ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Ülke & Şehirler (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=413)
-   -   Lizbon'da Tatil (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=1030752)

Prof. Dr. Sinsi 11-04-2012 10:43 AM

Lizbon'da Tatil
 
Lizbon'da Tatil

Lizbon Hakkında

Şehir Hakkında Bilgi

Lizbon, Portekizin başkenti ve en büyük şehridir. Lizbon bölgesine bağlı Büyük Lizbon altbölgesinin belediyelerinden biridir. Tejo Nehrinin oluşturduğu haliç üzerine kurulu olan Lizbon, Atlantik Okyanusu kıyısındadır.

2001 yılında 564.477 nüfusa sahip olan Lizbon şehrinin içinde bulunduğu Lizbon Metropolitan Alanının nüfusu 2005 yılında yaklaşık 2.700.000 civarındadır. Lizbon bölgesi Avrupa Birliği ortalamasının üzerindeki refah düzeyi ile Portekizin en zengin bölgesidir.

Avrupanın en renkli başkentlerinden birisi olan Lizbon Roma ve İstanbul gibi yedi tepe üzerine kurulmuştur. 1260 yılından beri Portekizin başkenti olan şehir 16. yüzyılda Portekiz İmparatorluğu zamanında en ihtişamlı dönemini yaşamıştır.

Lizbon Hakkında1147 yılında şehri fetheden Kral Afonso Henriquesin heykeliNeolitik Çağ'da bölgede Avrupanın Atlantik kısmında yaşayan İberler yerleşmişti. Şehrin çevresindeki arazide hala ayakta kalmış Dolmenler ve Menhirler gibi dinî anıtlar bu halk tarafından yapılmıştır. İlk binyılın sonunda bölgeyi işgal eden Keltler İberlerle karışmış ve Keltçe konuşan Cempsi gibi yerel kabileler ortaya çıkmıştır.

São Jorge Kalesinin bulunduğu tepenin güney eteklerinde yapılan kazılar sonucunda elde edilen arkeolojik bulgular, MÖ 1200 yılından beri şehrin merkezi olan bu bölgede bir Fenike ticaret postasının kurulu olduğunu göstermektedir. Tejo Nehrinin halicinin oluşturduğu olağanüstü güzellikteki doğal liman, Cornwall ve kalay adalarına (günümüzdeki Scilly Adaları) giden gemilere erzak sağlamak için ideal bir yerleşim yeriydi. Şehrin adının nereden geldiğini araştıran teorilerden birine göre bu yerleşim yerinin adı Fenike dilinde "güvenli liman" anlamına gelen Allis Ubbo idi. Kuzeye yolculuk ederken erzak sağlama amacının dışında Fenikelilerin, şehrin İber Yarımadasının en geniş nehrinin ağzındaki konumundan yararlanarak daha içerideki kabilelerle değerli metal ticareti yapmaları da olasıdır. Diğer ekonomik yerel ürünler arasında tuz, tuzlanmış balık ve o zamanlardan beri çok ünlü olan Portekiz atları sayılabilir. Kısa süre önce, Orta Çağdan kalma Lizbon Katedrali'nin (Sé de Lisboa) altında, MÖ 8. yüzyıldan
kalma Fenike kalıntıları ortaya çıkarılmıştır.

Eski Yunanlar Lizbona Olissipo adını vermiştir. Efsaneye göre Truvadan ayrılan ve Yunan koalisyonundan kaçarak Atlantike gelen Odysseus (Ulysseus) Lizbonu kurmuştur, bu nedenle şehir ismini ondan alır.

Cailleuxnün varsaydığı üzere eğer Odysseusun tüm yolculukları Atlantikte geçtiyse, şehri kuzeyden gelerek kurmuş ve sonra da günümüz Cadiz şehri olduğu varsayılan yurdu İthakaya ulaşmak için güneydoğu yönünde Cailleuxnün Cabo de São Vicente olduğunu söylediği Malea Burnunu geçmeye çalışmıştır. Şehrin Fenikeliler tarafından, bölgeye Eski Yunanların gelmesinden önce kurulduğu düşünülmektedir. Şehrin Yunanca olan adı sonraları halk arasında konuşulan Latincede Olissiponaya dönüşmüştür.

Roma İmparatorluğundan Endülüslülere Pön savaşları zamanında, Hannibalin yenilgisinden sonra (bu birlikler içinde Conii kabilesinin üyeleri de vardı) Romalılar, Kartacayı en değerli topraklarından yani Hispaniadan (İber Yarımadasının tamamına Romalılar tarafından bu isim verilmişti) mahrum etmeye karar verdi. Kartacalılar Doğu Hispaniada Afrikalı Scipio'ya yenildikten sonra Batı bölümünün Roma yönetimi altına girmesi Konsül Decimus Junius Brutus tarafından yönetilmiştir. Konsül, Olissipo ile ittifak kurmuş ve şehirden kuzeybatıdaki Kelt kabileleriyle savaşmak için kuvvet gönderilmiştir. Bunun karşılığı olarak Olissipo şehri Felicitas Julia adı ile, Municipium Cives Romanorum olarak Roma İmparatorluğu'na katılmıştır. Bu şekilde yaklaşık 50 km.lik alan içinde özerk yönetime sahip olan şehir vergiden muaf tutulmuş ve şehirde oturanlara Romalı yurttaşlarla aynı haklar verilmiştir. Şehir o zamanlar merkezi Emerita Augusta olan ve yeni kurulan Lusitania eyaletinin bir parçasıydı. Sonraki yüzyıllarda
Lusitanyalılar sık sık ayaklanmış ve şehre saldırmıştır. Bu nedenle şehir surları inşa edilmiştir.

