İlk İzlenimler Nedir
 

İlk İzlenimler Hakkında Bilgi

İLK İZLENİMLER

İlk izlenimler 30 saniye ile 4 dakika gibi kısa bir süre içerisinde oluşur. %55ini görüntü ve beden dili %38ini konuşma ve ses tonu %7sini de ne söylediğiniz oluşturur.

İlk izlenimler karşınızdaki kişinin,

-Kültürü

-Eğitim düzeyi

-Sosyal statüsü

-Gelir seviyesi

-Görgüsü hakkında ipuçları verir.

İlk izlenimlerde olumlu etki bırakmak, göze çarpar olmak hem profesyonel hem sosyal yaşamda kişiye çok büyük yarar sağlar.

KİŞİSEL İMAJ VE ÖGELERİ

sadece görüntü olarak değerlendirmek yanlış olur. Kişisel imaji oluşturaAlgılanma olarak tanımlanabilecek “imaj” kelimesini n çok farklı ögeler vardır. Bunlar;

Görünüş

Fiziksel Özellikler

Giysiler

Uygun giyim

Sözel İletişim

Dilin kullanımı

Ses tonu

Beden Dili

Tavırlar

Jestler ve mimikler

Kullanılan alan

Dokunma

Duruş

Karizma

Özgüven

Özsaygı

Diğer İletişim Özellikleri

Yazım tarzı

Dinleme tarzı

Düşünme tarzı

Sunum tarzı

Popülarite

Göze çarparlık

İlerleme

Deneyim

Özellikler

Çizgi

ETKİLİ, KALICI VE TUTARLI İMAJ SAHİPLERİ

Etkili, kalıcı ve tutarlı imaj sahipleri, dış dünyaya;

Başarı

Kalite

Sorumluluk

mesajı verirler.

Bu kişiler sevilir, sayılır, güvenilir ve profesyonel yaşamlarında daha çabuk yükselirler.

SÖZEL İLETİŞİM

Sözel iletişiminde en çok dikkat edilmesi gereken noktalar;

Kısa ve öz ifadeler kullanılması

Konuşma hızının çok yavaş ya da çok hızlı olmaması

Konuşmanın monotonluktan uzak, canlı olması

Kullanılan kelimelerin olumsuz kelimeler olmaması

Sesin duyulabilmesi

Ses tonunun değişim göstermesi, vurgulama ve tonlamalara dikkat edilmesi

Jargon ve argo kullanılmaması

Doğru ve güzel Türkçe kullanımına önem verilmesi

BEDEN DİLİ

İnsanların davranışları, hareketleri, bilinçaltı düşüncelerinin ve duygularının bir işareti olarak yorumlanabilir. Yanlış yorumlar yapmamak için sadece bir harekete bakarak sonuca varmamaya özen göstermek insan davranış ve hareketlerini bütün olarak değerlendirmek gerekir. Beden dili çok güçlü bir iletişim aracıdır. Bedenin kullanımı ile olumlu mesajlar vermeye gayret edilmelidir. Hareketler ve davranışlar doğal olmalı, zorlama olmamalıdır.

Beden Dilinin Başlıca Ögeleri:

Göz teması

Yüz ifadesi

Beden duruşu

El hareketleri

Dokunma

Fiziksel mesafeler

Jest ve mimikler

BAŞ VE YÜZÜN KULLANIMI:

Baş ve yüz çok fazla kullandığımız bölgemizdir. Aynı zamanda muhatabımıza, en fazla mesaj aktaran organlarımızdan pek çoğu da yüzümüzde bulunur.

Başımızı kullanarak yaptığımız hareketler ve bunların karşımızdaki kişilere verdiği mesajlar şunlardır:

Baş sallamak : Aşağı doğru salladığınızda, karşınızdaki kişi onu dinlediğinizi ve onayladığınızı düşünür. Baş yukarı doğru sallanır, kaşlar da yukarı doğru kaldırılırsa, bu anlaşmazlığı, uyumsuzluğu, karşıdaki kişiyle aynı fikrin paylaşılmadığını gösterir.

