![]() |
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 10-11-12-13-14
0.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları[/url] SAYFA 10: 1- B 2- D 3- edebi eserler tarihi olayları yansıtır ve bilgi verir 4- D, D, Y 5- uygarlık tarihini, atom bombasının atılmasını 6- edebi eselerden hareketle bir milletin duygu ve düşüncede geçirdiÄŸi evreleri inceler: edebiyat tarihi Toplumların yaÅŸadıkları olayları sebep-sonuç iliÅŸkisi içinde inceler: tarih Toplumların yaÅŸamlarını her bakımdan inceler: uygarlık tarihi Fikir duygu ve hayallerin söz veya yazı ile edebi ÅŸekilde ifade edilme sanatıdır: edebiyat SAYFA 11: 1-a) tarihi daha iyi öğrenebilmek için dönemlere ayrılmıştır. Tüm dünyayı etkilediÄŸi için bu olaylar kullanılmıştır. b) evet SAYFA 12: 1-a) göç destanı KiÅŸiler: Uygur sultanı Zaman: Uygurlar dönemi Mekan: turfan, selenge, tola ırmakları ve çin Mitolojik unsurlar kullanılmıştır ve olaÄŸanüstüdür. Zihniyet: gelenek görenekleri, savaÅŸları, akrabalıkları, yaÅŸayışları görülüyor. Kıssa-i Yusuf: Yapı: beyitlerle yazılmıştır. Mesnevidir. Aruz ölçüsü kullanılmıştır. Hz.Yusufun hayatı anlatılmıştır Dil ve anlatım: islamiyetin etkisiyle ortaya çıkan Osmanlı Türkçesi Zihniyet: İslam kültürünün edebiyata yansıması Araba sevdası: Yapı: bihruz beyin hayatı. BatılılaÅŸmanın etkisi. Bihruz beyin evinde geçmiÅŸ bir metin Dil ve anlatım: batı kültüründen etkilenerek yazılmış. Düz yazı Zihniyet: Tanzimat dönemiyle batılılaÅŸmanın etkisi b) destan: İslamiyet öncesi dönem mesnevi: İslami dönem roman: batı etkisinde geliÅŸen türk edebiyatı dönemi SAYFA 13: 2- a) gazel: Beyitlerle yazılmıştır. Aruz ölçüsü kullanılmıştır. Dili ağırdır. Yabancı kelimeler çoktur. Divan edebiyatı ürünüdür. KoÅŸma: Dörtlüklerle yazılmıştır. Hece ölçüsü kullanılmıştır. Dili sadedir. Aşık tarzı halk edebiyatı ürünüdür. b) halk edebiyatı halka divan edebiyatı ise okumuÅŸlara hitap eder. SAYFA 14: 1- E 2- D 3- D 4- mesnevi: beyit Roman: batı uygarlığı Destan mitolojik öğeler 5-D, D, Y 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 15-17-18-19-20 SAYFA 15: 1- E 2- E 3- E 4- D, D, D 5- tercümanı ahval, batı etkisinde geliÅŸen türk edebiyatı, ÅŸiir ve inÅŸa 6- D 7- C 8- İslamiyet öncesi türk edebiyatı: Åžamanizm, yuÄŸ, göktanrı, bozkurt İslami dönem türk edebiyatı: tasavvuf, kaside, minyatür, aruz Batı etkisinde geliÅŸen türk edebiyatı: roman, opera, gazete, batılılaÅŸma 9- D 10- A 11- D 12- yaÅŸadığı dönemin etkisinde kaldığı için 13- C SAYFA 17: 1- geçim kaynakları hayvancılık. YaÅŸam biçimleri göçebelik 2- a) insanlar olayları hep bir bahane bularak ondan olduÄŸuna inanıyorlar ve olayları böyle kapatıyorlar b) uzayda yaÅŸam olup olmadığını merak ediyorlar. SAYFA 18: 1- a) parçalarda belli oluyor b) olaÄŸanüstü nitelikleri ortaya koyuyor c) çözüm bulamadıkları konulara olaÄŸanüstülük katmışlardır. SAYFA 19: 2- destanları milletler dilden dile yaÅŸatıyorlar. Her millet bir destan dönemi yaÅŸamıştır SAYFA 20: 1- E 2- D, D, D, Y 3- C 4- mitolojik 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 21-23-24-25 SAYFA 21: Hazırlık sorusu: nesilden nesile ağızdan aÄŸza aktarılarak günümüze ulaÅŸmıştır. Bir de kaÅŸarlı mahmutun divan-ı lügatit türk adlı kitabında yazmaktadır. SAYFA 23: 1- ergenekondan çıkmak için yol aramaları ve çıkmaları Börtö çenenin bütün boylara haber göndererek ergenekondan çıktıklarını haber vermeleri Tatarlarla tekrar savaşıp kazanmaları 2- a) vergi alınmış, devlet yapısı güçlüymüş. Zihniyet: bağımsızlık için uÄŸraÅŸmaları Hayvancılıkla uÄŸraşıyorlarmış. Çadırları ve sürüleri varmış. b) Türkler kaÄŸanlar tarafından yönetiliyormuÅŸ. Göçebelikten yerleÅŸik hayata geçmiÅŸler. Savaşçı bir millet. 3- nevruz bayramı SAYFA 24: 1- A 2- D 3- Y, D, D 4- sözlü edebiyat ürünleri söylendikleri dönemin özelliklerini taşır. GeçmiÅŸ dönemlerin yaÅŸam biçimleriyle ilgili bilgi verir. Bundan dolayı türk kültürü için önemlidir. 5- sözlü edebiyat ürünü: destan Türk destanlarındaki ortak motif: demir Ergenekondan çıkış günü: nevruz 6- mitolojik, mit Etkinlik: Kam: büyücü, doktor Baksı: büyücü, doktor Ozan: halk ÅŸairi Åžaman: din adamı SAYFA 25: 1- sevindikleri zaman insanlar dışa dönük olurlar. Mutluluklarını belli ederler. Yüzleri güler. Ölümler karşısında üzülürler ve içlerine kapanırlar. 2- ağıt ve mersiye de ölüm karşısında duyulan duygudan bahsedilmiÅŸtir. Gazel ve güzelleme de aÅŸktan bahsedilmiÅŸtir. 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 27-28-29 SAYFA 27: 1- a) ölüm, acı, yas, son b) bunu yapması kolay yaparsınız c) inanmadıklarını göstermek için 2- a) 1. dörtlük: -dı mu, -di mü: redif , -l: yarım uyak 2. dörtlük: -tur, -tür: redif 3. dörtlük: -ok: redif 4. dörtlük: -rup, -rıp: redif 5. dörtlük: -yu, -yü: redif 6. dörtlük: -dı, -di: redif 7. dörtlük: -dı, -di: redif 8. dörtlük: -dı, - di: redif 9. dörtlük: -çıdı: redif, -n: yarım uyak b) ölçü: 7li hece ölçüsü, kalıp: 4+3 c) anlamı kuvvetlendirir ç) tema: alp er tunganın ölümü, konu: ölüm 3- deyimler: - bent, benzi sarardı - öç almak - feryat etmek - yarayı deÅŸmek - niyet etmek 4- a) KiÅŸileÅŸtirme: - daÄŸların başı (bile) kertilir - felek iyice zayıfladı Benzetme: - erkekler kurtlar gibi hep birlikte uluyor - (yüzlerine) safran sürülmüş (sanırsınız) Abartma: - yakalarını yırtıyor ve çığlık atıyorlar - (bu etler vücuttan sarkıyor ve) yerlere deÄŸip sürükleniyor b) ÅŸiire zenginlik katıyor ve akılda daha kalıcı olmasını saÄŸlamaktadır. SAYFA 28: 1- 1. koÅŸuk: bahar 2. koÅŸuk: zafer(savaÅŸ) 3. koÅŸuk: ayrılık(vefasız sevgili) 2- a) 1. koÅŸuk: -şıp, -ÅŸip: redif 2. koÅŸuk: -uldı: redif 3. koÅŸuk: -dım, -dim: redif b) ölçü: 7li hece ölçüsü, kalıp: 4+3 3- deyimler: - yüz yüze gelmek - hayretler içinde kalmak - yerden bitmek - kurulmak - ekin biçmek SAYFA 29: 4- kiÅŸileÅŸtirme: - mor ile yeÅŸil yüz yüze geliyor - ve birbirlerine sarılıyorlar Benzetme: - düşman) askeri ekin (biçilir) gibi biçildi - (gözlerim) yaÄŸmur gibi kan(lı yaÅŸlar) saçıyor (ÅŸimdi) Abartma: - insan(bu renk cümbüşünü görünce) hayretler içinde kalıyor - yuvarlak otaÄŸ(ım) kuruldu ANLAMA VE YORUMLAMA Sagu ile koÅŸuk arasındaki benzerlikler: İkisi de sözlü edebiyat ürünüdür. İkisi de 7li hece ölçüsüyle yazılmıştır. İkisinde de deyimler ve edebi sanatlar vardır. Her ikisi de dörtlüktür. İkisinin de kalıbı 4+3 tür. Uyak ÅŸemaları aynıdır.(düz uyak) Farklılıklar: Sagunun nazım ÅŸekli: sagu Tema: acı KoÅŸukun nazım ÅŸekli: koÅŸuk Tema: sevinç, savaÅŸ, aÅŸk 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 30-37-38 SAYFA 30: ÖLÇME VE DEÄžERLENDİRME 1- D 2- ağıt DoÄŸa, aÅŸk, yiÄŸitlik 3- eski devlet büyüklerinin ölümü üzerine söylenen ağıt: sagu CoÅŸku ve heyecanın dile getirildiÄŸi manzume: koÅŸuk Eski Türklerde ÅŸair, din adamı: ÅŸaman 4- Y, D, Y, D SAYFA 37: 1- oÄŸuz kaÄŸanın doÄŸuÅŸu. OÄŸuzun gençliÄŸi. OÄŸuzun göğün kızı ile evlenmesi. OÄŸuzun yerin Kızı ile evlenmesi. OÄŸuz hanın Türklerin büyük kaÄŸanı olması. OÄŸuz hanın batıda idil boyu akınları. OÄŸuz hanın Kıpçak akını. Karluk türk boylarının türeyiÅŸi. Kalaç türk boylarının türeyiÅŸi. Cürçed akını ve kanglı türk boylarının türeyiÅŸi. OÄŸuz hanın güney akınları. OÄŸuz hanın altı oÄŸluna hanlık vermesi. OÄŸuz hanın büyük bir şölen vermesi. TİP ÇÖZÜMLEME TABLOSU: Tip nasıl bir insandır? - olaÄŸanüstü özelliklerle doÄŸmuÅŸ ve büyümüş. Halkı için hiçbirÅŸeyden korkmayan kiÅŸidir. Tip duraÄŸan mıdır, dinamik midir? - dinamik Destanın hangi kısmı sizin tip hakkında böyle düşünmenize neden oldu? - doÄŸuÅŸu ve gençliÄŸi. Yaptığı savaÅŸlar. Türk boylarının üzerine gitmesi Sosyal ortam ve çevre bu tipi nasıl etkilemiÅŸtir? - olaÄŸanüstü özellikler sergilediÄŸi için halkın ondan beklentisi fazladır Bu tipin sizin toplum yapınızdan farkı var mı? - var Bu tipin diÄŸer tipler üzerinde etkisi var mı? - var Tip kendi kiÅŸiliÄŸinin farkında mı? - farkında Sizce gerçek hayatta bu destandaki tip gibi davranan biri olabilir mi? - olamaz SAYFA 38: 3- a) kaÄŸanların kaÄŸanı, yerin göğün kaÄŸanı, türk boylarının dize getiriliÅŸi b) oÄŸuz kaÄŸanın hayatı 4- hayır. Birilerinin benden bu kadar çok ÅŸey beklemesi beni rahatsız eder 5- zaman: belirli bir zaman dilimi yoktur Mekan: idil boyu, Kıpçak boyu, orta asya Mekanın anlatımı: sadece yer isimleri verilmiÅŸ KiÅŸiler: oÄŸuz kaÄŸan, 6 oÄŸlu, 2 eÅŸi KiÅŸilerin olay örgüsündeki iÅŸlevi: oÄŸuz kaÄŸan akınlar yapmakta ve halkın beklentilerini yerine getirmektedir 6- a) birçok var b) dilden dile, nesilden nesile aktarılarak bu hale gelmiÅŸtir 2. etkinlik: İslamiyet öncesi türk edebiyatı dönemi 8- ilahi bakış açısıyla bahaeddin ögel 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 40-41 SAYFA 40: 1- nesnel bir anlatım sergilemiÅŸtir. Gören birisi olarak anlatmıştır. 2- olaylar günlük dilden alıntılar yapılarak lirik bir dil kullanılmıştır. Manzum bir ÅŸekilde yazılmıştır. 3- bunlarla beraber dile coÅŸku gelmiÅŸtir 4- destan dili abartılıdır. DoÄŸal dil sade bir yapıya sahiptir. 5- destan dili karışık, abartılı, liriktir. Gerçekçi deÄŸildir. Roman düzdür. OlaÄŸanüstülük yoktur. GerçeÄŸe yakındır. 6- amaç toplumu eÄŸitmektir. Destanlarda idealize edilen tipler sayesinde toplum düzeninin yükseltmektedir 7- varolan döneme ait dönemin özelliklerini içerir. Nesilden nesile aktarılırken olaÄŸanüstülük artmıştır 8- o dönemin kahramanlıklarının nasıl geçtiÄŸini anlatır SAYFA 41: DoÄŸal destan ile yapma destan arasındaki benzerlikler: Her ikisinde de olaÄŸanüstü öğeler vardır. Anlatımları liriktir. Topluma yer veren olaylar vardır. Temaları benzerdir. Toplumu eÄŸitmek için yazılır. Manzumdur. Farklılıklar: DoÄŸal destan: anonimdir. Belli bir oluÅŸum süreci vardır. Mitolojik öğeler oldukça fazladır. Zamanı belli deÄŸildir. Yapma destan: yazarı bellidir. Belli bir oluÅŸum süreci yoktur. Mitolojik öğeler fazla deÄŸildir. Zamanı bellidir. 1- Tema: kahramanlık, savaÅŸ, aÅŸk, halkı ve toplumu derinden etkileyen olaylar ve bu olaylardaki etkili kiÅŸiler Dil ve anlatım: manzume ÅŸeklinde yazılır Mekan: bazen yer isimleri verilirken betimleme yapılır. Bazen de sadece yer isimleri verilir Zaman: belirsiz bir zaman anlayışı vardır Olay örgüsü: olaÄŸanüstü öğelerle zenginleÅŸtirilerek geniÅŸ bir olay örgüsü saÄŸlanmıştır 2- bu dönem edebiyatı müzik eÅŸliÄŸinde dile getirilmiÅŸtir. Hece ölçüsü kullanılmıştır. Nazım birimi dörtlüktür. Döneme göre dil sadedir. Anonimdir. Dizelerde genel olarak yarım uyak hakimdir. Daha çok aÅŸk, doÄŸa ve ölüm konularını iÅŸler. ÖLÇME VE DEÄžERLENDİRME: 1- C 2- D 3- E 5- D, Y, Y 6- ilyada Toplumsal 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 43-44-45-46 SAYFA 43: 1- Yazının icadından önce insanlık tarihi: Yazının icadından önceki dönemde bilgiler gelecek kuÅŸaklara aktarılmadan önce yok olmaktadır. Bu nedenle de ilerleme çok yavaÅŸ olmuÅŸtur. İnsanlar gündelik bilgilerle yetinmek zorunda kalmışrı. Yazının icadından sonra insanlık tarihi: Sümerlilerin yazıyı icat ediÅŸiyle birlikte bilgiler gelecek kuÅŸaklara aktarılmış ve insanlık tarihi bu dönemden sonra hızlı bir ÅŸekilde geliÅŸmeye baÅŸlamıştır 2- kısacası insanlar daha cahil olurdu. SAYFA 44: 1- yaptıkları savaÅŸlar anlatılıyor.çinliler anlatılıyor. Ve bu abideyi diktirdiÄŸini söylüyor. 2- sesleniÅŸ, öğütler, milletime uyarılar 3- azimli, olayları doÄŸru deÄŸerlendiren, milleti için her türlü fedakarlığı yapmış olan biri 4- b) türk milletine, türk gelenek ve göreneklerine sahip çıkarsan yaÅŸarsın 5- düzgün cümleler kurulmuÅŸtur. Cümleler kısa ve anlaşılırdır. Yabancı kelimelere yer isimleri dışında rastlanmamıştır. SAYFA 45: 6- a) hükümdarın tanrı tarafından seçilen kutlu birisi olduÄŸuna inanılmıştır. SavaÅŸlar yapıldığını anlaÅŸmalar yapıldığını anlatmaktadır. Göktürklerin tarihi hakkında da bilgi edinebiliriz b) günlük yaÅŸamda kullanılan unsurların alfabeye yansıdığını görüyoruz. SAYFA 46: Sözlü edebiyat: koÅŸuk, sav, sagu, destan Yazılı edebiyat: göktür yazıtları, Uygur kitabeleri 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 47-49 SAYFA 47: ÖLÇME VE DEÄžERLENDİRME: 1- B 2- D 3- Y, D, Y, Y, Y 4- 8. yüzyıl Göktürk Yollug .5- Orhun bölgesinde adına taÅŸ diktirilen kaÄŸan: bilge kaÄŸan Orhun yazıtlarının bulunduÄŸu ülke: MoÄŸolistan Orhun yazıtlarında kullanılan türk alfabesi: Köktürk alfabesi SAYFA 49: BULMACA: 1- MoÄŸolistan 2- mit 3- oÄŸuz kaÄŸan destanı 4- klasik 5- Osman bey 6- ilyada 7- yuÄŸ 8- tercümanı ahval 9- koÅŸuk 10- sagu 11- nutuk 12- manaz 13- kurgan 14- alp er tunga 15- nevruz 16- ozan 17- tigin 18- Tanzimat fermanı 19- tonyukuk 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 50-53 SAYFA 50: 1- A 2- E 3- A 4- A 5- sagu Ağıt Mersiye Yapay ve doÄŸal 6- Y, Y, D, Y, D 7- B 8- din deÄŸiÅŸiklikleri, medeniyet deÄŸiÅŸiklikleri 9- C 10- D 11- A 12- C 13- E 14- D Sayfa 53 Kültürel deÄŸerler ve deÄŸiÅŸimin nedenleri tablosu Göktürklerde Kültürel DeÄŸerler: 1-Göktanrı inancı 2-Bu inancın etkisinin görüldüğü Göktürk Kitabeleri 3-Göktürk alfabesi Uygurlarda Kültürel DeÄŸerler: 1-Budizm inancı 2-Bu inancın yansıdığı metinler 3-Uygur alfabesi DeÄŸiÅŸim Nedenleri: 1-Din deÄŸiÅŸikliÄŸi 2-YerleÅŸik hayata geçilmesi 3-Hayat anlayışının deÄŸiÅŸmesi Karahanlılarda Kültürel DeÄŸerler: 1-İslamiyet 2-İslamiyetin yansıdığı eserler 3-Karahanlı Türkçesi 4-Arap alfabesi DeÄŸiÅŸim Nedenleri: 1-İslamiyetin kabulü 2-Din deÄŸiÅŸimiyle birlikte zihniyetinde deÄŸiÅŸmesi Sayfa 53 2.Soru Türkçenin Edebi bir olarak kullanılması ve deÄŸiÅŸmeyen öğeler Türkçe’nin kullanılmasıdır.Milliyetçilil ön plandadır.. Sayfa 53 FotoÄŸrafın yorumu -konar göçerdirler. -hayvancılık olduÄŸu anlaşılıyor. -atlar evcilleÅŸtirilmiÅŸtir. -hanlıklarla yönetildiÄŸi anlaşılıyor 10.Sınıf Sayfa 55 Ölçme ve DeÄŸerlendirme 1)E 2)B 3)Arap,Türkçe. İlk. Türkçedir. 4)D 5)Köktürk devleti=göktanrı inancı Uygur devleti=Budizm,mani dini Karahanlı devleti=İslamiyet Mesnevi nazım ÅŸeklinin özellikleri: 1-mesneviler öğüt verici bir olayı anlatan uzun ÅŸiirlerdir.(savaÅŸ,aÅŸk,tarihi olaylar ve tasavvuf) 2-mesneviler divan edebiyatında bir bakıma günümüzdeki roman ve hikayenin yerini tutuyordu. 3-beyit sayısı sınırsızdır. 4-her beyit kendi arasında kafiyelidir.(aa,bb,cc…) 5-aruzun kısa kalıplarıyla yazılır. 