Augustus döneminde Romalılar şehirde birçok yapı inşa etmişlerdi. Büyük bir Tiyatro, günümüz Rua da Prata (Prata sokağı) altındaki hamam, İmparator adına yapılan tapınağın yanı sıra Jüpiter, Diana, Kibele, Tethys ve Idea Phrygiae adına tapınaklar, Figueira Plazanın altında geniş bir necropolis ve Kale ile şehir merkezi arasında insula adı verilen çok katlı apartman tarzında binalar gibi. Bu kalıntıların büyük çoğunluğu 18. yüzyılın ortasında, Pompeiinin ortaya çıkarılmasından sonra Roma Arkeolojisinin Avrupanın üst sınıfı arasında moda olmasıyla günışığına çıkmıştır.

Ekonomik olarak Olissipo garum adı verilen bir çeşit balık sosuyla tanınıyordu. İmparatorluğun seçkin tabakasının büyük değer verdiği bu sos amforalar içinde Romaya ve diğer şehirlere gönderiliyordu. Şarap, tuz ve oldukça hızlı olan yöre atları da gönderilen ürünler arasındaydı. Korsanlığın kaldırılması ve teknolojik gelişmeler şehrin refah kazanmasını sağlamıştır. Britannia (özellikle Cornwall) ve Rhine gibi Roma eyaletleriyle olan ticaret büyük gelişme göstermiş ve Hispanianın içerilerinde yaşayan kabileler Tejo Nehri sayesinde daha ileri bir medeniyet düzeyine kavuşmuşlardır. Şehir Julii ve Cassiae adlı iki aile tarafından hükmedilen oligarşik bir konsey tarafından yönetilmekteydi. Gemilerin kaybolmasına yol açan deniz canavarları ile mücadelede yardımcı olunması gibi istekler kaydedilir ve Emeritada bulunan vali ile İmparator Tiberius adına iletilirdi. Roma dönemi Lizbon şehrinin en ünlü ismi ilk zamanlardaki diktatör Sullaya karşı geniş çaplı bir isyanı yöneten Sertorius idi. Latince konuşan
çoğunluğun arasında Yunan tüccar ve köleler de bulunuyordu. Şehir geniş bir yolla Batı Hispaniadaki diğer iki büyük şehire bağlanıyordu. Bunlardan birisi Tarraconensis eyaletindeki Bracara Augusta (günümüz Portekizinde Braga şehri) ve diğeri de Lusitanianın başkenti Emerita Augusta (Günümüz İspanyasında Mérida şehri) idi.

Dinî anlamda şehirde Roma çoktanrılı kültü egemendi ve özellikle Tıp tanrısı Asclepius ve Ay tanrıçası Kibele ile birlikte yerel bir kertenkele ve yılan tanrısı inanılan başlıca tanrılardı.

Olissipo Batı İmparatorluğundaki birçok büyük şehir gibi Hristiyanlığın yayıldığı merkezlerden birisi olmuştur. İlk piskopos Saint Genstir ve günümüzde hâlâ Lizbonun tepelerinden biri onun adını taşımaktadır. Şehir, Toledo krallığı Vizigotlara katılmadan önce Alanlar, Vandallar ve Sueveler tarafından işgal edildi.

Lizbon, yaklaşık 711 yılında Arapların eline geçti. Arapça el-Uşbuna diye adlandırılan şehir Endülüslüler zamanında gelişip büyüdü. Kuzey Afrika ve Orta Doğudan gelen Araplar, inşa ettikleri birçok cami ve evin yanı sıra günümüzde Cerca Moura diye adlandırılan yeni şehir surlarını da şehre kazandırmıştır. Şehir nüfusu hristiyanlar, müslümanlar ve yahudilerden oluşuyordu. Müslüman Lizbonda nüfusun çoğunluğunun anadili olan Arapça resmî dildi. Resmî din İslamdı ve 10. yüzyıla gelindiğinde şehirde yaşayanların çoğunluğu müslümandı.

Arap etkisi Lizbonda hâlâ görülmektedir. Şehirdeki birçok yerin adı Arapçadan gelmedir. Örneğin Lizbonun ayakta kalan en eski mahallesi olan Alfamanın adı Arapça "el-hamma" dan gelmektedir. Portekizcede "Lizşboa" diye telaffuz edilen şehrin adı büyük olasılıkla Latince Olissipodan değil de doğrudan Arapça adı olan el-Uşbunadan gelmektedir. Şehirde oldukça sık rastlanan mozaikler azulejo müslüman tarzındadır ve "azulejo" sözcüğü de Arapçadan gelmektedir.

1625 yılında Lizbon1147 yılında Reconquista dahilinde Portekiz Kralı I.Afonso önderliğinde Fransız, İngiliz, Alman ve Portekiz şövalyelerinden oluşan bir grup Lizbonu kuşattı ve şehri Endülüslülerin elinden aldı. Bu sırada, şehirde yaşayan tüm dinlerden insanların bir bölümünün katledildiğine inanılır. Bu tarihten sonra Lizbon tekrar hristiyanların egemenliğine girmiştir.

Bu olay Lizbon tarihindeki en önemli olaylardan biridir. Arapça, günlük hayattaki önemini yitirerek yerine Portekizce geçmiştir. Çoğunluğu oluşturan müslüman nüfus Katolik hristiyanlığa döndürülmüş ve camiler kiliseye çevrilmiştir.

18.Yüzyıl'da Lizbon belediyesi resmî olarak 1179 yılında Portekiz kralının verdiği buyruk ile kurulmuş ve 1255 yılından itibaren de Lizbon şehri Portekiz Krallığı içindeki merkezî konumu nedeniyle Portekizin başkenti olmuştur.

Orta Çağın son yüzyıllarında oldukça genişleyen şehir hem Kuzey Avrupa hem de Akdeniz şehirleri arasında önemli bir ticaret merkezi hâline gelmiştir.

