale edilmesinden başka bir seçeneği olmadığından en kısa zamanda bir diş hekimine gitmektir . Diş hekimi tarafından anestezi yapılarak diş perfore edilir ( delinir ). Böylece diş içerisinde oluşan iltihabi basınç azaltılır . Daha sonra ise dişin sinirinin alınarak kanal tedavisi yapılması gerekir. Dişte oluşan kırılma ve çatlamalar ; Çeşitli darbeler sonucu oluşan diş kırıkları veya diş çatlamalarına çok sık rastlanmaktadır. Dişte bir kırılma olduğunda yapılması gereken ; en kısa zamanda diş hekimine gitmektir. Bu arada bir ağrı kesici alınabilir.Fakat diş yüzeyine herhangi bir madde uygulanmamalıdır. Aksi takdirde dişe kalıcı zararlar verilmesi söz konusu olabilir. Dişten bir kırık parçası koptuysa ; bu kırık parçası veya diş , enfekte edilmemeye çalışılarak ve bir miktar sütün içerisine koyularak hemen bir diş hekimine gidilmelidir . Bu durumda dişin veya parçanın tekrar yerine yerleştirilmesi söz konusu olabilir . Eğer diş komple yerinden çıktıysa ve enfekte edilmeden getirilebildiyse " reimplantasyon " yapılarak diş yerine yerleştirilerek ve fixe edilir . |
Diş Bölümü
Ağız ve dişlerin üzerindeki bakteri tabakası ; . Çürüklerin , diş eti hastalıklarının ve diş taşlarının nedeni ; yemeklerden sonra dişlerimizin üzerinde biriken yemek artıkları ve bakteri tabakasının ( bakteri plağının ) iyi bir şekilde temizlenmemesidir. Yeterli sıklıkta , sürede ve şekilde dişlerin temizliği yapılmazsa bir takım sorunlarla karşılaşılması kaçınılmazdır. . Yemeklerden sonra yeterince temizlenmeyen bakteri plağı ;zaman içerisinde ağız ortamının " asit " hale gelmesine neden olarak bakteri üremesine dolayısıyla da çürüklere ve diş eti hastalıklarına neden olur. . Diş taşları ; zaman içerisinde tükrüğün içerisindeki minerallerle birleşen bakteri plağının sertleşmesiyle oluşur. Dişeti tedavisi ile temizlenir. Ağız ve dişlerin temizliği ; . Ağız ve dişlerin iyi bir şekilde temizlenebilmesi için ;
|
Diş Bölümü
Süt dişlerinin çıkmaya başlaması ; genellikle 6-24.cü aylar arasıdır . ( 6 aylık gecikme normaldir ). Bu dönemde çocuk, aile tarafından takip edilmeli ve gerekiyorsa diş hekimine götürülmelidir. Bebeğin beslenmesi ;çok dikkat edilmesi gereken bir konudur. Bu dönemde şekerli besinlerin ağırlıklı olduğu bir beslenme ( ballı biberon vs.. ) önerilmez . Doğal anne sütü veya katkısız süt en iyisidir. Çocuk , şekerli gıdalardan hoşlansa bile bu gıdalar süt dişlerinde çürüklere neden olabilir. Süt dişlerinin erken kaybı ;alttan gelen daimi dişlerin yönünü bulamamasına , yeterli yer kalmadığı için çıkamamasına yada çarpık çıkmasına neden olabilir . Bu da ileride estetik veya fonksiyonel bozukluklara neden olur. Bu sorunların ileride halledilmesi daha zor , uzun süreli ve masraflı olabilir. Bu nedenle erken dönemde sorunlar saptanmalı ve diş hekimi tarafından gerekli önlemler alınmalıdır. Bebeği çürükten korumanın yolları ;
