![]() |
Can Yücel Anıldı
Can Yücel'in anısına Türk şiirinin dev ismi, 11 yıl önce bugün hayatını kaybetmişti... Şair Can Yücel, ölümünün 11. yıl dönümünde Muğla'nın Datça ilçesindeki evinde ve mezarı başında anıldı. Datça Edebiyat Günleri etkinliği kapsamında düzenlenen anma töreninde ilk olarak katılımcılar, Eski Datça Mahallesi'nde bulunan şairin evini ziyaret etti. Ziyarette Yücel'in evini gezen sevenleri, anı defterine duygularını yazdı. Anma programı kapsamında Can Yücel Kahvesi'nde, Ataol Behramoğlu, Koray Feyiz, Çetin Öner, Faruk Şüyün ve Can Yücel'in kızı Güzel Yücel'in konuşmacı olarak katıldığı ''Öyle Rüzgar Esiyor Ki Bu Datça'da'' isimli söyleşi gerçekleştirildi. Güzel Yücel, söyleşinin açılışında yaptığı konuşmada, ''Babamı anlatmak çok zor. Çok birikimli, çok yürekli insandı ve bir o kadar da sadeydi. Babam hep çocuklara 'Yaptığınız işi iyi yapın, yaşamınıza geçirin onu' derdi. Bizi de öyle yetiştirdi'' dedi. Söyleşinin ardından Can Yücel'in mezarı başında anma töreni yapıldı. Can Yücel Kimdir? Can Yücel, 1926'da İstanbul'da doğdu. Eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in oğludur. Ankara ve Cambridge üniversitelerinde Latince ve Yunanca okudu. Çeşitli elçiliklerde çevirmenlik, Londra’da BBC’nin Türkçe bölümünde spikerlik yaptı. Askerliğini Kore’de yaptı. 1958’de Türkiye’ye döndükten sonra bir süre Bodrum ve Marmaris'te turist rehberi olarak çalıştı. Ardından bağımsız çevirmen ve şair olarak yaşamını İstanbul’da sürdürdü. 1956 yılında Güler Yücel ile evlendi. Bu evlilikten iki kızı (Güzel ve Su) ve bir oğlu (Hasan) oldu. Son yıllarında Eski Datça’ya yerleşti ve her hafta Leman, her ay Öküz dergilerinde yazıları ve şiirleri yayımlandı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel`e hakaretten yargılanan Yücel, 18 Nisan seçimlerinde ÖDP`nin İzmir 1. sıra milletvekili adayı oldu. 12 Ağustos 1999 gecesi ölen şair, çok sevdiği günebakan çiçekleriyle uğurlanarak Datça'ya gömüldü. Can Yücel, 1945-1965 yılları arasında `Yenilikler`, `Beraber`, `Seçilmiş Hikayeler`, `Dost`, `Sosyal Adalet`, `Şiir Sanatı`, `Dönem`,`Ant`, `İmece` ve `Papirüs` adlı dergilerde yazdı. Daha sonraları `Yeni Dergi`, ‘Birikim`, `Sanat Emeği`, `Yazko Edebiyat` ve `Yeni Düşün` dergilerinde yayımladığı şiir, yazı ve çeviri şiirleri ile tanınan Yücel, 1965`ten sonra siyasal konularda da ürün verdi. 12 Mart 1971 döneminde Che Guevara ve Mao'dan çeviriler yaptığı gerekçesiyle 15 yıl hapse mahkum oldu. 1974’de çıkarılan genel afla dışarı çıktı. Dışarı çıkışının ardından hapiste yazdığı Bir Siyasinin Şiirleri adlı kitabını yayımladı. 12 Eylül 1980 sonrasında müstehcen olduğu iddiasıyla "Rengahenk" adlı kitabı toplatıldı. Şiirlerinde argo ve müstehcen sözlere çok sık yer veren, bu nedenle zaman zaman dikkatleri üzerine çekip koğuşturmaya uğrayan Yücel, ilk şiirlerini 1950 yılında `Yazma` adlı kitapta toplamıştır. Can Yücel, taşlama ve toplumsal duyarlılığın ağır bastığı şiirlerinde, yalın dili ve buluşları ile dikkati çekti. Can Yücel'in ilham kaynakları ve şiirlerinin konuları; doğa, insanlar, olaylar, kavramlar, heyecanlar, duyumlar ve duygulardır. Şiirlerinin çoğunda sevdiği insanlar vardır. 'Maaile' şairin kitaplarından birine koyduğu bir ad. Can Yücel için ailesi çok önemlidir: eşi, çocukları torunları, babası.. Bu insanlarla olan sevgi dolu yaşamı şiirlerine yansımıştır. 'Küçük Kızım Su'ya', 'Güzel'e', 'Yeni Hasan'a Yolluk', 'Hayatta Ben En çok Babamı Sevdim' bu sevgi şiirlerinden bazılarıdır. BU DA ÖYLE BİR AŞK Sırtımda çıplak Islak nefesin Bi gidip bi geliyor Biz senlen yatmıyoruz ki Yaşamıyoruz da Hep yarışıyoruz Sen mi ben mi Önce kim Ölümü öldürecek diye Can Yücel |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.