Başın aşağı doğru eğik durması : Göz teması yoksa ve baş da aşağı doğru eğikse, bu bir kaç şekilde yorumlanabilir. Karşınızdaki kişi utangaç olabilir ya da hatalı olduğundan, suçluluk duygusuyla başını önüne eğmiş olabilir. Başın öne eğik durma hali, bazı kişilerin “düşünme hali” de olabilir.

Başın yukarı doğru dik durması ve burnun havaya kalkık durumda olması: Yürürken de otururken de başın dik olma durumu kişinin kendine güvendiğini, kendini üstün gördüğünü ve olan bitenden haberdar olmak istediğini gösterir. Kişi bu duruşla karşıdaki kişiye senden gizlediğim bir şey yok demeye çalışıyor da olabilir.

Başın yukarı aşağı, sağa sola dönmesi : Bu durum, genelde, dinleyen kişinin konsantrasyonunun dağıldığı, ilgisinin azaldığı şeklinde yorumlanır. Kişi, bu davranışıyla, aynı zamanda karşısındaki kişiye değer vermediğini, onu ciddiyeti almadığını da gösterebilir.

Kaşların yukarı kalkmış durumu : Bu şaşkınlık ya da karşıdaki kişiyi ve söylediklerini onaylamama olarakta algılanabilir.

Kaşların çatılması : Kişi sinirli ve kızgın olabilir. İletişime kapalıdır. Üzgün olabilir ya da düşünceli ve kafası karışıktır.

Göz teması kurmak : Karşınızdaki kişiyi dinlediğiniz, onu ciddiyete aldığınız, ona değer verdiğinizi göstermek istediğiniz şeklinde algılanır. Göz teması, duruma ve ortama göre, flört olarak da algılanabilir.

Göz teması kurmamak : Karşınızdaki kişiyi dinlemediğiniz, onu ciddiye almadığınız, üstünlük oyunu oynadığınız şeklinde algılandığı gibi; sıkıntı, ilgi azalması, konsantrasyon zayıflaması, utangaçlık, suçluluk, ürkeklik olarak da algılanabilir.

Gözlerin çok açılması : Hayret, şaşkınlık olarak algılanabilir. Gözlerin çok açılıp bir noktya bakması da derin düşünce, yüksek konsantrasyon, “dalıp gitme” şeklinde algılanabilir.

Gözlerin gülmesi : İletişime açık, mutlu, sorunsuz, enerjik bir kişi şeklinde algılanabilir.

Gözlüklerin üstünden bakma : Karşınızdakini aşağılama, büyüklük taslama, ona tepeden bakma olarak algılandığı gibi; kısa süreli durgunluk ve düşünme hali şeklinde de algılanabilir.

Burnun kırışıltırılması : Beğenmeme, karar verememe, düşünme gibi farklı şekillerde algılanabilir.

Dudakların serbest durumda hafif aralık olması : Flört ve seksüelite olarak algılanabileceği gibi, şaşırma olarak ta algılanabilir.

Dudakların sıkı bir şekilde kapalı tutulması : Karşınızdakine inanmama, şüpheyle bakma, gizliliği koruma gibi özel mesajlar içerdiği gibi, genel olarak “kapalılık” olarak algılanır.

El ve kolların kullanımı

Baş ve yüz kullanımından sonra, en fazla beden dili mesajı üreten bölgelerimizden biri el ve kol bölgesidir. Ellerimizi ve kollarımızı kullanma şeklimiz ne düşündüğümüz ve ne hissettiğimiz konusunda karşımızdaki kişilerin bizimle ilgili düşüncelerini etkilemektedir.

