ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Tarih / Coğrafya (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=656)
-   -   Kaybolmaya Yüz Tutmuş Meslekler (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=386033)

Prof. Dr. Sinsi 08-03-2012 03:39 AM

Kaybolmaya Yüz Tutmuş Meslekler
 
ATTARLAR

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Baharat, güzel koku, şifalı ve sağlığa faydalı bitkileri hazırlayıp satan kişi. Attarlar, günümüzde olduğu gibi eczanelerin bulunmadığı zamanlarda sadece güzel koku satmazlar, ilaç yapımında kullanılan hayvani ve nebati bitkileri de satarlardı.
Attarlar; ilaçları alıcının şikayetine göre bulundukları dükkanlarda kendileri hazırlardı. Bazan da alıcı
yapacağı ilacın hammaddesini kendisi attardan alır, ilacını yapardı.
Attarlar bugünkü modern eczacılığın çekirdeğini teşkil etmektedir. Bugün attarların sattığı maddelerin çoğu halk hekimliğinde bulunmadığı gibi, eczacılıkta ve kozmetik sanayiinde kullanılmaktadır.
Attarlık babadan oğula geçen bir ocak mesleğidir.

.

AYVAZLAR

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Çoğu Van yöresinden gelen ve konaklarda çalışan Ermeni gençlere deniyordu. Orta halli bir İstanbul konağında haremde bir bacı, selamlıkta da bir ayvaz bulunurdu. Konaklardaki ayvazlar, bekçilik yapar, gelenleri karşılar, yemek servisi yapar, ocağı yakardı. Hizmet sınıfı içinde en çilekeş meslek olarak bilinirdi.


.

CEZZAR

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Seyyar kasaplar. Şehirlere yerleşimin artmasıyla birlikte pek çok esnaf gibi cezzarlar da yerleşik düzene geçti. Esnafın henüz yerleşik hayata geçmediği eski dönemlerde cezzarlar. tıpkı ciğerciler gibi omuzlarında üzerine etler dizilmiş bir sırık. ellerinde etleri kesecek büyük bir bıçak ve bellerine bağlı bir peştemalla sokaklarda dolaşırlardı.
Mallarını satabilmek için de “semiz” ya da “semiz etlerim var” diye bağırırlardı. En çok satışı pazarlarda yaparlardı. Şehirlere yerleşimin artmasıyla birlikte pek çok esnaf gibi cezzarlar da yerleşik düzene geçti


.

ÇIĞIRTKAN

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


İstanbul'da özellikle çarşı pazarda kendilerine mahsus edebiyatı olan bir meslekti. Bir şey duyurulmak ya da bir yere insanları toplamak gerektiğinde çığırtkanlar sokak sokak dolaşarak ahaliyi toplarlardı.
Dellallar; Dellal, hizmet karşığında satılan malın bedelinden ondalık hesabı ile ücret alan aracılara denirdi. Onlar mal konusu üzerinde ihtisas sahibi insanlardı. Uzmanlık alanlarına göre ayrılırlardı; ev, arsa dellalları, bedestan dellalları, balıkhane dellalları gibi...

.

HASIRCILAR

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Hasir, kurumus bitki saplari ve saz gövdelerinin birbirine geçirilmesiyle örülen, genellikle taban dösemesi bazen duvar ve tavan kaplamasi olarak kullanilan bir cins yaygidir. Hasirlar, yapildigi sazin incelik, kalinlik ve türüne göre Trablus hasiri, Misir hasiri, Kaba hasir vb.adlar alirdi. Boyanmis sazlarla hasirlara desenler yapilirdi.Osmanlilarda hasircilik, 17.yy’dan baslayarak önemli zanaat kollarindan biri durumuna geldi. Istanbul’da Hasircilar Çarsisi adiyla çarsisi bile vardi.Günümüzde hasircilik sadece kirsal kesimde belli oranda devam etmektedir.

.
KASSARLAR

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Eski kayıtlarda kassar şeklinde tesadüf edilen çırpıcı kelimesi Türk diline “çırpmak” kökünden geldi. Boyalı şeyleri çırpıp suya vuran anlamına gelir. Kassarlar ise özel bir şekilde inşa edilmiş taş havuzlarda halı. kilim. tülbend. keçe ve benzeri şeyleri yıkama yani suda çırparak temizleyen kişilere denirdi.

.

