Lezzetleri Yok Eden Ölümü Çok Anın.
 

LEZZETLERİ YOK EDEN ÖLÜMÜ ÇOK ANI



Her canlı varlık için ölüm kaçınılmaz bir gerçektir. Her canlı önce doğar, yaşar ve belli bir süre sonra ölür. Bu böyledir, bundan kaçış yok ve düşünülemezde. Ölümü geciktirme, yada uzatma diye birşeyde yoktur…

Al-i imran, 3 / 185’ de ;
„ Her can ölümü tadacaktır.“
Buyuruyor bizleri yaratan yüce Mevlamız…

Kuran-ı Kerim de Rabbimiz ; her insanın yaşam süresinin yazıldığını, dünya hayatının fani olduğunu, her canlının mutlaka öleceğini, hiç bir kimseye ebedilik verilmediğini, yani kimsenin baki kalamayacağını belli ayetlerle açıklamıştır…

Rabbim bizleri yaratırken, yaşamımız boyunca nasıl amel edeceğiz ? ne gibi kulluk yapacağımızı sınamak için bizleri bu dünyaya getirmiştir…

Bazen ölüm insana ummadığı zamanda gelir. İşte çok duyarız ; Daha gençti, daha hayatının baharındaydı, daha evlenmemişti, murat almamıştı gibi sözler çok duyarız…

Fakat Rabbim her insana belli süre yaşam vermiştir. Zamanı geldiğinde ne uzatabilir, nede öne alabilir. Rabbim ne zaman takdir etmişse, o kadar yaşarız fanide. İster genç olalım, ister yaşlı. İster evli olalım, ister bekar. İster zengin olalım, ister fakir. İster makam sahibi olalım, ister basit bir vatandaş…

Ölüm bir çoğumuzun hoşuna gitmez. Ama bir gerçek var ki, hiç kimse de ölümden kaçamaz…

Konuyla alakalı Ayeti Kerime de yüce Mevla buyuruyor ;

Nisa, 4 / 78’ de
„ Nerede olursanız olun, tahkim edilmiş yüksek kalelerde bile bulunsanız, ölüm sizi bulur.“

Yani kardeşlerim, eğer süremiz tamamlanmışsa, yapacak birşey yok. Yeterki, Rabbim bizleri kendine kul olarak yaşamayı nasip etsin…

Müslümanların bu gerçekler karşısında ölüme her an hazır olması gerekiyor.

Peygamberimiz ( s.a.v ) bir Hadis-i şeriflerinde buyuruyor ki ;
„ Lezzetleri yok eden ölümü çok anın.“

Bir insan ölümü ne kadar düşünürse ; O, dünyaya fazla önem vermez. Ölümü az düşünende, dünyaya çok değer verir.

İnsanlar ne zaman ve nerde öleceklerini bilmezler. Kuran-ı Kerim de şöyle buyurulmaktadır.

„ Kıyametin kopma zamanına ait bilgi şüphesiz Allah nezdindedir. Yağmuru O indirir, rahimlerde olanı O bilir, hiç bir kimse yarın ne kazanacağını bilmez, hiç bir kimse hangi yerde öleceğini bilmez. Şüphesiz Allah her şeyi bilir, her şeyden haberdardır.“ ( Lokman, 31 / 34 )

Müslümanların hedefi Müslüman olarak yaşayıp, bu dünyadan Müslüman olarak göçmek olmalıdır.

Şöyle biraz düşünelim. Bizler mutlaka öleceğiz ve sevdiklerimizde. Şöyle düşünün bir 100 yıl sonra yaşayan 6 yada 7 milyar insandan hiç biri kalmayacak. Şimdiye kadar da milyarlarca insanlar yaşadılar ve öldüler.

İnsanın yaşamında bir çok hayali ve hedefleri vardır. İşte doktor olmak, avukat olmak, öğretmen olmak, zengin olmak, alim olmak gibi bir çok şeyler…

Fakat bunları gerçekleştirme garantisi yoktur. Gerçekleştirmeden ölebilirler. Ama ölüm insana % yüz gelmektedir. Yani bundan kaçış yoktur…

Bazen görüyorumda yaşları ilerlemiş insanlar bile, ölümü hiç mi hiç düşünmezler, bilmem belki daha yaşayacak çook zaman var gibi görürler. Ve kendilerini dünyanın işlerinden bir türlü kurtaramazlar.

„ Lezzetleri yok eden ölümü çok anın.“ Hadis-i şerifini hiç aklımızdan çıkarmayalım.

Selam ve dua ile
Ali ATİK