![]() |
Türkiye'nin İlk Kadın Pilotu - Bedriye Tahir Gökmen
TÜRKİYE’NİN İLK KADIN PİLOTU:
BEDRİYE TAHİR GÖKMEN Bedriye Tahir Gökmen, ilk Türk kadın pilottur. Gökmen Bacı adıyla tanınır. 1932 yılında Vecihi Uçuş Okulu’nda havacılık eğitimine başladı. Bir yandan memurluk yaparken bir yandan uçuş eğitimlerini sürdürdü. 1933′te bröve aldı. Abdurrahman Türkkuşu ona Gökmen lakabını takmıştı. Gökmen Bacı olarak tanınan Bedriye Tahir, 1934’te Soyadı Kanunu çıkınca Gökmen soyadını aldı. Bedriye Tahir, havacılık uğraşısı yüzünden çok tepki aldı, engellemelerle karşılaştı. Havacılık ile uğraştığı için aylığından ceza kesildi, sonunda işinden kovuldu. 1934 yılında Vecihi Okulu, brövelerin onaylanması için öğrencilerin Hava Kuvvetleri Müsteşarlığı tarafından sınavdan geçirilmesini istemişti. Ancak sınav heyeti geldiğinde okulun tek faal uçağı kırım geçirmiş olduğundan sınav yapılamadı, heyet yeniden gelmeyi kabul etmeyince okul kapandı ve Gökmen Bacı’nın pilotluğu onaylanmadı. O sırada işinden çıkarılan Bedriye Tahir Gökmen’in daha sonraki hayatı bilinmemektedir. Ancak ilk Türk kadın pilot olarak havacılık tarihinde yerini almıştır. (VİKİPEDİ) ÖYKÜSÜ: Sabiha Gökçen mi dediniz… Hayır. Gökçen, dünyanın ilk kadın savaş pilotudur ama Türkiye’nin ilk kadın pilotu değil.Geçen hafta ajanstan gelen bir haberdeki “Türkiye’nin ilk kadın pilotu Sabiha Gökçen” ifadesini görünce yazmak şart oldu. İlk kadın pilotumuz Bedriye Tahir Gökmen’dir. Çok az kişi bilir. Sabiha Gökçen’in şöhretinin yanında, hiç adı anılmayan Bedriye Tahir’in buruk bir hikayesi var. 1932 yılıydı, o dönemde Türkiye’de hiçbir kadının cesaret edemediği bir işe heves etti Bedriye Tahir. Uçmak istiyordu. Vecihi Sivil Uçuş Okulu’nun kapısından girdiğinde herkes çok şaşırdı. 12 erkek öğrenci vardı. Ancak Vecihi Hürkuş onu görünce çok sevindi, hemen kaydını yaptı. Bedriye memurdu, annesiyle yaşıyordu. Zor da olsa okulun aylık 1000 liralık taksidini ödeyecekti. Derslere başladı. Sabahları 05.30’da okula geliyor, sonra koşarak 8.30’da işe yetişiyordu. Hafta sonları tüm zamanını okulda geçirdi. İlk kadın pilot adayı Bedriye Tahir doğal olarak gazetecilerin de ilgisini çekti. 1933’te verdiği röportajında heyecanını şöyle anlatıyordu: “Çocukluğumdan beri kuşların uçuşlarını, kanat çırpıntılarını, dönüşlerini dikkatle seyrederdim. Tayyareleri seyrederken tatlı bir heyecan duyar ve bu insanlar ne mesut, ben de böyle uçsam, diye düşünürdüm. Benim nazarımda tayyareciler insanlığın fevkinde büyük kudret sahibi, bambaşka birer varlıktı. Gazetelerde tayyareciliğe ait en küçük bir yazıyı bile kaçırmazdım. Bütün emelim bir kerecik olsun tayyareye binmekti. Tayyareci her zaman havada uçmaz. Benim rüyamda uçmadığım gece hemen hemen yok gibidir. Tayyarecilik öyle tatlıdır ki, bu mesleğe intisab eden bir daha ayrılamaz.” Başarı cezasız kalmadı Çalıştığı şirkettekiler Bedriye’yi çekemediler, etmedikleri kalmadı. “Katiplik edeceksen et, havacı olacaksan çık git” dediler. İşini bırakmayı göze alamazdı. Söylenenlere kulağını tıkadı. Ama şirkettekiler işi daha ileri götürdü, ceza kesmeye kalktı. Hava Kurumu devreye girdi, elçiler gönderildi. Ceza silindi. Bedriye Tahir, 1933’te yalnız uçuşlara başladı. Saatlerce uçtu. Ağustos ayında bröve almaya hak kazandı. Vecihi Hürkuş’un başvurusu üzerine 1934’te Hava Kuvvetleri