, yıllar boyunca korunmayı sağlaması nedeniyle çok önemlidir. Çocuklarımıza ellerini yıkamayı nasıl bir refleks gibi çok küçük yaşlardan itibaren öğretiyorsak diş fırçalamayı da aynı el yıkama gibi çok küçük yaşlarda öğretmeli ve devamlılığını sağlamalıyız. Kalıcı dişlerin çıkmasında gecikme veya çarpıklık ( yer darlığı ) olması ;durumunda diş hekimine başvurulmalıdır. Çarpık dişler , genellikle tüm kalıcı dişler sürdükten sonra ( 12-13.ncü yaşlarda ) , Ortodontik tedavi (tel ile çapraşıklık tedavisi ) ile düzeltilebilir. Çenesel uyumsuzluklar var ise büyüme bitmeden tedavi edilmelidir. Dişsel çarpıklıklar ise büyümenin bitmesinden sonra da düzeltilebilir.Yine de bu tedavi , büyüme esnasında daha hızlı ve başarılı olmaktadır. |
Diş Bölümü
İ ğ n e __K o r k u s u ; Bazı kişiler için diş hekimine gitmek çok çekindikleri hatta korktukları bir durumdur. Bunun nedeni daha çok geçmişte ( özellikle çocuklukta ) yaşanan kötü tecrübeler veya kötü izlenimlerdir. Çoğunlukla da bu endişenin temelinde iğneye ve acıya karşı duyulan korku vardır. Gelişen teknoloji hastaların ağrı duymaması için bir çok alternatif sunmaktadır.Bu nedenle günümüzde hastalar pek ağrı ile karşılaşmamaktadır. Örneğin teknolojinin gelişmesiyle diş hekimliğinde anestezi amacıyla kullanılan iğnelerin uçları bir milimetreden daha az çapları olacak şekilde ( 0.35-0.40 mm ) yapılmaktadır. İğnenin çapının çok ince olması nedeniyle hasta çoğu zaman iğneyi hissetmemektedir. Fakat yinede endişelenen hastalar için iğne yapılmadan önce sprey şeklindeki yüzeyel anestezikler kullanılarak iğnenin hiç hissedilmemesi sağlanabilir. Ağrısız bir tedavinin ilk şartı ; anestezidir. Bu nedenle iğneden korkan kişiler gerçekte çok az hissedecekleri veya hiç hissetmeyecekleri bir işlemden - yani anesteziden - kaçarak çok daha fazla hissedecekleri bir ağrıyı yaşayabilirler. Hem hastanın hem de diş hekiminin pisikolojik olarak kendilerini rahat hissedebilmeleri için anestezi yapılmalı ve böylece ağrı stresi yaşanmamalıdır.Böylece tedavi daha kısa sürede ve daha başarılı olur. Çocukların diş hekimine alıştırılmaları için ; küçük yaşlarda diş hekimine " tanışma " amacıyla götürülmeleri tavsiye edilir. Böylece ilk deneyiminde çocuk ağrısız ve korkusuz bir gün geçirir. Daha sonraki seanslarda ise mümkün olduğunca ağrısız müdahaleler yapılmalıdır. Unutulmamalıdırki çocuklar sadece canlarının yanıp-yanmadığını bilir. Olayları doğru bir şekilde yorumlayamazlar. Bu nedenle yapılacak tedavilerin zamana yayılarak yapılması , çocuğun dişhekimleri ile ilgili olumsuz izlenimler edinmemesini sağlar. Bunun sonucunda diş hekimi korkusunun geliştiği en önemli dönemler sağlıklı bir şekilde atlatılır. Diş Hekimi Korkusunu pekiştiren ; bazı filmler ve karikatürlerde hastaları ön yargılı olmaya itmektedir. Genellikle mizah konusu olarak kullanılmasına karşın özellikle çocuklarda yanlış etkileri olabilmektedir. Bu nedenle bu tarzdaki film ve mizah anlayışından kaçınılmalıdır. Özellikle çocuların bu tür film ve dergilerden uzak tutulması gerekmektedir.
|
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.