Kolların göğüs üzerinde ve çarpraz halde kapalı tutulması: Genelde iletişime kapalılık, kızgınlık, olumsuz ruh halinde olma, savunmaya geçme olarak algılansa da; üşüme, kolları kapatarak daha rahat bir pozisyona geçme olarak da algılanabilir.

Kolların göğüs üzerinde kapalı durumda, eller kolları sıkıca tutmuş ve başparmaklar yukarıda: Savunma ve “kozlarımı paylaşmaya hazırım” olarak algılanabilir.

Eller ve kolları kavuştururken arada bir şey tutma: Bu bir kitap ya da bir çanta olabilir. Bunu yapmakla karşıdaki kişiyle aranızda bir bariyer oluşturursunuz. Bu heyecanlı olduğunuz zamanlarda kendinizi daha rahat hissetmek için yaptığınız bir harekettir. Arada tuttuğunuz kitap ya da çantayla kendinize destek sağlamış olursunuz.

Kollar yanda ellerin belde tutulması: Saldırı, meydan okuma, hesap sorma, üstünlük taslama olarak algılanabilir. Olumsuz bir harekettir.

Başparmakla işaret etme: Tehdit etmedir.

Elin avucunun ve parmaklarının aşağı doğru bakması ve aşağı doğru avucu bastırma: Bu üstünlük sağlama, bastırma, kontrol etme, “otoriteyi konuşturma” olarak algılanır. Muhatabında direnç yaratan, olumsuz bir harekettir.

Eller kenetlenmiş: Olumsuzluk ve iletişime kapalılık olarak değerlendirilir.

Ellerin önde birleşik tutulması: Suçluluk, mahçup olma, kendine güvenmeme olarak algılanabilir.

Ellerin arkada birleşik tutulması: Kendine güvenme, meydan okuma olarak algılanabilir.

Elin yüzde olması: El eğer yüzü kapıyorsa endişe, şüphe ya da yalan söyleme olarak algılanabilir.

Elin yüzde, işaret parmağının şakakta olması: İlgi, odaklanma ve dinleme pozisyonu olarak algılanır.

Elin yanakta başparmağın çene altında duruşu: Karşınızdaki kişinin sizinle aynı görüşleri paylaşmaması, eleştiri anlamında algılanır.

Elle buruna dokunma ya da kaşıma: Eleştiri ve karşınızdaki kişinin sizinle aynı görüşleri paylaşmaması, bütün olarak incelendiğinde de yalan söyleme olarak algılanabilir.

Gözün elle ovuşturulması: Yalan söyleme ve bu yüzden karşıdaki kişinin gözlerinin içine bakamama.

Parmakların ağızın içinde olması: Heyecen, panik, korku, çaresiz kalmak olarak algılanabilir.

Ellerin birbirine sürtülmesi: Keyif alınması, “olumlu beklentiler içerisinde olmak” olarak algılanır. Bu hareketin yavaş yavaş yapılması olumsuz olarak algılanır. Sizi zor durumda bırakmak isteyen ya da size yardımcı olmayacak kişilerin sizin düştüğünüz durumdan faydalanmaya çalışacaklarını gösterir. Bu ikinci hali daha çok içten hesaplı ve sinsi insanlar kullanır.

Ellerin çenede durarak başı destekleyerek tutması: Sıkıntı ve bezginlik ifadesidir.

Elle çenenin kaşınması: Düşünme ve karar vermeye çalışma olarak algılanır.

Ellerin saçta dolaşması: Sıkıntı, düşünme ya da flört etme isteği olarak algılanabilir.

Ellerin başın arkasında kapalı tutulması, bacakların çarpraz kapatılması ve öne doğru uzatılması: Kendine güven, üstünlük, otorite olarak algılanır.

Ellerin cepte ya da kemer üzerinde tutulması : Bu pozisyonda olan erkekler güçlü ve korkusuz olduklarını, kadınlarda seksüel bir güce sahip olduklarını ve sizi yönetebilecekleri mesajı verirler.

