![]() |
İsim Çekim Ekleri 2
g. –(n)İn İlgi Hâl Eki (tamlayan eki)
İsimleri isimlere bağlayarak tamlama kurmaya yarar. Bu ek birinci tekil ve çoğul şahıs için “–İm” şeklindedir: ben-im, biz-im. İsimleri isimlere bağlar: Benim elim kanadı Kitabın yaprağı yırtılmış. Yalancının mumu... Gözlüğün camı... İsimleri, zamirleri ve sıfat-fiilleri edatlara bağlar: Bunu senin için yaptım dedi. İsimleri ve zamirleri fiillere bağlar: Birincilik ödülü Atilla'nın oldu. En güzel ve mutlu yıllar sizlerin olsun. Not: “-dEn” eki tamlayan ekinin yerini tutabilir: öğrencilerin bazıları›öğrencilerden bazıları onların biri›onlardan biri 2. İYELİK EKLERİ İsimlerin ve isim soylu kelimelerin sonuna gelerek onların sahiplerini, ait oldukları kişileri belirten eklerdir. Tamlayansız kullanıldıkları zaman bu eklere iyelik zamirleri de denir. kitab-ım, kitab-ın, kitab-ı, kitab-ımız, kitab-ınız, kitap-ları masa-m, masa-n, masa-s[2]-ı, masa-mız, masa-nız masa-ları su-y[3]-um, su-y-un, su-y-u, su-y-umuz, su-y-unuz, su-ları ne-y-im, ne-y-in, ne-y-i/ne-s-i, ne-y-imiz, ne-y-iniz, ne-leri İyelik ekleri isim tamlamasında tamlanana gelir: Zil, şal ve gül. Bu bahçede raksın bütün hızı... Şevk akşamında Endülüs üç defa kırmızı... Aşkın sihirli şarkısı yüzlerce dildedir. İspanya neşesiyle bu akşam bu zildedir. Kapının kol-u, işin baş-ı, hayvan sevgi-s-i İyelik ekleri bazen yer bildiren zamirlerden (işaret zamirleri) sonra gelerek belirtme görevlerinde bulunur: burası, ötesi, şurası... Sıfatlardan sonra gelerek zamir yapar:doğrusu, böylesi, başkası... Bazen isimlerle ve sıfatlarla birlikte sevgi ve abartma ifade eder: Camın İstanbul. Güzelim çiçekler kurumuş İyelik eklerinden sonra hâl ekleri gelebilir: Baba-m-a soracağım. Kardeş-i-n-i arıyormuş. -ler ekiyle –i iyelik eki birlikte kullanılarak zaman bakımından genelleme yapılır: akşamları, sabahları, gündüzleri... 3. İLGİ ZAMİRİ: -ki İlgi zamiri belirtili isim tamlamalarında tamlananın yerini tutabilir: benim kalemim›benimki onun eli›onunki Türkçede üç tane “ki” vardır: “ki”, “-ki”, “-ki” a. “ki” Bağlacı Sadece “ki” biçimi vardır. Kendinden önceki ve sonraki kelimelerden ayrı yazılır. Türkçe değil, Farsça bir bağlaçtır ve Türkçe cümle yapısına aykırı olarak kullanılır. “ki” ile başlayan bir ara cümle asıl cümlenin içinde kısa çizgiler arasında verilebilir: Bu ezanlar -ki şahadetleri dinin temeli- Yağmur yağmadı ki mantarlar ortaya çıksın. Atatürk diyor ki: ... Bir şey biliyor ki konuşuyor. Ben ki hep sizin için çalıştım. Sınavı kazanabilir miyim ki... Baktım ki gitmiş. b. “-ki” İlgi Zamiri Ek hâlindeki tek zamirdir. Eklendiği kelimeye -ki sadece isim tamlamasında tamlayana eklenir- bitişik yazılır ve bir ismin (tamlananın) yerini tutar. Büyük ve küçük ünlü kurallarına uymaz; sadece –ki şekli vardır: senin kalemin›seninki, Ali’nin eli›Ali’ninki, onun düşüncesi›onunki... c. “-ki” Yapım Eki İsimlere eklenerek yer ve zaman bildiren sıfatlar türeten ektir. Zaman bildiren kelimelerin sonuna doğrudan eklenirken, yer bildiren sıfatlar türetirken “-dE” hâl ekiyle birlikte kullanılır. Sadece –ki ve az da olsa –kü şekilleri vardır: bu yılki sınav, yarınki maç, dünkü film, bugünkü aklım... masadaki kitaplar, duvardaki saat, evdeki hesap... 4. –lEr ÇOĞUL EKİ Cins isimlerine gelerek onların çoğul şekillerini yapar. Kelimeler arasında ilgi kurmaz: dağlar, fikirler, idealler, öğrenciler, dertler... Özel isimlere getirildiğinde: 1. Aile anlamı katar; -gil ekinin yerine kullanılır, yapım eki görevinde olduğu için ayrılmadan yazılır Yarın Ahmetlere gideceğiz. İzmir’e, amcamlara/dedemlere/teyzemlere gideceğiz. (burada özel isme getirilmemiş.) Aliler bize gelecekler. 2. Benzerleri anlamı katar, kesme işaretiyle ayırarak yazılır: Bu millet nice Fatih'ler, Kemal'ler yetiştirecektir. Bu topraklarda ne Çaldıran’lar, ne Ridaniye’ler yaşandı. 3. Aynı ismi taşıyanları belirtir: Sınıftaki Ali’ler ayağa kalksın. Hüseyin’lerin hepsi buraya gelsin. 