![]() |
2010 İlkbahar-Yaz Modası Açıldı
Bahar geldi, hoş geldi. Kimse kusura bakmasın, ilkbahar-yaz modası bizi çok fena gerdi. Geçen yıl yüzde 4,7 küçüldük diye bikinilerin de küçülmesi neyin nesi? 2010 yazı hafiflik sezonu olacakmış. Ancak, ceplerin iptal edilmesini mantığımıza sığdıramıyoruz.
Modacıların, “İşçiye, memura ve emekliye cep lazım değil” şeklindeki açılamalarını esefle karşılıyoruz. Bu maaşa, bu cepler büyük geliyorsa suç bizim mi? Tepkiler büyük. Protestoculara hak vermemek elde değil.. “Moda”dan sorumlu devlet bakanı nerede? Modayı ve modacıları protesto etmek amacıyla evini terk edenler var. Yazık bunlara.. Bu yaz, erkek erkeğe takılmayı sevenlerin ana mekanı olan evler yol geçen hanı olursa kimse şaşırmasın. Kadınlarla yakınlaşmada ev partileri gözdeyse, bunun temel sebebi ne? Ekonomik kriz, elbette.. Tanışma yönteminde klasiğe dönülüyor. Kesişmeler revaçta. Kadınları etkilemek isteyenlere, fındıklı votka yerine anayasa değişikliğini hazmettirici Nuri Alço gazozunun ikramı öneriliyor. Öneriler arasında şapka da var. Bu yaz erkekleri şapkalı göreceğiz. Gaz maskeli olanların tercih edilmesinde yarar var. Gün gelir lazım olur. Günümüz erkeği gideceği mekanı önceden araştırıyor. Arka çıkış kapısı var mı, bakıyor. Erkek koleksiyonlarında pastel tonlar ve pijamadan bozma çizgili donlar revaçta. Tek sakıncası, havalar ısınınca magandaların da aynı kıyafeti giyecek olması. Slip modası korkutucu ama var. Parmak arası modası ise artık klasik. Anadolu erkeğinin “Milli moda açılımı” yapması için iyi bir fırsat. Daha fazla özgürlük ve demokrasi isteyenlerin gözü aydın. Bu sezon “Özgürlük” giysilere yansıtılmış. Zincirlerle içinizdeki asi ruhu açığa çıkarabilirsiniz. Ayakkabılarda, çantalarda ve her şeyde zincir var. Böylece, isteyen istediği yerde kendini zincirle bağlayabilir. Gömlekler ise yakasız, hakim yaka revaçta. Bu, usulüne uygun yaka paça gözaltına alma uygulamalarında sorun yaratıyor. Popülerliğini koruyan trençkot, bahar yağmurlarına ve polisin tazyikli suyuna karşı etkili bir çözüm. Elbise ve eteklerde ben buradayım diye bağıran derin yırtmaçlar, oturma eylemlerine katılan bayanlar için uygun bir kıyafet değil. Aynı şekilde çok yüksek topuklar da, kalabalık içerisinde kabak gibi açığa çıkartır. Renklenen elmacık kemikleri, şiddet gören kadınları büyük bir sıkıntıdan kurtarıyor. Yıpranmış, yırtılmış detaylar sayesinde ortaya çıkan kazazede görünümü, yeni sezonda öne çıkacak. Kumaşların iplikleri sarkacak. Sokakta sizi görenler evsiz sanacak. Tişörtler paramparça, pantolonlar kesik içinde olacak. Sağlam tişört ve pantolonları, AB standartlarında parçalatmanız gerekiyor. Bu da yeni bir iş kolu demektir. Böylece, işsizlik oranı bu yıl yüzde 14 ün altına iner. Özetle bu yaz hepimiz uçak kazasında adaya düşmüş gibi dolaşacağız. Ülkemizde iki aileden birinin yoksul olduğunu düşünürsek, bu modayı yaratanların alacağı hayır duanın haddi hesabı yok. Bayanların, bacaklarını forma sokma zamanı. Çok affedersiniz, yeni sezonda şortlar her zamankinden daha kısa. Şortların günün her saati kullanılıyor olması sağlık açısından bir risk oluşturabilir. Riskler saymakla bitmiyor. Sütyenler altın sezonunu yaşayacak gibi görünüyor. Yani iç çamaşırları bu sezon dış çamaşırları oluyor. Bu modaya uygun iltifat, “İçiniz dışınızdan güzelmiş” şeklinde olanıdır. Asker ceketler, postallar ve asker yeşili pantolonlar yeni sezonda gözde. Bu kıyafetleri giydiğiniz takdirde biliniz ki, her önünüze gelene “Vallahi darbe niyetim yok ağabey” deme durumundasınız. 2010 ilkbahar-yaz modasının ABC’sini bedavadan öğrendiniz işte..Hayırlı olsun. Görüldüğü gibi moda üreten bir ülkeyiz. Üretmeden yiyen bir ülke olduğumuzu söyleyen halt etmiş. Rahat olun. Gevşeyin. Modayı ruhunuzla özleştirin artık. Haydi!.. Ancak, “Ne olacak, modaya uyum sağlayamayan vatandaşın hali?” Merak ediyoruz. (aamedya) |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.