Bir el cepte, beden duruşu dik olarak konuşma : Kendine güven ve üstünlük olarak algılanır.

Elin açık olması ve avuç içinin karşıdaki kişi tarafından rahatlıkla görülmesi : Kişinin kimseden gizlisi yok. Açık, samimi, uzlaşmacı bir yaklaşım içerisinde diye algılanır.

Elin avuç içinin aşağı bakması : Dış dünyaya kapalı, kendine güveni olmayan biri olarak algılanır.

Elin yumruk yapılarak kapalı tutulması : Kişi sinirli ve kavga etmeye hazır olarak algılanır.

İki elin avuç içlerinin karşıdaki kişiye dönük olması : Karşıdan gelen eleştiriyi durdurma isteği olarak algılanır.

Ellerin açık olarak kişinin kendinden dışa doğru hareketi : Kişi kendinden bazı şeyleri uzaklaştırmaya çalışıyordur. Reddetme olarak da algılanır

Kafayı kaşımak : Düşünme, tereddüt, zor durumda olma, karar verememe olarak algılanabilir.

Bedenin ve bacakların kullanımı

Bacak bacak üstüne atma : İletişime kapalılık ve savunma olarak algılanabilir. Bununla birlikte, oturmanın getirdiği monotonluktan kurtulma ve fiziksel değişiklik isteği olarak da algılanmalıdır. Hem kollar hem bacaklar kapalıysa, bu kişi tamamen iletişimden uzaklaşmıştır.

Bacakların ve kolların serbestçe açık pozisyonu : İletişime açıklık, samimiyet, rahatlık olarak algılanabilir.

Ayak bileklerini çapraz konumda tutma : Olumsuz bir harekettir. Memnuniyetsizliği anlatır.

Bir bacak diğerin üzerinde dizde kilitleme : Rekabete ve tartışmaya hazır olma olarak algılanır.

Beden duruşunun iki ayak üzerinde dengeli ve dik şekilde olması : Kendine güven olarak algılanır.

Beden duruşunun dik olmaması : Genelde “kambur durma”, başın öne eğik durumda olması kişinin kendisine güveninin olmadığı ya da utangaç, çekingen bir mizacı olduğu şeklinde algılanır.

Bedenle ve hareketlerle geniş bir alan kullanma : Bu kişinin kendine güveni olduğu, rahat bir kişi olduğu ve konuşurken geniş bir alan kaplamaktan korkmadığı olarak algılanır.

Bedenle ve hareketlerle küçük alan kullanma : Genelde böyle hareket eden kişilerin hareketleri kesik ke******. Kendine güveni olmayan, çekingen ve ürkek kişiler, konuşurken alan kaplamaktan ve büyük hareket yapmaktan çekinirler.

Sosyal alan kullanımı

Yakından tanımadığı kişilerle, sosyal alanları paylaşırken bu kişilerin mahrem sayılan (0-25 cm gibi) alanlarına giren kişiler rahat, laübali, eğitimsiz, tecavüzkar (fiziksel ve cinsel tehdit) olarak algılanırlar. Yabancılarla sosyal alan kullanımında dikkatli davranan kişiler de ölçülü, saygılı, çekingen ve görgülü olarak algılanırlar.

DOKUNMA

Hemen hemen tüm kültürlerde bilek ile dirsek arasındaki bölgeye dokunma, dokunulan kişiye rahatsızlık vermez ancak samimi olmadığınız bir kişinin sırtına, kafasına, omuzuna dokunma laübali ve tehditkar bir hareket olarak algılanabilir.

YÜZ İFADESİ

Güler yüzlü olmak en çok aranılan yüz ifadesidir. İletişime açık olduğunuzun ifadesidir.

GARDIROP YÖNETİMİ

Profesyonel hayat için bir gardırop hazırlarken dikkat edilmesi gereken faktörler vardır. Bunlar sırasıyla;

Kuruma, pozisyona ve hedeflere uygunluk

Renk

Kumaş

Vücuda uygunluk

Stil

Güncellik (klasik giysilerin aksesuarlarla güncelleştirilmesi)

En ciddi, en otoriter görüntü, koyu renklerde giyilen takımlarla sağlanabilir.

