![]() |
Kısır Ekşisiz Olmaz!
Kısır ekşisiz olmaz! [/b] Yazan: dr.alper mumcu Tarih:Gonderen: Berna K İstanbul Biz evleneli altı ay kadar olmuştu ki , esim “Hadi çocuk yapalım” dedi.( Bu da nereden çıktı simdi?) “Henüz evliliğimiz çok yeni , ya anlaşamazsak, bir suru borcumuz var, bir evimiz bile yok, daha yaşanacak çok şey var” derken bir altı ay daha oyalandık. E benim aklımda da evlendikten iki sene sonra çocuk yaparım diye bir fikir var zaten" himmm simdi hamile kalırsam iki sene olur. Acaba bu ay becerirsek ne burcu olur ? Yok yok bir dahaki ay olsun da balık olsun ama yükseleni de şu olsun" Fakat o da ne Aylar su gibi akıp geçiyor ama gelen giden yok. Bir kere çocuk fikrine girince de dünya bambaşka görünüyor insanin gözüne. Televizyonda her yeni doğmuş çocuk gördüğümde ağlamaya başlıyorum. Her ay bir sinir, bir stres. “ Kahretsin yine regl oldum! “ Bir sene geçti , galiba bir terslik var. İkimizde doktora gidiyoruz. Benim hormonlarım idare eder. Sadece prolaktinim yüksek ilaçla düşecekmiş. Ama esimin durumu kotu. Sperm sayısı normalin %10 u kadar. O zaman gittiğim doktor “ kendinize bir sene daha verin “ dedi . Verelim bakalım. (Yirmi dört kez ayni hayal kırıklığı ne demek biliyor musun doktor?) Bir sene daha geçti, kesin bir terslik var. Bu sefer isin uzmanlarına başvuruyoruz. Hayatimizin bir kısmının temel taşı Cengiz Alatas ile tanışıyoruz. Tüm olanları anlattığımızda ve esimin test sonuçlarına baktığında saniye bile düşünmeden bize “ Siz mikroenjeksiyonluksunuz dedi “ ( Tabi bu kelimelerle değil ) Yaşasın kısırmışız! E ne olacak simdi? Elalem ne der? Annemler çok üzülür! Tedaviye baslarsak nasıl gizleriz? Ya isin para kısmını nasıl halledeceğiz, ekmek değil ki bu! Tedaviye başladık. Moralimizi yüksek tutmamız lazım . En iyisi kimseye söylememek . Gereksiz sorulardan kurtulmuş oluruz diye düşünüyoruz ama esas sebep KISIR damgası yemekten korkmamız. “Aaa çocuğunuz olmuyor mu? Kusur kimde ? ” SANA NE? Kusur sende ve senin gibi düşünenlerde!!! Birileri ile bunu paylaşamamak çok zor . En yakın arkadaşıma bile bir şey söyleyemedim . İçimde büyüdü büyüdü büyüdü. Tasmam lazım , taşamıyorum. O zaman destek gruplarından filan haberim de yok. Esimle yalnız kaldığımız her an bunu konuşuyoruz. Hastanedeki doktorlar ve hemşireler çok güler yüzlü her sorduğuma sıkılmadan cevap veriyorlar, ama hastaneden çıkınca beynimi kuruntu kurtları kemirmeye başlıyor. YA OLMAZSA? Benim için çok önemli değil gibi. Bir şekilde altından kalkarım, ama esim! Biliyorum içten içe yer kendini. En iyisi sorun kimde diye ayırım yapmamak. Aylar geçti tedavinin son aşamasındayız . Test yapıldı “ HAMILEYIZ” Artık çevredekilere söylemenin hiç bir anlamı yok. Bu ikimiz arasında bir sır.On beş gün sonra ilk ultrasona gideceğiz. Ultrasona hazırlanırken hemşire ”İkiz ister misin?” dedi. İstemem , almamayım. Alana da mani olmayayım. Dr Cengiz bana ”Ekranda ne görüyorsun” dedi. Bir an zaman durdu. Ne gördüğümün farkındayım da, beynim inkar ediyor. “AY IKI TANELEEER!” Hastane çıkısında şaşkınız. İkimizin de ailesinde ikiz vakası yok. Simdi nerden çıktı bu ikiz deyip, adama şüphe ile bakmazlar mi? Kisirligimizi aştık da, kısır düşünceleri aşamadık vesselam. Yeter artık patladım . Önüme gelen herkese “İkizimiz var…hayır ailede yok… evet tedavi ile oldu…evet tüpbebekler” diyorum. Oh be dünya varmış. Meğer ne kadar da merak ediliyormuş tüpbebek olayı. Meğer ne kadar çok kişi varmış tedavi olan . Herkes “Benimde bilmem kimim tedavi olmuştu ikizleri var bişey yaşında ”diyor. Bu buzdağının görünen yüzü . İkizi olmayıp da etrafa sezdirmeyen kim bilir ne kadar çok çift vardır? SONUC: KISIRLIGINI KABULLEN ELINDEN GELDIGINCE TEDAVI YOLLARINI DENE MORALINI COK YUKSEK TUT ELALEMI BOS VER GITSIN SEN RAHAT OL YETER [/b] ÖYKÜLER ANA SAYFASI Kaynak: Dr.Alper Mumcu |
Kısır Ekşisiz Olmaz!