Müsteşarlığı’ndan bir heyet brövelerin onaylanması için okula geldi. Ancak aynı günlerde okulun tek faal uçağı Kalamış Koyu’nda kırıma uğradı. Sınav yapılamadı. Vecihi Hürkuş çok ısrar etti ama heyet bir daha gelmedi. Rüzgar dönmüştü bir kere, çok geçmeden okul kapandı. Gökmen işinden de çıkarıldı. Bedriye O günden sonra kaybolup gitti. Ne yaptı, nereye savruldu hâlâ bilen yok. Her şeye rağmen Bedriye Tahir Gökmen’in adı, Türk havacılık tarihine ilk kadın pilot olarak yazıldı. YUSUF DEMİR Kaynak : http://pazarvatan.gazetevatan.com/haberdetay.asp?hid=16796&hkat=1&yaz=Yusuf% 20Demir |
Türkiye'nin İlk Kadın Pilotu - Bedriye Tahir Gökmen
“Kızıltoprak Bucak Müdürlüğü'nün yanındaki dört katlı evin önünde durdu . Derin bir nefes aldı kendini tekrar yokladı,istekliydi ama biraz da heyecan duyuyordu . Kapının üstündeki tabelayı bir kez daha heyecanla okudu : VECİHİ SİVİL TAYYARE MEKTEBİ . "Yaparım" diye içinden geçirdi , merdivenlerden çıktı içeriye girdi...” Otuz yaşlarındaki ufak tefek çekingen kendi halindeki bu kızın adı Bedriye Tahir di. Vecihi’nin Uçuş okuluna geldiğinde 1932’nin ağustosuydu .Uçmak istiyordu ve bu heyecanla gelmişti . Vecihi de bu durumdan heyecan duymuştu .Okulda 12 erkek öğrenci bulunuyordu . Bedriye diğer öğrencilerin garip karşılamalarına rağmen derslere başladı .Brövesini alana kadar okula 1000 lira ödeyecekti .Memurdu . Sabahları 5.30 da okula gelir 8.30 da da işe yetişmek üzere yola koyulurdu .Cumartesi pazarları ise bütün gününü okulda geçirirdi . Bir yıl sonra Saadet’te okula gelince yalnızlığı bitmiş yeni bir arkadaş bulmuştu. Vecihi dahil herkes Bedriye’yi “Bacı” diye çağırırdı .Kendi iradesiyle göklere yükselen ilk Türk kadını olduğu için Abdurrahman (Türkkuşu) ona Gökmen adını takmıştı. Bedriye Tahir’in adı Gökmen Bacı oldu . İlk kadın pilotumuz 1934’te Soyadı Kanunu çıkınca Gökmen soyadını aldı. Bu arada çalıştığı sirkette yaptığı işten rahatsızlık duyanlar oldu . “Katiplik edeceksen et, havacı olacaksan çık git” dediler . Böyle bir imkanı yoktu Gökmen Bacı’nın . Zaten aldığı maaşla anası ve kendisini geçindirir,dişinden tırnağından arttırdığı ile de okula devam ederdi. Ayrıca uçma tutkusu yüzünden bugüne kadar işini de hiç aksatmamıştı . Gökmen Bacı 1933 yılında yalnız uçuşlarını yaparak brövesini de ağustosta aldı . Çalıştığı şirket durumdan giderek rahatsız olmuş aylığından ceza kesmeye kalkmıştı. Hava Kurumu olayı öğrendi ; elçiler, aracılar yollandı kızcağız bu cezadan kurtuldu... Vecihi 1934 yılında Hava Kuvvetleri Müsteşarlığı’na başvurarak bröve alan öğrencilerinin sınavdan geçirilerek aldıkları brövelerin onaylanması için okula bir heyet gönderilmesini istedi. Bu arada talihsiz bir kaza ile okulun o anda elindeki tek faal uçağı Kalamış Koyu’nda kırım yaparak hizmet dışı kaldı. Heyet geldiğinde okulun faal uçağı yoktu . Uçak olmayınca sınav da olmadı . Vecihi nin bütün ısrarlarına rağmen heyet bir daha gelmedi. Okul 1934 yılında kapandı... Saadet henüz "yalnıza" kalamamıştı . Gökmen Bacı ise bütün çabalara rağmen işinden oldu . Hayatını devam ettirmek için yeni ufuklara kanat çırpıp uçtu gitti. Bedriye Gökmen Türk havacılık tarihinden bir sayfa ...Ne oldu, nereye gitti bilinmez ama şundan eminiz ki havacılık ve uçma tutkusu asla sönmedi,yaşıyor. http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.