Daha yaklaşılabilir, daha dost bir görüntü için nötr tonlarda takımlar

ya da üçlü kombinler tercih edilebilir.

KUMAŞ

Kumaş seçiminde dikkat edilmesi gereken detaylar;

Doğal doku olmalı, hava almalı, terletmemeli

Kaliteli görüntü sergilemeli

Esneme, sarkma ve parlama yapmamalı

Buruşmamalı

Profesyonel yaşam için en uygun kumaşlar;

%100 Yünlüler (cool wool ya da light wool denilen ince yünlü kumaşlar çok kullanışlı olup dört mevsim kullanılabilir)

GİYSİLERLE İLGİLİ BİLGİLER

BEYLER İÇİN :

CEKET

Omuzlar tam oturmalı

Göğüs bölgesi düğmeleri ilikleyince darlıktan rahatsızlık vermemeli

Kol boyu bilekte olmalı. Gömlek kolu 1-1.5 cm ceket kolundan dışarıya çıkmalı.

Düğmeler kemik tercih edilmeli

Blazer ceketlerde metal düğme de kullanılabilir. Düğmelerin sade olanı tercih edilmelidir.

Çizgililerde çizgiler birbirine kavuşmalıdır.

YELEK

Yeleğin yüksekliği ceketin en üst düğmesinden yukarıda olmalı ancak kravatın görünmesini engellememelidir.

Yeleğin etek ucu sivri olmalı ve kemer yerini kapamalıdır.

Yeleğin en alt düğmesi açık bırakılmalıdır

Yeleğin ön tarafı takım elbisenin kumaşından yapılmalı arka tarafı da ceketin astar kumaşından hazırlanmalıdır.

PANTOLON

Pileli pantolonlar belde giyilmelidir.

Pantolon basen bölgesinden dar olmamalı. Cepler ve pileler açılmamalıdır.

Pantolon boyunda doğru uzunluk için yürürüken çorapların gözükmemesi gerekir. Arkadan bakıldığında pantolon boyu ayakkabı topuğu ile ayakkabı tabanın birleştiği yerde olmalıdır.

Duble paçalı pantolonları boyu kısa olan kişiler tercih etmemelidirler.

GÖMLEK

En resmi ve en şık gömlek rengi beyazdır. Mavi beyaza göre daha spordur.

Düğmeli yakalı gömlekler ve kısa kollu gömlekler takım elbise içine giyilmemelidir.

Klasik erkek giyiminde erkeğin gömleği ceketinden daha açık renkte olmalıdır.

AKSESUARLAR

KEMER

Kemer rengi ayakkabı ile aynı renkte olmalı.

Kemer uzunluğu ilk biritten geçtikten sonra ikinci biritin başında bitmelidir.

Takım elbiselerle sade tokalı kemerler takılmalıdır.

ASKI

Kemerle askı bir arada kesinlikle kullanılmamalıdır.

Spor kıyafetlerle kullanılacak askılar klipsli, takım elbiselerle kullanılacak askılar düğmeli olmalıdır.

AYAKKABI

Bir ayakkabıda ne kadar çok dikiş varsa o ayakkabı o kadar sporlaşır.

Blazer ya da üçlü konbinlerle loaferlar ve loafer tipinde üzeri püsküllü olan ayakkabılar giyilebilir.

Takım elbiselerle bağcıklı ayakkabılar daha uygundur.

Smokin ayakkabısı olarak genelde parlak rugan ayakkabılar kullanılmalıdır.

MENDİL

Mendille kravat takım olmamalıdır.

Mendil üç şekilde kullanılır. En spor kullanma tarzı dikdörtgen olanıdır.