KEÇECİLER

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Keçe, yün, kıl ya da pamuğun ıslak ortamda çiğnenip dövülerek liflerinin birbirine kaynasmasıyla elde edilen ve örtü, yaygı, çadır, giysi yapımında kullanılan kaba kumaştır. Keçe Orta Asya’dan beri Türkler tarafından bilinmektedir. Osmanlılarda Konya, Diyarbakır, Afyon, Isparta, Uşak, Urfa, Bursa keçe üretim merkezleri olarak tanındı. Ahilik örgütleri içinde yer alan esnaf loncalarında keçecilik, önemli bir yer tutuyordu. Kalfa ve ustalar 6-7 yıl süren hairlik dönemlerinde yün ditme, yün atma, ayakla yün tepme, kalıba yün hazırlama, hamamda keçe pişirme gibi yöntemleri öğreniyorlardı.

.

KOŞUMCULAR

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Koşum, bir koşum hayvanının araba, kağnı gibi araçlara ya da saban, pulluk gibi aletlere kosulmasini sağlayan kayış takımıdır. Koşumcu, cesitli koşum parçalarini yapan kimsedir. Ilk koşum takimlarina M.O. 4 yy’da Mezopotamya’da rastlanmaktadir. Günlük hayatinda ve meydana getirdigi uygarliklarda atin büyük yeri olan Türkler kosum takimlarini Orta Asya’dan beri kullanmaktaydilar. Bugün koşumculuk, koşum hayvanlarinin önemini kaybetmesiyle birlikte kaybolmaya yüz tutan bir meslek haline gelmistir.

.

MAHYACILAR

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Mahyacı, yazı veya şekli önce kareli kağıt üzerinde planlar Her bir kareye isabet eden çizgiye göre yapılacak düğümleri hesaplar Sonra ayrı ayrı iplere kandiller (lambalar) dizilir Böylece harf ve çizgiler sırasıyla minareler arasındaki yerini alır İşte o zaman mahya ustaları bir ömür boyu kazandığı hünerle, aylardan beri büyük bir titizlik ve gizlilik içerisinde hazırladığı tasarılarını uygulama alanına koyarak, sema ekranında sergiler Bütün bu işler eskiden bir sır, bir rekabet ve bir yarışma havasını da taşırdı Her gece yeni bir mahya kuranlar olduğu gibi, teravih namazından önceki mahyasını, teravihten sonra yeni bir mahya ile değiştirme ustalığına sahip, mesleğinin aşığı, sanat rekabetine gönül vermiş ünlü mahyacılar da vardı Usta mahyacılar, namazdan önce gerdikleri mahyayı, herkes teravihte iken, birkaç saat içerisinde yenisiyle değiştirirdi Diğer camilerin mahyacılarına bir bakıma tatlı bir meydan okuyuş anlamına gelen bu gösteriyle, unutulmaz ramazan gecelerine renk ve heyecan katarlardı

.

NALBANTLIK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg


Nalbantlık, At, eşek, katir gibi binek ve hizmet hayvanlarinin toynaklarina koruma amaciyla nal çakma zanaatina nalbantlik denir. Nallar hayvanin toynagina “nal tokmagi”denen tahta tokmaklar ya da nallama adi verilen özel çekiçle çakilir.Geçmiste ulasim, tasimacilik ve çesitli hizmetlerde hayvanlarin yaygin olarak kullanilmasi nedeniyle, nalbantlik 20.yüzyilin ilk yarisina kadar önemini korudu.Osmanli ordusunda nalbant ihtiyacini karsilamak üzere,bir Askeri Baytar Mektebi’nin kuruldugu biliniyor.

.


ESANSÇILIK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Esansçılık, iki kapaklı dört tarafı cam bir kutu içine yerleştirilmiş küçük şişelerde esans satma işidir.Esançılar genellikle köy, kasaba ve şehirlerin pazar yerlerinde, kahvehane, lokanta gibi toplu yaşama mekanlarında dolaşır; belli ücret karşılığında bir miktar esansı bir enjektör aracılıyla müsterilerin üzerine püskürtürlerdi. Esansçılığın dev bir sektöre dönüstüğü günümüzde, eski tip esanslara ve esansçılara çok çok az rastlanmaktadır

.

SEMERCİLİK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Semer, beygir,katır,eşek gibi hayvanların sırtına yük bağlamak bazende binmek için kullanılan, ağaç bir iskeletin sazla doldurulmuş “yatak”tan oluşan üstlüğüdür. Semer genellikle ağaç, çuval ve sazdan yapılır.Yük bağlamak ve binek hayvanına rahat binmek için kullanılır. Semerler boyunlu ve çatal semer olarak ikiye ayrılır. İlk kez Araplar ve İranlılar tarafından kullanıldığı söylenir. Türklere de onlardan geçmiştir.