1290 yılında Portekiz Kralı I. Diniz tarafından Portekizin ilk üniversitesi Estudo Geral (Genel Öğretim) adı altında Lizbonda kurulmuştur. Günümüzdeki Coimbra Üniversitesi olan bu okul birkaç kez Coimbraya taşınıp geri gelmiş ve 16. yüzyıldan itibaren Coimbra şehrinde kalmıştır. Birkaç yüzyıl sonra 1911 yılında kolejlerin ve Escola Politécnica gibi üniversite olmayan yüksek okulların bir araya getirilmesiyle Lizbon kendi üniversitesini kurmuştur. Günümüzde Lizbonda üç kamu üniversitesi ile bir enstitü vardır: Lizbon Üniversitesi, Lizbon Teknik Üniversitesi, Lizbon Yeni Üniversite ve ISCTE

Keşif Çağında, Vasco de Gamanın Hindistana ulaştığı yolculuk dahil olmak üzere birçok Portekiz gemi seferi 15. ve 16. yüzyıda Lizbondan başlamıştır.

Lizbon 16. yüzyılda altın çağını yaşamış, şehir Avrupanın Uzak Doğu ile yaptığı ticaretin merkezi konumuna gelmiştir. Ayrıca Brezilyadan gelen önemli miktarda altın şehre giriş yapmıştır.

1640 yılında tekrar bağımsız olmak için başlayan ayaklanma ilk olarak Lizbonda alevlenmiştir.

26 Ocak 1531'de şehir binlerce kişinin ölümüne neden olan bir deprem geçirdi.

1 Kasım 1755 tarihinde Lizbon bir başka deprem ile hemen hemen tamamen yok oldu. 60.000 ila 90.000 insanın öldüğü bu depremde şehrin yaklaşık yüzde ****en beşi yıkıldı. Bu felaketten hemen sonra Voltaire Poême sur le désastre de Lisbonne (Lizbon felaketi üzerine şiir) adında uzun bir şiir yazmış ve Candide adlı 1759 tarihli romanında da bu depremden sözetmiştir. Oliver Wendell Holmes, Sr. da 1857 yılında yazdığı The Deacon's Masterpiece, or The Wonderful One-Hoss Shay (Diyakozun Şaheseri ya da Harika Tek Atlı Gezinti Arabası) adlı şiirinde bu depremden bahseder.

Machado de Castro, Praça do Comérciodaki (Ticaret Meydanı) I.Joãonun heykeli. 1755 Lizbon Depremi'nin ardından şehrin yeniden yapılandırılması sırasında 1775 yılında dikilmiştir.1755 Depreminden sonra şehir Marquês de Pombalın planlarına göre yeniden yapılandırılmıştır. Bu nedenle şehrin aşağı bölümüne Baixa Pombalina denir. Pombal Markisi Orta Çağ şehrini yeniden kurmak yerine depremden kalan yıkıntıları tamamen ortadan kaldırarak yerine, zamanın şehircilik kurallarına uygun yeni bir şehir kurmayı tercih etmiştir.

19. ve 20. yüzyıllar 19. yüzyılın ilk yıllarında Portekizin Napolyon Bonapartın birlikleri tarafından işgal edilmesi üzerine Portekiz Kralı VI. João geçici olarak Brezilyaya kaçtı. İşgalciler şehri yağmaladı.

Portekiz liberal ayaklanmalarının merkezi hâline gelen şehirde café ve tiyatro geleneği de başlamıştır. 1879 yılında bir parkın üzerine yapılan Avenida da Liberdade (Bağımsızlık Bulvarı) açılmıştır.

Lizbon 5 Ekim 1910 tarihinde Portekiz Cumhuriyetini kuran darbeye sahne olmuştur. Darbe öncesinde de 1908 yılında Portekiz Kralı I.Carlos yine Lizbonda öldürülmüştür.

II. Dünya Savaşı sırasında Lizbon Avrupanın Atlantik Okyanusuna açılan birkaç tarafsız limanından biriydi. ABDye sığınanların ve casusların uğrak noktası hâline gelmişti.

1974 yılında Portekizin Estado Novo rejimine son veren kansız askerî darbe Lizbonda gerçekleşti.

1988 yılında Chiadonun tarihî merkezi yakınlarında çıkan yangın, 10 yıl boyunca bölgedeki yaşamı olumsuz etkiledi.

1994 yılında Lizbon Avrupa Kültür Başkenti oldu.

1998'de Expo'98 Lizbonda gerçekleşti. 1998 yılı aynı zamanda Vasco da Gamanın Hindistana yaptığı deniz yolculuğunun 500. yılıydı.

1999 yılında Lizbonda yapılan AB zirvesinde, AB ekonomisini yeniden yapılandırmayı amaçlayan bir Avrupa Birliği antlaşması olan Lizbon Ajandası imzalandı.

Lizbon Tarihi Yerleri ,

Lizbon Gezilecek Yerleri

Baixa adı verilen şehir merkezi, 2004 yılında UNESCO Dünya Miras Listesinde yer almak üzere önerilmiştir. Baixa, 1755 yılında şehrin büyük kısmını yıkan depremden sonra planlanarak inşa edilmiştir ve meydanlar ile bezenmiş, dik kesişen bir cadde ve sokak ağına sahiptir. Baixa nın doğusunda Lizbonun kurulduğu yedi tepeden birinin üzerinde São Jorge Kalesi ve Lizbon Katedrali yer alır. Şehrin en eski mahallesi, Tejo Nehrinin yakınındaki Alfamadır. Bu mahalle tarih boyunca süregelen depremlerin çoğundan, fazla yara almadan kurtulmuştur.

Diğer görülmeye değer yerler arasında Praça do Comércio (Ticaret Meydanı) ve yakınlarındaki, güzel ön cephesiyle tanınan Nossa Senhora da Conceição Velha Kilisesi, Rossio Meydanı, Restauradores Meydanı, Elevador de Santa Justa ( 1900lü yıllarda Baixa ve Bairro Altoyu birbirine bağlamak için kurulan Neogotik tarzdaki asansör), Jerónimos Manastırı, Belém Kulesi, Padrão dos Descobrimentos (Keşifler Anıtı) ve Carmo Rahibe Manastırı sayılabilir.