SAAT VE TAKI

Klasik erkek giyiminde beylerin saatleri deri kayışlı ya da metal kayışlı olmalıdır.

Beyler evlilik yüzüğü ve kol düğmeleri haricinde başka aksesuar kullanmamalıdır.

HANIMLAR İÇİN:

BLUZ VE GÖMLEKLER

Hanımlar bluz ve gömleklerinin derin dekolte ve şeffaf olmamasına dikkat etmelidirler.

Gömlekler bluzlardan daha maskülen bir görüntü verir.

Gömleklerin çok dar olmaması ve düğmelerinin göğüs bölgesinde açılmaması gerekir.

ETEKLER

Profesyonel yaşam için en ideal etek boyu diz hizasında olanıdır.

Uzun ve bol etekler profesyonel yaşam için uygun değildir.(Serbest giyimde kullanılabilir.)

PANTOLONLAR

Kumaş ve pileli pantolonlar kla****** ve iş yaşamı için en uygun pantolonlardır.

Pantolon cepleri ve pileleri darlıktan açılmamalıdır.

Duble paçalı pantolonları boyu kısa hanımlar tercih etmemelidirler.

Kapri pantolonlar, bermudalar, şort etekler, kısa paçalı pantolonlar iş için uygun değildir.

ELBİSELER

Kolsuz ve askılı elbiselerin sadece ceketle giyimi uygundur.

Çiçekli, robadan bol romantik elbiseler iş için uygun değildir.

AKSESUARLAR

AYAKKABI

Sandalet, sabo, terlik, platformlu ayakkabılar, çok yüksek topuklu önü açık ayakkabılar, bilekten bağlı topuklu ayakkabılar, düz bale ayakkabılarını anımsatan ayakkabılar, sivri burunlu yüksek topuklu çizmeler kesinlikle profesyonel yaşam için uygun değildir.

Profesyonel yaşamda uygun olan ayakkabılar yaz için; önü açık arkadan bantlı, kış için; orta topuklu kapalı ayakkabılar ve altı ince kösele pantolonlarla giyilebilecek botlardır.

ÇANTA

Çantaların şekli olmalı, boyutları kişinin vücut ölçüleri ve boyuyla orantılı olmalıdır

Hayvan desenlerinde çantalar, sırt ve postacı çantaları kullanılmamalıdır.

TAKI

Evlilik yüzüğü haricinde bir elde bir yüzük toplam iki yüzük kullanılmalı ve yüzük parmağı haricindeki hiç bir parmakta yüzük kullanılmamalıdır.

Sallanan, ses çıkaran, abartılı, etnik, gümüş, plastik, çok renkli taşlı hiç bir takı profesyonel yaşam için uygun değildir.

Saatler metal ya da deri kayışlı olmalıdır.

Saç tokaları saça uygun renkte abartısız, sade olmalıdır. Mandallar ve taşlı tokalar kesinlikle kullanılmamalıdır.

Halhal ve hızma kesinlikle kullanılmamalıdır.

ÇORAP

Çoraplar ince, siyah, kemik, füme, lacivert ve ten rengi olabilir.

BAKIM

MAKYAJ

Profesyonellik mutlaka bakım gerektirir. İşe makyaj yapılmadan, bakımsız bir şekilde gidilmemelidir.

Abartılı, parlak, simli makyaj yerine hafif ve doğal bir makyaj yapılmalıdır. Allık, ruj ve rimel kullanımı ile yüze canlılık verilmelidir.

SAÇ

Saçlar her zaman bakımlı, düzgün taranmış, kontrol altında görünmelidir. Boyalı saçların boya zamanlarının geçirilmemesi gerekir.

Boyadan yıpranmış kuru saçlara bakım yapılmalıdır.

Saçlarda abartılı renkler ve punk gibi abartılı modeller tercih edilmemelidir. Aşırı miktarda jöle yağlı görüntüye sebep olduğu için kullanılmamalıdır.