6-beÅŸ mesnevinin bir araya gelmesiyle hamse oluÅŸur. -mesnevi nazım ÅŸekli türk edebiyatında ilk defa ne zaman kullanılmıştır? 11.yüzyılda yusuf has hacip tarafında kutadgu bilig’de kullanılmıştır. 11. Yüzyıl: İslami Dönem Türk Edebiyatı’na ait ilk eser 11.Yüzyıl’a ait olan ‘Kutadgu Bilig’dir. Yusuf Has Hacip tarafından yazılmış öğretici bir eserdir. Siyaset-nâme niteliÄŸindedir ve 6500 beyitten oluÅŸur. Bu döneme ait diÄŸer bir önemli eser de ‘Divânû Lügâtit Türk’tür. KaÅŸgarlı Mahmut tarafından Araplara Türkçe’yi öğretmek amacıyla yazılmış bir lügâttır. Bu döneme ait önemli bir eser de Edip Ahmet Yükneki’nin öğretici nitelikteki dini kitabı ‘Atabetül Hakayık’tır. 12. Yüzyıl: Bu yüzyılın en önemli ismi Hoca Ahmed Yesevi’dir, Türk tasavvuf tarihinin ilk önemli ÅŸairidir. Hikmetleriyle büyük ün kazanmıştır. Bu yüzyılın diÄŸer önemli ismi ise Kitab-ı Meryem, Kitab-ı Bakırgen ve Kitab-ı Âhirzaman adlı eserlerin sahibi, aynı zamanda Hoca Ahmed Yesevi’nin öğrencisi olan Hakim Süleyman Ata’dır. 10.Sınıf Sayfa 56 Hazırlık Çalışması Bir topluluÄŸu millet haline getiren deÄŸerler o milletin dili, dini ve ırkıdır. Bu üç faktörden ırk birliÄŸi önemlidir; ama tek başına millet olgusunu açıklamaktan uzaktır. Aynı ırka mensup olduÄŸu halde deÄŸiÅŸik milletler oluÅŸturmuÅŸ ve dolayısıyla deÄŸiÅŸik devletler kurmuÅŸ insan toplulukları vardır. Dil insanların birbirine baÄŸlayan en önemli faktörlerden birisidir. Ancak, aynı dili konuÅŸtuÄŸu halde farklı devletler kurmuÅŸ insan toplulukları mevcuttur. DiÄŸer yandan din de insanların bir millet oluÅŸturmasında çok önemli bir faktördür. Farklı dinden olan, farklı mezhepten olan insanlar genellikle farklı milletler oluÅŸturmuÅŸlar, farklı devletler kurmuÅŸlardır. Buna karşılık, aynı dinden olanların mutlaka aynı millet oluÅŸturacakları söylenemez. Zira, aynı dine ve hatta aynı mezhebe mensup olmakla birlikte farklı devlet kuran birçok millet vardır. Görüldüğü gibi bu faktörlerin güçleri hakkında önceden bir ÅŸey söylenemez. Bu faktörlerden her biri, deÄŸiÅŸik yer ve zamanlarda diÄŸerine nazaran daha belirleyici olmuÅŸtur Atatürk’ün türk dili hakkındaki düşüncelerini içeren metin.. ”Türk milletinin dili Türkçe’dir.Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay alabilecek dildir.Onun için her Türk, dilini çok sever ve onu yükseltmek için çalışır.Bir de Türk dili, Türk milleti için kutsal bir hazinedir.Çünkü Türk milleti geçirdiÄŸi nihayetsiz felaketler içinde ahlakının, an’anelerinin, muhafaza olduÄŸunu görüyor. Türk dili Türk milletinin kalbidir, zihnidir. Türk demek dil demektir.Milliyetin çok bariz vasıflarından birisi dildir.Türk milletindenim diyen insanlar herÅŸeyden evvel ve mutlaka Türkçe konuÅŸmalıdır.Türkçe konuÅŸmayan bir insan Türk harsına camiyasına mesubiyetini iddia ederse buna inanmak doÄŸru olmaz” |
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları
10.Sınıf Sayfa 60 ve 61 Kitap Etkinlik Cevapları
Sayfa 60 1-Niçin susuyorsun? 2-Kim birini çagırırsa söze önce obaÅŸlar ve insan her zaman diline hakim olmalı,ne konuÅŸtuÄŸunu bilmelidir. 3-Bilgisiz her zaman susmalı,bilgili ise diline hakim olmalıdır bilgilinin sözünde her zaman hikmet vardır.. 4-İnsan kendisine birÅŸey sorulunca konuÅŸmalıdır.. 5-Dilin faydaları nelerdir??? 6-Bilginin iki alameti dil ve boÄŸazdır ruhun nasibi sözdür,kulaktan girer.. 7-Sözün esası nedir ve kaç kısımdır? 8_Sözün yeri sırdır söz on kısımdır fakat biri söylenmelidir. 9-Sözün faydası ve zararı ne kadardır? 10-Yerinde kullanılan söz faydalıdır yersiz söz ise zararlıdır. 11-Söz ne zaman çok ne zaman az addedilir.(addetmek:saymak) 12-Söz güzel ne düşünülerek ancak sorulduÄŸunda kısa söylenmelidir çok dinleyip az konuÅŸmalıdır .Söz akılla söylenmeli bilgi ile süslenmelidir. 13-Sözün doÄŸrusu kimden dinlenmeli,söz kime söylenmelidir? 14-Söz bilgiliden büyüklerden dinlenmeli,bilmeyenlere ve küçüklere söylenmelidir. 15-Dili söyletmeli mi susturulmalı mı? 16-Dil doÄŸruyu söyeleyecekse söylenmeli söylenmeyecekse susmalıdır 2.a Adalet: Kün Togdı Saadet: Ay Toldı Zeka: ÖgdülmiÅŸ Hukuk: Kün Togdı Mutluluk: Ay Toldı Hayatın Sonu: Odgurmış 2.b. Akıl bir meÅŸaledir… - ÖgdülmiÅŸ Huzur bendedir… - Ay Toldı Ben iÅŸleri doÄŸruluk… - Kün Togdı ilgili insan fani… - OdgurmuÅŸ 2.c. Yazar soyut kavramları (adalet, saadet, akıl, hayatın sonu) somutlaÅŸtırarak vermiÅŸtir. SomutlaÅŸtırmayı bu kavramları temsil eden “Kün Togdı, Ay Toldı, OgdülmiÅŸ, Odgurmış” isimli kahramanlarla saÄŸlamıştır. 3. Kutadgu Bilig, insanlara dünya ve ahiret hayatlarında yol göstermek için yazılmıştır. 4. Dil ve SöyleyiÅŸ Özellikleri: Kutadgu Bilig’de Karahanlı Türkçesi kullanılmıştır. Verilen metin parçası ve sözcüklerde yabancı kökenli sözcükler de bulunmaktadır. Edebi bir dil kullanılarak yazılan Kutadgu Bilig yeni bir nazım ÅŸeklinin (mesnevi) söyleyiÅŸ özelliklerini de yansıtmaktadır. Kültür Özellikleri: Kutadgu Bilig, İslami dönemin yansımalarının bulunduÄŸu ilk örnektir. Mesnevi nazım ÅŸekliyle, beyitlerle yazılması ve İslami unsurların yer alması ve döneminin ahlak anlayışını ortaya koyması bakımından eser önemli bir kaynak durumundadır. 5.a. -Her insan diline hakim olmalıdır. -İnsan, kendisine bir ÅŸey sorulunca konuÅŸmalıdır. -Söz, ruhun nasibidir. -İnsan, konuÅŸmaktan çok dinlemeyi öğrenmelidir. -Söz, yerinde kullanılırsa faydalıdır. -Söz, güzel, düşünülerek, kısaca söylenmelidir. -Söz, bilgiliden ve büyüklerden dinlenmeli; küçüklere söylenmelidir. -Dil, her zaman doÄŸruyu söylemelidir. 5.b. Kutadgu Bilig’de savunulan ve öğüt niteliÄŸinde verilen düşünceler, bugün hala geçerliliÄŸini korumaktadır. 6. -Aruz ölçüsünü kullanmıştır. -Eserini sembolik olarak yazmıştır. -İslami dönemin ilk edebi ürününü yazmıştır. -Türk edebiyatındaki ilk mesneviyi yazmıştır. -Türk edebiyatındaki ilk siyasetnameyi yazmıştır. -Eserini öğretici (didaktik) tarzda yazmıştır. sayfa 61 4. etkinlik Dil ve SöyleyiÅŸ Özellikleri: Kutadgu Bilig’de Karahanlı Türkçesi kullanılmıştır. Verilen metin parçası ve sözcüklerde yabancı kökenli sözcükler de bulunmaktadır. Edebi bir dil kullanılarak yazılan Kutadgu Bilig yeni bir nazım ÅŸeklinin (mesnevi) söyleyiÅŸ özelliklerini de yansıtmaktadır. S.62 Etklinlik A.MESNEVİ B.ARUZ ÖLÇÜSÜNÜN KISA KALIBI KULLANIÅžI UYAK ÅžEMASININ AA BB CC OLMASI Sayfa 64 1.ahlak ve öğüt vermek için ve bilginin onemını belırtmek ıcınn 2.adip ahmet bilginin hayatta en onemlı ÅŸey olduÄŸu hakkında öğütler vermiÅŸ bilgilinin her iÅŸinin iyi olduÄŸunu belirtir 3.a) saadet yolu bilgi ile bulunur,kemik için ilik ne ise insan için bilig odur,br bilgili bin bilgisize bedeldir,bilgiyi Çin de bile olsa arayınız…… b)gecerlilÄŸini korur bili herzamn onemlıdır ınsanlıktarıhı bılgı ıle gelışır. 4.a)bilgisizlikten ne kadar halk kendı elıyle put yapıp rabbım budur dedi b)bin bilsende bir bilene danış,bilmemek ayıp değıl orenmemek ayıp…. 5.hem dortluk hem beyıtten yazılmışislami kulturun etkısıyle beyıtler kullanılmış 6.islami donem 2. eser yazmış,eserin dil bilim acısından onemlı , eser dıdaktık yonde ele alınmış, hem dortluk hem beyıt kullanılmış 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 66-69-70 Sayfa 66 EtkinlikCevapları 1.Her dörtlüğünde hgikmet olduÄŸu için ÅŸiirlerine hikmet adı vermiÅŸtir.Hikmet tasavvufi bir terimdir. 2.Dörtlüklerin son dizesinde de belirttiÄŸi gibi, Hz. Peygamber 63 yaşında topraÄŸa girdi. Bende bu yaÅŸtan sonra toprağın altında yaÅŸamalıyım diyerek, kendisine toprak altında bir hücre yaptıran Ahmed Yesevi’nin o günlerde meydana gelen bir olay, şöhretinin bütün Türkistan havalisine yayılmasına vesile olmuÅŸtu. 3. **Hikmet tarzı ÅŸiir geleneÄŸinin ilk ÅŸairidir. **Dini tasavvufla uÄŸraÅŸan ÅŸairimizdir. **Yesevi tarikatının kurucusudur. 4.Ahmet Yesevi tasavvufla uÄŸraÅŸan ÅŸairlerimizdendir.Tüm yaÅŸamını insanları islamiyet konusunda bilinçlendirmeye adamıştır.Metnin yazılış amacıda insanları islamiyet hakkında bilgi vermektir. 5.Halk edebiyatı geleneÄŸinin devamı ,Tasavvuf Tekke Edebiyatı’nın baÅŸlangıcıdır. ETKİNLİK ‘Hakaniye Lehçesi” Hakaniye Lehçesi dendiÄŸi zaman akla KaÅŸgarlı Mahmut’un en çok beÄŸendiÄŸi, öyle ki “KaÅŸgar dili”,”KaÅŸgar Türkçesi” olarak da adlandırılan, bir diÄŸer ÅŸekilde “Karahanlı Türkçesi” (Karahanlıca)dilinin devirlerinden biri gelir. KaÅŸgarlı’nın ÅŸivelerle karşılaÅŸtırılırken “Türkçe” diye adlandırdığı Hakaniye lehçesi, ilk Türk yazı dilidir.Bu yazı dili devresinden gelen eserlerin büyük kısmı Uygur yazısı ile yazılmış olduÄŸundan bu döneme Uygur dönemi(devri), bu yazı diline de Uygurca denilebilir Sayfa 68 Sorular 1) türkçenin arapça kadar seçkin bir dil olduÄŸunu göstermek amacıyla yazılmıştır. 2)divanü lügati’t türk ile birlikte sözlük yazma geleneÄŸi baÅŸlamıştır. divanü lügati’t türk türkçesidir. 3) islamiyet: islami dönem ilk eserlerinden en önemlisini kaleme almıştır. arapça: eserini arapça olarak kaleme almıştır.bu durum onun arapçayı iyi bildiÄŸinin göstergesidir. türk kültürü:yaÅŸadığı dönemin kültürünü yansıtmış ve günümüze kadar ulaÅŸmasını saÄŸlamıştır. gezgin:türk türkmen yaÄŸma çiÄŸil kırgız gibi türk boylarını dolaÅŸmıştır. dil bilimi:dil bilimi açısından o dönemin yaÅŸayan sözcüklerin kelime kökleri eserine alınmıştır. islamiyet öncesi sözlü ürünler:sagu koÅŸuk sav gibi sözlü edebiyat ürünlerini dinleyerek yazıya geçirmiÅŸtir. etimoloji:türkçenin ilk etimoloÄŸudur. türkçe:türkçenin ilk sözlüğünü yazmıştır eserinde 7500 sözcük yer alır. Sayfa 69 ve Sayfa 70 4a.Atatürke göre türk milleti demek türk dili demektir.türk dili kutsal bir hazinedir.çünkü bir toplumu millet yapan herÅŸey dil sayesinde olur.bu sebeple türk dili türk milletinin kalbidir. b.KaÅŸgarlı mahmut türk diline en büyük katkıyı yapanların başında gelmektedir.çünkü o dönemin maddi ve manevi kültür unsurlarını türkçenin bünyesince,türkçenin en eÅŸsiz hazinelerinden biridir. KaÅŸgarlı Mahmut ve Atatürk’ün Türk dili ile ilgili ortak görüşleri: -Türk milleti demek Türk dili demektir. -Türk milletinin her ÅŸeyi dilinde yaÅŸamaktadır.(sevinci, üzüntüsü, öfkesi …) -Türk dili, dünyadaki en zengin dillerden biridir. -Türk dili, yabancı dillerin saldırısından korunmalıdır. -Türk dili zengin ve köklü bir dildir. Türk dilinin 20 ülkede ve birçok özerk bölgede milyonlarca kiÅŸi tarafından kullanılması Türklerin hangi özelliÄŸini gösterir? Türkçe’nin büyük dillerden biri olduÄŸunu gösterir. (Türkçe dünyanın 5. büyük dilidir.) Kutadgu Bilig,Divan-ı Hikmet,Divaü Lügati’t-Türk ve Atebetü’l Hakayık metinlerinden hareketle o dönemde benimsenen ve kültürel farklılaÅŸmaya neden olan yeni deÄŸerler nelerdir? Kültürel farklılaÅŸmaya sebep olan İslam dininin kabulüdür. Adı geçen eserlerde İslami terimler ve isimler kullanılmaya baÅŸlanmıştır. Türkçenin günümüzdeki durumu? Türkçe günümüzde yabancı dillerin (özellikle İngilizce) etkisi altındadır. Nasıl ki bir dönem Farsça ve Arapça, Tanzimattan sonra Fransızca etkisine girdiyse ÅŸimdi de İngilizcenin etkisinde. Atatürk’ün Türk dili için gösterdiÄŸi hedeflerin bugün neresindeyiz? Atatürk saf Türkçeden yanaydı. Üstteki yorumdanda anlayacağınız üzere bugün saf Türkçeden söz etmek mümkün |
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları
Sayfa 71 Ölçme ve Değerlendirme Cevapları
1)d 2)c 3)d 4)y,d,d,y,d,d,d,d, 5)hakaniye,kutadgu bilig,topgaç buÄŸra,ahmet yesevi. 6)d 7)divanı hikmet,ata betül hakayik,divanı lügatit türk,kutadgu bilig. Sayfa 72 13 14 YY da anadolu da meydana gelen sosyal ve siyasi olaylar 13 ve 14. Yüzyil Turk Edebiyati .13 ve 14. yüzyillarda Anadolu, siyasal bakimdan pek gok karga§amn yaÅŸandigi bir donemdi. 13. yuzyilda Anadolu’da dort devlet vardi: Sel9uklular, ilhanlilar, Bizans ve Trabzon Rum imparatorlugu. Bunlann en güçlüsü Selçuklular idi. Selcuklulann Mogollar tarafmdan 1243 yilmda Kosedag sava§i ile yikilmasi sonucu Anadolu’da bir cok beylikler kuruldu. Beyliklerin her biri kendi bagimsizlığını ilan etti. Bu kez beylikler arasi savaÅŸlar baÅŸladi. Osmanli Beyligi 1299 yilinda kuruldu ve diger beyliklerle yaptigi savaslar sonucu geli§ip gii9lendi. 13 ve 14. yiizyilda Anadolu’da du§iince hareketlerinin merkezi Konya ve dolaylandir. Mogol akinlanndan korunmak amaciyla Turkmenistan Horasan’dan pek cok alperen gelerek Anadoludaki beyliklerin saraylanna sigiiAlar ve tasawuf du§uncesini yaymaya ba§ladilar. Bu ortamda tasavvuf edebiyati dogdu. Daha sonraki yuzyillarda da gelisip yayildi. Tasawuf alamnda; Mevlana, Haci Bekta§ Veli, Yunus Emre, fieyyad Hamza, Ahmet Fakih, Nesimi, Giilflehri, Sultan Veled gibi pek 9ok sanat9i eserler verdi. Aym yuzyillarda din di§i konularda, Hoca Dehhani, Ahmedi, Hoca Mes’ut eserler verdi. Bir taraftan da Iran-Arap edebiyatlndan 9ok sayida 9eviriler yapildi. 1360 yilmda Kul Mes’ut tarafmdan “Kelile ve Dimne” adli fabl kitabi Turk9eye 9evrildi. Bu yuzyillarda halk edebiyati alanmda “Battalname” ile “Dani§mend-name” adli eserler yazildi. Bunlardan “Battahiame’de Seyit Battal Gazi’nin din ugruna Bizans’a kar§i giri§tigi mucadelelerden soz edilir.” “Dani§mend name’de ise Melik Ahmet ile oglu Gazi Bey’in kahramanliklan anlatihr. Bu oykulerde dini inanclar ve ilahi yardimlar on plandadir. Hz. Muhammet, Hz. Ali riiyada goruliir. Hizir gazilerin yardimcisidir. Bu eserlerde eski Turk destan geleneginin izleri islami karaktere burunmu§ niteUkte ya§atildi. Bu yuzyillarda gerek dini (tasawufi) gerekse din di§i konulan i§leyen fikirler tizerinde, iranli §airlerden Firdevsi, Nizami, Sadi, Feridtiddin Attar ile Fars9a eserler yazan Mevlana’nm etkisi gorulur. Bilim ve edebiyat yoluyla Arap9adan, Fars9adan dilimize sozcukler yamnda bu dillere ait kurallar da girmeye ba§ladi. Ancak 1277 yilmda Karamanoglu Mehmet Bey bir fermanla bunu onlemeye 9ali§ti. “Bugiinden sonra, divanda, dergahta, barigahta, mecliste, meydanda “Tiirk9e den ba§ka dil kullanihnayacaktir.” Bu ferman dilimizi yabanci etkilerden korumaya yetmedi. Tasavvufun hızlı yayılması için 13. ve 14. yy.’lar Anadolu’su çok elveriÅŸli idi. Bunun birçok sebepleri vardır: 1- İslâmla muÅŸerref olan Türklerin Anadolu’ya yerleÅŸmesi Hıristiyan Avrupası’nda sert tepkiler doÄŸurmuÅŸtur. Hıristiyanlar, ülkelerini teminat altına alabilmek ve kutsal kabul ettikleri Kudüs’ü almak için Türklere karşı Haçlı Seferleri düzenlemiÅŸlerdir. Bu seferlerin önünde Hıristiyan din adamları bulunurdu. İşte bunlara karşı Türkler’den de din ve tasavvuf önderleri savaÅŸlarda ön plana çıkmışlardır. Gazaya giden İslâm cenkçilerine yardım eden, onları manen ve madden de destekleyen erenler ve alp erenler görüldü. Ahilik gibi yarı mutasavvıf, yarı asker fakat bütün ülkeyi tutmuÅŸ bir esnaf ve zanaatçılar teÅŸkilatı bir yandan din savaÅŸlarını desteklerken öte yandan tasavvufun yayılmasına zemin hazırlıyordu. 