Restauradores MeydanıLizbon şehri mimari açıdan çok zengindir. Roma, Gotik, Manuelin, Barok, Geleneksel Portekiz, Modern ve postmodern tarzı yapılar şehrin her yerinde görülebilir. Şehirde aynı zamanda büyük bulvarlar ve bunların üzerinde de çeşitli anıtlar bulunur. Özellikle yukarı kısımda bulunan bu bulvarların arasında Avenida da Liberdade, Avenida Fontes Pereira de Mello, Avenida Almirante Reis ve Avenida da República sayılabilir.

Şehrin önemli müzeleri arasında Museu Nacional de Arte Antiga (Antik Sanat Ulusal Müzesi), Museu dos Azulejos (Portekiz tarzı Azulejo Mozaik Müzesi), Museu Calouste Gulbenkian (Calouste Gulbenkian Müzesi, çeşitli antik ve modern sanat eser koleksiyonları mevcuttur), Lisbon Oceanarium (Lizbon Okyanus Müzesi, Avrupa'daki en büyük Okyanus Müzesidir), Centro Cultural de Belém (Kültür Merkezi), Museu Nacional dos Coches (Ulusal At arabası Müzesi, dünyadaki en geniş kraliyet at arabaları koleksiyonuna sahiptir) ve Museu da Farmácia (Eczacılık Müzesi) sayılabilir.

Lizbon'un opera salonu Teatro Nacional de São Carlos, özellikle sonbahar ve kış sezonunda yoğun gösterilere sahne olur. Diğer önemli tiyatro ve konser salonları arasında Centro Cultural de Belem, Teatro D. Maria ve Gulbenkian Vakfı sayılabilir.

Cristo Rei anıtı, nehrin sol kıyısında Almadada bulunur. Tüm şehre hâkim bir noktada kolları açık şekilde görülen anıt heykel Rio de Janeirodaki Corcovado anıt heykeline benzer. II. Dünya Savaşından sonra Portekizin savaşın yıkımından kurtulmasına şükran amacıyla yapılmıştır.

Ocenária de Lisboa, Lizbon.Lizbonda doğan bir Hristiyan azizin anısına haziran ayında, beş gün süren ve caddelerde kutlanan bir festival yapılır. Ömrünü yoksullara adaması nedeniyle Katolik Kilisesi tarafından aziz ilan edilen ve Portekizli zengin bir aileden gelen Padualı Aziz Anthony (ya da Santo António) Lizbonda doğmuştur. Şehrin koruyucu azizi olan Zaragozalı Vincent adına düzenlenen bir festival yoktur.

Parque Eduardo VII, şehir merkezinde yer alan en büyük parktır ve Avenida da Liberdadenin devamında bulunur. Park adını, açılışı sırasında orada bulunan İngiltere Kralı VII. Edwarddan alır. Estufa Fria adı verilen kış bahçesinde çok çeşitli bitkiler bulunur.

Lizbon'da her yıl Lisbon Gay ve Lezbiyen Film Festivali düzenlenir.

Dom Pedro Palace Otel Fotoğrafları

Dom Pedro Palace HakkındaOtel Bilgisi

Otel Olanakları

Toplantı ve Konferans Olanakları
Güvenlik Kasası
Fitnes
Otopark
Toplam Bar Sayısı : 2
Toplam Konferans Salonu Sayısı : 20
Toplam Restaurant Sayısı :2
Toplam Oda Sayısı : 263

Oda Olanakları

Radyo
Bar
Saç Kurutma Makinası
Televizyon
Özel Banyo
Özel Duş
Klima
Direkt Telefon
Kartlı Oda Kapıları
Güvenlik Kasası
Bebek Beşiği

Hotel Metropole Otel Fotoğrafları

Hotel Metropole HakkındaOtel Bilgisi

İmkanlar

- Mini bar
- Oda servisi
- Güvenlik kasasi
- Araba kiralama
- Klima
- Restoran
- Bebek bakimi

Yakın konumlar:

- Müze
- Restoran
- Hayvanat bahçesi
- Araba kiralama

En yakın (km olarak)

- Havaalani 7 km Portela de Sacavem LIS


Prof. Dr. Sinsi 11-04-2012 10:43 AM

Lizbon'da Tatil
 
Vip Arts Hotel Otel Fotoğrafları

Vip Arts Hotel HakkındaOtel Bilgisi

Modern ve özel bir otel olan Vips Arts, Lizbon'un kuzeyinde, ünlü Expo 98'in
yapıldığı bölgede, havalimanına 5 dakikalık mesafede, toplu taşımalar açısından
rahat bir konumdadır. Otelin imkanları arasında 8 konferans odalı, big
oditoryumlu business centre, bir restoran ve zarif barlar gösterilebilir.Otel,
hem turistlere, hem de iş adamlarına seslenebilmektedir.

Konum Bilgisi

İş bölgesinde yüksek bir binaya sahip olan Vip Arts Otel, Vasco Da Gama
Alışveriş Merkezi'ne 300 metre mesafededir.

Otel Olanakları

Arts Restoran
Çağdaş tasarımlı ve uluslararası yemekler sunan bir mekandır.
Konuklar kahvaltı, öğlen ve akşam yemeklerinde, self servis yemeklerin keyfini
çıkarır.

Arts Bar
Cesur tonlarda, minimalist bir bardır. Konuklar kokteyl ve canlı
müzikle eğlenirler.

Lobi Bar
Çoşkulu bir tasarıma sahip bar ve salon, modern sanat ve retro
mobilyalarla aydınlanmıştır.

Konuklar güne, otelin restoranında yedikleri kahvaltıyla başlar ve lobideki
internet bağlantısını kullanarak yerel mekanlar ve seyahat seçeneklerini
inceler.

İş adamı konuklar, modern konferans odalarında buluşarak, otelin business
centre'ını kullanabilir.