Erkekler her zaman saç ve sakal traşına özen göstermelidir.

EL VE TIRNAK BAKIMI

Profesyoneller hem el hem tırnak bakımına özen göstermelidirler. Erkeklerin tırnakları her zaman temiz ve kısa kesilmiş olmalıdır.

Hanımlar da tırnaklarını bakımlı ve temiz tutmalıdırlar. Çok uzun tırnak çalışan bir kadının işini yapmasını engeller. Tırnaklarda çeşitli desenler, yeşil, sarı, fuşya gibi canlı renklerdeki ojeler, çatlatma ve nazar boncuğu motifleri iş hayatı için uygun değildir.

KOKU

Koku iş yerinde üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir konudur. Hafif spor ya da çiçeksi kokular kullanılmalıdır.

Deodorant ya da parfüm sabahları yıkandıktan sonra, temiz vücuda uygulanmalıdır. Giysilerin üzerine sıkılan parfüm ya da deodorant, sigara ve yemek kokuları ile karışınca istenmeyen kokular ortaya çıkar.

HİJYEN

Hijyen her bireyin dikkat etmesi gereken konuların başında gelir. Çalışan bir kişinin, güne duşunu alarak başlaması gerekir. Hergün gömlekler, iç çamaşırları ve çoraplar değiştirilmelidir. Deodorant ya da parfüm temiz vücuda uygulanmalı, tırnak temizliğine ve bakımına özen gösterilmeli, saçlar her zaman temiz tutulmalı, hergün cilt temizlenmelidir.

Erkekler her gün sakal traşı olmalıdır. Çalışanların cilt, saç ve vücut temizliği dışında giysileri ve kullandıkları eşyaların ve yaşadıkları çevrenin de temizliğine önem vermesi gerekir. Medeni kişiler, bu konuya doğal olarak gerekli önemi verirler.

KURUMSAL DÜNYADA ERKEKLER için imaj kırıcılar

Bakımsız kirli sakal

Bakımsız dişler

Bakımsız tırnaklar

Kirli ve dağınık saçlar

Yırtık, sökük, rengi atmış ve kirli giysiler

Ter kokusu

Ağır parfüm ve deodorant

Kısa çoraplar (Uzun konçlu çorapları tercih edelim lütfen!)

İş ayakkabıları ile giyilen beyaz çoraplar

Takım elbiselerle evlilik yüzüğü ve okul yüzüğü dışında takılan yüzükler

Kravat kullanılmadığı zamanlarda gömlek yakasının açık kullanılması ve göğüs kıllarının gözükmesi

İş giysileri ile birlikte kullanılan postal, sandalet, sabo, mes gibi ayakkabılar

Boyasız ve bakımsız ayakkabılar

Temalı kravatlar (Çizgi film karakterli, karikatürlü gibi)

Ceket omuzlarına dökülmüş kepek

Kemere takılı taşınan çağrı cihazları ve cep telefonları

Görünen yerde dövme

Kurumsal dünyada kadınlar için imaj kırıcılar

Kirli, bakımsız, dağınık saçlar

Abartılı saç modelleri ve saç aksesuarları

Abartılı makyaj ya da tamamen makyajsız olmak

Uzun ve çok canlı renklerde boyanmış tırnaklar, ojesi yarı çıkmış tırnaklar

Bakımsız dişler ve ağız kokusu

Ter kokusu

Ağır parfüm ve deodorant

Kaçık çorap

Yırtık, sökük, rengi atmış ve kirli giysiler

Görünen yerde dövme

Hızma, halhal gibi aksesuarlar

Mini etekler, dekolte elbise ve bluzlar, şeffaf giysiler, derin yırtmaçlar

İş giysileriyle birlikte kullanılan tokyo, sandalet, burunları açık bilekten bağlı ayakkabılar, postallar, aşırı yüksek topuklu kumaştan yapılmış sivri burunlu çizmeler,

Boyasız ve bakımsız ayakkabılar

Açık renkli giysiler içine koyu renk iç çamaşırı giymek

İç çamaşırlarının giysilerden görünmesi

İŞ ETİKETİ

Kartvizit kullanımı

Kartvizitler her zaman yanınızda bulunmalı

Toplantıların başında, tanışmadan hemen sonra takdim edilmeli

Size kartvizit verildiğinde inceleyip toplantı bitimine kadar masada önünüzde bulundurmalısınız.