2- Türklerin kalabalık bulunduÄŸu Horasan’da 11.yy’dan beri yoÄŸun bir tasavvuf hayatı vardı. Çünkü bu ülke eski din ve medeniyetlerin etkisi altındaydı. Bilhassa 12.yy’da yetiÅŸen Ahmet Yesevi’nin derviÅŸ ve müritleri çok sayıda idiler. İşte 13.yy başında Horasan ve diÄŸer Türk yurtları MoÄŸallar tarafından iÅŸgal edilmiÅŸti. MoÄŸolların dayatmacı, yaÄŸmacı ve kötü yönetiminden kaçan aydınlar Anadolu’ya kaçtılar. ÇoÄŸu Mutasavvıf olan ve Horasan Erenleri denilenlerin arasında, Belh’ten Konya’ya gelen Mevlâna ve babası da vardı. Mevlâna ve babası Anadolu’ya yepyeni bir fikir, ahlâk ve iman canlılığı getirdiler. Büyük ÅŸehirlerde dergâhlar kurdular. Kasaba ve köylere varıncaya kadar tekkeler inÅŸa ettirdiler. 3- 13. ve 14. yy’larda Anadolu’nun siyasi yapısı karışıktır. SaÄŸlam bir devlet otoritesi yoktur. MoÄŸol akınları ile memleket yaÄŸmalanıyor, yakılıp yıkılıyordu. Åžehirde, köyde güvenlik kalmamıştı. Mal, mülk elden zorla alınıyor, ölmek ya da yaÅŸamak tesadüfe baÄŸlı bulunuyordu. Bu huzursuzluk, insana dünyadan el etek çekmeyi va’z eden ve pırıl pırıl ilâhi bir alemin kapılarını açan tasavvufa raÄŸbeti saÄŸlamıştır. Hayatları teminatsız insanlar, tarikatın mânevî havasında veya bazı ÅŸeyhlerin nüfuzu altında huzur arıyorlardı. Tasavvuf konaklarda, ÅŸiir ve sanat neÅŸesi olurken; halk arasında ahlâk öğütleri ÅŸeklinde yayılıyordu. Fakat tasavvufun yayılmasında rehberlik eden asıl teÅŸkilat “Ahilik”ti. BektaÅŸilik, Melâmilik, NakÅŸibendilik, Bayramilik gibi millî tarikatler hep ahilik teÅŸkilatından çıktı. Tekke ÅŸiirinin Türk Edebiyatında kaynakları 12.yy’da Horasan’da Ahmet Yesevî’nin hikmetlerinde görülmüştür. Åžiir ve fikir tarihimizdeki yerleri, dil ve edebiyatımızı kurtarmak yolundaki hizmetleri için hiç bir ÅŸeyle kıyas edilmeyecek deÄŸerdedir. Tekke ÅŸiirinin ilk ve en güzel örnekleri 13.yy’da görülmektedir. Bu geleneÄŸin büyük ÅŸairi olan Yunus Emre, 13.yy’da yetiÅŸmiÅŸtir. 13. - 14. ve 15.yy’larda parlak çağını yaÅŸayan Tekke ÅŸiiri, 20.yy’a kadar da eser vermeye devam etmiÅŸtir.9 Özellikle Yunus Emre, Anadolu sahasında halk diliyle halka islâm dininin bütün kurallarıyla anlatan Tekke edebiyatının en büyük ÅŸairidir. Orta Asya’da Ahmet Yesevî ile baÅŸlayan Türk Tasavvuf Åžiiri, Türkistan, Horasan ve Anadolu’da en üstün seviyeye Yunus Emre’yle ulaÅŸmıştır. 14. yüzyılda Anadolu’da Tekke edebiyatı, 13. yüzyıldaki kadar bahtiyar bir devir yaÅŸamamıştır. O kadar ki bu asırların Tekke ÅŸairleri, ÅŸiiri Yunus gibi söylemeÄŸe çalışmakla kalmamış, bazen Yunus’un ya “ Emre”liÄŸini ya da bizzat Yunus adını unvan olarak kullanmışlardır. Sayfa 72 1.a Kafiye-Redif … benden beni a -i / -ü: redif … gerek seni a -n: yarım kafiye … dün ü günü a … gerek seni a … sevinirim b … yerinirim b … avunurum b … gerek seni a ..öldürür …daldırır …doldurur …seni dürür,dırır, durur REDİF …üzem …düşem …endiÅŸem …seni em:TAM KAFİYE …sohbet gerek …ahret gerek …gerek … seni gerekker:REDİF et:TAM KAFİYE Sayfa 74 6.Siirde ask;atese,denize,zincire benzetilmistir.Askın bunlara benzetilmesinde ne kadar cileli ve zor bir yol oldugunu anlatmak amacı vardır. 7.Siirde gecen isimler;Leyla-Mecnun,Hz.Yusuf ‘tur.Leyla-Mecnun Allah askını anlatmak icin kullanılmıstır.Yusuf Peygamber de Kuran’da kıssası olan güzelligiyle ünlü bir peygamberdir.Yine Allah’ın güzelligini,askının büyüklügünü vurgulamak icin kullanılmıstır. 8. -Mutasavvıf bir sairdir. -Dini-Tasavvufi halk sairidir. -Siirlerinde sade bir dil kullanmıstır. -Siirlerinde tasavvufi konuları islemistir. 9. 1. ve 2. dörtlükler icin Yunus Emre’yi en iyi yansıtan dörtlüklerdir Türk İslam Toplumlarında, kültürel hayat, islam kültür çevresinin etkisi altında geliÅŸti. Türklerin bu çevreye girmeleri onların her alanda ilerlemesine ve yükselmesine sebep oldu. Türk düşüncesi, bir yandan tarihi geliÅŸimini devam ettirirken diÄŸer yandan İslam düşüncesi ve felsefesiyle bütünleÅŸti. Bu toplumların hayat tarzlarında islamın yüce ve ebedi ilkelerine, esaslarına ve kurallarına uyum saÄŸlayacak deÄŸiÅŸmeler meydana geldi. Hukuk düzenleri “Åžerri” esaslara ve “Törelere” göre yeniden kuruldu, düzenlendi. Arap ve Fars dil ve kültürlerinin baskısına raÄŸmen, Türk dili korundu. KaramanoÄŸullarının baÅŸlattıkları resmi dilin türkçe olması hareketi, bazı olumsuz dönemler dışında devam etti. İslamın koruyuculuÄŸunu üstlenen Türkler, Türk tasavvuf düşünce ve eylemleriyle müslümanlığın çaÄŸlar boyu geliÅŸmesini ve yönlendiriciliÄŸini saÄŸladılar. Anadolu Türk toplumu oluÅŸturduÄŸu kültür çevresinde, manevi ve maddi kültür hayatını sürekli ÅŸekilde güçlendirdi. KurduÄŸu imparatorluklar o çaÄŸların siyasette, sosyal düzen ve sosyal adalette, iktisadi alanda, özellikle bilimde, eÄŸitim ve öğretimde, hukuk hayatında, en medeni ve en ileri devletleri oldular. Osmanlı imparatorluÄŸu kuruluÅŸundan baÅŸlayarak, tarihi varlık alanından çekiliÅŸine kadar altıyüz yıl boyunca İslam Dünyasının, Türk İslam kültür çevresinin tek temsilcisi oldu. Bir dünya devleti niteliÄŸini koruyarak, kültür hayatını inançlarda, adalette, dilde, musikide, sanat ve estetikte, mimaride, folklörde, eÄŸitim ve öğretimde, sosyal iliÅŸkilerde, diplomasi de özenle güçlendirdi. İnsanlık tarihine sayısız örnekler verdi. Kültür varlığımızın zenginleÅŸmesini saÄŸladı , islamiyetin kabulü ile türk toplumunda görülen kültürel deÄŸiÅŸimleri araÅŸtırınız Türk İslam Toplumlarında, kültürel hayat, islam kültür çevresinin etkisi altında geliÅŸti. Türklerin bu çevreye girmeleri onların her alanda ilerlemesine ve yükselmesine sebep oldu. Türk düşüncesi, bir yandan tarihi geliÅŸimini devam ettirirken diÄŸer yandan İslam düşüncesi ve felsefesiyle bütünleÅŸti. Bu toplumların hayat tarzlarında islamın yüce ve ebedi ilkelerine, esaslarına ve kurallarına uyum saÄŸlayacak deÄŸiÅŸmeler meydana geldi. Hukuk düzenleri “Åžerri” esaslara ve “Törelere” göre yeniden kuruldu, düzenlendi. Arap ve Fars dil ve kültürlerinin baskısına raÄŸmen, Türk dili korundu. KaramanoÄŸullarının baÅŸlattıkları resmi dilin türkçe olması hareketi, bazı olumsuz dönemler dışında devam etti. İslamın koruyuculuÄŸunu üstlenen Türkler, Türk tasavvuf düşünce ve eylemleriyle müslümanlığın çaÄŸlar boyu geliÅŸmesini ve yönlendiriciliÄŸini saÄŸladılar. Anadolu Türk toplumu oluÅŸturduÄŸu kültür çevresinde, manevi ve maddi kültür hayatını sürekli ÅŸekilde güçlendirdi. KurduÄŸu imparatorluklar o çaÄŸların siyasette, sosyal düzen ve sosyal adalette, iktisadi alanda, özellikle bilimde, eÄŸitim ve öğretimde, hukuk hayatında, en medeni ve en ileri devletleri oldular. Osmanlı imparatorluÄŸu kuruluÅŸundan baÅŸlayarak, tarihi varlık alanından çekiliÅŸine kadar altıyüz yıl boyunca İslam Dünyasının, Türk İslam kültür çevresinin tek temsilcisi oldu. Bir dünya devleti niteliÄŸini koruyarak, kültür hayatını inançlarda, adalette, dilde, musikide, sanat ve estetikte, mimaride, folklörde, eÄŸitim ve öğretimde, sosyal iliÅŸkilerde, diplomasi de özenle güçlendirdi. İnsanlık tarihine sayısız örnekler verdi. Kültür varlığımızın zenginleÅŸmesini saÄŸladı. Sayfa 75 - 76 - 77 -Bu sözcükler ve eklerin belirli bir iliÅŸki içerisinde verilmesi ÅŸiire nasıl bir katkı saÄŸlar? Bunlar birbirleriyle kafiyeli sözcükler. Åžiire ahenk açısından bir katkı saÄŸlar. Åžiirin kulaÄŸa hoÅŸgelmesini, akılda kolay kalmasını saÄŸlar. -Sözcükler ve ekler arasında kafiye,redif iliÅŸkisini belirleyiniz ne:redif i:yarım kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif ag:tunç kafiye eyü: zengin kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif ınur:redif y:yarım kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif ler:redif lar(ler):redif k:yarım kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif den:redif gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif ag:tunç kafiye -Åžiirin birim deÄŸerini ve sayısını belirleyiniz Dörtlük -Birimlerde anlatılanları ve ÅŸiirin temasını belirleyiniz. Åžair, ÅŸahının (Adbal Musa) üstün özelliklerinden bahsediyor. -Åžiirde geçen”ÅŸah,abdal,aba,hırka,post,aşık,evliya,pÄ ±r”k avramları hangi düşünce sisteminin etkisini gösterir? Bu terimler tasavvuf edebiyatında kullanılır. -Åžiirde geçen ”dara durmak”hangi anlamda kullanılmıştır? Diz üstü duruÅŸuyla temsil edilir. Nesimi gibi yol uÄŸruna postu (deriyi) vermeye, asılmaya hazır olma anlamına gelir. Bunlar “Enel Hak diyen” Hallac-ı Mansur’un anısına tekkeye baÄŸlanmanın yol uÄŸruna canını feda etmenin bir simgesi olarak algılanır. Bir hizmetin konusu olan ya da bir hizmeti yerine getirmek isteyen her can, önce buraya çıkar ve teslim olur. Bu dara durmak, dara çekilmek, dara çıkmak, dara kalkmak terimleriyle ifade edilir. Pir, mürÅŸit ve rehberin oluÅŸturduÄŸu cem mahkemesinde yargılanmak için durulan yeri anlatmak için de kullanılan bir deyimdir. Suç iÅŸleyen, hatalı görülen Yol eri, meydan yada meydan odasının ortasına çağırılarak sorgulanır, yargılanır, gerekirse hakkında durumuna uygun bir ceza verilir. Böylece bu uygulama sırasında cemaatin ve dedenin huzurunda yargılanan kimsenin bulunacağı ÅŸekil ve durumlar gösterilmeye çalışılmaktadır. Yargılanan meydan odasının ortasına gelir, ayaklarını mühürler, kollarını göğsünde çapraza alır, başı öne eÄŸik durur. Sonraki aÅŸamalarda uygun olan dar durumlarından birisi aldırılır. Dardan indirme töreni Hakk’a yürüyen hak yolcusu için göçüşünün üçüncü, yedinci ya da kırkıncı günü yapılan törene verilen addır. -Nefeste geçen kiÅŸi adlarını bulunuz.KiÅŸi adları ÅŸiirde hangi amaçla kullanılmıştır? Åžiirde kullanılma amacı ÅŸahının üstünlüklerini açık açık belirtmek Metinden yola çıkarak Kaygusuz Abdal’ın fikri ve edebi yönü hakkında çıkarımlarda bulununuz Fikri yönünden incelediÄŸimizde Kaygusuz Abdal’ın Alevi olduÄŸunu görmekteyiz. Edebi yönüne baktığımızda tipik bir halk ÅŸairidir. Hece ölçüsü, anlaşılması kolay bir dil, halkın ilgisini çekebilecek güncel bir konu. -Nefeste Kaygusuz Abdal’ın en güzel ifade eden dize ve sözcük sizce hangisidir?Neden? Bence son dörtlüğün üçüncü dizesi. Çünkü pirinden ayrı kalmanın acısıyla yazdığı ÅŸiiri bu dizede özetlemiÅŸtir. Sayfa.77 1- acep derdime derman bulunamamış sabır ettikçe devamı qelmiyor 2-mum gibi baÅŸtan aşğıya yanıyorum bu yanmanın sebebi yokmu 3-düşmanlar ben aÄŸlıyorum diye gülüyor ÅŸu kafirlerin imanı yokmu 4-gamzenin oku deler yüreÄŸimi snin gönlünde bana yer yokmu 5-kanımı su gibi topraÄŸa attın ne zannettin garibin kanı yokmu 6-yüzünün güzelliÄŸiyle gururlanıyorsun kusurun hiç yokmu 7-seni sevmenin imkanı yokmu. 1.kıt a;çektiÄŸim bu aÅŸk acısının dermanı yokmu? 2.kıt a;benim aÅŸk acısıyla yanmamın bir sonu yokmu? 3.kıt a;düştüğüm bu duruma düşmanım gülmekten vazgeçsin. 4.kıt a;bakışların yüreÄŸimi deliyor. 5.kıt a;ben senin için kanımı akıttım. sen benim için akıtacak kanın olmadıgını sanıyorsun. 6.kıt a;yüzünün güzelliÄŸi ile övünüyorsun ama kiÅŸiliÄŸin beÅŸ para etmez. 7.kıt a;sen bana yüz vermiyorsun ama seni elde etmenin bir yolu yokmu? Devam… -Bu sözcükler ve eklerin belirli bir iliÅŸki içerisinde verilmesi ÅŸiire nasıl bir katkı saÄŸlar? Bunlar birbirleriyle kafiyeli sözcükler. Åžiire ahenk açısından bir katkı saÄŸlar. Åžiirin kulaÄŸa hoÅŸgelmesini, akılda kolay kalmasını saÄŸlar. -Sözcükler ve ekler arasında kafiye,redif iliÅŸkisini belirleyiniz ne:redif i:yarım kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif ag:tunç kafiye eyü: zengin kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif ınur:redif y:yarım kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif ler:redif lar(ler):redif k:yarım kafiye gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif den:redif gelür ÅŸahum Abdal Musa’ya:redif lar:redif ag:tunç kafiye -Åžiirin birim deÄŸerini ve sayısını belirleyiniz Dörtlük -Birimlerde anlatılanları ve ÅŸiirin temasını belirleyiniz. Åžair, ÅŸahının (Adbal Musa) üstün özelliklerinden bahsediyor. -Åžiirde geçen”ÅŸah,abdal,aba,hırka,post,aşık,evliya,pÄ ±r”k avramları hangi düşünce sisteminin etkisini gösterir? Bu terimler tasavvuf edebiyatında kullanılır. -Åžiirde geçen ”dara durmak”hangi anlamda kullanılmıştır? Diz üstü duruÅŸuyla temsil edilir. Nesimi gibi yol uÄŸruna postu (deriyi) vermeye, asılmaya hazır olma anlamına gelir. Bunlar “Enel Hak diyen” Hallac-ı Mansur’un anısına tekkeye baÄŸlanmanın yol uÄŸruna canını feda etmenin bir simgesi olarak algılanır. Bir hizmetin konusu olan ya da bir hizmeti yerine getirmek isteyen her can, önce buraya çıkar ve teslim olur. Bu dara durmak, dara çekilmek, dara çıkmak, dara kalkmak terimleriyle ifade edilir. Pir, mürÅŸit ve rehberin oluÅŸturduÄŸu cem mahkemesinde yargılanmak için durulan yeri anlatmak için de kullanılan bir deyimdir. Suç iÅŸleyen, hatalı görülen Yol eri, meydan yada meydan odasının ortasına çağırılarak sorgulanır, yargılanır, gerekirse hakkında durumuna uygun bir ceza verilir. Böylece bu uygulama sırasında cemaatin ve dedenin huzurunda yargılanan kimsenin bulunacağı ÅŸekil ve durumlar gösterilmeye çalışılmaktadır. Yargılanan meydan odasının ortasına gelir, ayaklarını mühürler, kollarını göğsünde çapraza alır, başı öne eÄŸik durur. Sonraki aÅŸamalarda uygun olan dar durumlarından birisi aldırılır. Dardan indirme töreni Hakk’a yürüyen hak yolcusu için göçüşünün üçüncü, yedinci ya da kırkıncı günü yapılan törene verilen addır. -Nefeste geçen kiÅŸi adlarını bulunuz.KiÅŸi adları ÅŸiirde hangi amaçla kullanılmıştır? Åžiirde kullanılma amacı ÅŸahının üstünlüklerini açık açık belirtmek -Metinden yola çıkarak Kaygusuz Abdal’ın fikri ve edebi yönü hakkında çıkarımlarda bulununuz Fikri yönünden incelediÄŸimizde Kaygusuz Abdal’ın Alevi olduÄŸunu görmekteyiz. Edebi yönüne baktığımızda tipik bir halk ÅŸairidir. Hece ölçüsü, anlaşılması kolay bir dil, halkın ilgisini çekebilecek güncel bir konu. -Nefeste Kaygusuz Abdal’ın en güzel ifade eden dize ve sözcük sizce hangisidir?Neden? Bence son dörtlüğün üçüncü dizesi. Çünkü pirinden ayrı kalmanın acısıyla yazdığı ÅŸiiri bu dizede özetlemiÅŸtir. KAYGUSUZ ABDAL Edebi yönüne baktığımızda tipik bir halk ÅŸairidir. Dili sadedir Hece ölçüsü kullanmıştır. Konusu halkın ilgisini çekebilecek güncel konulardır |