Oda Olanakları

Bu 14 katlı otelde 300 adet çağdaş tasasrımlı oda vardır. Ahşap mobilyalarla
döşeli ve parke zeminli odalarda klima, mini bar, kasa, hızlı internet
bağlantısı ve kablo TV vardır.

Pestana Carlton Palace Otel Fotoğrafları

Pestana Carlton Palace HakkındaOtel Bilgisi

İmkanlar

- Mini bar
- Klima
- Asansör
- Restoran
- Çamaşırhane
- Genis bant internet
- Conference center
- Medical facilities
- Açik hava parki
- Oda servisi
- Televizyonlu oda
- Bar
- 24 saat ön büru
- Central Heating
- Direct-dial telephone
- Currency exchange

Yakın konumlar:

- Tiyatro
- Restoran
- Opera
- Müze
- Park, bahçe

En yakın (km olarak)

- Havaalani 9 km Portela de Sacavem LIS


Prof. Dr. Sinsi 11-04-2012 10:44 AM

Lizbon'da Tatil
 
LizbonLizbon; Belem kulesi, sokakları, yokuşları, tepeleriyle İstanbul'a benzetilmektedir. Siz ne dersiniz?

http://frmsinsi.net/images/frmsinsim...sinsi.net_.jpg

LİZBON BİLGİLERİ

Uçuş süresi : Aktarmalı 7 saat
Para birimi : Euro
Saat farkı : Saatlerinizi 2 saat geri alın.
Resmi dil : Portekizce ancak Fransızca ve İngilizce'de konuşulmaktadır.
Sıcaklık : Atlantik okyanusunda buluna Lizbon, yaz aylarını oldukça sıcak geçiren ülkelerden bir tanesidir. Kış aylarında ise soğuk geçer.
Nüfus : Yaklaşık 1 milyon
Vize : Türk vatanda LİZBON BİLGİLERİ
Uçuş süresi: Aktarmalı 7 saat Para birimi: Euro Saat farkı: Saatlerinizi 2 saat geri alın. Resmi dil: Portekizce ancak Fransızca ve İngilizcede konuşulmaktadır. Sıcaklık : Atlantik okyanusunda buluna Lizbon, yaz aylarını oldukça sıcak geçiren ülkelerden bir tanesidir. Kış aylarında ise soğuk geçer. Nüfus: Yaklaşık 1 milyon Vize: Türk vatandaşlarına vize uygulamaktadır. ÖNEMLİ TELEFONLAR
Nasıl telefon edilir: 00+90+alan kodu+telefon numarası (Cep telefonları çalışmaktadır ). Türk konsolosluğu: Avenida Das Descobetras, 22 Lizbon Tel: (01)301 4275 Telefon kodu : 351 Ambulans: 01 301 - 7777 Polis: 01 346 - 6141 NEREYİ GEZSEK?
Lizbon Portekizin başkentidir. Tarihi çok eski zamanlara dayanan bir şehir olduğu için bir çok farklı kültürün izlerini taşıyan bir şehirdir. Ancak bu şehirde yaşanan depremler yüzünden bir çok eserini kaybetmiştir.
Balem Kulesi, köprüleri, karışık, dolambaçlı, yokuşlu yoları ve bir çok tepeden oluşan bu şehir için İstanbul benzetilmesi yapılmaktadır. En iyisi siz keşfedin, bu benzerliği ya da farklılığı...
Belem Kulesi: Belem Kulesi, İstanbulda bulunan Kız Kulesi benzerinde bir yapıdır. Denizin içinde olan bu yapı, eskiden sefere çıkan denizcileri gözlemleyebilmek için inşa edilmiştir. Belem Kulesini ziyarete gittiğinizde, bu semtte bulunan müzeleri, parkları görmeyi de ihmal etmeyin.
Belem Coach Museum: Bu müze sizi, masal diyarlarına götürebilecek kadar fantastik bir yer, kraliyet zamanlarında kullanılan faytonların sergilendiği bir müze. Bu müze tam anlamıyla, zenginlik ve ihtişamın o zamanlarda nasıl yaşandığının birer göstergesidir.
Köprüler: Lizbon Tagus Nehri tarafından ikiye ayrılır. Bu nehrin üzerinde iki tane köprü vardır. Bu köprülerin en meşhur olanı ise, 25 Abril Köprüsüdür. Lizbonun köprüleri, bir yakayı öbürüne bağlayan bir köprü olmanın dışına çıkıp, Lizbon güzel manzarasına oldukça güzellikler katan bir sembol halini almıştır.
İsa Heykeli: Lizbonda oldukça dikkat çekici yapılardan bir tanesi ise Brezilyanın Portekize hediye ettiği İsa Heykelidir. Bu heykel yüksek bir binanın tepesinde bulunuyor. Lizbonda oldukça meşhur olan asansörlerle bu yüksek binanın en tepesine çıkıyorsunuz. İsa heykelinin kollarının arasından bütün Lizbonu seyre dalıyorsunuz.
Asansör (Elevador): Lizbonda asansörlerin çok değişik bir yeri vardır. Bu şehirde bulunan asansörler, binaların içinde değil dışında bulunuyor. Ve bu asansörler genellikle turistik amaçlı olarak kullanılır. Şehri en güzel şekilde tepeden seyretmek isteseniz, asansörlere binebilirsiniz. Santa Justa sokağında bulunan 1911 yılında yapılmış olan asansör, Lizbon'da bulunan asansörlerin en meşhurudur.
Oceanarium: Lizbonda bulunan bu akvaryum, Portekizlilerin denizcilik geçmişine ne kadar sahip çıktıklarının bir göstergesi gibidir adeta. Bu dev akvaryumda bir çok sualtı canlısını bir arada görme şansını elde edebilirsiniz. Okyanus ortadan ikiye ayrılmış, sizde okyanusun içinde yürüyormuşsunuz gibi bir hisse kapılabilirsiniz Oceanarium ziyaret ettiğinizde... hayatınızda hiç görmediğiniz, kadar renkli bir su altı dünyasıyla karşı karşıya kalacaksınız. Bu akvaryumun içinde köpekbalıkları ziyaretçiler tarafından en dikkat çekici bölümlerdir.
Kraliyet sarayı: Yıllar boyunca kralların yazlık mekanları olarak kullanılan bu sarayın dış mimarisi kadar, iç mimarisinde kullanılan çiniler oldukça dikkat çekicidir. Portekizde bulunan bir çok yapıda kullanılan çini desenler Lizbona ayrı bir özellik katmaktadır.