Kartviziti karşınızdaki kişiyle göz temasında bulunarak ucundan tutarak takdim etmelisiniz

Tanıştırma

İş ortamında, alt kadroda olanlar üst kadroya tanıştırılmalı

Sosyal ortamlarda, erkekler hanımlara tanıştırılmalı

Genel müdür ya da şirket sahibi, müşterilere tanıştırılmalı

Gençler, yaşlılara tanıştırılmalı

Toplantı kültürü;

Toplantılara zamanında ve hazırlıklı olarak katılmalı

Söz kesmemeye özen gösterilmeli

Gerekli yerlerde katılımcı olmalı

Cep telefonu toplantı sırasında kapalı tutulmalı

Toplantıyı yöneten kişi herkese konuşma hakkı tanımalı

Telefon kullanma kültürü

İş saatleri dışında samimi olmadığınız kişiler cep telefonlarından rahatsız edilmemeli

Bir kişiye cep telefonundan ulaşılacaksa ilk sorulması gereken soru müsait misiniz olmalı

Telefona cevap verirken karşı taraf gülümseyerek selamlanmalı

Telefonla konuşurken sakız çiğnenmemeli, yemek yenmemeli

Telefonla yüksek sesle konuşulmamalı

İş yeri telefonuna 3den fazla çalmadan cevap verilmeli

Yazışma Kuralları

Yazı Tercihi

Mektubun el yazısı veya bilgisayarda yazılacağı muhatabın mevkiine ve yakınlık derecesine göre ayarlanmalıdır. Başsağlığı mektupları veya saygıdeğer kişilere mektup yazılması gerektiğinde el yazısından başka bir biçim tercih edilmemelidir.

İş mektuplarının biçimleri bellidir. Bilgisayarda yazılır.

Mektup Düzeni ve dikkat edilmesi gereken noktalar

Mektup dili konuşma dilinden daha dikkatli ve özenli olmalıdır.

İmla hataları yapılmamalıdır

Mektup okunaklı yazılmalıdır

İş mektuplarında kurumun önceden belirlemiş olduğu mektup formatının aynen kullanılması gerekir.

E-Posta Yazımı

E-posta büyük harflerle yazılmamalıdır.

Satır başları büyük harf olmalıdır.

İmla hataları yapmamaya, dilbilgisi kurallarına uymaya gayret gösterilmelidir.

Canlı renkler ve bold kullanılmamalıdır.

Kısaltmalar ve teknik terimlerden uzak durulmalıdır.

CC kısmında isim sıralaması en yüksek kadrodan daha düşük kadroya doğru olmalıdır

Konu kısmı boş bırakılmamalıdır

Herhangi bir grubu, kültürü veya kişiyi zedeleyecek etik olmayan

e-postaları yazmamak veya iletmemek gerekir.

E-postalarda argo kullanılmamalıdır. Kişilik haklarını zedeleyecek hiçbir kötü söz, küfür veya hakaret kullanılmamalıdır.

Doğruluğundan emin olunmayan e-postalar başkalarına gönderilmemelidir.

Sinirliyken e-posta yazmamaya özen gösterilmelidir. Yanlış anlaşılmalara sebebiyet verilebilir.

Üst yönetimden alt gruplara e-posta gönderildiyse ve cevap bekleniyorsa,.alt gruplar e-postaya cevap verirken sadece üst yönetimden e-postanın geldiği kişiye e-postayla cevap vermelidir.