![]() |
Çeyiz Nedir?
http://frmsinsi.net/images/forumsins...sinsi.net_.jpg
Çeyiz, Türk Kültüründe bir evlenen kızın evliliğe maddi katkılarıdır. Geleneksel olarak "çeyiz" denilen şeyler bir kız daha evlenecek yaşa varmamışken biriktirilmeye başlanır ve evlenene kadar tamamlanır. Bunlar çoğunlukla el emeğı ile üretilmiş halılar, dikiş-nakışlar, yastıklar, yorganlar, havlular vs. gibi ev eşyalarıdır. Çeyiz gelin gidecek kıza, kızın babası tarafından verilen ağırlıktır. Tabiî olarak kızın hazırladıkları da bunun içindedir. Kalın ise oğlan ailesi tarafından kız ailesine verilen veya emanet edilen mal veya paradır. Kalın kaybolmaz ve sarfedilemez bir depozit gibi görünüyor. Ancak Altayların kuzeyindeki geri kalmış Şor Türklerinde olduğu gibî, kızın babası kalını çeyize çevirip, kıza verebiliyordu. Mal yerine altın çıkınca, Anadolu Türklerinde de durum herhalde böyle gelişmişti. Yani kız, hem babasının ve hem de koca evinin verdiklerine sahip oluyordu. Aslında bu mihre benzer; fakat İslâmiyet’teki, mihr değildir. Büyük devlet hayatı yaşamamış Kuzey Türklerinin bazı kesimleri kızın çeyizine “ençi” veya “ince” derler. Bu söz geniş anlayışıyla, baba malından kıza ve oğlana düşen paydır. Araştırıcı Dingelstedt’ in de gördüğü gibi “çeyiz” Orta Asya Türklerinde babasının mirasından kendi hissesine düşen payı, kızın alıp koca evine götürmesidir”. Böylece bazı Türk kesimlerinde kızın baba mirası ile ilgisi kesilmiş oluyordu. Ancak çeyiz yaygın olarak koca evine saygı için, erkeğin kalınından az tutulurdu. Bunun için de sonradan dayı-yeğen kavgalarının ardı arkası kesilmez olurdu. Büyük devlet kurmuş olan Türklerde ise çeyizi karşılayan söz “şep” idi. Kaşgarh Mahmud’un kitabında görülen bu söz, Batı Anadolu’da “sepi” şeklinde söylenir. Bü daha,çok bir “dürü” süsleme, donatma veya “donatgu” manasınadır. Bunun içinde, para da vardı. Belki kızın miras hakkı da baba evinde duruyordu. Büyük devlet kuran Türklerde eski anlayış, biraz daha yumuşamış ve insanileşmiştir. Hayvancı Kırgız Türklerinde de “sep”, kızın çeyizi ve süsü demektir. Verilen hayvanlar değildir. “Sepleşmek” ise yardımlaşma demektir. Bu düşünce aşağı yukarı bugünkü anlayışımıza yakındır. Orta Asya’daki Küçük Yüz Türkleri ise çeyizin bir kısmına “kiyit” yani “giyit” derler. Bunlar güveyinin verdiği para ile yapılır. Bu gelenek Türkmenlerde de vardır. Ancak Manas Han’ın karısı, koca evine giderken, kendi babasının sürülerini talamış ve onları kendi çeyizi saymıştı. Verilen çeyizi kız herhalde yeterli görmemişti. Türklerde baba malında oğlanların olduğu kadar, kızların da payı vardı. Kız koca evine giderken, kendi payını da alıp giderdi. Çeyiz, kızların sahip oldukları bu hak ve hukuktan kaynaklanıyor ve zamanla gelişiyordu. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.