Jeronimos Manastırı: 1496da Kral I. Manuel tarafından yaptırılan bu bina, Lizbonun simgeleri arasında yer alıyor. Manastırın yapımında kullanılan çeşitli mücevherler bu yapıya oldukça zengin bir görüntü kazandırmaktadır.
NE YESEK?
Portekizlerin mutfağı deniz ürünlerinden oluşur. Balıkçılığın oldukça önemli olduğu Portekizde başta Lizbon gibi liman şehirleri olmak üzere balığa oldukça önem verirler, sabah kahvaltılarında bile deniz ürünleri ağırlıklı olarak tüketilir.
Portekiz mutfağının bir diğer özelliği ise yemeklerinde baharat ve değişik sosları kullanmalarıdır. Bu soslarda, zeytinyağı başta olmak üzere tereyağı kullanarak yapılır. Yemeklerinde çeşitli yağlar kullanıldığı için Portekiz mutfağının biraz ağır olduğu söylenebilir.
Lizbonda balığın her çeşidini bulmanız mümkün ne de olsa çok güzel bir liman şehrindesiniz, özellikle balık çeşitlerinden sardalya kızartmasını deneyebilirsiniz. Lizbonda deniz ürünlerinin sunulduğu bir çok restoran bulabilirsiniz. Özellikle Tagus Nehri kenarında, köprü manzarasına karşı bir çok balık restoranı bulabilirsiniz. Ancak Portekizde nerede, ne zaman, hangi sokağın sonunda karşınıza küçük bir balık restoranı çıkacağının belli değildir. İki üç tabure, yanında enfes balık ızgara, birde Fado müziğinin ezgileriyle birleşince Lizbonda balık yemek ayrı bir keyif oluyor.
Portekiz mutfağından özel bir şeyler yemek isterseniz size ilk önerebileceğimiz yemek; Lizbon usulü ciğer olacaktır. Aslında bu yemeğin bizim bildiğimiz ciğer sote yemeğinden pek bir farkı yok. Lizbon'da bu yemeğin içine, defne yaprağı sarımsak gibi baharatlar katılarak yapılıyor, Lizbon usulü ciğerin en büyük özelliği ise, içine katılan porto şarabıdır. Portekizde yiyeceğiniz bir çok yemeğin içinde porto şarabının lezzetini bulabilirsiniz.
Ve tabii ki de pasta, kek, poğaça gibi pastane ürünleri Lizbonda oldukça meşhur olan lezzetler arasında yer alıyor. Lizbonda en meşhur caddelerinden, en sıradan ara sokaklarına kadar bir çok yerde bulunan pastanelerde yeni pişmiş keklerin kokusu sizi içine çekecektir.
NE ALSAK?
Lizbonda alışveriş yapmak için bir çok seçeneğiniz mevcut ancak, Lizbonda alışveriş için mistik bir hava değişik yerler, meydanlara kurulan pazarlar bulmanız pek mümkün değil. Onun yerine büyük alışveriş merkezleri, ünlü caddelerine açılmış olan butikler bulunmaktadır.
Özellikle Santa Catarina Caddesi Lzibon'a gelen bir çok ziyaretçinin oldukça ilgisini çeken yerlerden bir tanesidir. Burada sıra sıra bir çok butik ve mağaza bulunmaktadır. Büyük alışveriş merkezlerinden en meşhur olanlarından bir tanesi ise, Marco Polo Alışveriş Merkezidir. Bu alışveriş merkezinde aradığınız bir çok mağazayı bir arada bulabilme şansınız var.
Lizbon gezinizi size en güzel şekilde hatırlatacak ve sevdiklerinize bu şehirden hatıra olarak götürebileceğiniz hediyelerin ilk başında Porto şarapları geliyor. Bu şaraplardan bir şişe alıp ülkenize götürmeniz hem size Lizbonda geçirdiğiniz keyifli gecelerinizi hatırlatacak, hem de arkadaşlarınıza değişik bir tat tattırmış olmanın keyfini yalatacaktır. Şarapların dışında ise, çinilerden yapılmış olan tabak çanak gibi objeler satın alabileceğiniz diğer ürünlerin arsında yer alıyor.
EĞLENCE ZAMANI
Lizbonda gece hayatı genellikle Liman bölgesinde bulunan restoranlarda yaşanır. Portekizin yöresel müziği olan Fado müziğinin en güzel ezgilerini burada duyabilirsiniz. Bu yöresel ezgilerin dışında Lizbonda dünya standartlarında bir çok bar ve gece kulübü bulabilirsiniz. Bu mekanlarda caz dan popüler müziğe kadar her tür müziği dinleme şansına sahipsiniz.
Ancak Lizbonda tabii ki de, eğlence Fado gecelerinde yaşanır. Fado müziği biraz acıklı ezgilere sahiptir. Fadonun kelime olarak "kader" anlamına gelmektedir. Bu müzikte özlem ve hasret duyguları vardır. Gidip gelmeyen sevgiliye, deniz yolculuğuna çıkıp dönmeyen eşler için söylenen hüzünlü bir müziktir. Fado müzikleri ne kadar hüzünlü olsa da, bu müzikler eşliğinde yapılan eğlenceler oldukça keyifli geçmektedir. Lizbonda gece hayatında en çok tüketeceğiz içecek ise, dünyaca ünlü Porto şaraplarıdır.
LİZBONDA ULAŞIM
Lizbonda ulaşım denildiği zaman akla ilk gelen şehirde bulunan sarı tramvaylardır. Bu tramvaylarla bir yerden bir yere ulaşımın dışında, ayrıca keyifli bir şehir turu atmanız mümkündür. Bu şehre gelen bir çok ziyaretçinin oldukça ilgisini çeken bu tramvaylar özellikle dik yokuşları bulunan Lizbon sokaklarında, yamaçları çıkmak için en kolay yoldur.
Lizbonda ayrıca güzel bir metro sistemi vardır. Otobüslerde geceleri geç saatlere kadar çalışır. Eğer, taksi seçeneğini kullanmak isterseniz taksiciler size ufak bir şehir turu attırabilirler ancak, çok pahalı bir şehir olmayan Lizbonda bu durum çokta keyfinizi kaçırmayacaktır.
Gez: Kraliyet sarayını gez.
Gör: Belem kulesini gör.
Satın al: Porto şarabı satın al.
Tadına bak: Sardalya kızartmasının tadına bak.
şlarına vize uygulamaktadır.