.

KAŞIKÇILIK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Kaşıkcılık, Anadolu’da, ilk kaşığa, Çatalhöyük ve Hacılar’da rastlanmıştır.(M.Ö. 6000yıl). Kaşıklar Anadolu’da yapıldıkları malzemeye göre adlandırılır. Önce topraktan yapılan kaşıklar daha sonra tahtadan ve madenden yapılmaya başlandı. Tahta kaşıklar daha çok simsir, ardıç, gürgen, meşe, armut, karaağaç, gibi ağaçlardan, metal kaşıklar ,demir, bakır, pirinç, gümüş ve altından yapılır. Anadolu’da kaşıkları ile ünlü merkezler arasında Konya, Akseki, Kaş, Gedi, Gevye, Taraklı, Bolu, Kastamonu, Bergama, Bursa, Eskişehir, Anamur, Silifke özellikle anılabilir.

.

SEDEFKÂRLIK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Sedefkarlik , sedef üzerinde çalisma, sedef kakma esya yapimidir. Bu isi yapan ustalara da sedefkar denirdi. Sedefkarlik Osmanlilar’da önemli bir meslekti. Özellikle 16.yy’da kendine özgü bir üslup kazanmisti. Osmanli Sarayinda sedefkarlarin çalistigi özel atölyeler vardi. Bunlar, tahtlardan saltanat kayiklarina kadar, padisahlarin pek çok esyasi üzerinde bu ince sanati uygulama imkani buluyorlardi. Bugün önemini büyük ölçüde kaybeden sedefkarlik konusunda Topkapi Sarayi’nda sedef kakmali esyalarin restorasyonuyla ilgilenen bir bölüm bulunmaktadir.

.


ZEMBİLCİLİK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Hasirdan ya da sazdan örülerek yapilmis kulplu torbaya zembil denir. Selçuklular’in ve Osmanlilar’in günlük hayatinda zembil esyalarinin büyük önemi vardi. Sanayilesmenin gelismesiyle birlikte zembil esyalarin günlük hayat içindeki önemi büyük ölçüde kaybolmustur. Bugün zembil esyalari, daha çok kentlerin varoslarinda ve kirsal kesimde üretilmekte ve kullanilmaktadir

.

URGANCILIK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Urgancilik, urgan yapim ve satis isidir.Urgan kenevir, keten, jut, pamuk gibi dogal liften yada poliamid, polyester gibi sentetik liften yapilr. Insanlik tarihinde önemli bir yere sahip olan urgancilik mesleginin geçmisi Antikçaga kadar uzanmaktadir. Sanayilesmenin gelismesi, sicim ve urganlarin mekanik olarak üretilmesiyle birlikte günümüzde urgancilik meslegi, kaybolan meslekler arasina katilmistir.

.

TAŞ İŞÇİLİĞİ

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Yerlesik hayata geçmeleriyle birlikte Türklerin hayatinda tasin önemli bir yeri olmustur. Selçuklular’dan baslayarak Türkler, tasi sanatkarane bir sekilde islemeye, kemer ve nakis süslemeye büyük önem vermislerdir. Han, hamam ve kervansaraylarda, bugün bile hayranlikla izlenen benzersiz örnekler ortaya koymuslardir. Günümüzde hem tasin öneminin azalmasi hem de “sanatkar” bakisin kaybolmasiyla birlikte tas isçiligi de giderek azalmaktadir.

.

ÇÖMLEKÇİLİK

http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg

Cömlekçilik Çömlek,topraktan yapilan ve pisirilerek saglamlastirilan kap, tenceredir.Çömlekcilik, Anadolu’da cilalitas devrinden beri bilinmektedir. Özellikle Mersin, Çatalhöyük, Hacilar, kültepe ve Bogazköy çömlekleriyle ünlüdür. Günümüzde bilinen en eski çanak çömlek örnekleri, Anadolu’da çatalhöyük’te ele geçen ve yaklasik 9000 yil önceye ait seramiklerdir. 12.yy’da Ortadogu’da islam çanak çömlekçileri sir maddesini kil hamuruyla karistirip saydam yumusak porselen yapimini denemislerdir.


http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg




























Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.