ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Edebiyat / Dil Bilgisi (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=658)
-   -   Dostluk İle İlgili Deyimler Ve Anlamları (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=347808)

Prof. Dr. Sinsi 07-28-2012 02:25 PM

Dostluk İle İlgili Deyimler Ve Anlamları
 
Dostluk Hakkında Deyimler Nelerdir
Dostluk Konusundaki Deyimler
Dostluk Deyimleri Ve Anlamları




-dostlar başından ırak
sözü edilen kötü bir durumla yakınların karşılaşmaması için söylenen iyi dilek sözü.
- dostlar şehit, biz gazi
alay tehlikeli işleri başkalarına bırakıp kendileri sonuçtan yararlanmak için bir kenara çekilenlerin bencilliğini anlatan bir söz.
- dostlar şehit, biz gazi
alay tehlikeli işleri başkalarına bırakıp kendileri sonuçtan yararlanmak için bir kenara çekilenlerin bencilliğini anlatan bir söz.
-düğün aşıyla dost ağırlanmaz
“ağırlamanın değeri, özel olarak hazırlanmasında, bir fedakârlık yapılmasındadır” anlamında kullanılan bir söz.
-düğün pilavıyla dost ağırlamak
başkasının kesesinden veya elinden ikramda bulunmak.
-iyi gün dostu olmak
sadece iyi günlerde görünmek.
-adam içine çıkmak
topluluğa karışmak, insanların bulunduğu yerlere gitmek, eşe dosta gitmek.
- araları şekerrenk (serin) olmak
iki kişi arasında dostluk ilişkileri bozuk olmak: “Vergi kâtibi ile de araları şekerrenk olmuştu.”
- aralarına kara kedi girmek
iki dost birbirine gücenmek, iki dostun arasına soğukluk girmek
-arasını (aralarını) açmak (bozmak)
iki kişi arasındaki dostluğu, ilişkiyi bozmak.
- arayı soğutmak
eski yakınlık, dostluk kalmamak
- (birine) kollarını açmak
1) içtenlikle karşılamak veya kucaklamaya hazırlanmak, sevgisini ve dostluğunu göstermek: “O gün … bütün bir yıl dargın durduklarına kollarını açarlardı.” -H. Taner. 2) korumak, yardım etmek
- (birini) defterden (defterinden) silmek
adını anmaz olmak, dost saymaz olmak
- (biriyle) geçmişi olmak
1) aralarında eskiye dayanan dostluk, arkadaşlık olmak; 2) aralarında kırgınlığa yol açacak bir durum geçmiş bulunmak
- büyükle büyük, küçükle küçük olmak
her yaş ve durumdaki kişilere karşı dostça, arkadaşça davranmak
-darısı … başına (darısı başına)
bir başarı, bir mutluluk başkası için istendiğinde söylenen bir söz: “Geçenlerde, darısı dostlar başına, kızını everdi.”
- hakikatsiz çıkmak
yakınlığı ve bağlılığı sürekli olmamak: Dost bildiğim insan hakikatsiz çıktı.
- iki satır laf etmek (konuşmak)dostça biraz söyleşmek.
-kenet gibi yapışmak
çok yakın dost olmak, sıkı fıkı olmak: “Bu mevsimde kızlar ikişer, üçer kişilik gruplara ayrılır ve birbirlerine kenet gibi yapışırlardı.” -R. N. Güntekin.
-ünsiyet peyda etmek
dostluk, arkadaşlık kurmak, samimi olmak.
- yaya bırakmak
1) yarışma söz konusu olan durumlarda geride bırakmak: “Özellikle süper devletler, kendi çıkarları için kendilerine muhtaç dostları bir çırpıda yaya bırakıverirler.” -T. Halman. 2) yarı yolda bırakmak.
- yüze gülmek
1) yalandan dost görünmek; 2) sevimli, alımlı görünmek.
-yüzüne gülmek
1) dostmuş gibi görünmek: “Köylünün yüzüne gülüp arkadan jurnalliyormuş.” -E. Işınsu. 2) dostluk göstermek, ilgi göstermek, alakalanmak: “Köyde, ondan başka yüzümüze gülen, bize yol gösteren olmadı.” -Ö. Seyfettin. 3) temizliği, yeniliği dolayısıyla ferahlık vermek: “Banyo, tuvalet, vesair kısımlar, o ne temizlik, o ne genişlik, insanın yüzüne gülen o ne ferahlıktı.” -H. R. Gürpınar.

-Aralarından su sızmamak: Çok iyi, çok yakın dostluk veya arkadaşlık kurmak, ahbap olmak.”Şunlara bak, aralarından su sızmıyor.”
-Can yoldaşı: Yalnızlıktan kurtulmak için birlikte yaşanılan kimse.”Her insanın bir can yoldaşına ihtiyacı vardır.”
-Dert ortağı: 1. Aynı derdin, sıkıntının içinde bulunanlardan her biri. 2. Bir kimsenin derdini paylaştığı, anlattığı yakın dostu.”Onlar yıllar yılı birbirlerinin dert ortağı olarak yaşamışlardı.”

-dostluk etmek
-dostluk kurmak
-dostlar başına
-bir dostluk kaldı:mal azaldığında satıcıların kullandığı bir müşteriyi özendirme sözü.
-dost edinmek
-dost kazanmak: “Yolda iki dost edinip on gün birisinin, on gün ötekinin erzak torbasından karnını doyurdu.”
-dosta düşmana karşı:“dostlara üzüntü vermemek, düşmanları da sevindirmemek için, ele güne karşı” anlamında kullanılan bir söz.
-dostlar alışverişte görsün (diye):“gösteriş olsun, iş görüyor densin (diye)” anlamında kullanılan bir söz.
- dostlar başına: bir şeyi dostları için de dilemek amacıyla kullanılan bir iyi dilek sözü: “Doğrusu böyle bir düğün dostlar başınaydı. Arkadaşları arasında, günlerden beri hep bunun lafı ediliyordu.”


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.