Nar
 

Nar, Granataapfel, Punica granatum

Familyası: Nargillerden, Granatabaumgewaechse, Punicaeae
Drugları: Gövdekabuğu: Granati cortex
Kökkabuğu: Granati radix cortex
Meyvekabuğu: Granati fructus cortex
Meyvesi: Granati fructus
Narın gövde, dal, kök veya meyve kabuğunun çayı içilir, meyvesi yenir, şuurupları veya reçeleri yapılır.

Giriş: Asıl vatanı Pakistan olduğu tahmin edilen narın buradan Hindistan, Çin, İran, Türkiye ve Akdeniz ülkelerine yayıldığı bilinmektedir. Narın Akdeniz ülkelerine yayılması Türkler ve Araplar vasıtası ile olmuştur.

Narın bilinen iki türü vardır ve ikiside aynı şekilde kulanılır. En yaygın olanı ve bilineni Punica granatum’dur ve nadirende Punica protopunica kulanılır. Punica kuzeybatı Afrikada bir yörenin adıdır, buradan Avrupaya yayıldığından bu adı alır, granatum ise tohum anlamına gelir.

Botanik: Narağacı 3-6 metre boyunda bazen bir çalı bazende küçük bir ağaç şeklindedir ve genelikle sutropik iklimde yetişir. Yaprakları 3-8 cm uzunluğunda 1-3 cm genişliğinde oval ve uclara doğru mızrak şeklinde, koyu yeşil renkli derimsi ve kenarları bütündür.

Çiçeklerinin taçyaprakalrı ters yumurta şeklinde uc kısmı küt, 2-3 cm uzunluğunda 1-2 cm eninde, narin, koyu kırmızı, 5-7 adet olabilir ve göbekte 18-25 adet dölenme tozluğu bulunur. Kupa yapraklarının gerisi kupa şeklinde uc kısımları 5-7 adet sivri üçgen şeklinde derimsi kiremit kırmızısırentedir.

Kupa yaprağının ortasındaki göbek büyüyerek meyveye dçnüşür. Meyveleri 5-10 cm çapında küre şeklinde içinde 6-9 adet ince zarla birbirinden ayıran bölümden oluşurve içi sulu tohumlarla doludur.

Yetiştirilmesi: Türkiyenin Akdeniz, Eğe ve Marmaranın güneyinde rahatlıkla yetişir ve yetiştirilir. Diğer bölgelerde kışın sıcak sera veya odalara alınırsa oralardada yetiştirilebilir.

Hasat zamanı: Meyveleri sonbaharda olğunlaşınca toplanır, kabukları Mayıstan Eylüle kadar toplanarak kurutulur ve özel kaplarda muhafaza edilir.

Birleşiminde:...

Tesirşekli:...

Kulanılması: a-) Üniversite kliniklerinde tedavi denemeleri ve araştırmalar yapılmamıştır. Bu nedenle bugünkü bilgilere göre 2. sınıf bir şifalı bitkidir. Nar yerine daha etkili olan başka bitkiler kulanılmalıdır. Örneğin kalp rahatszlıklarına karşı Alıç- Adasoğanı-, Keklikotu- Aslanotu preparatları veya Gökçek İksiri daha etkildir.

b-) Halkarasında kabukları eskiden bağırsaklardaki tenyalara karşı kulanılmıştır.

c-) Nar meyvesi mide-bağırsak, karaciğer ve kalbe iyi geldiği ve cinselgücü artırdığı söylenmektedir.

Çay: Bağırsak tenyalarına karşı 50 gram kabuk 5-6 saat 500-600 ml suda bekletilir ve sonra hafif ateşte 250-300 ml su kalana kadar bekletilir ve süzülür suya şeker veya bal katılarak içilir. Kabuklardaki (gövde veya kök) alkaloitler tenyaların kaslarını uyuşturarak onları sersemleştirir ve tenyalar bağırsak mukazasını bırakarak serbet kalır. Bu halde yine kendiliğinden düşmez, onu düşürmek için hint yağı veya suda eritilmiş İngiliz tuzu içmek gerekir.

Yantesiri: Bir defada 50 gram kabuktan (gövde, dal veya kök) yapılan çayın içilmesi sağlığa zararlı olabilir. Bu nedenle Doktor bilgisi dahilinde kulanılması daha uygundur.

Alıntıdır