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 78-79-81-83-84
Sayfa 78 tablo benzerlıkler;her ikisindedeaÅŸk konusu iÅŸlenir.gazelde ilahi ** mecazi aÅŸk konuları,ilahide yalnızca aÅŸk konusu iÅŸlenir.her ikisindede dini terimler kullanılır.her ikisininde son bölümünde ÅŸairin mahlası wardır.kafiye ** redif kullanılır. farklılıklar; nazım ÅŸekli;ilahi halk edebiyatına ait gazel ise divan edebiyatına ait. nazım birimi;ilahi dörtlük gazel beyit ölçü;hece ölçüsü gazelde aruz ölçüsü Sayfa 79 6a) Benzetme= Kan suya benzetilmiÅŸ. Aşık kendini muma benzetiyor. EÄŸretileme=acep ÅŸol kafirin imanı yok mu Zıtlık =AÄŸlamak Gülmek, Dert Derman Soru Sorma=Son mısralarda soru sormaktadır. b) mum=aşık kafir=maÅŸuk(aşık olunan kiÅŸi) gamze=sevgilinin yan bakışı peykan=ok 7.soru aÅŸk acısı,özlem,ümitsizlik,hüzün,çaresizlik 8.soru divan edebiyatının ilk temsilcilerindendir edebi sanatlara yer vermiÅŸtir dili sanatlıdır tasavvuf etkisi görülmez Sayfa 81 benzerlikler: her ikisinde de hece ölçüsü kullanılmıştır. dinsel konular tabiat ve doÄŸa güzelliÄŸi aÅŸk gibi konular iÅŸlenmiÅŸtir. farklılıklar:i.ö.nazım birimi dörtlük.i.s.nazım birimi beyittir.i.ö.yarım kafiye kullanılır.i.s.tam kafiye redif kullanılır.i.ö.hece ölçüsüyle yazılır.i.s.aruz ölçüsüyle yazlır.i.ö.dil sadedir türkçedir.i.s.arapça ve farsça kelimeler kullanılır.sanatlı bir dil kullanılır. Sayfa 83 Tablo vahdet-i vücüd=varlık tektir…. insan-ı kamil=nefis…….. fenafillah=nefsin aruzlarından… masiva=allah dışında.. 2=e 3=d 4=d,d,d,y 5=c 6=insan-ı kamil , tekke dergah , ilahi aÅŸk , mürit derviÅŸ 7=tekke dergah , allah, ilahi aÅŸk ÅŸarabı sunan mürÅŸit , nefsiöldürmek için yapılan zühd terbiye 8=e Sayfa 84 1 etkinlik deniz kenarına oturmuÅŸ dalgaların kıyıya vuruÅŸunu seyrediyorum.Uzaktan büyük gibi görünen dalgalar köpük köpük noktalıyor yolculuÄŸunu.Tepemde güneÅŸ batmaya can atıyormuÅŸ gibi karşıma geçiveriyor hızla.Parlaklığı kızıla bırakıyor büyük bir ihtiÅŸamla.Artık denizde mavi deÄŸil,sereserpe teslim ediyor kendinin güneÅŸe .Dalgaları deÄŸil artık yakamozları seyrediyorum bir yaz günü günbatımında 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 86-87-88 Sayfa.86 1.a.simbatın harap bir kaleyi tamir ettirip yerleÅŸmesi,müslümanların dehÅŸet saçmaya baÅŸlaması,seyitin yola çıkması,kaleyi dolaşıp gördüğü su deliÄŸinden içeri girmesi anlatılıyor 2.ETKİNLİK a. battalname ile ilgili olan 8yy.da olusturuluyor fakat 15.yy da yazIya geciyor temasI battal gazinin kahamanlIgI ….. birde battalname metninden sunlar anlasIlIyor gaza ve cihat anlayIsI tarIm ve hayvancIlIkla ugrasIdIgI ve battal gazinin bir tImarlI sipahi olabilicegi b.Silah yerine kılıç kullanıldığı,kaleler olduÄŸu,cihat ve gaza anlayışı 2.Tarkan ve Cüneyt Arkın filmleri 3-soru Metnin yapısını oluÅŸturan öğeler: olay örgüsü, kiÅŸiler, zaman, mekan *Metnin yapısını oluÅŸturan öğeler arasındaki iliÅŸki: _Metnin yapısını oluÅŸturan öğeler arasında organik bir baÄŸ vardır.YaÅŸanan olay belli bir zamanda, belli bir mekanda kahramanlar arasında yaÅŸanır. Metne bir bütünlük kazandıran olay örgüsünün meydana gelmesini saÄŸlayan yönde budur. Sayfa .87 BATTAL GAZİ DESTANINDAKİ KAHRAMANLARIN TİP ÇÖZÜMLEMESİ TABLOSU 1.a.karakter b.tip c.tip 2.a.dinamik b.duragan c.duragan 3.a.tümü b.tümü c.tümü 4.a.olumlu b.olumsuz c.olumlu 5.a.evet b. evet c.hayr 6.a.var b.yok c.var 7.a.evet b.evet c.evet 8.a.hayır b.evet c.evet Sayfa 88 5.Mekanın ve zamanın anlatıldığı cümleler Mekan:Seyit yürüdü ///kaleyi/// dolaÅŸtı.Mekan kale oluyor. Simbat ///saraya/// geldi. Seyit dahi sarnıça düştü. Zaman:Yatsı vaktiydi erteye deÄŸin…….. Alem düşmanlardan boÅŸalınca………. Mekanın ve zamanın anlatımı Mekan:Mekanlar sadece adları söylemektedir.Tasviri yapılmamaktadır. Zaman:Kesin bir zaman ifade edilmemektedir. 6.a.Metinde olaylar ilahi bakış açısına sahip bir anlatıcı tarafından anlatılmaktadır. b.KiÅŸiden kiÅŸiye deÄŸiÅŸtiÄŸi için cvbı sana bırakıyorum. 7.Tasvirler:SevindiÄŸinden///aÄŸlaya aÄŸlaya///evine geldi. Seyit///karanlıkça///bir yerde kaldı. Tasvirlerin iÅŸlevleri:Tasvirlerin amacı anlatılanların okuyucunun zihninde canlanmasıdır.Bunlar verilemezse anlatımda akıcılık olmaz. 8.Günümüz türkçesine benzeyen bazı sözcükler vardır.Ancak bunlar ses deÄŸiÅŸikliklerine uÄŸramışlardır.Mesela üç yirden kolanın berkitti diyor üç yerden sıkılaÅŸtırdı olacak. SAYFA 93 3. ETKİNLİK Anadolu’nun fethini ve bu fethin kahramanlarını anlatan, 12. yüzyılda sözlü olarak ÅŸekillenen 13. yüzyılda yazıya geçirilen İslâmî Türk destanlarından biridir. DaniÅŸmend-nâme’de anlatılan olayların tarihi gerçeklere uygunluÄŸu, kahramanlarının yaÅŸamış Türk beyleri olmalarından, Anadolu coÄŸrafyasının gerçek adlarıyla anılmasından dolayı uzun süre tarih kitabı olarak görülmüştür DELİ DUMBUL *İlahi bakış açısıyla yazılmıştır. *Hikayede olaylar nesir,kahramanların duygu ve düşünceleri nazım ve nesirle dile getirilmiÅŸtir *Arı bir dil kulanılmış,olaÄŸanüstü olaylara yer verilmiÅŸtir *tasvirlere baÅŸvurulmuÅŸtur. Sayfa 93 b)teması: aile olmanın deÄŸeri ¨¨¨¨¨¨¨¨ 2. Etkinlik a)adil bir yapı yok,islamiyet inancının yoÄŸun bir ÅŸekilde olmasına raÄŸmen farklı dinler görülüyor 2)tema evrenseldir 3)metnin yapısını oluÅŸturan ögeler *olay örgüsü *kiÅŸiler *zaman *mekan *ve dil anlatım(olay çevresinde oluÅŸan metinlerde dil anlatıma da dikkat edilir) SAYFA 93 TEKİ OLAY ÖRGÜSÜ SIRASI 12-2-4-10-5-7-13-3-9-11-1-6-8 KARAKTER Çözümleme tablosu (sırasıyla 1,2,3,4,5) ……………deli dumbul……..;……..anne baba …………;………. eÅŸ 1………: deli ,zorba ,çıkarcı;……canları kıymetli,bencil ; fedakar,eÅŸini ……………………………………… insanlar………………..;biri 2)……..:dinamik…………………..duraÄŸan ………………. ;duraÄŸan 3)……..:Allah ın varlığını ve ; metinde zaten pasif karakterler(anne baba birliÄŸini kabul etmemesi …………………………………ve eÅŸ) yaptığı köprüden geçendende geçmeyenden de para alması 4)…….)sosyal ortam deli dumbulu etkilemiÅŸ.çünkü yaÅŸadığımız devirde onun yaptığı davranışlara pek de rastlanılmamış.diÄŸer karakterleri ise sosysal ortam etkilememiÅŸtir. 5)………:karakterlerden deli dumbul gibi bir kiÅŸi toplumumuzda olamaz.anne baba için;her anne baba evladı için canını vermeye hazırdır.eÅŸ içinse;toplumumuzda kadın eÅŸi için canını vermeye hazırdır.o vermese bile erkek söke söke alır. c. öğüt vermez tebrik ederdim ç. idam ettirirdim 6.a dede korkut , ilahi bakış açısıyla yazılmıştır b. metin gayet güzel ben olsam birde sonuna ÅŸunu eklerdim deli dumrul artık Allah ‘ a baÄŸlı inançlı bir insan oldu derdim. 7.a kara daÄŸlar soÄŸuk soÄŸuk sularım tavla tavla koç atlarım penceresi altın otağım katar katar develerim beyaz koyunum b. tasvirler çıkartıldığında cümleler çok basit oluyor sosyal Ortam ve çevre bu karakterleri nasıl etkilemiÅŸtir: deli dumrul:Olumlu anne-baba:Olumlu eÅŸ:Olumlu bu karakterlerin sizin toplumsal yapınızdan farkı varmıdır: delidumrul:vardır anne-baba:yok eÅŸ:var 96.sayfa 8. SORU sırasıyla altı çizili kelimeler; niçin,ederdi,benden,var mıdır, benimle,bahadırlığım,yiÄŸitliÄŸim,meÄŸer,konmu ÅŸtu,yah ÅŸi,emriyle,yetti,kavga,hanım,bey,kanatlı. ses özellikleri -cümleler kısadır -dil sadedir -alti çizili kelimeler ses deÄŸiÅŸimine uÄŸramıştır -ses düşmesi vardır DANİŞMENDNAME 1.a.1.Melik danışment bir gece rüya görür. 2.Rüyadan kısa bir süre sonra bir elçi kaÄŸan tiginin mektubunu getirir. 3.Mektup okunduktan sonra Abdurrahman Tokati otaÄŸa gelir. 4.Yirmibin askerle tokata gidilir. 5.Tokat yakınlarında düşmanla savaşılır. 6.Melik danışment düşman beylerini dine davet eder. 7.O gece yine bir rüya görür. 8.Rüyasında kendisine verilen dua ile gümenek ırmağının suyunu keser. 9.O gece yine rüya görür. 10.Melik danışment cincike ovasında konaklar. 11.Melik danışmentin kahramanlıkları anlatılır. b.Battalnamede olduÄŸu gibi kahramanlık teması dönemin sosyal özellikleriyle paralellik göstermektedir. 2.İnsanların y8aÅŸadıkları haksızlıklardan kurtulmak için her dönemde kurtarıcı beklemeleri buna sebeptir.Kahramanlık temasının her dönemde sıkça iÅŸlenmesi onun evrensel bir tema olduÄŸunu göstermiÅŸtir. 3.Özgün metinde kısa cümleler kullanılmıştır.Bazı sözüklerin ise günümüze gelene kadar bazı deÄŸiÅŸikliklere uÄŸradığı görülmektedir. 4.Metnin yapısını oluÅŸturan ögeler;olay örgüsü,kiÅŸiler,zaman,mekan Metnin yapısını oluÅŸturan ögeler;Tüm bu ögeler temayı iletmede birer araçtır. 5.Mekan;Tokat,Gümenek ırmağı,Ankara,Samsun,Kale Zaman;Sabah vakti,akÅŸam vakti…… Mekanın ve zamanın anlatımı;Bu metinde mekanların sadece adları kullanılmıştır.Ayrıntıları verilmemiÅŸtir. Zaman;Kesin bir zaman ifadesi bu metindede yoktur. 6.Tasvir cümleleri;///yüksek daÄŸlara///çıktılar.tasvir cümlesi yüksek daÄŸlar. Tasvirlerin metindeki iÅŸlevi;Tasvirler anlatılanları zihinde daha belirgin canlandırmak için kullanılmıştır.Fakat ayrıntılara girilmediÄŸi dikkati çekmektedir. 7.Hikayede herÅŸeyi bilen bir anlatım vardır.İlahi bikış açısıyla yazılmıştır. 8.İkiside hayatlarını kötülüklerle mücadele etmeye adamış kahramanlardır. 9.a.Tip nasıl bir insandır;hayatını insanlara adamış korkusuz yiÄŸit bir insandır. Tip duraÄŸanmıdır,dinamikmidir;Dinamiktir. Hikayenin hangi kısmı sizin tip hakkında böyle düşünmenize neden oldu;Hikayedeki bütün olaylar onun etrafında geliÅŸtiÄŸi için dinamiktir. Sosyal ortam ve çevre bu tipi nasıl etkilemiÅŸtir;Halkın zulüm görmesi onun kahramanlık yönünün ortaya çıkmasını saÄŸlamıştır. Bu tipin sizin toplumsal yapınızdan farkı varmı;Vardır.Günümüzde toplum yapısısnın deÄŸiÅŸmesi ndeniyle farklılıklar vardır. Bu tipin diÄŸer tipler üzerinde etkisi varmı;Olaylar onun etrafında geliÅŸtiÄŸi için diÄŸer tipler üzerinde etkisi vardır. Tip kendi kiÅŸiliÄŸinin farkındamı;farkında Sizce gerçek hayatta bu hikayedeki tip gibi davranan biri olabilirmi;gerçek hayatta kendini halkına adayan kiÅŸilere rastlanabilir fakat bu hikayede olduÄŸu gibi olaÄŸanüstü özellikler göstermez. b.Seyit battal Abdurrahmani tokati,Süleyman bin numan Mekanın ve zamanın anlatıldığı cümleler. Mekan:Köprü,Rum,Åžam,ev Zaman:Yüzkırk yıl,bugün,demin,ÅŸimdi,dokuz ay,on ay, Mekanın ve zamanın anlatımı. MEkan:Mekanların sadece isimleri söylenmkte,tasvirleri yapılmamakta. Zaman:arkadaÅŸlar siz yukardaki zamanlara bi bakın bence kesin zaman ifade ediliyor. Sayfa 102 1.a.1.Melik danışment bir gece rüya görür. 2.Rüyadan kısa bir süre sonra bir elçi kaÄŸan tiginin mektubunu getirir. 3.Mektup okunduktan sonra Abdurrahman Tokati otaÄŸa gelir. 4.Yirmibin askerle tokata gidilir. 5.Tokat yakınlarında düşmanla savaşılır. 6.Melik danışment düşman beylerini dine davet eder. 7.O gece yine bir rüya görür. 8.Rüyasında kendisine verilen dua ile gümenek ırmağının suyunu keser. 9.O gece yine rüya görür. 10.Melik danışment cincike ovasında konaklar. 11.Melik danışmentin kahramanlıkları anlatılır. b.Battalnamede olduÄŸu gibi kahramanlık teması dönemin sosyal özellikleriyle paralellik göstermektedir. 2.İnsanların y8aÅŸadıkları haksızlıklardan kurtulmak için her dönemde kurtarıcı beklemeleri buna sebeptir.Kahramanlık temasının her dönemde sıkça iÅŸlenmesi onun evrensel bir tema olduÄŸunu göstermiÅŸtir. 3.Özgün metinde kısa cümleler kullanılmıştır.Bazı sözüklerin ise günümüze gelene kadar bazı deÄŸiÅŸikliklere uÄŸradığı görülmektedir. 4.Metnin yapısını oluÅŸturan ögeler;olay örgüsü,kiÅŸiler,zaman,mekan Metnin yapısını oluÅŸturan ögeler;Tüm bu ögeler temayı iletmede birer araçtır. 5.Mekan;Tokat,Gümenek ırmağı,Ankara,Samsun,Kale Zaman;Sabah vakti,akÅŸam vakti…… Mekanın ve zamanın anlatımı;Bu metinde mekanların sadece adları kullanılmıştır.Ayrıntıları verilmemiÅŸtir. Zaman;Kesin bir zaman ifadesi bu metindede yoktur. 6.Tasvir cümleleri;///yüksek daÄŸlara///çıktılar.tasvir cümlesi yüksek daÄŸlar. Tasvirlerin metindeki iÅŸlevi;Tasvirler anlatılanları zihinde daha belirgin canlandırmak için kullanılmıştır.Fakat ayrıntılara girilmediÄŸi dikkati çekmektedir. 7.Hikayede herÅŸeyi bilen bir anlatım vardır.İlahi bikış açısıyla yazılmıştır. 8.İkiside hayatlarını kötülüklerle mücadele etmeye adamış kahramanlardır. 9.a.Tip nasıl bir insandır;hayatını insanlara adamış korkusuz yiÄŸit bir insandır. Tip duraÄŸanmıdır,dinamikmidir;Dinamiktir. Hikayenin hangi kısmı sizin tip hakkında böyle düşünmenize neden oldu;Hikayedeki bütün olaylar onun etrafında geliÅŸtiÄŸi için dinamiktir. Sosyal ortam ve çevre bu tipi nasıl etkilemiÅŸtir;Halkın zulüm görmesi onun kahramanlık yönünün ortaya çıkmasını saÄŸlamıştır. Bu tipin sizin toplumsal yapınızdan farkı varmı;Vardır.Günümüzde toplum yapısısnın deÄŸiÅŸmesi ndeniyle farklılıklar vardır. Bu tipin diÄŸer tipler üzerinde etkisi varmı;Olaylar onun etrafında geliÅŸtiÄŸi için diÄŸer tipler üzerinde etkisi vardır. Tip kendi kiÅŸiliÄŸinin farkındamı;farkında Sizce gerçek hayatta bu hikayedeki tip gibi davranan biri olabilirmi;gerçek hayatta kendini halkına adayan kiÅŸilere rastlanabilir fakat bu hikayede olduÄŸu gibi olaÄŸanüstü özellikler göstermez. |
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları
SAYFA 104
