ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Serbest Forum (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=151)
-   -   Çekim Yasası Ve Acı Sonuçları (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=248691)

Prof. Dr. Sinsi 07-17-2012 06:40 AM

Çekim Yasası Ve Acı Sonuçları
 
Çekim Yasası Ve Acı Sonuçları

Merhaba değerli dostlar, Yine sizlere burnumuzun dibinde dolaşan ve haberimizin bile olmadığı zehirli bir olgudan sözedeceğim. Bünyesi kaldırmayanlar konuya dilediklerini yazsınlar. Güneşi balçık ile sıvayamayacakları aşikardır.
Çekim yasası hepimizin bildiği gibi evrensel enerji sistemleri içinde en insanı cezb eden ve zararsız görünen sistemdir. Çok uzun zamandır her nerede bu çekim yasasını insanlara empoze eden birilerini görmüşsem mutlaka o kişiyi sınamış ve o kişinin aslında millete öğrettiği şeyin ne olduğunu kendisinin bile bilmediğini tüm çıplaklığıyla görmüşümdür.
Öncelikle Çekim yasasının güya sistemi nedir.
Derlerki pozitif düşünüp, olumlamalar yaptığımızda yaydığımız pozitif enerji atmosfere yayılır ve bizim hayatımıza pozitif yansımalar olarak döner.
Zırvalığa bakınız, fıkra yahu....

Oysa kişiyi ilgilendiren asla bir konunun kabası değil incesidir. Detaylar bütünü oluşturduğu için aslında önemli olduğu sanılan "bütün" yoktur. Çünkü bütün parçalardan oluştuğuna göre parçalar olmasa bütün varlığı yok olur. Dolayısı ile çekim yasasındada yukarıdaki komik tarif sadece bütündür. Yani yoktur. Bizi ilgilendiren bu sistemin parçaları / detaylarıdır.

Şimdi çekim yasasındaki kokuşmuşluğa bakınız !

Birkere tabanı tamamen anlamsızlık üzerine kurulmuş bir sistemdir. Çünkü çekim yasasından beklenen kişinin isteklerinin ve kendi kafasına göre "iyi" olarak kodladığı şeylerin gerçekleşmesidir. Onlara göre pozitif düşünmek erdemdir. Oysa erdem asla kişinin istek ve arzularının esiri olması ile elde edilemez. Erdem çekim enerjilerindeki "ben inanıyorum olacak" söylemi ile dahi o kişiden tamamen uzaklaşır. Çünkü temeli "ben" e dayanmakta. Erdem kime gelir peki? "Sen" diyene gelir.
Bu kişiler "ben iyiyim, ben mutluyum, ben huzurluyum, ben istiyorum olacak, ben olacağına inanıyorum olacak" şeklindeki kökü "egoizm"e dayanan söylemlerle aslında aşşağıların aşşağısı olan "şeytan" misali nefislerine kölelik etmekten başka bir şey yapmış olmuyorlar. Allahın varlığından haberi bile olmayan "Diagones" diyewr adıyla Diyojenin dahi Kinik felsefesi ile "ihtiyaç ve muhtaçlıktan arınma" olgusunu hayal bile edemeyeceğiniz kadar anlamsız bulurlar. Ve üstelik çoğu müslümanız der.
Evren'in kendisi muhtaçken siz nasıl oluyorda kendinizi evrene muhtaç ederek yükselmiş ve erdem kazanmış, "iyi"yi bulmuş olursunuz. Kafanızın çalışmadığı yetmirmiş gibi törelerimizide hiçe sayıyorsunuz..!
Şimdi gelelim bir detaya daha;

Dikkatli okumanızı ısrarla rica ediyorum dostlar !

Çekim enerjileri, kökü ve dayanağı olmayan bir sisteme dayanması dolayısı ile kişiyi bir esir, mahkum haline getirir.
Nasılmı?
Kişi kökü budizme dayanan ve budistlerin son yirmi yılda müslüman alemine sızdırdığı bu zırvalığa tutunduğu zaman kendisine sürekli yaptığı telkinlerle kendine pozitif düşünceyi dayatır. Bu dayatma kişinin somut olan bedenini kullanarak soyut olan ruhuna baskı yapmasıyla işkence haline gelir. Arada sırada nefsinin istediği şeyler olunca büsbütün sarılır çekim enerjisine, ama daha sonra bir başka nefsinin istediği olmayınca poposnun üsüne düşer ve bu sisteme olan inancı sarsılır. İşte böyle dönemlerde kişi kendine tekrar manevi baskı yaparak olaya inandırmaya çalışır kendini.
İçe kapanıklık başlar, melankoli, tedirginlik, öfke halleri ve daha sayılamayacak kadar çok olan kişilik bozukluğu belirtilerini yaşar durur.
Sonra doğru manisa tımarhanesi.
Oysa o farkında olmadan ilahlaştırdığı evreninde bir İlahı var. Sen Allahın sonuna kadar açtığı dua kapısını bırakırda Allahın yarattığı evreni Allahtan yüce tutarsan bilki şirkin içine batmışsın. Gırtlağına kadar pisliğin içndesin. Çünkü insanın her hal ve hareketi ya şeytanı mutlu eder ya Yaratanı. Senin bu yaptığın komik çekim yasası Allahı mutlu etmediğine göre şeytanı mutlu ediyor.
Şeytan böyle boşlukta kalan insanları çok kolay yönetir. Ve tabi cinlerde.
Ama işin özünde çekim yasası diye bilinen zırvalık hadisi kudside geçen "BEn kulumun zannı üzereyim, artık Beni dilediği gibi düşünsün" cümleleri içinde saklıdır. Bir kul kafirde olsa Allah c.c ona istediğini verir. İstemek düşünmektir. Düşündüğün şeyi istemiş olursun. Bu tıpkı bir lokantaya gidip çorba istemek gibidir. Ne çorbası isterseniz gelir. Çıkarkende faturayı öder çıkarsınız. Bu yüzden lokanta sahibi istediğiniz şeyi vermekten çekinmez. Hesabı öde yeter der.

Anlatımımda bazı eksikler kalmış olabilir. Çok uzun yazıpta kafa ütülemekte istemedim


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.