![]() |
Niçin Zahmet Buyurdunuz &Quot; Ya Rasulallah &Quot;
Aşağıdaki hadiseyi okuyunca aklıma ekte gönderdiğim fotoğraf geldi.Fotoğraf 19 mayıs 2007 tarihinde Çanakkale gezimiz esnasında Yarbay Hasan Bey şehitliğinde tarafımdan çekildi..Çanakkale Savaşlarının en fazla anıldığı şu günlerde o günleri hatırlamak adına sizlerle paylaşmak istedim..
için Zahmet Buyurdunuz " Ya Rasulallah "[/url] Saygılarımla;, Velioğlu Niçin Zahmet Buyurdunuz“Ya Rasulallah?” Çanakkale savaşı 1915 yılında Osmanlı ordusu ile itilaf devletleri arasında geçen en büyük muhârebelerden biridir. Düşman iki gün içinde İstanbul’u almayı ve Rusya’nın yolunu açmayı düşünüyordu. Bu savaşta Osmanlı cephede 250 bin şehid ile en seçkin, en gencecik evladlarını kaybetti. Mehmedçik silah olarak güçsüzlüğünü imân gücüyle telafi ederek destan yazmıştır. Bu savaşta dünyanın en güçlü donanmaları, en güçlü orduları büyük hüsrana uğrayarak gerisin geriye dönmüştür. Bu savaşta madde ötesi olağan üstü hadiseler olmuştur, manevi dinamikler devreye girmiştir. Geçmişimizi ayakta tutan manevî dinamikleri bilmek, onları güçlü yapan unsurları göz önünde tutmak bugün başarıya ulaşmak için gereklidir. Çanakkale tam bir insan öğütme makinası haline gelmişti, giden gelmiyordu. Yığınla gencimiz gönüllü gidiyor “ölürüz ama bu vatanı düşmana çiğnetmeyiz” diyorlardı. Şehid kanları yerde birbirine karışıyor, gül yüzlerindeki gülümsemelerin anlamı vardı. Gök ekinler gibi nice yetmeden biçilmişler vardı. Sönmüş ocaklar, yetim yavrular, desteksiz kalmış ana babalar vardı. Çanakkale diplomalı askerleriyle çok konuşuldu. Bunlar Osmanlı’nın geleceği, eli kalem tutarken silah altına girmiş mektepli Mehmed’lerdi. Yeni nesiller, istikbâl onlarla şekillenecekti. Onların hepsi gönüllü olarak katıldı ve şehid oldular. Bu savaşta askerimiz yokluklar içinde olmasına rağmen yaralı ve esir aldıkları düşman askerine de insanlık elini uzatmış yardım etmişlerdir. Bizi anlatmak için başka söze gerek var mı? Bu savaşta müslüman müslümana bilmeden kurşun sıkmıştır. Ölen Fransız ünüformalı zenci bir askerin üzerinden Kur’an-ı Kerim çıkmıştır. Sömürgeci İngiliz ve Fransızlar bunları cepheye sürmüşlerdir. Bizim fazla birşey yazmamıza gerek yok, onlar destan yazmışlar. Onların yazdıklarından bir tanesini okuyalım. Yarbay Hasan Bey birliğinin önünde atıyla ilerliyordu. Kilitbahir köyünde meydan çeşmesinin yanından geçiyorlardı. Çeşmenin etrafında kadınlar çocuklar vardı. O sırada yara bere içinde, tüyleri dökülmüş, iki büklüm bir köpek su içmek için çeşmeye yaklaştı. Oradaki kadınlar çocuklar hayvandan ürkerek onu kovaladılar. Zavallı hayvan tam boynunu bükmüş uzaklaşırken olayı takipeden Yarbay Hasan Bey atından indi, yaralarından akan cerahata aldırmadan köpeği kucakladı, ona su içirdi, yaralarını temizledi, karnını doyurup köpeği yanına alarak birliğiyle birlikte oradan uzaklaştı. O günden sonra Hasan Bey köpeği hiç yanından ayırmadı ve adını Canberk koydu. Canberk kısa zamanda iyileşti, Mehmedciklerin yanından ayrılmıyordu. 11 Temmuz 1915 günü Kerevizdere’de saldıran Fransızlara gün biterken büyük kayıp verdirildi. Fransız ölüleri siperlerimizin önünü doldurmuştu. 17. alay komutanı Yarbay Hasan Bey yerde yatan Fransız ölüleri arasında bir kıpırdama gördü, eğildi ve yaralı askeri omuzundan tutarak çevirdi. Yaralı Fransız ani bir hareketle elindeki süngüyü Yarbay Hasan Bey’in göğsüne sapladı. Alay komutanı gafil avlanmıştı, yere yıkıldı “Allah Şahidimdir ki Fransıza yardım edecektim” diyebildi. Alay imamı başında Kur’an okumaya başladı. Yarbay Hasan Bey “İmam efendi La havle vela kuvvete illa billahil Aliyyil azim” duasını 33 kere okuyunuz” dedi. Kendisi de okudu. Sonra “Beni ayağa kaldırınız” dedi. Koltuk altlarından tutarak ayağa kaldırdılar. Yarbay Hasan Bey birden “La ilahe illallah Muhammedün Rasulullah” dedi. Gözlerini ileriye dikmişti... Yüzünde bir tebessüm belirdi ve yüksek sesle “Niçin zahmet buyurdunuz YA RASULALLAH” dedi. Bu sözler Hasan Bey’in son sözleri olmuştu. O; Kainatın Efendisiyle birlikte ötelere doğru kanatlanmıştı. Mehmetçikler acı gözyaşlarıyla Hasan Bey’i yere uzattılar, üzerine bir Türk bayrağı örttüler. Bu arada Hasan Bey’i ebedî istirahatgahına yerleştirmek için bayrağı açtılar ve Canberk’i yan tarafa çekmek istediler. Ama köpek kımıldamıyordu. Tutup kaldırdıklarında Canberk çoktan hayata gözlerini yummuştu... Altınoluk Dergisi (mart 2008) [Linki sadece üyelerimiz Görebilir. Üye olmak için tıklayınız...] |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.