DANİŞMEND GAZİ TİP NASIL BİR İNSANDIR? kahramanlık yönü bulunan,cesur ve yiğit bir insandır TİP DURAĞAN MIDIR DİNAMİK Mİ? hikayenin başından sonuna kadar hareketlidir(dinamik) HANGİ KISIM BÖYLE DÜŞÜNMENİZE NEDEN OLDU? hikayenin bütün kısmı SOSYAL ORTAM ÇEVRRE kahramanlık yönünün ortaya çıkması bakımından etkilemiştir BU TİPİN SİZİN SOSYAL VE TOPLUMSAL çağın gereklerinden dolayı fark vardır DİĞER KAREKTERLER ÜZERİNDE ETKİSİ DANİŞMEND GAZİ TİP NASIL BİR İNSANDIR? kahramanlık yönü bulunan,cesur ve yiğit bir insandır TİP DURAĞAN MIDIR DİNAMİK Mİ? hikayenin başından sonuna kadar hareketlidir(dinamik) HANGİ KISIM BÖYLE DÜŞÜNMENİZE NEDEN OLDU? hikayenin bütün kısmı SOSYAL ORTAM ÇEVRRE kahramanlık yönünün ortaya çıkması bakımından etkilemiştir BU TİPİN SİZİN SOSYAL VE TOPLUMSAL çağın gereklerinden dolayı fark vardır DİĞER KAREKTERLER ÜZERİNDE ETKİSİ ana kahraman olduğu için vardır TİP KENDİ KİŞİLİĞİNİN FARKINDA MIDIR farkındadıryaptıkları bunun göstergesidir SİZCE GERÇEK HAYATTAA gerçek hayatta böyle olağanüstülükler taşıyan bir karekterle karşılaşmak mümkün değildir kahramanlık yönünün ortaya çıkması bakımından etkilemiştir BU TİPİN SİZİN SOSYAL VE TOPLUMSAL çağın gereklerinden dolayı fark vardır DİĞER KAREKTERLER ÜZERİNDE ETKİSİ ana kahraman olduğu için vardır TİP KENDİ KİŞİLİĞİNİN FARKINDA MIDIR farkındadıryaptıkları bunun göstergesidir SİZCE GERÇEK HAYATTAA gerçek hayatta böyle olağanüstülükler taşıyan bir karekterle karşılaşmak mümkün değildir Sayfa 107 1Cemşidin rüyasında gördüğü kıza aşık olması karşılaşmak mümkün değildir 107 1Cemşidin rüyasında gördüğü kıza aşık olması 2Cemşidin bu kızın anadoluda olduğunu öğrenmesi ve önce çine oradan anadoluya geçmesi bBu olaylar hayal gücünün ürünü olduğu için yaşanamaz cCemşidin rüyası 5etkinlik: aYazıya geçirildiği dönem ile tema arasında bir bağ yokturBu durum temanın iran edbalınmasından kaynaklanır bKişiden kişiye değişir 3Aşk teması çok sık işlendiği için evrenseldir diyebiliriz 4Metnin yapısını oluşturan ögeler;Olay örgüsü,mekan,zaman,kişiler Metnin yapısını oluşturan ögeler arasındaki ilişkiler;Ögeler metnin temasını vermede birer araçtır 1Cemşidin rüyasında gördüğü kıza aşık olması 2Cemşidin bu kızın anadoluda olduğunu öğrenmesi ve önce çine oradan anadoluya geçmesi bBu olaylar hayal gücünün ürünü olduğu için yaşanamaz cCemşidin rüyası 5etkinlik: aYazıya geçirildiği dönem ile tema arasında bir bağ yokturBu durum temanın iran edbalınmasından kaynaklanır bKişiden kişiye değişir 3Aşk teması çok sık işlendiği için evrenseldir diyebiliriz 4Metnin yapısını oluşturan ögeler;Olay örgüsü,mekan,zaman,kişiler Metnin yapısını oluşturan ögeler arasındaki ilişkiler;Ögeler metnin temasını vermede birer araçtır 5Kişiler;Cemşi,Hurşid,Kayser Kişilerin özelikleri;Çin hükümdarının oğlusurZorlu yollardan geçip Hurşid için mücadele veren kahramandır Hurşid;Cemşidin rüyasında görüp aşık olduğu kız Kayser;Hurşidin babası Kişilerin işlevi;Cemşid;Mesnevinin baş kahramanı Hurşid;Baş kahraman Kayser;Yardımcı kahraman bDeğişen hayat şartları nedeniyle etkisi yoktur 6Cemşid için derdinin dermanı yoktur onu nasıl anlatayım 7Kayser///sarayına///gelince mekanların sadece adı verilmiştirBelirsiz bir zaman anlayışı vardır 8Hindistandan çıkıp çine geldi 9Kahramanların mekanın ve zamanın ayrıntılı tasvirleri yapıldıMetnin tamamı nesir şeklinde olurdu 10Günümüze gelinceye kadar bazı söz değişiklikleri oluşur bazı yabancı sözlü kelimeler kullanılmıştır 11Sade bir dil kullanmıştır Klasik türk edbşairidir Kişilerin işlevi;Cemşid;Mesnevinin baş kahramanı Hurşid;Baş kahraman Kayser;Yardımcı kahraman bDeğişen hayat şartları nedeniyle etkisi yoktur 6Cemşid için derdinin dermanı yoktur onu nasıl anlatayım 7Kayser///sarayına///gelince mekanların sadece adı verilmiştirBelirsiz bir zaman anlayışı vardır 8Hindistandan çıkıp çine geldi 9Kahramanların mekanın ve zamanın ayrıntılı tasvirleri yapıldıMetnin tamamı nesir şeklinde olurdu 10Günümüze gelinceye kadar bazı söz değişiklikleri oluşur bazı yabancı sözlü kelimeler kullanılmıştır 11Sade bir dil kullanmıştır Klasik türk edbşairidir sayfa 115 1üstteki paralel çizgiler; akıl,utanma-haya,ilim,iman Klasik türk edbşairidir sayfa 115 1üstteki paralel çizgiler; akıl,utanma-haya,ilim,iman alttaki paralel çizgiler;öfke,aç gözlülük,haset,şüphe Ana düşünce;İman rahmani,şüphe şeytanidir 2Dönemin tasavvuf ve hayat anlayışını ilahi aşkı ve bu aşkın verdiği coşkuyu,islam inancının kaynaklarını öğretmek amacıyla yazmıştır 3Makalatın Özellikleri: Eserde sade,anlaşılır bir dil ve kısa cümleler kullanılmıştırBazı sözcüklerin günümüze gelinceye kadar bazı ses değişikliklerine uğradıkları görülmektedir sayfa 116 413 ve 14 yüzyıl öğretici metinleri==>>*manzum metinler(şiir) uğradıkları görülmektedir sayfa 116 413 ve 14 yüzyıl öğretici metinleri==>>*manzum metinler(şiir) mensur metinler(düz yazı) 5Tasavvuf Geleneğine bağlı kalınarak oluşturulmuştur 413 ve 14 yüzyıl öğretici metinleri==>>*manzum metinler(şiir) *mensur metinler(düz yazı) 5Tasavvuf Geleneğine bağlı kalınarak oluşturulmuştur Sayfa 119 a.KONULARI BAKIMINDAN ÖĞRETİCİ METİNLER *Tıp metinleri * dini metinler * İslam menkıbeleri * öğüt ve bilgi verici metinler b.Sade ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır.Cümleler kısa ve açıktır.Bu dönem öğretici metinleri din tasavvuf tıp ve tabiat konularında yazılmıştır.Bu yüzyılda yazılan öğretici metinler aydınlatıcı ve yol gösterici metinlerdir. ÖLÇME DEĞERLENDİRME 1.a 2.T A S A V V U F 3.e 4.Makalat adlı eseri...Hacı Bektaş Veli...yazmıştır. 14.yy öğretici metinleri anlatım biçimleri bakımından...manzum..ve...mensur...olmak üzere iki gruba ayrılır. 5.D,Y,D,D,Y,D,Y arkadaşlar 120deki 5, soru d d d d y d y 121 , sayfayı zaten sınıfta yazcaksınız şiiri 123;birim değeri;beyit birim sayısı;5 birimlerde anlatılanlar, 1.şair sevgilinin yüzünü açmasını ve yürümesini bahçedeki varlıkların bunu görmesini istemiştir 2.bu beyitte ise,şair aşk aşka sevgilinin aşkından düştüğünü ve amansız bir dert olduğunu anlatmıştır 3.sevgilinin aşkınkından perişan olduğunu anlatmıştır 4.duyduğu aşktan dolayı kaburga kemiklerinin bile sayılabileceğini ve bu ahliyle musikara benzediğini 5.güzellere acımasız şefkatli değilller demenin yanlış olduğunu vurgulamktadır TEMA;aşktır ç.beyitlerin yerlerini değiştirdiğimizde anlamda bi değişiklik meyadana gelmez çünkü beyitler kendi arasında uyumludur. d.yaşanması mümkün değildir çünkü hayali unsurlar vardır. egazel nazım şeklinin özelliklerini yazcaksınız bunu bulabilirsiniz f ikisininde nazım şekli gazel nazım birimi beyit temaları aşk ölçü aruzdur 124.2.soru:ses benzerlikleri var ahengi sağlayan unsurlar var 125.4.soru;gül ve nesrin sevgilinin yanagı servi ve sanavber;sevgilinin yürüyüşü gülnar; rengi ve şekli dolasıyla aşığın vücudunaki yaralar sayfa 121 1. etkinlik NABİ'NİN SÖZÜNÜN AÇIKLAMASI Bende dayanacak güç,sende vefadan zerre yok. İki yoktan ne çıkar,bir kere düşünelim. MUHİBBİ'NİN SÖZÜNÜN AÇIKLAMASI Halk içinde devlet gibi itibar gören bir şey yok. (Fakat)dünyadaki devlet bile bir nefes sağlıktan daha değersizdir. AŞIK PAŞA'NIN SÖZÜNÜN AÇIKLAMASI Şu gönülde dağ olan hem gönül bağını kesip hem de bağ olan aşk değil mi(dir?) FUZULİ'NİN SÖZÜNÜN AÇIKLAMASI Herkes,bayram için yılda bir kez kurban kesmektedir. Ben her zaman her saat senin kurbanınım. ULVİ'NİN SÖZÜNÜN AÇIKLAMASI Ey sevgili,halimi arz etmek için seni yalnız bulamıyorum. Seni yalnız bulduğumda ise kendimi asla bulamıyorum. NEFİ'NİN SÖZÜNÜN AÇIKLAMASI Aşık benim,rezilliğimle şehirde şöhretlendim(tanıdım). Mecnun'un hikayesini yazanlar hep çöle,sahraya yazmışlar. sayfa 123 BİRİM DEĞERİ:beyit BİRİM SAYISI:beş ŞİİRİN TEMASI:aşk BİRİMLERDE ANLATILANLAR; 1.şair sevgilisinin yüzünü açıp salınarak yürümesini,bağdaki çiçek ve ağaçların da bunu görmesini istemektedir. 2.şair,bu aşk hastalığına sevgilinin aşkından düştüğünü,bunun da nasıl amansız bir hastalık olduğunu herkesin görmesini istemektedir. 3.şair sevgilisinin aşkından perişan olduğunu,vücudunda yaralar açıldığını söylemektedir. 4.şair,aşk derdinden dolayı kemikleri sayılacak kadar zayıfladığını ,bu hali ve inlemeleriyle tıpkı Musikar'a benzediği söylemektedir. 5.şair güzellere yumuşak huylu değiller,demenin yanlış olduğunu,gördüklerinde hemen yumuşak huylu olduklarını söylemektedir. Ç. gazeldeki beyitlerin yerleri değiştirilerek okunduğunda gazelin anlamında herhangi bir değişiklik olmamaktadır.Çünkü gazelin birimleri olan her beyit kendi içinde bir bütündür.Bu nedenle anlam aynı birim içinde başlar,aynı birim içinde biter.Dolayısıyla bir beyitteki anlam diğer beyitlere bağlı olmadığı için beyitlerinin yerlerinin değiştirilmesi gazelin anlamında herhangi bir değişikliğe sebep olmamaktadır. D.Şiirde anlatılanların gerçek hayatta yaşanılması mümkün değildir.gazeldeki sevgili ve aşık tipleri,şairin hayal gücünün ve bağlı bulunduğu Divan şiiri geleneğinin tipleridir. E.Gazel nazım şeklinin özellikleri; *Divan şiirinin nazım şekillerindendir. *5-15 beyit arasında yazılır. *İlk beytine matla,son beyitine makta,en güzel beyitine beytü'l-gazel,şairin adının veya mahlasının geçtiği beyte mahlas beyti denir. *İlk beyit kendi arasında kafiyelidir. *Genellikle aşk,kadın ve içki konuları işlenmiştir. F.Her iki şiirde gazel nazım şekli,beyit nazım birimiyle ele alınmıştır.Kafiye şeması Baki'nin gazelinde olduğu gibi aa/ba/ca... şeklindedir.Her iki gazelinde teması aşktır.Anlatılanlarda gerçek hayatta yaşanması mümkün değildir.Hoca Denhani'nin gazeli 7 birim iken ,Baki'nin gazeli 5 birimdir. 2. ETKİNLİK Aşk temasıyla bulduğunuz şiirleri sınıfta okuyunuz.((arkadaşlar buna Özdemir ASAF'ın --LAVİNİA-- şiiri örnek verilir.)) 2.Gazelde aşk teması işlenmiş ve bir aşığın durumu gözler önüne serilmişti.Burada ise aşığın durumu yine gazelin bütünündeki durumuna eşdeğerdir.Verilen sözcükler okunduğunda yine halini anlatan ve sitem eden aşığın durumu ortaya çıkmaktadır. 3. İMGELER GÜL VE NESRİN:rengi dolayısıyla sevgilinin yanağı SERVİ VE SANAVBER:uzunluk ve salınış sebebiyle sevgilinin boyu ve yürüyüşü. GÜLNAR:rengi ve şekli dolayısıyla aşığın vücudundaki yaralar. 4.SÖZCÜK: Gülnar GERÇEK ANLAMI: nar çiçeği ŞİİRDEKİ ANLAMI:yara GERÇEK ANLAMDA ÖRNEK KULLANIM:Gülnar bu mevsime yakışıyor. MECAZ ANLAMDA ÖRNEK KULLANIM:Bu dertten gülnarlar açtı her yanımda. SÖZCÜK:muhabbet(gülşeni) GERÇEK ANLAMI: gül bahçesi ŞİİRDEKİ ANLAMI:vücut GERÇEK ANLAMDA ÖRNEK KULLANIM:Gül bahçesi rengarenkti MECAZ ANLAMDA ÖRNEK KULLANIM:Yanımdayken kendimi gül bahçesinde hissediyorum. SÖZCÜK:Musikar GERÇEK ANLAMI:efsanevi kuş ŞİİRDEKİ ANLAMI:vücut GERÇEK ANLAMDA ÖRNEK KULLANIM:Musikar efsanevi bir kuştur. MECAZ ANLAMDA ÖRNEK KULLANIM:Öyle güzel sesi vardı ki Musikar'ı andırdı. 6. Açıl bağun gül ü nesrini ol ruhsarı görsünler Salın serv ü sanavber şive-ı reftarı görsünler. yukarıdaki dizelerde istiare(eğretileme)sanatı vardır. Kapunda hasıl itdi bu devasuz derdi hep gönlüm Ne derde mübtela oldu dil-i bimarı görsünler. yukarıdaki dizelerde teşhis(kişileştirme)sanatı vardır. Açıldı dağlar sinemde çak itdüm giribanum Muhabbete gülşeninde açılan gülnarı görsünler. yukarıdaki dizelerde teşbih(benzetme)sanatı vardır.Vücut sevgilinin gül bahçesine yaralar ise nar çiçeğine benzetilmiş. Ten-i zarumda pehlum üstühanı sayılur bir bir Beni seyr itmeyen ahbab Musikar'ı görsünler yukarıdaki dizelerde teşbih sanatı vardır.Aşık kendini ve inlemelerini Musikar'a ve onun gagasından çıkan seslere benzetmiştir. Ey Baki bu ifade de nida(seslenme)sanatı vardır. Yalvarı görsünler yukarıdaki ifadede iham sanatı vardır. yalvar sözcüğü hem yalvar- hem de bir çeşit para anlamında kullanılmıştır.Her iki anlamda beyte uygun olduğu için iham sanatı vardır. 7.*gazel nazım şeklinin kullanılması *beyit nazım biriminin kullanılması *aruz ölçüsünün kullanılması *sanatlı bir şöyleyiş olması *arapça ve farsça sözcüklerin kullanılması 8.örnek yazı: Bakinin gazeli yapı bakımından divan şiir geleneği yansıtmaktadır.Anlatımdaki sanatlı ve manzumlara dayalı ifadelerin yanı sıra ahenk bakımından da çok güçlü olan gazelde aşk teması işlenmiştir.şair aşk temasını aşık ve verfasız sevgili etrafında işlemiştir.temanın işlenmesinde manzumların yanı sıra şairin hayal gücünün de etkisi vardır. 9.Baki; *şiirlerinde tasavvufi unsurları kullanmıştır. *şiirleri nazım tekniği yönünden kusursuzdur. *şiirlerinde çok güçlü sanatlı bir söyleyiş vardır. *divan şiirinin en güçlü şairidir |
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları
S.124 2.soru
ses benzerlikleri var ahengi saÄŸlayan unsurlar var 125 4.soru gül ve nesrin sevgilinin yanagı servi ve sanavber;sevgilinin yürüyüşü gülnar; rengi ve ÅŸekli dolasıyla aşığın vücudunaki yaralar S.126 8.Soru Bakinin gazeli yapı bakımından divan ÅŸiir geleneÄŸi yansıtmaktadır.Anlatımdaki sanatlı ve manzumlara dayalı ifadelerin yanı sıra ahenk bakımından da çok güçlü olan gazelde aÅŸk teması iÅŸlenmiÅŸtir.ÅŸair aÅŸk temasını aşık ve verfasız sevgili etrafında iÅŸlemiÅŸtir.temanın iÅŸlenmesinde manzumların yanı sıra ÅŸairin hayal gücünün de etkisi vardır. sayfa 128'deki 27. ve 28. beyitlerdeki söz sanatları 27.beyit Sensen ol bahr-ı keramet kim ÅŸeb-i Mirac’da Åžebnem-i feyzün yetürmiÅŸ sabit ü seyyara su Söz Sanatları: Tenasüp: Bahr, su, feyz, ÅŸebnem kelimeleri arasında yapılmıştır. Bunlar su ile ilgili kelimelerdir. TeÅŸbih-i BeliÄŸ: Hz. Peygamber’in keramet denizine benzetilmesi (Bahr-ı keramet) Tezat: Bahr ve ÅŸebnem kelimeleri arasında 28.beyit ÇeÅŸme-i hurÅŸidden her dem zülal-i feyz iner Hacet olsa merkadün tecdid iden mimara su Söz Sanatları: Tenasüp: Mimar, merkad, tecdid, zülal ve çeÅŸme kelimeleri arasında TeÅŸbih: GüneÅŸ çeÅŸmeye benzetilmiÅŸ. GüneÅŸ ışıkları zülale benzetilmiÅŸ. sayfa 129 16.beyitte söz sanatı 16. Su temiz tabiatını âleme aydınlık (berrak) kılmış ve Hazret-i Muhammed'in, yoluna girmiÅŸtir. Åžair bu beytinde su ile Hazret-i Muhammed'e uyan, onun yolunda giden mümin arasında bir münasebet buluyor. Temizlik dolayısıyle İslâmiyet suya büyük önem verir. Su maddî ve manevî temizliÄŸin sembolüdür. Suyun vasıflarından biri berrak oluÅŸudur. İyi mümin de öyledir. Onun gönlü de su gibi aydınlık, herkese açıktır.kinaye sanatı vardır S.130 4.sorunun devamı; Ahmeti muhtar,Habiballah,HarelbeÅŸer,Miraç sözcükleri. S.130 4 ve 5. etkinlikler edebiyattı demi 1.etkinlik ç.kasidede her beyit anlam bakımından birbirinden bağımsız ** her beyit kendi içinde bir bütündür kasidede beyitler arasında ses iliÅŸkisi su sözcüğüyle saÄŸlanmıştır. d. ÅŸairin kiÅŸisel duyarlılığını ve hayal gücünü en iyi ifade eden beyit ÅŸudur 'dest busı arzusıyla ger ölsem dostlar kuze eylen topragum sunun anunla yara su' Bu beyitte ÅŸair , sevgilinin elini öpebilmek için ölmeyi ** mezarının toprağından yapılan testi ile sewgiliye su **rilmesini istiyor .böylece sewgilinin elini öpebildiÄŸini hayal ediyor. e. kasidenin özellikleri ÅŸunlardır; -devlet ve din büyüklerini övmek için yazılır -beyit sayısı 31-99 arasındadr -kafiyeleniÅŸi aa,ba,ca,da dır -kasidenin ilk beyitine malta,son beyitine makta, ÅŸairin mahlasının geçtiÄŸi beyite taç beyit , en güzel beyte ise beyt'ül-kasid denir -kaside.nesib,ginizgah,methiye,fahriye ve dua olmak üzere beÅŸ bölümden oluÅŸur sayfa 130 5. etkinlik 5. soru aruz ölçüsünün kullanılması, kaside nazım ÅŸeklinin kullanılması, sanatlı bir söyleyiÅŸ olması, arapça ve farsça kelimelerin kullanılması 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 131-132-133-134-135-136-137-138-139 sayfa 131 6. HİSSETTİKLERİM samimiyet sevgi özlem arzu heyecan 7.FUZULİ divan ÅŸiirinin en güçlü ÅŸairlerindendir. ÅŸiir tekniÄŸi çok güçlüdür. ÅŸiirlerinde tasavvufi konuları ele almıştır. ÅŸiirlerinde azeri türkçesinin özellikleri görülür. Sayfa 133 BİRİMLERDE ANLATILARLAR Åžiirin teması: AÅŸk 1.