ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Cinsellik (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=637)
-   -   Cinsel Sorunların Dini Yönü (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=304256)

Prof. Dr. Sinsi 07-25-2012 10:55 AM

Cinsel Sorunların Dini Yönü
 


Bugün gazetesi yazarı Paksu, okurlarından gelen evlilikte cinsel sorunlarla ilgili soruları yanıtladı.

-----------
Sayın hocam, affınıza sığınarak başlamak istiyorum. Evli bir bayanım.
Tansiyon nedeniyle eşimin kullandığı ilaçlar cinsel hayatımızı tamamen sıfırladı. Eşim değil doktora görünmek, adının bile anılmasını istemiyor. Cinsellik adına en küçük bir yaklaşımı yok. "Ben ihtiyaç duymuyorum" diyerek beni yok sayıyor. Ben ise sağlıklı bir bayanım ve eşimi seviyorum. Eşim sorununa teslim olmuş ve çözüm adına hiçbir şey yapmıyor. Ne yapmalıyım, kaderime razı mı olmalıyım? Dinimizin bu konudaki yaklaşımı nedir, ne tavsiye eder? (E. Işık İstanbul)

Sormak ayıp değil, öğrenmek ise hiç ayıp değildir. Kur'ân, özel hayatımızla ilgili soru sormaya teşvik ettiği gibi, Peygamberimiz de kendisine yöneltilen özel sorulara cevap vermiştir.

Kur'ân diyor ki, " Sana kadınların ay halini soruyorlar. De ki: O bir rahatsızlıktır. Onun için ay halinde olan kadınlardan ayrı durun ve temizleninceye kadar onlarla ilişkiye girmeyin ." (Bakara, 2:222)

Bir başka âyette de, " Oruç gecesinde kadınlarınızla ilişki size helal kılındı. Onlar sizin için bir elbise, siz de onlar için bir elbisesiniz " (Bakara, 2:187) deniyor

Peygamberimizin uygulaması da aynı yöndedir. Bir defasında Ümmü Süleym, Pey­gamberimize gelerek, kadınlara ait özel bir soru sordu:

"Yâ Resulallah, (Şüphesiz Allah hakkı beyan buyurmaktan hayâ etmez) erkeğin uyku esnasında gördüğünü kadın da görse; bundan dolayı erkeğin kendisinde gördüğünü kadın da görüyor" diyerek ka­dının ihtilâm olunca ne yapması gerektiğini öğrenmek istedi.

Bu soruyu duyan Hz. Âişe, "Ey Ümmü Süleym, kadınları rezil ettin, Allah hayrını versin (kadın ihtilâm olur mu?)" diye çıkıştı.

Peygamberimiz de Hz. Âişe'ye; "Tam tersine, sen... (Bu söze sen daha lâyıksın) Allah senin hayrını versin. Evet, ey Ümmü Süleym, kadın da bunu gördüğü zaman yıkanmalıdır. Kadınların suyu yoksa hangi sebeple çocuğu kendisine benzer?" buyurdu.


Evliliğin sağlıklı bir biçimde yürümesinin bir şartı da karı kocanın cinsel hayatlarının düzenli olmasıdır. Taraflardan birisi bu konuda ihmalkarlık gösteriyor veya yetersiz bir duruma gelmişse, ona göre bir çözümün getirilmesi gerekir.

Bu konuda ihmalkar davranan sahabelerine Peygamberimiz uyarıda bulunmuştur. Mesela, Abdullah İbn Amr evlendiğinde, " Bu kadın benim ibadetime engel olacak " diyerek beş-on gün hanımının yanına uğramamış ve ancak Efendimizin, " Hanımının da senin üzerinde hakkı vardır " ikazıyla gitmişti.

Bunun için evlilik süresince eşlerin cinsel hayatı, evliliğin devamını sağlayacağı ve iyi geçinmeye yardımcı olacağı için, dini açıdan vacip görülmüştür.

Hz. Ömer , savaşa katılan mücahitlerin eşlerinden altı aydan fazla ayrı kalamamaları için emir vermişti. Yine bir seferinde Hz. Ömer, kızı Hz. Hafsa 'ya genç bir kadının kocasından ne kadar süreyle ayrı kalmasının uygun olacağını sorunca, Hz. Hafsa " Beş veya altı ay " diye cevap vermişti.


Diğer taraftan erkeğin cinsel gücünü kaybetmesi, evliliği sona erdirmenin bir gerekçesi olarak belirlenmiştir.

Size evliliği bitirin diyecek değilim. Bir çözüm önerisi olarak, evvela, eşinizi ikna ederek bir psikologa gitmesini temin edin. Daha olmazsa kendiniz psikologa giderek nasıl hareket edeceğinizi öğrenin . Ama sabırlı olmayı da elden bırakmayın. Çünkü herkesin farklı imtihan alanı vardır.

Mehmet Paksu : mehmetpaksu@bugun.com.tr


www.bugun.com.tr
Kaynak : Bayposta.com


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.