Hamile kalmaya hazır olun
 

Hamile kalmaya hazır olun

Annenin hamileliğe ve çocuk sahibi olmaya isteyerek karar vermesi ve hamileliğe hazır olması bu süreçte ve sonrasında karşılaşabileceği sorunlara daha iyi göğüs germesini ve kabullenmesini sağlar. Anne adayının kendisini hamileliğe hazır hissetmemesinin çeşitli nedenleri olabilir. Anne adayının “Vücudum hamilelikten nasıl etkilenecek? İyi bir anne olabilecek miyim? Sorumluluklarım artacak, bunlarla başa çıkabilecek miyim?” gibi endişeleri ve kaygıları bulunur ve bunlar normaldir. Hamilelik ve süreçleri hakkında bilgi edinmek bu endişelerin ve kaygıların azalmasına yardımcı olur.


Planlanmamış hamilelikler, eşlerin ya da başkalarının baskısıyla hamile kalmak, evliliği kurtarmak için çocuk sahibi olmaya karar vermek gibi durumlar olabilir. Böyle durumlarda anne adayı karşılaşabileceği ufak zorluklarla bile başa çıkamayabilir. Özellikle anne, post-natal dönemde bebeğini kabullenmekte zorlanabilir. Ağır depresyon geçirebilir. Daha ileri durumlarda kendisine ve bebeğe zarar vermeyi düşünebilir.


Stres düzeyi hem hamilelik, hem de hamilelik sonrası dönemde yüksek olur; bu da anneyi ve bebeği olumsuz yönde etkiler. Bu yüzden eşler çocuk sahibi olma kararını, çevrelerinden bağımsız olarak vermelidir.


Çocuk sahibi olma kararını birlikte alın

Özellikle çocuk sahibi olmaya karar verme aşamasında, uyum daha önemli bir faktördür. Çünkü hamilelikle birlikte başlayacak süreç, eşlerin yaşayacağı değişim kaynaklarına bir yenisini daha ekleyecektir. Bir çiftin tango yaparken, sırtlarında kabarık birer sırt çantası olduğunu düşünün. Bu durumda uyumlu dans etmek zorlaşacaktır ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Çiftlerin birbirini tanıyor olmasından çok, birbirlerinde meydana gelecek değişikleri algılamaya ne kadar niyetli ve becerikli oldukları daha önemli olacaktır.


Yaşam dönemlerinde evlenmenin önemiyle birlikte kadın ve erkek birlikteliğinin biyolojik sonucu olan çocuk sahibi olma isteği de, en az evlilik kararı kadar önemlidir.


Çiftin, çocuk sahibi olmaya birlikte karar vermesi, aynı zamanda onların evlilik ilişkileriyle nasıl ilişki kurduklarına bağlı olarak şekillenir. Çocuk sahibi olmaya karar vermek ilişkinin, bireysel olarak nasıl yaşandığı-algılandığı ile ilgilidir. Hamileliğin bilinçli olması ya da olmaması, doğacak çocuğa ve eşe ilişki içinde nasıl bir rol biçildiği, daha sonraki ilişki-aile krizlerinde önemli yer tutar.


Çiftin hayatlarının iş, kariyer, ekonomik yapı, sosyal ilişkiler, iş bölüşümü vs. alanlarında meydana gelecek değişikliklerin farkında olmaları ve bunlarla ilgili gerçekçi bir değerlendirme yapmaları kararlarının doğruluğunu etkileyecektir. Eşlerden birinin bu kararla ilgili tereddüdü veya şüpheleri varsa, bu karar iyice konuşulup tartışılmalıdır. Eğer bir çözüme ulaşılamıyorsa, çiftin profesyonel anlamda psikolog, aile danışmanı veya psikiyatrisi desteği almasında fayda var. Bütün bunlara rağmen şunu unutmamak gerekir ki; bu kararın doğruluğu ya da yanlışlığından çok, bu kararı vermede kişilerin dayandıkları kişisel nedenlerin iki kişi tarafından da farkında olunması önemlidir. Çünkü ileride çiftin yaşantısında meydana gelecek kaçınılmaz değişiklikle ne kadar etkili bir şekilde başa çıkacakları, bu farkındalıklarının derecesine bağlıdır.


Çocuğun doğumuyla birlikte, ilişkiyi şekillendirme çabaları (“Artık çocuklu bir kadın/adamsın, bazı şeylere daha fazla dikkat etmen gerekir, sorumlulukların arttı.”), kendi aile sistemimizde evlilik içine taşıdığımız bireysel inançlarımız (“Biz evde böyle gördük, bu çocuk bu şekilde yetiştirilecek.”), çekirdek aile dışında kalan aile büyüklerinin çocuk yetiştirme üzerinden aileye müdahil oluşları (anne-babanın kazandırmaya çalıştıkları ile açıktan çelişen tutumlar ve müdahaleler) aile olmanın ilk kriz noktalarıdır. Ayrıca bebeğin maddi ve duygusal ihtiyaçlarının karşılanması ve bakımı konusunda sıklıkla güçlük yaşanabilir. Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar; bedensel tedbirlerin yanı sıra ruhsal hazırlık, bebeği isteme, çiftlerin ruhi açıdan reaksiyon içerisinde olmalarının da çok büyük önem taşıdığını gösteriyor.


Çocuk sahibi olmaya hazır olmak, etkili ebeveyn olmayı da kolaylaştırır. Bazılarınca çocuk sahibi olmak evli bir çift olmaktan, aile olmaya geçiştir. “Çocuk evliliğin doğal bir sonucudur” fikri artık değişmektedir. Çocuk sahibi olmak için, belli bir dönem yoktur. En önemlisi, çiftin birlikte karar vermesi ve hazır olmalarıdır. Bu nedenle “meyvesiz ağaç makbul değildir” diye düşünerek çocuk sahibi olmak doğru bir yaklaşım değildir. İyi yetiştirebileceğiniz bir çocuk sahibi olmak çok daha önemlidir. Bebek sahibi olma kararını birlikte almak ve bebeğe hazır olmak, ilişkinin gidişindeki belirleyici faktörlerdendir.