Åžair, aşıkların ayrılık acısına sabredemeyeceÄŸini anlatıyor. Birim DeÄŸeri: Dörtlük - Birim Sayısı: Bir 2.İlahi aÅŸk 3.Dilek (dua) 4.AÅŸk ç)1.Rubai: Ayrılık - AÅŸk 2.Rubai: AÅŸk AteÅŸi - İlahi AÅŸk 3.Rubai: Duam - Dilek 4.Rubai: Sevgili - AÅŸk d)Gerçek hayatla iliÅŸkilendirilebilir. AÅŸk ve aÅŸkın halleri ile dua insan hayatında yer bulabilen durumlardır. e)Rubai nazım ÅŸeklinin özellikleri: -Nazım birimi dörtlüktür. -Tek dörtlükten oluÅŸur. -aaxa ÅŸeklinde kafiyelenir. -Özel bir vezinle yazılırlar. -YoÄŸun bir fikir örgüsü vardır, bu da ahengin saÄŸlanmasını zorlaÅŸtırır. -Tasavvuf, felsefe, dünya görüşü gibi pek çok konuda yazılırlar. -Asıl söylenmek istenen 3. ya da 4. dizede söylenir. 2)1.Rubai söyler imiÅŸ: redif -an: tam kafiye 2.Rubai ûr: tam kafiye 3.Rubai -dan sakla: redif â: yarım kafiye 4.Rubai dime ana: redif -z: yarım kafiye 3)"vâdi" ve "sanem" sözcükleridir. Vadi: Ihlara Vadisi'ne düzenlenen geziye katıldık. Åžiir vadisinde o da kalem oynatmıştı. sanem: Puta tapınma ilkel kabilelerde de görülmektedir. Put kadar güzel bir insanmış, dedi. 4)1. Rubai: dil (gönül), bir insan gibi düşünülmüştür. KiÅŸileÅŸtirme sanatı vardır. 2.Rubai dil-i bi-karar: teÅŸhis fevvare-i nur: teÅŸbih ateÅŸ-i aÅŸk: teÅŸbih 3.Rubai Ya Rab: nida (seslenme) reh-i vadi-i rubai: teÅŸbih ta'n-ı har-ı nadan-ı dü-pa: teÅŸbih 4.Rubai sanema: nida sanem: istiare 5)Nazım ÅŸekli, nazım birimi, mazmun ve sanatlar divan ÅŸiiri geleneÄŸine aittir. Sayfa135 BİRİMLERDE ANLATILANLAR Åžair, sevgilisine seslenerek neÅŸelenmek için Sadabad'a davet etmektedir. Åžair, Sadabad'da eÄŸlenmek amacıyla neler yapacaklarını anlatmaktadır. Åžair, Sadabad'da eÄŸlenmekten, Kasr-ı Cihan'ı seyretmekten bahsetmektedir. Åžair, sevgilisini yine Sadabad'a davet ederek eÄŸlenmeyi teklif etmektedir. Birim DeÄŸeri: Bent - Birim Sayısı: Dört - Åžiirin Teması: Kadın (sevgili) c)FarklılaÅŸma olmaz. "Kadın" teması etrafında oluÅŸturan birimlerdeki anlam aynı birimde baÅŸlayıp aynı birimde bitmektedir. Bu durum anlam bakımından bir farklılaÅŸma olmasını engeller. 2)Åžarkı, Lale Devri'nin ünlü ÅŸairi Nedim'e aittir. Lale Devri, lale bahçeleriyle, imar faaliyetleriyle ve eÄŸlenceleriyle ünlü bir dönemdir. 3)Åžiirin ahenginin bozulmasına sebep olur. b)Åžiirin ahengini saÄŸlamak, söylemek istenenin vurgusunu artırmak amacıyla tekrar edilmiÅŸtir. Ayrıca nazım ÅŸeklinin bir özelliÄŸi olarak tekrar edilen dizelere "nakarat" denir S.136 ç. kırmızı, çiçeklerin rengini ifade ettiÄŸi için 4. soyutluktan somuta çevirdiÄŸi için çok mecaz anlamlı kelimeler söz konusu deÄŸil 8.aruzla yazılmış,nazım ÅŸekli bakımından,bentlerle yazılmış olması , arapça ve farsça kelimeler sade de olsa kullanılmış 9.hayatın sevilince güzel olduÄŸu NEDİM en önemli eseri divanıdır kendine özgü mecazları mazmunları ve sade istanbul türkçesi ile divan ÅŸiirinin en güçlü ÅŸairlerinden biridir soyut bir dünyası olan divan ÅŸiirine samutu sokmayı baÅŸarmıştır ÅŸarkı nazım ÅŸeklini en iyi kullanan ÅŸairdir ÅŸiirlerinde lale devrinin özellikleri görülür tamamen din dışı konular iÅŸlemiÅŸtir mahlileÅŸme akımının en önemli temsilcilerindendir S.136 7.Etkinlik imgeler..............ifade ettiÄŸi anlam ...................kullanılış ÅŸekli dil ....................... konuÅŸma dili ....................... gönül demin ....................... az önce ....................... anını dem ..................... kan , zaman ....................... an serv ......................... aÄŸaç ...................... sevgilinin boyu name-i aÅŸk ................. ÅŸarkı sözü ..................... aÅŸk kitabı gam kopuz ney came-i aÅŸk ab-ı revan sayfa 138 1.a.birim deÄŸer:bent birim sayısı:dokuz BİRİMLERDE ANLATILANLAR 1.sevgilinin saçını yüzüne dökülmüş görünce gönlün ona aşık olduÄŸu anlatılmaktadır. 2.sevgilinin bu sevgiye hiç deÄŸer vermediÄŸi,adını bile anmadığı anlatılmaktadır. 3.aşığın umutsuzluÄŸu anlatılıyor 4. aşık sevgilisinin peÅŸinden koÅŸan diÄŸer aşıklardan yakınmaktadır. 5.aşık sevgili için kendini feda ettiÄŸini anlatmaktadır. 6.aşık umutsuz durumunu anlatıp,bu sevgiye engel olamadığndan bahsetmektedir. 7.aşık sevgili ile geçirdiÄŸi bir anı herÅŸeyden üstün tutmaktadır. 8.aşık bu hale düşmek istemediÄŸini fakat gönlüne söz geçiremediÄŸinden bahsetmektedir. 9.ÅŸair aÅŸk kitabının ancak kendi adıyla okunabileceÄŸinden bahsetmektedir. c. murabba nazım ÅŸeklinin özellikleri; dört dizelik bentlerden oluÅŸur. 4 ile 8 arası bent yazılır her konuda murabba yazılmasına raÄŸmen dini ve öğretici konular ile mersiye,yergi,övgü daha çok kullanılmıştır. 2.ÅŸair aÅŸk yüzünden bedbaht ve ümitsiz bir durumdadır.bu hal ÅŸiirin bütün dizelerinde hissedilmektedir.ÅŸairin bu ümitsiz durumunu en iyi yansıtan dize ise her bentte tekrarlanan "Vay gönül vay bu gönül vay gönül ey vay gönül"dizesidir. 3.ÅŸair 8. bentte aÅŸk ile müzik arasında bir iliÅŸki kurmuÅŸtr.aÅŸkın müzikle birlikteliÄŸi duyguları ifade etmedeki rolü düşünülürse günümüzde de bu iliÅŸkinin devam ettiÄŸi görülür.bugün bile hala ÅŸarkıların çoÄŸunun aÅŸk temasını iÅŸlemesi aÅŸk duygusunun evrensel olduÄŸunun da bir göstergesidir. S.139 teÅŸbih sevglinin yüzü itiariyle güle enzetilmiÅŸtir. teÅŸbih sevgilinin saçı kokusu dolasıyla yasemine benzetilmiÅŸtir teÅŸhis(kiÅŸileÅŸtirme) aşığın gönlü insan gibi düşünülmüştür. nida gönle seslenilmiÅŸtir teÅŸhis aşığın gönlü insan gii düşünülmüştür istiare aşığın gönlü heva yolı'na benzetilmiÅŸ fakat söylenmemiÅŸtir. 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 141-142-143-144-145-146 sayfa-141 birim deÄŸeri:bent birim sayısı:yedi BİRİMDE ANLATILANLAR -ÅŸair, gönlüne seslenerek feleÄŸin ne yapacağının belli olmayacağını söylemektedir -gönlün arzu ve isteklerinden vazgeçmesini istemektedir. -ÅŸair,bu dünyanın kimseye kalmayacağını belirtmektedir -ÅŸair, gönlün feleÄŸin güzelliklerine aldanmaması elindekilerle yetinmesini kanaat etmesini söylemektedir -ÅŸair, feleÄŸin kendisine gaddarlık ederek sevgilisinden ayırıp gurbete attığını ifade etmektedir -ÅŸair,her ÅŸeyini sevgili uÄŸruna feda ettiÄŸinden bahsetmektedir -ÅŸair,nefsin ve dünyanın isteklerinden vazgeçmek gerektiÄŸini, gönül aynasının böyle temizleneceÄŸini ifade etmektedir ÅŸiirin teması:aÅŸk, dünya nın geçiciliÄŸi c. beÅŸer dizelik bentlerden oluÅŸur ilk bent kendi arasında kafiyeli diÄŸer bentlerin son dizesi ilk bentle kafiyelidir(aaaaa bbbba....) 2.acele etme, acele etmek kınama getirir dünya için boÅŸ yere ıstırap çekme arzularına, heveslerine sabır ve tahammülden bir örtü çek feleÄŸin kaderindeki ÅŸerbet zehirlidir,sakın içme dünya mülkünün saadetini bir rüya zannet kanaat ederek yalnızlık köşesini seç nefsinin ve dünyanın lezzetlirini unutarak aÅŸk sarhoÅŸu ol gönül aynanı tertemiz yap verilen tasavvufi öğütler, insanı tasavvuftaki anlamıyla olgunlaÅŸtırmak içindir. günümüz ÅŸartları düşünüldüğünde bu öğütlerin tam anlamıyla uygulanması mümkün deÄŸildir S.142 3.Soru 1. kıtada a,a,a,a,a gösterür:redif -et: tam kafiye 2.kıtada b,b,b,b,a -ab:tam kafiye 3.kıtada c,c,c,ca -i :redif -er :tam kafiye 4.kıtada: ç,ç,ç,ça -i:redif -et:tam kafiye 5.kıtada d,d,d,d,a -e:redif -t: yarım kafiye 6.kıta e,e,e,ea -ini:redif -ir:tam kafiye 7.kıta f,f,f,f,fa -ını:redif -at:tam kafiye ölçü aruz ölçüsüyle yazılmıştır failetün failetün failetün failün ÅŸeklinde ses ve söyleyiÅŸ ÅŸiirde uzun ve ksıa sesler ile bbbirbirine enzeyen seslerin oluÅŸturduÄŸu ahenk söz konusudur. sayfa 142 de 4ün cevabı 2.mısrada ve 3.mısrada telmih hatırlatma 4.mısrada nida son mısrada ise eÄŸretileme vardır. sayfa 142 de 4ün b. si ivmek :acele etmek bunu için ivmenin bi anlamı yok =cümle sabr kılmak:sabretmek olanlara karşı güçlü ol sabret ıztırab çekmek:ıstırap çekmek o da çok ıstırap çekmiÅŸti hake salmak: toprak olmak nice insan toprak olup gitti nakÅŸ itmak: nakÅŸetmek anlatılanları nakÅŸediniz ser virmek: baÅŸ vermek gerekirse aşını verir geri adım atmaz sayfa 142 5inci ifade ettiÄŸi anlam kullanım ÅŸekli süleyman peygamer deve kaptırdığı yüzü ile anılmıştır iskenderin aynası feleÄŸin iskenderin aynasını bile yıktığına gönderme yapılmıştır sevgilinin eÅŸiÄŸi sevgiliye ulaÅŸma kovuÅŸma yolu anlamında sevgilinin saçı zincir olarak düşünülmüştür put put kadar güzel sevgili anlamında kullanılmıştır S.142 6/7/8/9 sorular 6- cihan, cam-ı sipihrün, mülk-i cihanün devleti, çarh-ı gaddar, cellad-ı çarhun, mirat-ı felek, harab, devr-i felek 7- -beÅŸ dizeden oluÅŸan bentlerle yazılır -felsefe ve tasavvuf konularını iÅŸler -aruz ölçüsü ile yazılır -uyaklanışı aaaaa,bbbba,cccca.... ÅŸeklindedir -4-8 bentten oluÅŸur 8- sen ne hissettiysen onu yaz 144. sayfada 1. soru a)ana birim deÄŸeri: bent b)alt birim deÄŸeri:beyit S.145 2. soru: son beyitlerde yani vasıta beyitinde 3.a. kafiye ve redifler, aruz ölçüsü ve ses tekrarları 3.b. ÅŸiirin konusu vurguyu etkiler örn; kahramanlık ÅŸiirini gür bir sesle okuruz,aÅŸk ÅŸiirini yumuÅŸak bir tonda... 5. İnsanlara eziyet ettiÄŸi düşüncesinden kaynaklanıyor olabilir 6.a Nİda:''Ey hace'' ve ''Ya Rab'' ifadelerinde nida(seslenme) sanatı yapılmıştır. Tezat:''Akl-divane'',''dana-ÅŸeyda'',''derd-çare'',''mir-geda'',''vefa-cefa'',''cahil-kemal''ifadeleri karşıt anlamlıdırlar. MübalaÄŸa:''Evc-i felege basdı kadem cah ile cahil/erbad-ı kemalün yiri yok zir-i felegde''beyitinde abartma vardır. Tenasüp:''Fena-adem'' ve ''a'yan-paÅŸa'' kelimeleri anlam bakımından iliÅŸkili olduklarından tenasüp vardır. İstiare:''Cİger-pare'',''mülk-i fena'',''mezbele'' kelimeleriyle benzetme yapılmıştır fakat benzeyenler söylenmemiÅŸtir. İstifham:''Ya Rab bize er bulunup himmet eder mi yoksa günümüz böyle felaketle geçer mi'' beyitinde isrifham(soru sorma)sanatı yapılmıştır. .b. somut bir konu iÅŸlendiÄŸinden söz sanatları en aza indirilmiÅŸtir. BAÄžDATLI RUHİ terkibibent ile ün kazanmıştır,dili sadedir ve sanatlardan uzaktır, eleÅŸtirel bir tarzda yazmıştır, toplumun sorunlarına iliÅŸkin yazmayı tercih etmiÅŸtir, en çok etkilendiÄŸi ÅŸair Fuzuli dir, S.146 1.a. Gazel mısra örgüsü: beyit (5-15) kafiye düzeni: aa ba ca ... tema:aÅŸk,ayrılık,hasret,özlem,tabiat güzelliÄŸi Kaside mısra örgüsü:beyit k. d.:aa ba ca.. tema:genellikle devlet ve din büyüklerini övmek için söylenir Rubai m.ö.:tek dörtlük k.d.: aaxa tema:dünya görüşü, felsefe , tasavvufi düşünce Åžarkı m.ö.:dörtlük k.d: aAaA bbba ccca( A.A nakarat) tema:aÅŸk,sevgi,ayrılık,eÄŸlence Murabba m.ö.:4 er dizelik bentlerden oluÅŸur bent sayısı deÄŸiÅŸebilir k.d.:aaaa bbba ccca .... tema: konu olarak gazele benzer Muhammes m.ö:5 dizelik bölümlerden oluÅŸuyor k.d.:aaaaa bbbba cccca.... tema:hayatın gelip geçiciliÄŸi , öğüt Terkibi bent m.ö.:5-10 bentlerden oluÅŸur(her bent 10 ile 20 beyitten oluÅŸur) BENZERLİKLERİNE GÖRE NAZIM ÅžEKİLLERİ mısra örgüsü:gazel kaside terkibi bent kafiye düzeni:gazel kaside tema:gazel ÅŸarkı 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 147-148-149-150-151-152 sayfa 147 2.Divan ÅŸiirinde ritim,uzun ve kısa seslerin ritmine baÄŸlıdır.Bu ritmi saÄŸlayan aruz ölçüsüdür.milli edebiyat ÅŸiiri olan Han Duvarlarında ise ritim, 7+7=14'lü hece ölçüsüyle saÄŸlanmıştır.Cumhuriyet Dönemi ÅŸiiri olan Salkımsöğüt'te ise ritim hece ya da aruz ölçüsüyle deÄŸil,benzer seslerin farklı dize yapıları içinde verilmesiyle saÄŸlanmıştır. sayfa 148 3.Divan ÅŸirinde birimler bir bütün olduÄŸu için birimdeki anlam o birimde baÅŸlar ve diÄŸer birimlere sarkmadan o birimde biter.modern ÅŸiirde birimlerin birbirine eÅŸit olması gerektiÄŸi gibi anlayış söz konusu deÄŸildir.Ten Sonnet'si ÅŸiirinde iÅŸlenen duygu ve düşüncenin birim içerisinde kalmamakta,sonraki birime de sarkarak geliÅŸtiÄŸi ve sonuçlandığı görülmektedir.oysa Divan ÅŸiirinde böyle bir durum söz konusu deÄŸildir. 4.Ortak manzumlar ÅŸunlardır. gül (gazel,murabba,kaside) serv (gazel,ÅŸarkı,kaside) dil (gazel,kaside,rubai,ÅŸarkı,murabba,muhammes,terki bi bent) zülf (murabba,muhammes) felek,dünya (murabba,terkibibent) hak (kaside,murabba) sanem (rubai,muhammes) 5. a.Verilen gazeller ritimleri dikkate alınarak okunduÄŸunda Baki'nin gazelinin ritminin daha kuvvetli olduÄŸu görülmektedir.Bakinin gazelinde kullandığı dil,Nesimi'nin ÅŸiir dilinden daha ahenklidir.Bunun yanında gazellerin yazıldıkları yüzyıllara bakıldığında 16. yy.da ÅŸiir dilinin daha oturmuÅŸ olması Baki'nin gazelinin ritmini ve ahengini daha üstün kılmaktadır. b.ŞöyleyiÅŸ ve ritim bakımından Baki'nin gazeli daha baÅŸarılıdır.Nesminin gazeli osmanlı devletinin kuruluÅŸ döneminde yazılmıştır.Bakinin gazeli ise yükselme dönemi ürünüdür.Nesiminin gazeli divan ÅŸiirinin kuruluÅŸ dönemi ürünü olduÄŸu için gazelde bazı kusurların,ritim ve ahenk eksikliklerinin olması son derece doÄŸaldır.yükselme dönemine gelindiÄŸinde ise herÅŸey yerli yerine oturmuÅŸ,her alanda en parlak örnekler ortaya konulmuÅŸtur. sayfa 149 6.a.Pir Sultan Abdal tarafından söylenen koÅŸma "aşık tarzı halk ÅŸiiri"örneÄŸdir.bu nedenle islamiyetten önceki türk edebiyatı döneminin sözlü edebiyat devresinden itibaren süregelen bir geleneÄŸin ürünü olan koÅŸma da dil,son derece sadedir.halka hitap ettiÄŸi için halkın dilinden uzaklaÅŸmamış,onların duygu ve düşüncelerini dile getirmiÅŸtir. b.Pir Sultan Abdal'ın koÅŸması ile Baki'nin gazelinin okuyucu kitlesi aynı deÄŸildir.koÅŸma halka hitap ederken gazel yüksek zümreye hitap etmektedir. 