ForumSinsi - 2006 Yılından Beri - Stratejik Kurumların Özelleştirilmesi

Özelleştirme elbette olması gerektiği gibi, günü kurtarmak için yapılmamalıdır. Kurumların satıldığı kişiler dahil, bu özelleştirilen yerlerin gelecekte bize ne gibi olumsuz sonuçlar doğurabileceği tartışılmalıdır. Fazla irdelenmeyen bir nokta var ki ! Bazı yabancı yatırımcılar aslında görüldüğü gibi para kazanmak adına bir girişim içinde değiller. Bunlara ülkelerin çürütme politikası diyebiliriz. Bu da demek oluyor ki, içimizde dış güçlerden destek alan yabancı yatırımcıların olduğu da gözetilmelidir. Bunlar yapılan üretimin yanı sıra ülkeyi bazı kısımlarda dışa bağımlı hale getirme politikası için çaba göstermektedirler. Birazdan kısa bir örnek vererek durumu izah edeceğim.

Özelleştirmelerin devletin yükünü hafiflettiği ise ayrı bir gerçek; ancak siyaseti, ekonomiyi, adaleti, hatta sağlık sektörünü bir arada yürütmek ne olursa olsun devletin görevidir. Türkiye'de gerçekleştirilen özelleştirmeleri batı da yapılanlarla kıyasmalak oldukça yanlıştır. Çünkü Türkiye'de onların ki gibi denetleyici gelişmiş yapılar oluşturulamamıştır. Vergimi alırım, işime bakarım mantığıyla yola çıkılan bu sistem, Türkiye'yi gün geçtikçe olumsuz bir durum içine sürüklemekle kalmıyor, gerilemeyi beraberinde getiriyor.

Ülkemiz adına atılmak istenen birçok faydalı adımda ekonomik bağımlılığımızı her fırsatta kullanarak bizi engelleyen bu ülkeler, ülkemiz adına yapılan özelleştirmelere neden karışmamıştır. Acaba gerçekten Türkiye'nin iyiliğini düşündükleri için mi ? Yoksa yakın gelecekteki sinsi planlarını uygulamada oluşturulmak istenen zemini kolaylaştırdığı için mi ?!

Eskisi gibi kendine birçok tarım ürünende yetebilen hatta dışarıya ihraç edebilen ülkemiz artık bu durumun aksine bir yolda hızla ilerlemektedir. Tahılardaki bu azalış, üretimin azalmasının yanı sıra daha çok yabancılara bırakılan tarım alanlarının işletilme yönteminden kaynaklanmakadır. Eskiden birkaç mamul birden alınan topraklardan, tek ürün yetiştirelerek ; hem diğer ürünlere olan ihtiyacımız arttırılıyor hem de toprak sürekli benzer mineralin alımından dolayı verimsizleşiyor. Şimdi devlet tarımla mı uğraşsın ! diyenlere sormak gerekiyor. Özelleştirmek o konuda sorumluluğun bittiği anlamına gelmez. Sadece sorumlulukları değiştirir ve bu değişikliğe uyum göstermeyen bir yapıyla başlatılan özelleştirme faaliyetleri Türkiye'ye zarar verir ve bu denetleme yapısı oluşturulmadığı sürece zarar vermeye de devam edecektir.

Ülkemizin çözülmesi imkansız olmayan ancak ciddi bir borç yükü altında bulunduğu bir gerçek. Borç yiğidin kamçısı diyor bir takım politikacılar ve işi bu şekilde hafiften alıyor gibiler, oysa ki kamçının kimin elinde olduğuna dikkat etmek gerekir. Kamçıyı başkasının elinde kurtuluş olarak görmek, sadece halkına zulm etmek olur, çünkü onlar senin halkından anlamaz, anlamak istemez.Ülkeye bu şekilde faydalı olmaya çalışmak bu şartlarda imkansızdır,ve sadece sömürülmeye mahkumiyet anlamı taşır...

Konu için teşekkürler speed...