ÖNEMLİ TELEFONLAR

Nasıl telefon edilir : 00+90+alan kodu+telefon numarası (Cep telefonları çalışmaktadır ).
Türk konsolosluğu : Avenida Das Descobetras, 22 Lizbon Tel: (01)301 4275
Telefon kodu : 351
Ambulans : 01 301 - 7777
Polis : 01 346 - 6141

NEREYİ GEZSEK?

Lizbon Portekiz'in başkentidir. Tarihi çok eski zamanlara dayanan bir şehir olduğu için bir çok farklı kültürün izlerini taşıyan bir şehirdir. Ancak bu şehirde yaşanan depremler yüzünden bir çok eserini kaybetmiştir.

Balem Kulesi, köprüleri, karışık, dolambaçlı, yokuşlu yoları ve bir çok tepeden oluşan bu şehir için İstanbul benzetilmesi yapılmaktadır. En iyisi siz keşfedin, bu benzerliği ya da farklılığı...

Belem Kulesi: Belem Kulesi, İstanbul'da bulunan Kız Kulesi benzerinde bir yapıdır. Denizin içinde olan bu yapı, eskiden sefere çıkan denizcileri gözlemleyebilmek için inşa edilmiştir. Belem Kulesi'ni ziyarete gittiğinizde, bu semtte bulunan müzeleri, parkları görmeyi de ihmal etmeyin.

Belem Coach Museum: Bu müze sizi, masal diyarlarına götürebilecek kadar fantastik bir yer, kraliyet zamanlarında kullanılan faytonların sergilendiği bir müze. Bu müze tam anlamıyla, zenginlik ve ihtişamın o zamanlarda nasıl yaşandığının birer göstergesidir.

Köprüler: Lizbon Tagus Nehri tarafından ikiye ayrılır. Bu nehrin üzerinde iki tane köprü vardır. Bu köprülerin en meşhur olanı ise, 25 Abril Köprüsü'dür. Lizbon'un köprüleri, bir yakayı öbürüne bağlayan bir köprü olmanın dışına çıkıp, Lizbon güzel manzarasına oldukça güzellikler katan bir sembol halini almıştır.

İsa Heykeli: Lizbon'da oldukça dikkat çekici yapılardan bir tanesi ise Brezilya'nın Portekiz'e hediye ettiği İsa Heykeli'dir. Bu heykel yüksek bir binanın tepesinde bulunuyor. Lizbon'da oldukça meşhur olan asansörlerle bu yüksek binanın en tepesine çıkıyorsunuz. İsa heykelinin kollarının arasından bütün Lizbon'u seyre dalıyorsunuz.

Asansör (Elevador): Lizbon'da asansörlerin çok değişik bir yeri vardır. Bu şehirde bulunan asansörler, binaların içinde değil dışında bulunuyor. Ve bu asansörler genellikle turistik amaçlı olarak kullanılır. Şehri en güzel şekilde tepeden seyretmek isteseniz, asansörlere binebilirsiniz. Santa Justa sokağında bulunan 1911 yılında yapılmış olan asansör, Lizbon'da bulunan asansörlerin en meşhurudur.

Oceanarium: Lizbon'da bulunan bu akvaryum, Portekizlilerin denizcilik geçmişine ne kadar sahip çıktıklarının bir göstergesi gibidir adeta. Bu dev akvaryumda bir çok sualtı canlısını bir arada görme şansını elde edebilirsiniz. Okyanus ortadan ikiye ayrılmış, sizde okyanusun içinde yürüyormuşsunuz gibi bir hisse kapılabilirsiniz Oceanarium ziyaret ettiğinizde... hayatınızda hiç görmediğiniz, kadar renkli bir su altı dünyasıyla karşı karşıya kalacaksınız. Bu akvaryumun içinde köpekbalıkları ziyaretçiler tarafından en dikkat çekici bölümlerdir.

Kraliyet sarayı: Yıllar boyunca kralların yazlık mekanları olarak kullanılan bu sarayın dış mimarisi kadar, iç mimarisinde kullanılan çiniler oldukça dikkat çekicidir. Portekiz'de bulunan bir çok yapıda kullanılan çini desenler Lizbon'a ayrı bir özellik katmaktadır.

Jeronimos Manastırı: 1496'da Kral I. Manuel tarafından yaptırılan bu bina, Lizbon'un simgeleri arasında yer alıyor. Manastır'ın yapımında kullanılan çeşitli mücevherler bu yapıya oldukça zengin bir görüntü kazandırmaktadır.

NE YESEK?

Portekizlerin mutfağı deniz ürünlerinden oluşur. Balıkçılığın oldukça önemli olduğu Portekiz'de başta Lizbon gibi liman şehirleri olmak üzere balığa oldukça önem verirler, sabah kahvaltılarında bile deniz ürünleri ağırlıklı olarak tüketilir.