7.divan ÅŸiirinde iÅŸlenen konular her bakımdan birer kusursuzluk örneÄŸidir.aÅŸk tam anlamıyla aÅŸktır,sevgili her yönüyle hayal gücünün zirvesinde yer alır.bu nedenle divan ÅŸiiri "ideal"olanın ifadesini bulduÄŸu yerdir.herÅŸey"idealize" edilerek anlatılır.divan ÅŸiirinin bu özelliÄŸi yani "yüce" ve "yüksek" olana yönelik olması,onun "somut" yerine "soyut"un sahasında kalmasına sebep olmuÅŸtur. 8. divan ÅŸiirinin arapça ve farsça kelimelerin sıkça kullanılması İslam medeniyetinin etkisinin yanı sıra asıl aruz ölçüsü dolayısıyladır.türkçede uzun ses olmaması seslerin uzunluk ve kısalık esasına dayalı olan aruz ölçüsünün uygulanmasını zorlaÅŸtırmıştır.çıkış yolu olarak aruza uymayan türkçe sözcükler yerine uzun ve kısa seslerin bulunduÄŸu arapça ve farsça sözcükler kullanılmaya baÅŸlamıştır. 9. gazel TEMA:aÅŸk AHENK:Aruz ölçüsü kullanılmıştır. YAPI:nazım ÅŸekli;gazel nazım birimi;beyit DİL:arapça ve farsça sözcüklerin kullanıldığı bir dildir. SÖYLEYİŞ:aÅŸk temasının belirlediÄŸi vurgu ve tonlama ÅŸiirin söyleyiÅŸimi belirlemektedir. koÅŸuk TEMA:aÅŸk AHENK:hece ölçüsü kullanışmıştır. YAPI:nazım ÅŸekli;koÅŸuk nazım birimi;dörtlük DİL:eski türkçe dönemini yansıtan öztürkçe bir dil kullanılmıştr. SÖYLEYİŞ:aÅŸk temasının belirlediÄŸi vurgu ve tonlama ÅŸiirin söyleyiÅŸini belirlemektedir. SAYFA 150 ÖLÇME VE DEÄžERLENDİRME 1.C 2.A 3.C 4.E 5.E 6.E 7.E 8.A 9.D 10. D-Y-D-Y 11.*Gazelin son beyitine..makta...ÅŸairin mahlasının bulunduÄŸu beyite..taç beyit...en güzel beyitine ...beytü'l gazel... denir. *Diva ÅŸiirinde kullanılan kalıplaÅŸmış nükteli ve sanatlı güzel sözlere...mazmun...denir. 12. ...makta... ...taç beyit... ... Nedim... .. vasıta... ...aruz... ...mazmun... ...tecahül-i arif.... ..benzeyen...ve ...benzetilen.... ...tenasüp... sayfa 152 1. etkinlik : kime ait olduÄŸu bilinmemektedir. anonim ürünlerdir. 2-a) türkünün söyleyeninin bilinmediÄŸi kuÅŸaktan kuÅŸaÄŸa günümüze ulaÅŸtığını ifade ediyor b) kuÅŸaktan kuÅŸaÄŸa aktarılarak günümüze ulaÅŸmıştır. sayfa 153 1-a) 1. mani : de'ler redif ere'ler zengin uyak 7'li hece ölçüsü 3. mani: dim ler redif il ler tam uyak 4. mani: lar gibi ler redif aÄŸ lar tam uyak 5. mani: ma beni ler redif 6. mani: ayna güzel ler cinaslı uyak c) cinas yapılmıştır. cinas maninin ahengi bakımından önemlidir. cinaslı manilerde ses ve söyleyiÅŸ cinas bulunan kelimelerle saÄŸlanır. 2-b) duygu ve düşüncenin ifade edildiÄŸi bölümlerin dışındaki dizeler doldurma dizelerdir. bu dizeler asıl anlamın bulunduÄŸu dizelere hazırlık yapılmasını saÄŸlar. 3) 1,2,5,6 manilerin teması aÅŸktır.3. maninin ayrılık 4. maninin derttir. 4-a) yel: gerçek anlamı rüzgar manideki anlamı dargınlıktır. sanki aramızda serin yeller esiyordu./ bu yel sizi hasta eder dedi. ciÄŸer: gerçek anlamı organ manideki anlamı içten, gönüldendir. ciÄŸerinden rahatsızlanmış./ haberi alınca ciÄŸerim yandı. |
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Cevapları
10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 153-154-155-156-157 Cevapları
[Linki sadece üyelerimiz Görebilir. Üye olmak için tıklayınız...] Sayfa 153 1. soru a şıkkı 1.mani ....derede -de:redif ....nerede -ere:zengin uyak ....dedim 7'li hece ölçüsü ....pencerede 2.mani Erkek ....Mesdi yar yar:redif ....mesdi yar ....arasında ....esdi yar Kız ....maniciyim -m:redif ....gemiciyim 7'li hece ölçüsü ....alma ....alıcıyım 3.mani ....dildim -dim:redif ....sildim -il:tam kafiye ....kıymetin 7'li hece ölçüsü ....bildim 4.mani ....çaÄŸlar gibi -lar gibi :redif ....daÄŸlar gibi -aÄŸ:tam uyak ....yaralıyım 7'li hece ölçüsü ....saÄŸlar gibi 5.mani ....alma beni -ma beni:redif ....salma beni -al:tunç uyak ....göster 7'li hece ölçüsü ....alma beni ....gül ister ....baÄŸlar gibi ....aldım seni -dım seni:redif ....salma beni -al:tunç uyak ....göster 7'li hece ölçüsü ....alma beni 6.mani ....ayna güzel ayna güzel:cinaslı uyak ....ayna güzel ay ne güzel:cinaslı uyak ....görenler 7'li hece ölçüsü ....ay ne güzel ....tarar ....ayna güzel 1. soru c şıkkı ''Ayna güzel'' ve '' ay ne güzel'' ifadelerinin birlikte kullanılmasıyla cinas yapılmıştır.Cinas,maninin ahengi bakımndan önemlidir.Cinaslı manilerde ses ve söyleniÅŸ aralarında cinas bulunan kelimelerle saÄŸlanır. 2. soru a şıkkı Duygu ve düşünceler 1.manide 2,3 ve 4. dizelerde;2.manide ilk dörtlükte 2,3 ve 4. dizelerde,ikinci dötrlikte ise 3ve4. dizelerde; 3.manide 3 ve 4. dizelerde ;4 ve 5.manide bütün dizelerde; 6.manide 3,4,5 ve 6. dizelerde dile getirilmiÅŸtir. 2. soru b şıkkı Duygu ve düşüncelerin ifade edildiÄŸi bölümlerin dışındaki dizeler ''doldurma'' dizelerdir.Bu dizeler asıl anlamının bulunduÄŸu dizelere hazırlık yapılmasını saÄŸlar.Doldurma düzeler anlam bütünlüğünü saÄŸlar. 3. soru 1,2,5 ve 6. manilerin teması aÅŸktır.3.maninin teması ayrılık 4.maninin teması derttir. 4. soru a şıkkı Manilerde geçen deyimler ÅŸunlardır: -Serin yeller esmek:darılmak ve incinmek.''Aramızda serin yeller esiyordu.'' -Kıymetini bilmek:deÄŸerini bilmek.''Kıymetinin bilinmemesinden ÅŸikayetçi.'' -DaÄŸ gibi=çok büyük -Dillere sarmak:Her yerde söz etmek.''Her yerde ondan bahsedip dillere saldı.'' 4. soru b şıkkı -Yel:Gerçek anlamı rüzgar; manideki anlamı dargınlıktır. Sanki,aramızda serin yeller esiyordu. Bu yel sizi hasta eder dedi. -CiÄŸer:Gerçek anlamı organ;manide gönülden, içten anlamında kullanılmıştır. Haberi alınca,ciÄŸerim yandı. CiÄŸerlerinden rahatsızlanmıştı. -Altın:Gerçek anlamı deÄŸerli bir maden;manide kıymetli anlamında kullanılmıştır. Onun altın gibi bir kalbi var. 5. soru 1,2,3,5 ve 6. manilerde sevgili ve ona duyulan aÅŸk teması iÅŸlenmiÅŸtir.4.manide ise çok dertli olan bir kiÅŸinin duyguları iÅŸlenmiÅŸtir. SAYFA 154 6.a Edebiyat Dilinde Mani: BaÅŸta aÅŸk olmak üzere hemen her konuda yazılabilen bir halk edebiyatı nazım türüdür. ÇoÄŸunlukla 7 heceli dört dizelik bir bendden meydana gelir.Dizeleri 4-5-8-10-14 heceli kalıplarla söylenmiÅŸ maniler de vardır. Birinci, ikinci dördüncü dizeler birbirleriyle kafiyeli, üçüncü dize serbesttir. Yani kafiye diziliÅŸi aaxa'dır. aaaxa düzeninde maniler de var. İlk iki dize hazırlık dizeleridir. Son iki dize ile anlam baÄŸlantısı yoktur. Asıl anlatılmak istenen son iki dizede verilir. Bir çok mani çeÅŸidi vardır. En çok kullanılanlar düz ya da tam mani, kesik mani, cinaslı mani, yedekli mani, artık mani'dir. Düz Mani: YediÅŸer heceli dört dizeden oluÅŸur. Kafiyeleri çokluk cinassızdır. Kesik mani: Birinci dizesi 7 heceden az, anlamlı ya da anlamsız bir sözcük grubu olan maniler. Bu kesik dize sadece kafiyeyi hazırlar. EÄŸer meydan ve kahvehanelerde söylenen ve ilk dizeleri "aman aman" ünlemi ile doldurulan manilerse bunlara İstanbul manileri denir. Cinaslı mani: Kesik manilerde eÄŸer kafiye cinaslı ise bunlara cinaslı mani denir. Yedekli mani: Düz maninin sonuna aynı kafiyede iki dize daha eklenerek söylenen maniler. Cinaslı kafiye kullanılmaz, birinci dizeleri anlamlıdır. Yedekli maniye artık mani de denir. DeyiÅŸ: İki kiÅŸinin karşılıklı söylediÄŸi manilerdir. Soru yanıt ÅŸeklinde düzenlenir. Bir baÅŸka kiÅŸinin aÄŸzındanmış gibi aktarıldığı ÅŸekilleri de vardır. b. 1.mani düz mani 2.mani deyiÅŸ mani 3.mani düz mani 4.mani artık mani 5.mani deyiÅŸ mani 6.mani kesik mani 155.sayfa 1)ilk dörtlük=Åžair kendini teselli etmeye çalışıyor.Çünkü derdine dermen aramak için gittiÄŸi gurbette daha fazla dertle karşılaÅŸmıştır. ikinci dörtlük =Huma kuÅŸunun yere düşüp ölmediÄŸini,Süleyman peygamberin güçlü olduÄŸu halde dünyanın ona kalmadığını,sevdiÄŸine gitmek istediÄŸini ama kısmet olmadığını söylemektedir. üçüncü dörtlük=Kendi acısını anasında ayrılmış kuzulara benzetiyor ve kandi derdini ancak onun gibi dert çekenin anlayacağını dile getiriyor. 2)a.Nakarat bölümü b.mısra örgüsü 4 lüktür. Sayfa 156 4. soru a şıkkı Vurgu ve tonlama.Temaları farklı olduÄŸuunda söyleyiÅŸi farklıdır. Sayfa 157 Ölçme DeÄŸ. Devapları 1)E 2)C 3)C 4)türkü denir. artık maniler asıl maniler.... 5)Mâni----DeyiÅŸ Türkü----KavuÅŸtak Ağıt----Sagu SAYFA 159 Birimlerde Anlatılanlar 1) Åžair, baharın geldiÄŸini, bülbüllerin ötmeye baÅŸladığını anlatmaktadır. 2) Åžair, aÄŸaçların yeÅŸillendiÄŸini, ırmakların coÅŸtuÄŸunu, aşıkların da ÅŸevke geldiÄŸini ifade etmektedir. 3) Åžair, baharın geliÅŸiyle güllerin açtığını, güzellerin salınarak gezindiÄŸini, aşıların buna sevindiÄŸini ifade etmektedir. 4) Åžair, baharla birlikte her yerin yeÅŸerdiÄŸini belirterek acaba bu baharın coÅŸkusuyla Allah aÄŸlayanları da güldürür mü diye düşünmektedir. 5) Åžair, yeryüzünün güllerle kırmızıya boyandığı ÅŸu bahar günlerinde kendisinin aÄŸladığını, dertli olduÄŸunu ifade etmektedir. Åžiirin teması: Baharın GeliÅŸi Birim DeÄŸeri: Dörtlük Birim Sayısı: BeÅŸ Kafiye ve Redif 1. Dörtlük: olduÄŸu zamandır: redif kul ve yol ' daki l'ler yarım kafiye 2. Dörtlük: -erler: redif giy uy ve kay ' daki y'ler yarım kafiye **çü: 11'li hece ölçüsüyle söylenmiÅŸtir. SAYFA 160 3.a)İkinci dizede teÅŸhis sanatı vardır. Üçüncü dizede teÅŸhis sanatı vardır. Dördüncü dizede istifhan (soru sorma) sanatı vardır. BeÅŸinci dizede istiare sanatı vardır. GözyaÅŸları jaleye (kırağı, çiÄŸ) benzetilmiÅŸ ama söylenmemiÅŸ. b) Åžiirin daha edebi ve coÅŸkulu, aynı zamanda kuvvetli bir biçimde söylenmesini saÄŸlar. 4)Dil Özellikleri: KoÅŸmada sade bir dil kullanılmıştır. Halk söyleyiÅŸinin de yansıdığı koÅŸmada ayrıca halkın baharın geliÅŸi karşısındaki duygu ve düşüncelerin ifade ediÅŸ biçimi de görülmektedir. BaÄŸlı OlduÄŸu Gelenek: İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı'nın Sözlü Edebiyat geleneÄŸine baÄŸlıdır. 5)Hissettiklerim: Heyecan - Sevgi - Güzellik - Sevinç - CoÅŸku 6)Asker bir saz ÅŸairidir. Åžiirlerinde duru bir Türkçe kullanmıştır. Katıldığı askeri seferlerle ilgili pek çok ÅŸiiri vardır. Akıcı bir üslubu vardır. 161 ve 162 semai ilk dörtlükte -mez ler redif ikinci dörtlükte "-ımız" redif ,"-at" tam kafiye, -mez redif üçüncü dörtlükte "-acı" tunç kafiye -maz redif dördüncü dörtlükte "-ahri,-ehri,-ahrı" zengin kafiye -mez redif son dörtlük "-le" tam kafiye -maz redif birim deÄŸeri:dörtlük birim sayısı:5 ÅŸiirin teması:gurbet mısra örgüsü:abab cccb dddb eeeb fffb birimde anlatılanlar 1)Gurbete çıkmanın tehlikeli olduÄŸunu ve her güzeli de sevmemesi gerektiÄŸini dile getiriyor. 2)Gurbet elde kimsenin kıymetimizi bilmeyeceÄŸini belirtiyor 3)Gurbete gönlündeki derdin ilacını bulmak için çıkmıştır ama bulamayacağını belirtiyor 4)Gurbetin çok zor olduÄŸunu ve kahrının çekilemeyeceÄŸini anlatıyor 5)Aşıkların sevdiklerine kavuÅŸamadıklarını dile getiriyor. 2.b.Åžiiri ÅŸiir yapan vurgu ve tonlamadır.Bu yüzden düz yazı okurken noktalama iÅŸaretlerinde yaptığımız vurgu ile ÅŸiir vurgusu arasında çok fark vardır 3.a. gönül gurbet ele çıkma(teÅŸhis) sunam gurbet elin kahrı(açık istiare) bülbül figan eder güle(teÅŸhis, telmih, tenasüp) güzel sevmek sarp bir kale(teÅŸbih, tenasüp) b.ahengi saÄŸlamış ve ÅŸiiri çekici hale getirmiÅŸtir 4.dil sade, imgeler suna ve bülbül baÄŸlı olduÄŸu gelenek: sözlü gelenek yani aşık etebiyatı 5.Gurbet ellerin kimsenin yuvası gibi olmadığı ve çok zor olduÄŸu... 6. Divan tarzı ÅŸiirler söylemiÅŸtir. Hem hece nem aruzla yazmıştır. Asıl kiÅŸiliÄŸi hece ölçüsüyle yazdığı ölçüsüyle yazdığı koÅŸma ve semailerde görülür. Gazel, murabba, muhammes tarzı ÅŸiirlerde yazmış.Ancak çok baÅŸarılı sayılmaz. 7.saz ÅŸairi; halkın arasında olan bir kiÅŸidir. ilhamını halk zevkinden halkın hayal gücünden alır. halk ÅŸiirinde, günlük dilde konuÅŸulan kelime ve deyimler yer alır. Sayfa 162 6)Erzurumlu Emrah’ın fikrî ve edebî kiÅŸiliÄŸi *Erzurumlu Emrah döneminin önemli saz ÅŸairlerindendir. *kendinden sonra gelen ÅŸairler üzerinde etkili olmuÅŸtur. *ÅŸiirlerinde kullandığı dil sade ve anlaşılır bir dildir. *ÅŸiirlerinde kafiye ve redifler saÄŸlamdır. 2.*halk ÅŸiiri ile konuÅŸma dili arasında bir benzerlik söz konusudur. *saz ÅŸairi halkın arasında olan bir kiÅŸidir.ilhamını halk zevkinden,halkın hayal gücünden alır. *halk ÅŸiirinde,günlük dilde konuÅŸulan kelime ve deyimler yer alır. 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 163-164-165-166-167-168-169-170-171 163 1.a ve b 1.a)bir halk ÅŸairi ÅŸiirlerini söylerken öncelikle halkın beÄŸenisine uygun onun anlayacağı bir anlatım tarzı ve konular seçmiÅŸtir.bunları kendi birikimini de katarak soyut ve bir kiÅŸinin yaÅŸayabileceÄŸi bir konu ÅŸeklinde ifade eder. 1.b) KOÅžMA; HALK BEÄžENİSİ=halkın zevkine günlük yaÅŸ**ına uygun”baharın geliÅŸi”konusu;anlayabileceÄŸi dil ve anlatım ;kulaÄŸa hoÅŸ gelecek ses ve söyleyiÅŸ;günlük yaÅŸ**ına uygun benzetmeler kullanılmıştır. SOYUTLUK=aÅŸk,sevinç,çoÅŸku,heyecan KİŞİSELLİK=ÅŸairirn bilgi,birikim ve hayata bakış açısı ÅŸiirin oluÅŸmasında etkili olmuÅŸtur.ÅŸiirde anlataılanlar bir kiÅŸinin yaÅŸayabileceÄŸi bir konudur. SEMAİ; HALK BEÄžENİSİ=halkın günlük yaÅŸ**ına uygun “gurbet”konusu;anlayabileceÄŸi dil ve anlatım;kulaÄŸa hoÅŸ gelecek ses ve söyleyiÅŸ;günlük yaÅŸ**ına uygun benzetmeler kullanılmıştır. SOYUTLUK=gurbet,gurbet acısı,dert,özlem,sevgiliye hasret KİŞİSELLİK=ÅŸairin bilgi birikim ve hayata bakış açısı ÅŸiirin oluÅŸmasında etkili olmuÅŸtur.ÅŸiirde anlatılanlar bir kiÅŸinin yaÅŸayabileceÄŸi bir konudur. 163 halk ÅŸairi=ÅŸiirlerini doÄŸaçlama ilticai söyleyen ÅŸairlerdir. kalem ÅŸairi=ÅŸiirlerini kağıt üzerinde yazan ÅŸairlerdir. 164 =165 ÅŸairlere göre yazıyım: bayburtlu=semai, kağızmanlı hıfzi:ağıt, aşık=semai,, köroÄŸlu=koçaklama, aşık ömer=GÜZELLEME, ,karacaoÄŸlan=varsağı, everekli seyrani=taÅŸlama,,ATALAR SÖZÜ =DESTAN 166 1.SORU=D D Y D D 2.soru=D D Y Y Y 3.soru=d şıkkı 4.soru=.sırasıyla güzelleme, koçaklama, taÅŸlama, diÄŸeri koÅŸma ya da 11'li hece ölçüsü 5. soru= koÅŸuk=koÅŸma sav=atasözü, mersiye =sagu Sayfa 168 ve 169 1.a BİRİM DeÄŸeri dörtlük BİRİM SAYISI:6(altı) ŞİİRİN TEMASI Övgü dür 2.soru okudunuz methiyenin ahenk unsurarını.......... baÅŸlıyan soru ...? KAFİYE VE REDİF -anlar:redif -t:yarım uyak -gül:redif -as:tam uyak KAFİYE aruz ÅŸeklinde . SES VE SÖYLEYİŞ Vurgu ve tonlamalar ahenki kuvvetlendirir. 169. sayfa 3.soru HİSSETTİKLERİM: dürüstlük,sevgi ve iyi niyet,samimiyet,baÄŸlılık..... 