ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Beslenme, Diyet ve Sağlık (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=608)
-   -   Beynimizde 150 Bin Film (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=287862)

Prof. Dr. Sinsi 07-23-2012 01:01 PM

Beynimizde 150 Bin Film
 



Gördüğümüz bazı rüyalar Oscar ödülünü hak
eder, hiç şüphesiz! Heyecan verici kaçıp kovalamacalar, egzotik yerler,
tutkulu aşk sahneleri... Bazıları ise siyah-beyaz Fransız filmlerini
andırır adeta; karmaşık olayları anlamak için bir altyazı olmasını
dilersiniz. İşte böyle, beyin sinemasında her gece değişik filmler
oynar durur. Rüya düşünmenin başka şekli

Yıllar önce beynin yapısını araştıran uzmanlar, bunların çok etkili ama
önemsiz bazı nöron patlamaları olduğunu düşünürlerdi. Son yapılan
araştırmalara göre ise rüyalar düşünmenin başka bir şekli ve derin
anlamlar taşıyorlar. Bu süreçte beyin aktif olarak çalışıyor ve aslında
çok önemli işler başarıyor. Kısaca akıl uykuya yatınca, bakalım neler
oluyor? Rüyalar ilham kaynağı olabilir

Lüttich Üniversitesi'nden Belçikalı Nörolog Pierre Maquet'in yaptığı
araştırmalarda, beynin rüyadayken bile en az gündüz olduğu kadar aktif
çalıştığı tespit edildi. Yalnız geceleri, oyunun kuralları biraz
değişiyor tabii. Geceleri, akıl duygulara karışıyor, hayaller ise
deneyimlere... Sonuçta, gündüzleri asla aklımıza gelmeyecek çılgın
fikirler ve gerçekçi olmayan çözüm yolları yani bilinç durumunda
yapmaya asla cesaret edemeyeceğimiz fikirler biz rüyadayken ortaya
çıkıyor. Bu yüzden, uyandığımızda hatırladığımız rüyalar bazen mükemmel
bir ilham kaynağı olabiliyor. Yapılan bazı anketlerin sonucunda kadınların yüzde 78'inin rüyalarında
ne gördüğünü hatırlamadıkları ortaya çıktı. Ama haftada en az bir-iki
kez rüyada görülen resimler hatırlanıyor. Genellikle de hikâyeler
yerine geriye sadece hisler kalıyor. Bu konuda Almanya'nın en bilindik
rüya araştırmacısı ve Ruhsal Sağlık Merkez Enstitüsünün Uyku
Laboratuarı yöneticisi olan Michael Schredl'in yorumu ise şöyle:
"Doğanın bir oyunu; bu sayede güne daha az yorgun başlayabiliriz ve
rüyalarla gerçekleri birbirinden ayırt edebiliriz."


Milyonlarca resim ve ses

Toparlamak... Araştırmacılar için rüyaların en önemli fonksiyonu budur.
Gündüzleri beynimize saniyede milyonlarca resim, ses ve koku girer.
"Eğer beynimiz bütün algılananları özümseyebilecek kapasitede olsaydı,
o zaman onu yanımızda bir arabanın içinde taşımamız gerekirdi" diyor
Amerikalı uyku araştırmacısı Jonathan Wilson. Duygusal büyüteç etkisi

Uykuya dalmadan önce havada kalan her şey geceleri büyük titizlikle
temizlenmeye ve sırayla yerleştirilmeye başlanır. Ön beynimiz, mantıklı
aklımızın sığınağı uyumaya başladığı zaman, duyguların ayrıştırıldığı
limbik sistemimiz yüksek düzeyde çalışmaya başlar. Ve bir kez daha gün
içinde yaşanan keskin olaylar gözden geçirilir: İş arkadaşıyla yaşanan
ama gündüz vakti üzerinde fazla düşünülmek istenmeyen tartışma,
sevgilinin anlattığı ama çok fazla ilgilenmediğimiz o konu, haftaya
gireceğimiz sınav..İşte bu sayede havada kalan bazı konular ve çok fazla yoğunluğun
yaşandığı alanlar üzerinde beyin, geceleri de fazla mesai yapar.
"Rüyalar duygusal büyüteçtir" diyor rüya araştırmacısı Michael Schredl.
Mantık ve akıl kapatılmıştır. Buna karşılık duygusal dünyamızı daha net
görmeye başlar ve iç dünyamızı neyin meşgul ettiğini daha net
algılamaya başlarız. Uyku araştırmacıları özellikle âşık ve hamile
kadınların daha çok rüya gördüğünü tespit etti. Rüya araştırmacılarının
bu konuya ilişkin yorumu ise şöyle: Yoğun duygular gece boyunca tekrar
tekrar anımsanır ve bu sayede daha derinlemesine ilişkilendirilir. Yaralar çabuk sarılıyor...