Portekiz mutfağının bir diğer özelliği ise yemeklerinde baharat ve değişik sosları kullanmalarıdır. Bu soslarda, zeytinyağı başta olmak üzere tereyağı kullanarak yapılır. Yemeklerinde çeşitli yağlar kullanıldığı için Portekiz mutfağının biraz ağır olduğu söylenebilir.

Lizbon'da balığın her çeşidini bulmanız mümkün ne de olsa çok güzel bir liman şehrindesiniz, özellikle balık çeşitlerinden sardalya kızartmasını deneyebilirsiniz. Lizbon'da deniz ürünlerinin sunulduğu bir çok restoran bulabilirsiniz. Özellikle Tagus Nehri kenarında, köprü manzarasına karşı bir çok balık restoranı bulabilirsiniz. Ancak Portekiz'de nerede, ne zaman, hangi sokağın sonunda karşınıza küçük bir balık restoranı çıkacağının belli değildir. İki üç tabure, yanında enfes balık ızgara, birde Fado müziğinin ezgileriyle birleşince Lizbon'da balık yemek ayrı bir keyif oluyor.

Portekiz mutfağından özel bir şeyler yemek isterseniz size ilk önerebileceğimiz yemek; Lizbon usulü ciğer olacaktır. Aslında bu yemeğin bizim bildiğimiz ciğer sote yemeğinden pek bir farkı yok. Lizbon'da bu yemeğin içine, defne yaprağı sarımsak gibi baharatlar katılarak yapılıyor, Lizbon usulü ciğerin en büyük özelliği ise, içine katılan porto şarabıdır. Portekiz'de yiyeceğiniz bir çok yemeğin içinde porto şarabının lezzetini bulabilirsiniz.

Ve tabii ki de pasta, kek, poğaça gibi pastane ürünleri Lizbon'da oldukça meşhur olan lezzetler arasında yer alıyor. Lizbon'da en meşhur caddelerinden, en sıradan ara sokaklarına kadar bir çok yerde bulunan pastanelerde yeni pişmiş keklerin kokusu sizi içine çekecektir.

NE ALSAK?

Lizbon'da alışveriş yapmak için bir çok seçeneğiniz mevcut ancak, Lizbon'da alışveriş için mistik bir hava değişik yerler, meydanlara kurulan pazarlar bulmanız pek mümkün değil. Onun yerine büyük alışveriş merkezleri, ünlü caddelerine açılmış olan butikler bulunmaktadır.

Özellikle Santa Catarina Caddesi Lzibon'a gelen bir çok ziyaretçinin oldukça ilgisini çeken yerlerden bir tanesidir. Burada sıra sıra bir çok butik ve mağaza bulunmaktadır. Büyük alışveriş merkezlerinden en meşhur olanlarından bir tanesi ise, Marco Polo Alışveriş Merkezidir. Bu alışveriş merkezinde aradığınız bir çok mağazayı bir arada bulabilme şansınız var.

Lizbon gezinizi size en güzel şekilde hatırlatacak ve sevdiklerinize bu şehirden hatıra olarak götürebileceğiniz hediyelerin ilk başında Porto şarapları geliyor. Bu şaraplardan bir şişe alıp ülkenize götürmeniz hem size Lizbon'da geçirdiğiniz keyifli gecelerinizi hatırlatacak, hem de arkadaşlarınıza değişik bir tat tattırmış olmanın keyfini yalatacaktır. Şarapların dışında ise, çinilerden yapılmış olan tabak çanak gibi objeler satın alabileceğiniz diğer ürünlerin arsında yer alıyor.

EĞLENCE ZAMANI

Lizbon'da gece hayatı genellikle Liman bölgesinde bulunan restoranlarda yaşanır. Portekiz'in yöresel müziği olan Fado müziğinin en güzel ezgilerini burada duyabilirsiniz. Bu yöresel ezgilerin dışında Lizbon'da dünya standartlarında bir çok bar ve gece kulübü bulabilirsiniz. Bu mekanlarda caz dan popüler müziğe kadar her tür müziği dinleme şansına sahipsiniz.

Ancak Lizbon'da tabii ki de, eğlence Fado gecelerinde yaşanır. Fado müziği biraz acıklı ezgilere sahiptir. Fado'nun kelime olarak "kader" anlamına gelmektedir. Bu müzikte özlem ve hasret duyguları vardır. Gidip gelmeyen sevgiliye, deniz yolculuğuna çıkıp dönmeyen eşler için söylenen hüzünlü bir müziktir. Fado müzikleri ne kadar hüzünlü olsa da, bu müzikler eşliğinde yapılan eğlenceler oldukça keyifli geçmektedir. Lizbon'da gece hayatında en çok tüketeceğiz içecek ise, dünyaca ünlü Porto şaraplarıdır.

LİZBON'DA ULAŞIM

Lizbon'da ulaşım denildiği zaman akla ilk gelen şehirde bulunan sarı tramvaylardır. Bu tramvaylarla bir yerden bir yere ulaşımın dışında, ayrıca keyifli bir şehir turu atmanız mümkündür. Bu şehre gelen bir çok ziyaretçinin oldukça ilgisini çeken bu tramvaylar özellikle dik yokuşları bulunan Lizbon sokaklarında, yamaçları çıkmak için en kolay yoldur.

Lizbon'da ayrıca güzel bir metro sistemi vardır. Otobüslerde geceleri geç saatlere kadar çalışır. Eğer, taksi seçeneğini kullanmak isterseniz taksiciler size ufak bir şehir turu attırabilirler ancak, çok pahalı bir şehir olmayan Lizbon'da bu durum çokta keyfinizi kaçırmayacaktır.

Gez: Kraliyet sarayını gez.
Gör: Belem kulesini gör.
Satın al: Porto şarabı satın al.
Tadına bak: Sardalya kızartmasının tadına bak.


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.