5.soru Pir=> Methiyede tarikat ÅŸeyhi anlamında kullnılmıştır. Taht makamı=> Åžiirde ÅŸeyhlik makamı anlamında kullanılmıştır. Hak nefesi=> Åžiirde doÄŸru söz anlamında kullanılmış. 6.soru SEYYİT NESIMI *SADE DİL KULLANMIÅž *TASAVVUFİ KONULAR İŞLEMİŞ *MUSAVVUF BİR ÅžAİİRDİR. 171= 1:d şıkkı 2=b şıkkı, 3=e şıkkı 4=boÅŸluklar sırasıyla: bektaÅŸi,,,, tarikat, adab erkanını,,,nutuk 5=y d y y 10.Sınıf Edebiyat Kitabı Etkinlik Cevapları Sayfa 176-177-178-179-180-181-182-183 Sayfa 176 Tahir ile Zühre Karakterler: PadiÅŸah: Aslında iyi karakterli birisi olmasına raÄŸmen karısı büyü yaptırdıktan sonra aşıkları ayırır. PadiÅŸahın karısı: Kibirli, gözü yükseklerde olan, kötü kalpli birisidir. Tahir ile Zühre'yi zorla ayırmaya çalışır. Tahir: Vezirin oÄŸludur. Zühre'ye **** gibi âşık olmuÅŸtur. AÅŸkı uÄŸruna türlü çilelere katlanmıştır. Âşıklığı diline de vurmuÅŸ, güzel türküler söylemiÅŸtir. Sonunda aÅŸkından ölmüştür. Zühre: PadiÅŸahın kızıdır. Tahir'i çok sevmekte, onun uÄŸruna her türlü çileye katlanmaktadır. Tahir'le evlenmek için elinden geleni yapmaktadır. O da aÅŸkından ölmüştür. Arap köle: Saraydaki bir köledir. Zühre'ye âşık olmuÅŸtur. Tahir ile Zühre'yi ayırmak için elinden geleni yapmış, padiÅŸahın karısına sürekli yardım etmiÅŸtir. Zühre aÅŸkından ölünce o da kendini bıçaklayarak öldürmüştür. Dadı: Tahir ile Zühre'yi buluÅŸturmak için yardım etmiÅŸtir. İyi kalpli bir insandır. DerviÅŸ: Olacakları önceden tahmin eden, Tahir'e -sıkıştıkça- yardım eden bir ermiÅŸtir. Sihirbaz cadı: PadiÅŸahın karısına yardım eden bir sihirbaz. Kötü birisidir. Olay örgüsü: GiriÅŸ: Vezirle padiÅŸahın derviÅŸle görüşmesi ve çocuklarının olması. GeliÅŸme: Tahir ile Zühre'nin birbirlerine âşık olmaları, padiÅŸahın karısının ve arap kölenin onları ayırmaya çalışmaları, bu çerçevede aşıkların baÅŸlarından geçen olaylar. Sonuç: Tahir ile Zühre'nin aÅŸkları uÄŸruna ölmeleri. 2-)Karakter çözümleme tablosu karakter nasıl bir insandır? Tahir= AÅŸkı sevdiÄŸi için ölmeyi dahi göze alan biridir. Zühre= AÅŸkı sevdiÄŸi için ölmeyi dahi göze alan biridir. Anne-baba= hırslarına yenilip kızlarını dinlemeyen zalim insanlardır. Kara diken= AÅŸkı için kötülük yapmayan zalim bir insandır. Karakter duraÄŸan mıdır dinamik midir? Tahir= Olaylara en fazla yön veren karakterdir hikâyenin en dinamik karakteridir. Zühre= Bazı bölümlerde olaylara yön verir hikâyenin bazı bölümlerinde dinamiktir. Anne-baba= Bazı bölümlerde olaylara yön verir hikâyenin bazı bölümlerinde dinamiktir. Kara diken= Bazı bölümlerde olaylara yön verir hikâyenin bazı bölümlerinde dinamiktir. Hikâyenin hangi kısmı sizin karakter hakkında böyle düşünmenize neden oldu? Tahir= Hikâyede birçok olayın Tahir’in başından geçmesi veya olayların yönünü deÄŸiÅŸtirmesi. Zühre= Tahir’le buluÅŸtuÄŸu bölümler babasının tahirden kaçırdığı ona kötülük yaptığı bölümler. Anne-baba= Büyü yaptırdığı ve âşıkları birbirinden ayırdığı bölümler. Kara diken= Tahir ile Zühre’nin aÅŸkını ve buluÅŸtukları haber verdiÄŸi bölümler. Sosyal ortam ve çevre bu karakterleri nasıl etkilemiÅŸtir? Tahir= SevdiÄŸine kavuÅŸma konusunda çevresinden bazen yardım alsa da bu yeterli olmamış yaptıklarının hayatına mal olmasına çevresi engel olamamıştır. Zühre= SevdiÄŸine kavuÅŸma konusunda çevresinden bazen yardım alsa da bu yeterli olmamış yaptıklarının hayatına mal olmasına çevresi engel olamamıştır Anne-baba= Yaptıkları konusunda özellikle baba hikâyenin başında uyarı alsada bunları dikkate almamıştır. Anne-baba çevreden kimse uyarmayınca yaptıklarında aşırıya kaçmışlar zulmetmiÅŸler ancak yaptıklarının be****ni de canlarıyla da ödemiÅŸlerdir. Kara diken= zayıf- karakteri çevresine zarar vermesine neden olmuÅŸtur. Bu karakterin sizin toplumsal yapınızdan farkı var mı? Tahir= Tahir gibi bir aşığı günümüz toplumumuzda bulmamız zor olsada imkânsız deÄŸildir. Zühre= Zühre gibi bir aşığı günümüz toplumumuzda bulmamız zor olsada imkânsız deÄŸildir. Anne-baba= Bugünkü toplumsal yapıda görülebilirler. Karadiken= bu tip insanlar her toplumda görülebilirler. Bu karakterin diÄŸer karakterler üzerinde etkisi var mı? Tahir= VazgeçemediÄŸi aÅŸkı ile diÄŸer karakterler üzerinde etkili olmuÅŸtur. Zühre= VazgeçemediÄŸi aÅŸkı ile diÄŸer karakterler üzerinde etkili olmuÅŸtur Anne-baba= Tahir ile Zühre üzerinde etkileri vardır. Karadiken= DoÄŸrudan PadiÅŸah dolaylı olarak Tahir ve Zühre üzerinde etkisi vardır. Karakter kendi kiÅŸiliÄŸinin farkında mı? Yani sizin düşündüklerinizi kendi hakkında düşünüyor mu? Tahir= Tahir kiÅŸiliÄŸinin farkındadır.”aÅŸkı için hayatını ortaya koyan, sürekli zorluklarla mücadele eden” Tahir güçlü kiÅŸiliÄŸinin farkındadır, özgüveni tamdır. Zühre= Zühre’de mücadeleci bir karakter olarak kiÅŸiliÄŸinin farkındadır, özgüveni tamdır. Anne-baba= Anne-baba kiÅŸiliklerinin farkında deÄŸildir. Çünkü hikâyeye baktığımızda Anne-baba hep olumsuz davranışlar sergilerler ve bu davranışlarının olumsuzluÄŸunu kabul etmezler. Karadiken=kara dikende yaptığı kötülüklerin farkında deÄŸildir, dolayısıyla kiÅŸiliÄŸindeki zafiyetin ve olumsuzluÄŸun farkında deÄŸildir. Sizce gerçek hayatta bu hikâyedeki karakter gibi davranan biri olabilir mi? Tahir= gerçek hayatta Tahir gibi sevgisi uÄŸruna her ÅŸeyini verecek biri olabilir. Zühre= gerçek hayatta Zühre gibi sevgisi uÄŸruna her ÅŸeyini verecek biri olabilir Anne-baba= gerçek hayatta sevenleri hırsları uÄŸruna ayıran Anne-baba olabilir. Karadiken= gerçek hayatta sevenlerin arasında giren “kara dikenler” olabilir. SAYFA 177 3.a-)Tahir ile Zühre hikayesindeki kahramanlar; 1.Tahir 2.Zühre 3.PadiÅŸah 4.Vezir 5.Zühre’nin annesi (padiÅŸahın karısı) 6.Belli boncuk 7.Karadiken 8.DerviÅŸ 9.Zühre’nin dadısı 10.Bahçıvanbaşı 11.KeloÄŸlan 12.Çöl beyinin üç kızı 13.Ak sakallı pir KAHRAMANLAR Çile çeken= Tahir Zühre Aşık= Tahir, çöl beyinin üç kızı, kara diken Halk ozanı= Tahir Sevgili= Zühre, Tahir Sadık= Tahir, Zühre, KeloÄŸlan Fedakar= Tahir, Zühre Düşman= Karadiken, PadiÅŸah Büyücü= Belli boncuk Kindar= PadiÅŸah ve karısı, Karadiken Zalim= PadiÅŸah, Karadiken Güç sahibi= PadiÅŸah, derviÅŸ, Ak sakallı piir Vefalı dost=Dadı, Bahçıvan başı İlahi güç= Allah Mücadeleci=Tahir, Zühre b-) Hikayenin baÅŸ kahramanları Tahir Zühre ve PadiÅŸahtır.hikayede baÅŸtan sona iyi-kötü mücadelesi yani Tahir ve Zühre ile PadiÅŸahın arasındaki mücadele anlatılır.Hikayede iyi ve kötü tarafında olanlar vardır.PadiÅŸahın karısı, Belliboncuk, Karadiken kötülük tarafında olup PadiÅŸaha kötülük yolunda yardım eden yardımcı kahramanlardır. Buna karşılık DerviÅŸ, Dadı, Ak aksallı piir, KeloÄŸlan, Çöl beyinin kızları ve Bahcıvanbaşı iyilik tarafında olup Tahir ve zümreye yardım ederler. c-)Tahir ile Zühre bir halk hikayesidir.”Leyla ile Mecnun,Kerem ile Aslı,Ferhat ile Åžirin” hikayelerinde de Tahir ile Zühre hikayesinde geçen kahramanlara benzer kahramanlar vardır.ancak günümüzde bu kahramanların bire bir benzeri olmasada bu kahramanları belli yönleriyle karşılayan kiÅŸiler içinde yaÅŸadığımız toplumda ve çevremizde olabilir. 4.a-)Tahir ile Zühre hikayesindeki mekanlar -Billur köşk -Saray -Hasbağçe -Köşk -Mardin kalesi -Åžat nehri -Tahir’in memleketi -Tahir’in aÅŸkından dolayı avare gezdiÄŸi daÄŸ, bayır -Has bahçedeki havuz -Zühre’nin köşkte kaldığı oda Mekanın iÅŸlevi= hikayede geçen mekanlarla hikayenin konusu birbirine uygundur. Hikâyenin yapı unsurlarından biri olan mekân diÄŸer yapı unsurları ile birlikte hikâyeyi oluÅŸturur. b-)mekânların anlatılış tarzı=hikâyede mekânlar olayların geçtiÄŸi yerlerdir. Mekânların özellikleri ayrıntılı ÅŸekilde anlatılmamış mekânlar tasvir yapılmadan anlatılmışlardır. c-)tasvir edilen mekânlardan “Mardin kalesi” ve “ÅŸat(Dicle) nehri” gerçekte de vardır. Ancak bunların dışındaki mekânlar gerçekte olabilecek hayali mekânlardır. 5-) Zamanın iÅŸlevi= hikâyedeki zamanlar hikâye diline uygun olarak genellikle “bir gün, bir akÅŸam, günlerden bir gün” ÅŸeklinde kesin olmayan zamanlardır. Hikâyenin diÄŸer bir yapı unsuru olan zaman genellik ifade etse de hikâyeyi oluÅŸturan bir diÄŸer unsurdur. 6.) padiÅŸahlığın olduÄŸu dönem kiÅŸiler: Tahir Zühre kara diken bahçıvan büyücü padiÅŸah anne baba mekânlar: saray zindan ÅŸat nehri Mardin kalesi billur köşk 177 6.soru zaman: padiÅŸahlığın olduÄŸu dönem kiÅŸiler: tahir zühre karadiken bahçıvan büyücü padiÅŸah anne baba mekanlar:saray zindan ÅŸat nehri mardin kalesi billur köşk kahramanlar çile çeken:tahir, zühre Aşık:tahir Halk ozanı:Tahir Sevgil:zühre Sadık:Tahir,Zühre Fedakar:Tahir Düşman:Karadiken Büyücü:belli boncuk Kindar: padiÅŸah ve karadiken Zalim:PadiÅŸah Güç sahibi: padiÅŸah Vefalı dost:Bahçivan başı İlahi güç:Allah Mücadeleci:Tahir 2-) PadiÅŸahla vezirin diyar diyar gezmesi ve bir derviÅŸle karşılaÅŸmaları. 3-) PadiÅŸahın bir vezirin de çocuÄŸunun olması. 5-) PadiÅŸahın karısının "Belliboncuk" a büyü yaptırması. 6-) PadiÅŸah'ın zühre'yi "Billurköşk" ten alıp saraya kapatması. Zühre'nin babasından yeni bir köşk yaptırmasını istemesi. 10-) Karadiken'in haber vermesi, Tahir'in yakalanması. 12-) Zühre'nin de köşke kapanması. 13-) Kervancı KeloÄŸlan'ın Zühre'nin mektubunu Tahir'e ulaÅŸtırması. 15-) Tahir'in Åžat (Dicle) ırmağına atılması. 17-) Çöl beyinin üç kızının Tahir'e aşık olması. 1 Tahir'in ak sakallı bir pirin yardımıyla memleketine dönmesi. 20-) Tahir ile Zühre'nin kaçmayı kararlaÅŸtırması. 21-) PadiÅŸahın Tahir'e içinde Zühre geçmeyen bir türkü söyletmek istemesi. b-)Olay grafiÄŸindeki çıkışlar hikayedeki olumlu olayları, iniÅŸler ise olumsuz olayları göstermektedir. Bu iniÅŸ ve çıkışlar hikayedki olay bütünlüğünün birer parçasıdır. Okuyucu ya da dinleyicinin olay örgüsüne katılmasını saÄŸlayan önemli göstergelerdir. Çünkü olay örgüsündeki düğümler dikkatin uyanık kalmasındaki en önemli öğelerdir. sayfa178 1.etkinlik Halk Hikayesi: Kerem İle Aslı Mesnevi: Hüsn ü AÅŸk Kerem ile Aslı hikayesinde aÅŸk, Hüsn ü AÅŸk'ta ise ilahi aÅŸk konusu iÅŸlenmiÅŸtir. Her iki metinde de ilahi bakış açısına sahip anlatıcı vardır. Halk hikayesi manzum-mensur karışık olarak yazılmış, mesnevi ise manzum olarak kaleme alınmıştır. Halk hikayesinde sade bir dil kullanılmış iken mesnevide Arapça ve Farsça kökenli sözcüklere yer verilmiÅŸtir. 8)dinleyıcıde etkıyı arttıran saz eslıgınde soylenen hal edb. urunu olan bu ÅŸiirler tahır ıle zuhrenın karşılıklı konusma bolumlerıdır. 8-b)aÅŸk cumle: aÅŸk için olmelı aÅŸk o zaman 8-c)ewrenseldır cunku ask teması dunyada çok iÅŸlenir 9-)ewlenme geceleri,dugun gecelerı 10)anonım halk edb. 10-b)mekanlar azcok bellıdır,manzum ve nesır kullanılmıs,kiÅŸiler tamamn hayal deıldır,olaganustu olaylar kısmen bulunur, olaylar gercegı yansıtır 11-)o zaman kı yonetım anlayışıyla bizim zamanımızın yonetım anlayısı farklıdır 12-)ilahi bakış acısı 13)tahır ** zuhrenın olumu 13-b)ask duygusu 14)kahretmek beddua etmek el ayak cekmek kulaklarına ınanamak 2.a) Mecnun: Aşık Leyla: Sevgili Nevhel: Yardımsever Zeyd: Dost İbn-i Selam: Aşık Mecnun'un Babası: Åžefkatli Leyla'nın annesi ve babası: Zalim b) Leyla: Hikayenin baÅŸ kahramanlarından birisi Zeyd: İkinci derece kahramanlardan birisi Nevhel: İkinci derece kahramanlardan birisi İbn-i Selam: İkinci derece kahramanlardan birisi Mecnun'un babası: İkinci derece kahramanlardan birisi Leyla'nın annesi ve babası: İkinci derece kahramanlardan birisi SAYFA 183 2.a) Mecnun: Aşık Leyla: Sevgili Nevhel: Yardımsever Zeyd: Dost İbn-i Selam: Aşık Mecnun'un Babası: Åžefkatli Leyla'nın annesi ve babası: Zalim b) Leyla: Hikayenin baÅŸ kahramanlarından birisi Zeyd: İkinci derece kahramanlardan birisi Nevhel: İkinci derece kahramanlardan birisi İbn-i Selam: İkinci derece kahramanlardan birisi Mecnun'un babası: İkinci derece kahramanlardan birisi Leyla'nın annesi ve babası: İkinci derece kahramanlardan birisi 1.etkinlik Sayfa 2: 4.Muratın BaÄŸdat Seferi: İranın Revan'ı geri almak istemesi sebep olmuÅŸtur. Sefer sırasında Anadoludaki isyancılar temizlendi.BaÄŸdat ve Musul Osmanlılara katıldı.Kasr-ı Åžirin AntlaÅŸması imzalandı.Türk-İran sınırı bugünkü ÅŸekliyle çizildi. Åžehzade Mustafa'nın öldürülmesi: Devlet idaresinde ilk defa kadın nüfuzu Kanuni'nin eÅŸi Hürrem Sultan ile girmiÅŸ ve son derece zarar vermiÅŸtir.Kanuni'nin damadı Rüstem paÅŸa ve eÅŸi Hürrem Sultan'ın padiÅŸahı yanıltmaları sonucu(iftira üzerine) gerçekleÅŸen haksız bir olaydır. 2.Dünya Savaşı'nda Atom Bombası Atılması: 1945'te ABD hava kuvvetlerinin bir bombardıman uçağı HiroÅŸima kenti üzerine ilk atom bombasını attı.Üç gün sonra gücü azaltılmış bir atom bombası da Nagasaki'ye atıldı.Bu bombalar HiroÅŸima'da 200bin, Nagasaki'de 80bin kiÅŸinin ölümüne yol açtı. İnceleme sayfa 5: 1.soru: 1.Metin: Osman gazi'nin beylik isteyiÅŸi anlatılıyor. 2.Metin: Osmanlıların OÄŸuzların Kayı Boyundan gelen bir Uç beyliÄŸi olduÄŸu ve Osman Gazi'nin Ahilerle iliÅŸkisi ile devletin kuruluÅŸuna katkısı olan kiÅŸilerden bahsedilmektedir. 3.Metin: Göktürk Yazıtlarından alınan bilgiler, 1. Göktürk Devletinin kuruluÅŸunu ve yıkılışını hazırlayan sebepleri anlatmaktadır. 4.Metin: 1.Göktürk devletinin kuruluÅŸ aÅŸaması ve bağımsızlığını nasıl kazandığı anlatılmaktadır. 3.soru: 1. ve 3.metin edebi; 2. ve 4.metin tarihidir. 5.soru: Edebiyat ve tarih birbirinden ayrılamayan ve birbirinin ürün ve verilerini kullanan bilim dallarıdır.Tarihin edebiyata kaynaklık edebileceÄŸi gibi edebiyat da konusunu tarihten alabilir. 6.soru: Edebi eserler tarihe kaynaklık edebilen önemli belgelerdendir.Bunun yanın da edebiyat da edebi eserlerin açıklanmasında tarihin verilerinden yararlanabilir. 1.Etkinlik Sayfa 8: Edebi eser yazıldığı dönemde yaÅŸanan sosyal ve siyasi olayları yansıtır.Bu tarihi gerçek olaylar edebi eserlerde yazarın duyguları da katılarak anlatılır. 2.Etkinlik Sayfa 2 ve 9: Destan: İslamiyet öncesi türk edebiyatı döneminin sözlü edebiyat bölümünde ortaya çıkmıştır. Halk Hikayesi: Destan döneminin sonunda İslamiyet etkisindeki Türk edebiyatı Döneminde ortaya çıkmıştır. Mesnevi: İslamiyet etkisindeki Türk edebiyatı döneminin Divan edebiyatı bölümünde ortaya çıkmıştır. Roman: Batı etkisindeki Türk edebiyatı döneminin Tanzimat Edebiyatı bölümünde ortaya çıkmıştır. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.