Kısır ekşisiz olmaz! [/b] Yazan: dr.alper mumcu Tarih:Gonderen: Berna K İstanbul Biz evleneli altı ay kadar olmuştu ki , esim “Hadi çocuk yapalım” dedi.( Bu da nereden çıktı simdi?) “Henüz evliliğimiz çok yeni , ya anlaşamazsak, bir suru borcumuz var, bir evimiz bile yok, daha yaşanacak çok şey var” derken bir altı ay daha oyalandık. E benim aklımda da evlendikten iki sene sonra çocuk yaparım diye bir fikir var zaten" himmm simdi hamile kalırsam iki sene olur. Acaba bu ay becerirsek ne burcu olur ? Yok yok bir dahaki ay olsun da balık olsun ama yükseleni de şu olsun" Fakat o da ne Aylar su gibi akıp geçiyor ama gelen giden yok. Bir kere çocuk fikrine girince de dünya bambaşka görünüyor insanin gözüne. Televizyonda her yeni doğmuş çocuk gördüğümde ağlamaya başlıyorum. Her ay bir sinir, bir stres. “ Kahretsin yine regl oldum! “ Bir sene geçti , galiba bir terslik var. İkimizde doktora gidiyoruz. Benim hormonlarım idare eder. Sadece prolaktinim yüksek ilaçla düşecekmiş. Ama esimin durumu kotu. Sperm sayısı normalin %10 u kadar. O zaman gittiğim doktor “ kendinize bir sene daha verin “ dedi . Verelim bakalım. (Yirmi dört kez ayni hayal kırıklığı ne demek biliyor musun doktor?) Bir sene daha geçti, kesin bir terslik var. Bu sefer isin uzmanlarına başvuruyoruz. Hayatimizin bir kısmının temel taşı Cengiz Alatas ile tanışıyoruz. Tüm olanları anlattığımızda ve esimin test sonuçlarına baktığında saniye bile düşünmeden bize “ Siz mikroenjeksiyonluksunuz dedi “ ( Tabi bu kelimelerle değil ) Yaşasın kısırmışız! E ne olacak simdi? Elalem ne der? Annemler çok üzülür! Tedaviye baslarsak nasıl gizleriz? Ya isin para kısmını nasıl halledeceğiz, ekmek değil ki bu! Tedaviye başladık. Moralimizi yüksek tutmamız lazım . En iyisi kimseye söylememek . Gereksiz sorulardan kurtulmuş oluruz diye düşünüyoruz ama esas sebep KISIR damgası yemekten korkmamız. “Aaa çocuğunuz olmuyor mu? Kusur kimde ? ” SANA NE? Kusur sende ve senin gibi düşünenlerde!!! Birileri ile bunu paylaşamamak çok zor . En yakın arkadaşıma bile bir şey söyleyemedim . İçimde büyüdü büyüdü büyüdü. Tasmam lazım , taşamıyorum. O zaman destek gruplarından filan haberim de yok. Esimle yalnız kaldığımız her an bunu konuşuyoruz. Hastanedeki doktorlar ve hemşireler çok güler yüzlü her sorduğuma sıkılmadan cevap veriyorlar, ama hastaneden çıkınca beynimi kuruntu kurtları kemirmeye başlıyor. YA OLMAZSA? Benim için çok önemli değil gibi. Bir şekilde altından kalkarım, ama esim! Biliyorum içten içe yer kendini. En iyisi sorun kimde diye ayırım yapmamak. Aylar geçti tedavinin son aşamasındayız . Test yapıldı “ HAMILEYIZ” Artık çevredekilere söylemenin hiç bir anlamı yok. Bu ikimiz arasında bir sır.On beş gün sonra ilk ultrasona gideceğiz. Ultrasona hazırlanırken hemşire ”İkiz ister misin?” dedi. İstemem , almamayım. Alana da mani olmayayım. Dr Cengiz bana ”Ekranda ne görüyorsun” dedi. Bir an zaman durdu. Ne gördüğümün farkındayım da, beynim inkar ediyor. “AY IKI TANELEEER!” Hastane çıkısında şaşkınız. İkimizin de ailesinde ikiz vakası yok. Simdi nerden çıktı bu ikiz deyip, adama şüphe ile bakmazlar mi? Kisirligimizi aştık da, kısır düşünceleri aşamadık vesselam. Yeter artık patladım . Önüme gelen herkese “İkizimiz var…hayır ailede yok… evet tedavi ile oldu…evet tüpbebekler” diyorum. Oh be dünya varmış. Meğer ne kadar da merak ediliyormuş tüpbebek olayı. Meğer ne kadar çok kişi varmış tedavi olan . Herkes “Benimde bilmem kimim tedavi olmuştu ikizleri var bişey yaşında ”diyor. Bu buzdağının görünen yüzü . İkizi olmayıp da etrafa sezdirmeyen kim bilir ne kadar çok çift vardır? SONUC: KISIRLIGINI KABULLEN ELINDEN GELDIGINCE TEDAVI YOLLARINI DENE MORALINI COK YUKSEK TUT ELALEMI BOS VER GITSIN SEN RAHAT OL YETER [/b] ÖYKÜLER ANA SAYFASI Kaynak: Dr.Alper Mumcu |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.