4. Abartma anlamı katar: Çalışmak için ta Almanya’lara gitti. 5. Topluluk kavramı bildirir: Türkler, Yunanlar, Adanalılar, Konyalılar... Bunların dışında: -İkilemeler yapar: Yıllar yılı bekledik. -Abartma anlamı katar, bazen “bir” kelimesiyle birlikte bu anlamı verir: Ateşler içinde kıvranıyordu. O gün dünyalar benim olmuştu. Valizler dolusu kitapları ne zaman almıştı. Bir kumaşlar almış, görmelisiniz. Bir bahçeler var, sözle anlatılmaz. Bir zamanlar ne kadar şendik. -Çoğul zamirlere getirilerek tekrar çoğul yapar:Bizler, sizler -Saygı veya alay anlamı katar: Dostumuz nedense bizi çağırmamışlar. Müdür Bey döndüler mi? -Her anlamı katar: Akşamları erken yemek yeriz. Sabahları geç kalkarım. -“Yaş” kelimesine getirilerek yaşça yaklaşıklık bildirir: O zaman henüz sekiz yaşlarında idi. İyelik üçüncü çoğul eki ve şahıs eki ile karıştırılmamalıdır. Çocuklar (çoğul eki) annelerini (iyelik eki) bekliyorlar (şahıs eki). 5. “mİ” SORU EKİ Hem isimlere hem de fiillere getirilen bir çekim ekidir: Gelecek miydin? (fiile) Sen misin? (isme) Her zaman kendinden önceki kelimeden ayrı yazılır. Büyük ve küçük sesli uyumu kurallarına uyar: Salı mı?Sen mi?O mu?Ölü mü? Soru ekinden sonra gelen ekler kendisine bitişik yazılır. Seni çağıran bu çocuk muydu? Vurguyu kendinden önceki kelimeye aktarır. Yani mi soru ekinden önce gelen kelime vurgulanan kelimedir: Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer? Şakaklarıma kar mı yağdı ne var? Soru anlamının dışında başka görevlerde de kullanılır: Pekiştirme görevinde: Güzel mi güzel bir yer burası. 6. EK-FİİL İsim soylu kelimelerin sonuna gelerek onların yüklem olmasını sağlayan, ek hâlindeki fiildir. “imek” fiilinin ek olarak kullanımıdır. Genellikle bitişik yazılır. Dört kipe göre çekimi vardır: Geniş zaman -di’li geçmiş zaman -miş’li geçmiş zaman Şart kipi 1. Geniş zaman İsim soylu kelimelere kişi ekleri getirilerek yapılır. Bunlar geniş zaman eklerinin yerini tutar. Üçüncü kişilere “-dİr” eki getirilir. “insanım, insansın, insan(dır), insanız, insansınız, insan(dır)lar” Ben bir küçük kelebeğim. Ü stümüze doğan bir güneşsin sen. Her taraf bugün bir başka güzel(dir). Bu ek fiillere getirildiğinde kesinlik veya olasılık anlamı katar. Ulaş şimdi tatil yapıyordur. (olasılık) Bu durumda işe gitmeyecektir. (kesinlik) 2. -di’li geçmiş zaman Ek-fiilin bilinen geçmiş zaman çekimi, kavramların ve varlıkların bilinen geçmişteki durumuna şahit olunduğunu gösterir. “idim, idin, idi, idik, idiniz, idiler” Bir güzelin hayranıydım. ‹hayranı i-di-m Dün daha heyecanlıydın. ‹heyecanlı i-di-n Merhametli biriydi. ‹biri i-di 3. -miş’li geçmiş zaman Ek-fiilin bilinmeyen (öğrenilen) geçmiş zaman çekimi, kavramların ve varlıkların öğrenilen geçmişteki durumunun başkasından duyulduğunu anlatır. “imişim, imişsin, imiş, imişiz, imişsiniz, imişler” Suçlanan ben-miş-im. ‹ ben imişim Meğer sen ne çalışkan-mış-sın. ‹ çalışkan imişsin Adam yirmi yıldır evine hasret-miş. ‹ hasret imiş 4. Şart Eklendiği isimlerle yancümlecik kurar ve temel cümlenin şartını bildirir. Bazen karşılaştırma anlamı da katar. “isem, isen, ise, isek, iseniz, iseler” Elbise ucuzsa hemen alalım. ‹ucuz ise Maaşlar düşük, giderlerse oldukça fazla. ‹giderler ise (karşılaştırma) Dikkat! Ben iyi bir okurum. Ek-fiilin geniş zamanı Hep iyi kitaplar okurum. Şahıs eki Benim okurum anlayışlıdır. İlgi eki ve iyelik eki Öğrenciydi ek-fiil çekimi Uyuyordu birleşik çekim Öğrenciymiş ek-fiil Uyuyormuş birleşik zaman Öğrenciyse ek-fiil Uyuyorsa birleşik zaman Not: Ek-fiilin olumsuzu ek-fiilden önce “değil” kelimesi getirilerek yapılır: birinci değilim, değildim, değilmişim, değilsem 7. TAMLAMA EKLERİ Bu eklerden tamlayan eki (ilgi eki: -in: kalem-in), isim hâl eklerinde; tamlanan eki (-i: uc-u) de iyelik eklerinde anlatıldığından burada tekrarına lüzum görülmedi. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.