![]() |
Zikirin Kalbleri Akord Edişi
Zikirin amacı; beyni ve bedeni aktive etmektir..
Zikir ile beyin içindeki epifiz ve hipofiz bezlerini tahrik ederek, daha güçlü çalışmasına neden olmakta ve beyinde yeni devreler, yeni nöron gruplaşmaları kurulmaktadır.. Kurulan bu yeni devreler, birbirleri arasında uyumlu hale geçerek, güçlü bir senkronizasyon sağlanmaktadır.. Bu ise, olağanüstü yeni imkanlar demektir.. Hipofiz bezi, kalp gözünün açılmasında, yani duyu ötesi görme sisteminin çalışmasında etkili olan bir bezdir.. Epifiz bezi ise, ruh gözü ile ilgilidir.. Duyular ötesi sezgi sistemini çalıştırır.. Dolayısıyla bu bezlerin harekete geçişi, duyular ötesi âleme girişi başlatır.. Bedendeki bezlerin patronu durumundaki hipofiz bezinin güçlü çalışması, otomatik olarak diğer bezleri de etkiler.. Bedendeki tüm salgı bezleri ve bu bezlere bağlı enerji merkezleri, şimdiye kadar sessiz kalmış, bilinmeyen fonksiyonlarını icra etmeye başlar.. Beden güçlenir ve yenilenir.. Zikir edilen Esma veya Ayetleri söylendikçe büyük bir enerji açığa çıkar.. Zikir bir motor güçtür.. Bir reaktördür.. Enerji üretir ve dağıtır.. İlâhî enerji üretiminin temel taşı Allah adıdır.. Allah adı söylendikçe bir radyoaktif ışıma ortaya çıkar.. Ve.. Bilinen radyasyon olayı gibi herkesi etkiler.. Ruhları ve bedenleri arıtan ve damıtan bir etlidir bu.. İyiye, doğruya ve güzele yöneltir.. Zikre başlandığı anda âdeta bir enerji santrali işlemeye başlar.. Madde ötesi boyutlardan, madde boyutuna doğru ilâhî enerji akımı oluşur.. Allah adı bir anahtar, bir şifredir.. Bugün gelişen teknoloji sayesinde ses titreşimleriyle açılan kapılar yapıldı.. Aynen bunun gibi Allah adı da kalplerin kapısını ilahî âleme açar.. İnsan ruhunu ve bedenini akord eder.. Hücreleri ve atomları yüksek kozmik titreşimlerle uyum içine sokar.. Allah / insan senkronizasyonu kurulur.. Kitlenmiş olan beden enerji merkezleri Allah ismiyle açılır.. Havada normal nefes yoluyla alamadığımız çok ince değerlerde bir enerji türü bulunur.. Beyni ve bedeni şarj ederek bu tür enerji eksikliği nedeniyle çalışamayan enerji merkezlerini çalıştırmaya başlar.. Temizleyici, iyileştirici ve kalitelendirici işlev görür.. Beyinin bugünkü tıp tarafından henüz çözülemeyen bölümleri, gerçek fonksiyonlarını ifâ etmeye başlar.. Elektrik enerjisi olmadan bir elektronik âlet nasıl çalışmazsa, gerekli özel enerji olmadan da beyinin bu bilinmeyen bölümleri çalışmaz.. İşte, olağanüstü bazı olaylar ancak bu esrârengiz bölümlerin çalışması ile ortaya çıkar.. İnce enerji çekimi ile bedende biriken olumsuz enerjiler de boşaltılır, beden rahatlar.. Zikir, içtenlik, saflık ve kendini bırakışla yapılmalıdır.. İnsanın kendini olduğu gibi zikre vermesi, zikrin ve vecdin ilk şartıdır.. ZIKIR ILE Zaman, mekân ve düşünce sınırlarının ötesine geçilir.. Bilgi ve güç temizlenen zihne dolar..Vecd haline bağlı olarak enerji inişi çoğalır.. Metafizik alışverişin boyutu boyutu artar.. Enerji duvarı aşılır.. ZIKIR vücudumuzda hareket eden bio-elektriğin davranışı da bu şekilde olup böylece,bedenimizin etrafında hem elektrik ve manyetik alanları hem de vücudumuzun dışına yayılan Elektromanyetik dalgaların oluşmasını sağlar.Bu yayılan Elektromanyetik dalga frekansına göre ,algılayalım yada algılamayalım ısı ve ışık şeklinde yayılır.Bunun dışında bedenden ayrılan bir diğer elektromanyetik dalganın kaynağı da,vücuttaki kimyasal tepkimeler sonucu oluşan(açığa çıkan) ısıdır. Beyin maddi gıdaları kimyasal reaksiyonlarla Bio-elektrik enerjiye dönüştürerek kullanmaktadır. Ve beyindeki tüm fonksiyonlar, beyin hücreleri arasındaki bu Bio-elektrik faaliyetleridir. Yani her mânâya göre beyindeki değişik hücre grupları arasında bir Bio-elektrik akışı söz konusudur. BEYİN: 1.3 kg. ağırlığında; 10 milyardan fazla hücre içeren; insan vücudunun en karmaşık ve yüksek özellikli organıdır. İlk özelliği, vücudun sinir hareketlerinin tamamını düzenlemesidir. Gözlerden, kulaklardan ve diğer duyarlı organlardan gelen iç sinir dalgalarını ( BOYUTLARDAN GELEN FERAKANSLARI) alır,geçmiş deneyimlerinin ışığı altında bilgileri analiz eder ve gerekli yargılara veya hareketlere karar verir. Artı, beyin insanın bilincinin, hafızasının neden bulma (sorun çözme) ve zekasının da tohumudur... Her türlü arzularının olduğu gibi. Bazen insanın sinir sistemi, çok büyük telefon sistemleri ile karşılaştırılır. Eğer kablo ana merkeze bağlı değilse, kullanılmaz. Benzer şekilde insanın yüzey sinir sistemi uzun sinir liflerinden oluşmuştur. Eğer bu liflerden uyarılar beyine ulaşmazsa, sorun var demektir. Vücudun dışa açılan dokuz deliği vardır. Neden 7 tanesi kafadadır? Beyin sadece oksijensiz kaldığı için ölüyor;kansız değil.. Çünki kanın içindeki oksijeni ve glikozu kullanıyor. Zikir ile beyine iletişim yolu açılır. Ancak beyin vücudun dinlenme anlarında en üst açılımda bulunuyor diyorsak iki yol var: - Meditasyon, Yoga, Namaz veya Zikir... - Ya da uykuda... Uykuda daha etkili olması için bir yol da şu olabilir: - Zikir loop bir banda doldurulur(sonsuz bağlanmış)..Sürekli çalabilen bir teyp kullanılır... - Uyurken kulaklığı çıkarmayıp , uyku süresince aynı zikir kelimesi verilmelidir...(veya 99 Esma-ül Hüsna'yı beraberce ) - Kendi sesinden doldurulmalıdır. Acaba ne olur? Vesselam. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.