Hatta bu durum aşk acısında bile yardımcı olur. Amerikalı uyku
araştırmacısı Rosalind Cartwright, boşanan kadınların belli bir süre
eski kocalarını rüyalarında görmeleri sonucunda boşanma durumunu daha
iyi özümsediklerini ortaya çıkardı. Çünkü kızgınlık ve sinir gibi
duygular rüya benliği tarafından doyasıya yaşanır ve hazmedilir. Bu da
yaraların daha çabuk düzelmesine yardımcı olur.Kendimizden bile sakladığımız korkularımız...

Hatta bazen gündüzleri kendimize itiraf etmek istemediğimiz
korkularımız, kıskançlıklarımız ve nefret duygularımız bile geceleri
tekrar ortaya çıkar. Uzmanlara göre kadınlar gün içerisinde birisinden
hoşlanmama veya birisini reddetme hissini kabul etmezler. Gün
içerisinde yuttukları bir kızgınlık anını veya üzüldükleri bir olay
karşısında gülümseyerek cevap verdikleri bir hissi gece boyunca
yaşamaya başlarlar. Birebir çevirisini yapmayın


Sinir bozucu iş arkadaşınızı çileden çıkarabilir, bunu yaparken de
kendinizi güçlü ve yara almaz gibi hissedebilirsiniz. Erkek kardeşinizi
bir oyunda onun farkında olmadığı bir şekilde kandırabilir ve hiç
suçluluk hissine kapılmazsınız. ''Korkunç bir rüyanın bireysel bir
korkunçluk olmasını engellemek için rüyaların birebir çevirisini
yapmaktan kaçınmak gerekir'' diyor Viyanalı Psikolog Brigitte
Holzinger. Rüyada görülen her aldatma olayı, ilişkinin kriz dönemine
gireceğine ve her şiddet fantezisi, bir çıkmaza gireceğinizin işareti
değildir. Bazen aklımız uyurken etik düşüncelerimiz de uykuya
geçebilir. Aslında bu, kendi karanlık taraflarımızı biraz olsun
doyasıyla yaşama dürtüsüdür.
Erkekler macera filmleri, kadınlar aşk hikâyeleri görüyor

Yetmiş yaşına gelene kadar neredeyse ortalama 6 yılımızı rüyada
geçirmiş ve beyin sinemamızda yaklaşık olarak 150 bin film izlemiş
oluruz. Erkekler daha çok macer a filmleri, kadınlar ise kalbi titreten
aşk hikâyeleri görürler. Psikolog Michael Schredl, 40 yıllık rüya protokollerini değerlendirmiş
ve karşılaştırmış. Sonuçta karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor: Erkekler
rüyalarında daha çok ****, agresiflik, rakipler ve diğer erkekleri
görürler. Kadınlarda ise cinsiyet konusu biraz daha dengelidir. Kadın
rüyalarında en çok sevilenler ise arkadaşlıklar, günlük uğraşlar ve
sürprizlerdir.
Kadınların rüyalarını daha net hatırlıyor olmalarının nedenleri de
tanıdıkları şeyleri beyinlerinde tutmalarıdır. Erkeklerde de kadınlarda
da rüya senaryoları belli bir sürece göre işler. Uykuya daldıktan
sonraki ilk saatlerde günlük durumlar görülür: Büro sahneleri ve
akşamdan kalma bazı sohbetler gibi... Gecenin ilerleyen saatlerindeyse
gerçekler fantastik olan hikâyelerle birleştirilmeye başlanır.
Uyanmadan çok kısa önce de rüyalar fotoğraf albümlerine benzemeye
başlar; güzel sahneler, duygulu fotoğraflar rengarenk bir şekilde
birbirini takip eder. Korkulu rüyalar uyarı alarmı

Korku rüyaları uyarı alarmı da olabilir. Karabasanlar aslında başka
şeylere de işaret ediyor olabilir. Örneğin, gerçekte korkulu rüyalardan
dolayı adrenalin yükselir ve nefes alıp verme düzeni bozulur. Eğer
karabasanlar sizi çok sık ziyaret ediyorsa, o zaman gerçek hayatta
kalp-kan dolaşımı veya nefes yolları probleminizin olup olmadığını
araştırın. Milliyet


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.