ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Beslenme, Diyet ve Sağlık (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=608)
-   -   Horlama Hakkında Bilinmesi Gerekenler (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=287310)

Prof. Dr. Sinsi 07-23-2012 03:37 AM

Horlama Hakkında Bilinmesi Gerekenler
 



Horlama
Hakkında Bilinmesi Gerekenler


Eşiniz,
dostlarınız tarafından uykuda horladığınızın söyleniyor mu?
Arkadaşlarınızın yanında uyuyakalmaktan ve mahçup olmaktan korkuyor
musunuz?
Öncelikle söylenmesi
gereken 35 yaşını aşmış erkeklerin % 35i aralıklı ya da yatış
pozisyonuna bağlı olarak horlamaktadır. Yoğun bir günün ardından, *****
kullanılmasından sonra, sırtüstü yatarken horlamak genelde masum

horlamalardır. Özellikle yukarıda saydığımız koşullarda
horlarken, nefes kesilmesinin olmaması durumunda horlama, horlayandan
çok yanında yatanlar (dolayısıyla uyumakta zorluk çekenler) için sorun
teşkil etmektedir. Bu durumlarda tedavi, horlayanlar için değil yatak
partnerlerinin ya da oda arkadaşlarının kararıyla ve uyku sağlıkları
için yapılmaktadır.

Ancak hemen hemen her gün, yüksek şiddette ve uykuda nefes
kesilmelerinin eşlik ettiği

horlamalar gerek hastanın yaşam süresini kısaltması gerekse
beraberinde önemli hastalıklar için risk oluşturması nedeniyle tedavi
edilmesi gereken önemli bir sağlık sorunu oluşturmaktadır. Gece uykuda
horlarken nefesi kesilen ve yaşı 60 yaşın üstünde olanların hayati
tehlike taşıdıkları ve birçok kalp ve solunum hastalıklarına yatkın
oldukları bilinmektedir. Yatakta ölüm, kontrol edilemeyen yüksek
tansiyon, kalp enfarktüsü geçirme risklerini yükselten bir durum
olabileceği unutulmamalıdır.

Tüm bunların yanında horlayan insanların sabah uyanamama, gün boyu
uykuya meğilli olma, trafik sıkışıklığında, televizyon karşısında ya da
öğlen yemeği sonrasında aşırı uyku isteği gibi yaşam kalitesini bozan
birçok şikayeti de bulunmaktadır. Ölümcül trafik kazalarının birçoğunun
uykuda nefesi kesilen ve horlayan insanların uykuya meğil ve
konsantrasyon kaybı nedeniyle olduğu bilinmektedir.
PEKİ NE YAPMALIYIZ?

Öncellikle ideal kilomuz üstündeki kilolarımızdan kurtulmak iyi bir
başlangıç olacaktır. Gece uyku öncesinde ***** alınımının azaltılması,
en az 4 saatlik açlık ile yatağa gidilmesi ve uyumadan sakinleştirici
ilaçların kullanılmaması ile birçok basit

horlamanın önüne geçebiliriz. Özellikle gece uykuda burnumuzdan
nefes alamıyorsak ve bu nedenle ağız açık uyumak zorunda kalıyorsak
horlamamız kaçınılmaz olacaktır. Burnumuzun açık olması ve ağzın kapalı
olması sağlıklı bir uyku için altın kuraldır.

Bu basit önlemlerin alınmasına rağmen

horlama ve uykuda nefes kesilmesi devam ediyorsa mutlak olarak
tedavi edilmesi gerekmektedir. Hastalığın şiddetinin anlaşılabilmesi ve
hangi tedavi metodunun kullanılacağının belirlenmesi bir gece hastanede
yatılmasını ve uykunuzun değerlendirilmesinin yapılacağı "uyku testinin"
yapılabileceği bir merkeze başvurmamız gerekmektedir.

Cerrahi tedavide ana prensip gece uykuda solunum yolunu tıkayan küçük
dil ve yumuşak damağın gerginleştirilmesinin sağlanmasıdır. Ağız
içindeki bu dokularda gerginliğin sağlanması için günümüzde en geçerli,
sonuçları en iyi olan teknik "radyofreakans" cerrahisidir.
































Kaynak: Hekimim


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.